Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1074 E. 2020/114 K. 06.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/563 Esas
KARAR NO : 2020/81

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 17/05/2016
KARAR TARİHİ : 29/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; davalının diğer davalı şirketin sahibi olduğunu, içme suyu perakende, toptan satış pazarlama işleri ile uğraştığını, lazım gelen ikinci el sanayi ürünlerinin tedariki ile de uğraştığını, müvekkilinin de aynı piyasada hizmet gösterdiğini, müvekkili ile davalı … arasında 03/10/2015 tarihinde protokol ve tutanakla sözleşme imzalandığını, davalı 2007 model … marka damacana yıkama, dolum ve giriş 7 metre, çıkış 3,5 metre konveyör 5’li yıkama, 8’li dolum makinesi KDV dahil 30.000 TL bedel ile müvekkiline satıldığını, bu satış karşılığında 25/12/2015 tarihli 12375 numaralı 30.000 TL bedelli çek davalı lehine düzenlenmiş ve teslim edilmiş, süresi içerisinde de ödendiğini, davalı ile müvekkili arasında …. marka … marka ön yıkama polikarbon damacana dolum makinesinin KDV dahil 80.000 TL bedel ile alım satımı konusunda sözlü olarak ön anlaşma yapıldığını, anlaşma sonrasında müvekkilinin davalı ile görüştüğünü ve 09/10/2015 tarihinde davalı … hesabına 30.000 TL, 10/01/2016 vadeli senet nedeniyle 12/01/2016 tarihinde … Bankası … Şubesinden 10.000 TL ödeme, 10/02/2016 vadeli ve 20.000 TL bedelli senet karşılığında 25/03/2016 vadeli ve 20.000 TL bedelli … bankasından 10.000 TL ödeme, 10/02/2016 vadeli 20.000 TL bedelli senet karşılığında 05/04/2016 tarihinde …bank … Şubesi’nde 10.000 TL ödeme, 13/04/2016 tarihinde ise …bank … Şubesi’nden 4.000 TL ödeme yapıldığını, davalının müvekkiline malı teslim etmediğini, kalan ödemeleri teslim edilmeyen üründen dolayı müvekkilinin yapmadığını, davalının … 14. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile 33.055,13 TL üzerinden icra takibine geçildiğini, müvekkilinin baskılar sonucunda 33.510 TL’yi icra dosyasına yatırdığı ve yatırmış olduğu miktarların toplamının 103.510 TL olduğunu bildirmekle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 3.000 TL maddi ve 50.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği görülmekle, davalılar vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; davacı ve müvekkili tarafından sözlü olarak yapılan herhangi bir sözleşmenin mevcut olmadığını, davacı ile davalı arasında yapılan sözleşmeye müvekkilinin uyarak teslim etmesi gereken ürünleri davacıya teslim ettiğini, davacının müvekkili …’a kişisel borçlarına karşılık olarak bu ödemeleri yaptığını, davacının manevi tazminat talebinin hukuka aykırı olduğunu bildirmekle davanın reddine, %20’den az olmamak kaydı ile davalıya icra inkar tazminatı yükletilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Mahkememizce celp edilen … 14. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası incelendiğinde; davalı/alacaklının 32.000 TL asıl alacak, 477,53 TL işlemiş faiz, 96,00 TL %0,30 komisyon, 81,60 TL ihtiyati haciz masrafı, 400,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 33.055,13 TL’nin davacı/borçludan tahsiline ilişkin icra takibine geçildiğini, davacı/borçlu tarafından borç miktarının ödendiği görüldü.
