Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1214 E. 2018/729 K. 26.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1214 Esas
KARAR NO : 2018/729

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/12/2016
KARAR TARİHİ : 26/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri ile davalı arasında 14/10/2010 tarihli “alacağın temliki, sulh, ibra ve feragat sözleşmesi bulunduğunu, müvekkillerinin sözleşme ile dava dışı … A.Ş. nezdinde bulunan 3.612,00 USD alacağını davalıya dever ve temlik ettiklerini, müvekkillerinin davalıya devir ve temlik etmiş olmaları sebebiyle dava dışı tasfiye halindeki şirke nezdinde bulunan 3.612,00 USD alacağı için ibra ettiklerini, müvekkillerinin temlik edilen tutarınkendilerine ait hesaptan davalı şirketin hesabına aktarılması için … A.Ş.’ne virman talimatı verildiğini, temlik edilen tutarın temlik alan davalının hesabına aktarıldığını, taraflar arasında bulunan sözleşmenin 4.3 ile temlik alan davalının davacıların müvekkillerinin kendisine temli ettiği tutarı bu madde belirtilen vadelerde taksitler halinde ödeyeceğini belirttiğini, buna göre davalının ilk taksiti 28/06/2011, son taksiti ise 28/05/2014 tarihinde ödeme yaparak toplam 36 taksitle borcunu ödeyeceğini, 28/05/2014 tarihli son taksit’in 112,00 USD, kalan diğer 35 taksit’in ise 100,00 USD tutarında olduğunu, davalının müvekkillerinin 6 taksitlik bir ödeme yaptığını, kalan tutarları ödemediğini, müvekkillerince alacağın tahsili bakımından İstanbul 4. İcra Müdürlüğünün 2016/236955 Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhinde icra takibi başlatıldığını, davalının süresinde itirazda bulunması nedeniyle takibin durduğunu beyan ile, davalı tarafça … 4. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasındaki takibe itirazının iptali ile takibin devamına, davalıya alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile, borcu nakledenin … A.Ş.’nin tasfiye sürecinin devam ettiğini, tasfiye süreci devam etmekteyken davacı katılım hesabı sahibinin tasfiye sonucu beklemeden icra takibi başlatması, dava açması vs. Yollarla talepte bulunması yasal olarak mümkün olmadığını, ayrıca müvekkilinin davalılara ilk 7 taksit bedeline karşılık 700,00 USD ödeme yaptığını davacılar vekilinin 6 taksitlik ödeme yapıldığına dair beyanının doğru olmadığını beyan ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacıların dava dışı şirketten olan alacaklarına temlik ettikleri davalıların temlik sözleşmesine aykırı davranıp ödemedikleri taksitlerin tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkememizce davaya dayanak … 4. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası getirilmiş, yapılan incelemesinde; dosyamız davacıları tarafından davalı aleyhinde 3.112,00 USD asıl alacak, 1.273,16 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.386,16 USD’nin tahsili bakımından ilamsız icra takibinin yapıldığı, davalının yasal süresi içinde ödeme emrine itiraz ettiği ve takibin durduğu görülmüştür.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2014/5732 esas, 2014/11490 karar sayılı ilamında; “…Dava konusu hukuki uyuşmazlıklarda mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak, taraflar arasında kâr ve zarara katılma ortaklığı ilişkisinin bulunduğu, bu hukuki ilişki süreci içerisinde davalının faaliyet izninin BDDK’nın 10/02/2001 tarihli 171 sayılı kararı ile kaldırıldığı ve davalının tasfiye sürecine girdiği, bu durumda hesabın niteliği gereği tasfiye işlemleri sonucunda bir alacak kalırsa hak talebinde bulunabileceği, davalı finans kurumunun halen tasfiye halinde olduğu, tasfiyesi sonuçlanıp kâr ve zarar durumu belirginleşmeden alacak talebinde bulunulmayacağı, dava tarihi itibariyle tasfiyenin sonuçlanmadığı ve alacağın muaccel hale gelmediği, dolayısıyla davalı şirket hakkındaki davanın zamansız açıldığı” şeklinde karar verilmiştir. Somut olayda dava dışı … A.Ş’nin faaliyet izninin BDDK’nın 10/02/2001 tarihli 171 sayılı kararı ile kaldırıldığı ve finans kurumunun tasfiye sürecine girdiği,… A.Ş’nin tasfiye sürecine girmesinden sonra davalı şirket ile aralarında sözleşme düzenleyerek finans kurumundaki tüm hak ve alacakların davalı şirkete devrine karar verildiği, her ne kadar sözleşme başlığı “Alacağın Temliki” ise de, borçlunun değişmesi nedeniyle borcun nakli işleminin söz konusu olduğu, bu şekilde taraflar arasında kâr ve zarara katılma ortaklığı ilişkisi bulunduğu, hesabın niteliği gereği tasfiye işlemleri sonucunda bir alacak kalırsa hak talebinde bulunulabileceği, finans kurumunun hâla tasfiye halinde bulunduğu, tasfiye sonuçlanıp kar ve zarar durumu belirginleşmediğinden alacak talebinde bulunulamayacağı, bu şekilde dava tarihi itibariyle tasfiye sonuçlanmadığından alacağın muaccel hale gelmediği anlaşılmakla davacıların davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davacıların davasının REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 35,90 TL’nin, peşin alınan 263,87 TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 227,97 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13.maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücreti, maktu vekalet ücretinden az olamayacağından 2.180-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacılar tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
dair davacılar vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 26/06/2018

Katip

Hakim …

HARÇ BEYANI
35,90 TL K.H.
263,87 TL P.H.
227,97 TL İ.H