Mahkememizce … 16. Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasının uyap sistemi üzerinden mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
Mahkememizce … Bankası … Şubesi’ne müzekkere yazılarak davalı … hesabına 30.000 TL ödemeye ve 10/01/2016 vadeli senet nedeniyle 12/01/2016 tarihinde ilgili şubeye 10.000 TL olan ödemeye ilişkin bilgi ve belgelerin mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
Mahkememizce …bank … Şubesi’ne müzekkere yazılarak davalı … hesabına 10/02/2016 tarihli 20.000 TL bedelli senet karşılığında 05/04/2016 tarihinde ilgili şubeye davalı adına 10.000 TL ödemeye ilişkin ve 13/04/2016 tarihinde 4.000 TL ödemeye ilişkin bilgi ve belgelerin mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
Mahkememizce … CBS’ye müzekkere yazılarak …, … soruşturma sayılı dosyaların uyap sistemi üzerinden mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
Mahkememizce … bankası genel müdürlüğüne müzekkere yazılarak 25/03/2016 tarihinde … tarafından … hesaba gönderilen 10.000 TL bedelli ödemeye ilişkin bilgi ve belgelerin mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
Mahkememizce … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak davacı …Tic. Ltd. Şti.’nin ticari defterlerinin ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmasını, dava konusu alacak iddiasına ilişkin olarak davacının davalıdan alacaklı olup olmadığının tespiti ile rapor alınması istenilmiş, … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından mahkememize sunulan 13/03/2018 tarihli bilirkişi raporunda; …’m müstakil mükellefiyeti bulunmadığından yalnızca ortağı ve temsilcisi olduğu …Tic. Ltd.Şti. defterleri üzerinde inceleme yapılmış olup onay durumları şöyledir: 2015 yılı yevmiye defteri … tarih ve numaralı, … Noteri tarafından onaylı,
2015 yılı kebir defteri … tarih ve numaralı, … Noteri tarafından onaylı,
2015 yılı envanter defteri … tarih ve numaralı, … Noteri tarafından onaylı,
Yevmiye defterinin … ve … yevmiye numarasıyla kapanış tasdiki vardır.
2016 yılı yevmiye defteri … tarih ve numaralı, … Noteri tarafından onaylı,
2016 yılı kebir defteri … tarih ve numaralı, … Noteri tarafından onaylı,
2016 yılı envanter defteri …. tarih ve numaralı, … Noteri tarafından onaylı,
Yevmiye defterinin … tarihinde … yevmiye numarasıyla kapanış tasdiki verilmiştir.
Tespit Edilen Hususlar;
16/10/2015 tarih ve 783 nolu fatura ile … A.Ş. den alınan makine yevmiye defterinin 31/10/2015 tarih ve 158 Nolu yevmiye maddesinde 253 Makine Tesis ve Cihazlar hesabına 25.423 J3._TL ve 4.576,27 TL KDV olmak üzere kayıt edilmiştir. Bunun bedeli olarak verilen 25/12/2015 tarihli, 30.000. TL tutarlı çek 31/12/0015 tarih ve 200 nolu yevmiye maddesinde kayıtlıdır. Çek ödenmiştir.
Bunun dışında şirket hesabından 2015 ve 2016 yıllarında gerek …’a gerekse … A.Ş.’ye ödeme bulunmamaktadır.
06/10/2015 düzenleme tarihli ve 10 Şubat 2016 vadeli 20.000 TL tutarlı senet ile 10 Mart 2016 vadeli 20.000 TL tutarlı senetlerin de şirket hesaplarında kaydı bulunmamaktadır. Keza yine şirket hesabından ödendiğine dair 4.000 TL’lik ödeme ile ilgili bir kayıt yoktur.
…’a ödendiği belirtilen 25/3/2016 tarihindeki 10.000 TL’lık 10.01.2016 tarihindeki 9.995 TL’lık ve 9.10.2015 tarihindeki 30.000 TL ödemeler … tarafından yapıldığından şirket muhasebe kayıtlarında bulunmamaktadır. Keza 25.04.2016 tarihinde … 14. İcra Müdürlüğüne yapılan ödemede … tarafından yapıldığından şirket muhasebe kayıtlarında bulunmamaktadır. …, …’ın oğlu olup şirkette ortaklığı bulunmamaktadır.
SONUÇ : Davacı … ve … Tic. Ltd.Şti’ nin, davalı … ve … Dış Ticaret A.Ş’nin aleyhine açtığı davada, davacı şirketin 2015 ve 2016 yılları ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede;
1 – 16/10/2015 tarih ve 783 nolu fatura ile alınan makine bedeli olan 30.000 TL’sının ödendiği, bu konuda tarafların mutabık olduğu,
2- İhtilaf konusu ödemelerle ilgili hiçbir kaydın bulunmadığı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek malların teslim edilip edilmediğinin ve yapılan ödemeler dikkate alınarak davacının davalıdan takip tarihi itibariyle alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmak üzere bilirkişi mali müşavir … ve akdemisyen …’e tevdi edilmiş olup bilirkişlerin mahkememize sunmuş olduğu 09/04/2019 tarihli raporunda; Mali İnceleme;
Davacı ticari defterleri; Davacı şirkete ait ticari defterler … Asliye Hukuk Mahkemesinin …Tal. Sayılı dosyasında incelenmiş olup. Yasal süre içersinde açılış ve kapanış tasdikleri mevcut olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
Davalı … Ticari Defterleri; Davacı tarafın 2015, 2016 yılı ticari defterlerinin 6102 SY 64.md.sinin 3.fıkrası son cümlesi kapsamında 06 Haziran 2013 Tarihli Resmi Gazete Sayı: 28669 ile yapılan değişikliğin 15/a md.si kapsamında tasdiklerinin süresi içersinde yapıldığı, HMK 222./2 maddesi kapsamındaki koşulları taşıdığı belirlenmiştir. Takdir Sayın Mahkemeye aittir.
Davacı Ticari Defterleri Uyarınca Tespit Edilenler :
Davacı ticari defterleri … Asliye Hukuk Mahkemesinin …Tal. Sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporu ile incelenmiş olup, davacı ticari defterlerinde 30,000 TL çek verilişi ve 30.000 TL makine alım faturalarının mevcut olduğu, ihtilafa konu ödemeler ile ilgili kayıt mevcut olmadığının tespit edildiği görülmüştür.
Davalı … Ticari Defterleri Uyarınca Tespit Edilenler;
Davalı şirket tarafında sunulan 120 01 60 N001 … hesabında;
Davacıdan almış olduğu 30.000 TL tutarındaki çek ve tanzim etmiş olduğu 30.000 TL tutarlı faturanın kayıtlı olduğu, davacıya ilişkin başkaca kayıt mevcut olmadığı görülmüştür.
Dosyada 03.10.2015 tarihli protokol ve tutanak ile 2007 model … marka makinenin 30.000 TL çek karşılığı 30 gün içersinde … Kaya tarafından davacıya teslim edileceği mevcut olup, her iki taraf kayıtlarında bu protokole konu kayıtların olduğu tespit edilmiştir.
Davaya konu uyuşmazlığa ilişkin davalı kayıtları incelendiğinde; Davalı kayıtlarında 121 01 01 Alacak Senetleri hesabı incelendiğinde davaya konu senetlere ilişkin herhangi bir kayıt mevcut olmadığı görülmüştür.
Yine davalının 2016 yılı Şüpheli alacaklar hesaplarına incelendiğinde davacıya ilişkin hesap kayıt mevcut olmadığı görülmüştür.
Davaya konu ödemelere ilişkin her iki taraf defterlerinde kayıt mevcut olmadığı tespit edilmiştir.
Dosya Mevcudunda Bankadan Yapılan Ödemelere İlişkin :
Davacının ödemelere ilişkin sunmuş olduğu dekontlar, bankalardan gelen yazı cevapları ekli dekontlar uyarınca,
… tarafından …’a 09.10.2015 tarihinde 30.000 TL “… su fab.2007 mod damacana sumaki mahsubenn” açıklaması ile 30.000 TL, “12.01.2016 tarihinde 10.01.2016 vadeli senet ödemesi” açıklaması ile 9.995,00 TL ve 25.03.2016 tarihinde “10.02.2015 tanzim 10.02.2016 mahs.” açıklaması ile 10.000 TL tutarında olmak üzere toplam 49.995,00 TL havale ödemesi yapmış olduğu,
… tarafından 13.04.2016 tarihinde “10.02.2016 tarihli senet ödemesine mahsuben” açıklaması ile 4.000 TL ödeme yapıldığı mevcuttur.
Davacılar her ne kadar 05.04,2016 tarihli ödemenin davalılara yapıldığını bildirmiş ise de dekont incelendiğinde, davacı … tarafından diğer davacı … hesabına yapılan 10.000 TL tutarında ödeme olduğu mevcuttur.
Dekontlar uyarınca davacı … hesaplarından toplam 49,995 TL ve … hesaplarından 4,000 TL olmak üzere toplam 53.995,00 TL ödeme yapıldığı,
Yine sunulan dekontlardaki ödemeler incelendiğinde davacılar tarafından yapılan 53,995,00 TL ödemelerden 14.000 TL tutarındaki kısmının 10.02,2016 tarihli 20,000 TL tutarlı senede ilişkin yapıldığı belirlenmiştir.
Mali incelemeler neticesinde; Davacılar tarafından davalı …’a takibe konu senetler dışında toplam 39.995,00 TL havale ödemesi yapmış olduğu,
Yine davacılar tarafından takibe konu 10,02.2016 tarihli 20.000 TL tutarındaki senede ilişkin 14.000 TL tutarında ödeme yapılmış olup, 10.02.2016 tarihli senede ilişkin 6,000 TL asıl alacak borcu kaldığı,
Takibe konu diğer 10.03.2016 tarihli senedin ödendiğine ilişkin ödeme mevcut olmadığı anlaşılmıştır.
Borç Alacak Hususunda İncelemeler;
Takibe Konu Senetler Yönünden;
Senetler yukarıda incelenmiş, tanzim tarihlerinin 06.10.2015 ve senet üzerindeki verilme sebebinin nakten olarak yer aldığı ve davacılar tarafından düzenlenerek davalılardan takip alacaklısı lehine düzenlendiği belirlenmiştir.
Tarafların ticari defterlerinde menfi tespite konu senetlerin veriliş ve alınış kayıtları hususunda bilgi olmadığı, talimat ile alınan davacı kayıtlarına ilişkin incelemeler ile davalının sunulan kayıtları kapsamında belirlenmiştir.
Taraf kayıtlarında ihtilafa konu olmayan borç alacak kalmamış olan 03.10.2015 tarihli protokol kapsamında verilen 30.000 TL’lik çek ve davalı tarafından çekin verilmesi karşılığında protokol içeriği hususta düzenlenen fatura kaydı dışında ticari ilişkide borç alacak kaydı bulunmadığı yukarıdaki şekilde tespit edilmiştir.
Davaya konu senetlerin verilme sebebi davacı tarafından sözlü olarak yapıldığı bildirilen 80.000 TL tutarlı makine alımına ilişkin olduğu yönündedir, davalı tarafından ise böyle bir sözleşme olmadığı, davacıya verilen borçların ödenmesi için senetlerin alındığı iddiasındadır. Senet metinleri de davalının iddiasını tevsik eder şekilde nakden verildiği sebebiyle düzenlendiği görülmektedir.
Davacının takibe konu senetler dışında da senet ödemesi yaptığı sunmuş olduğu dekontlarda mevcuttur.
Dekontlarda ödeme toplamı davalıya yapılan ödeme olarak 05,04,2016 tarihli 10.000 TL …/ … açıklamalı …bank dekontu dışında kalan toplam 93.505,13 TL davalıya ihtilafa konu hususta yapılan ödeme belirlenmiştir.
Ödeme açıklamaları incelendiğinde ilk ödemenin ihtilafsız ve karşılıklı kayıtlarda borç alacak kalmadığı belirlenen 03.10.2015 tarihli protokolden sonra yapılan 09.10.2015 tarihli 30.000 TL tutarında ” … fab.2007 mod damacana sumaki mahsuben ” açıklaması ile yapıldığı mevcuttur.
Ödemenin dosyada bilgisi bulunmayan “10.01.2016 vadeli senet ödemesi ” açıklaması ile yapıldığı mevcuttur.
Ödemenin takibe konu ” 10/0/2015 tanzim 10/02/2016 mahsub ” açıklamalı ödendiği ve ödemenin de ” 10.02.2016 tarihli senet ödemesine mahsuben ” açıklamalı ödendiği mevcuttur.
Takibe konu senetler ile ilgili ödemeler 10.02.2016 vadeli senede istinaden 25.03.2016 ve 13.04.2016 tarihli 14.000 TL’lik ödemedir. 20.04.2016 takip tarihinden önce vadesinden sonra ödemeler sebebiyle iki adet senet nedeniyle takibe konu edilebilecek kalan borç hesabı incelenmiştir.
Davalının iddiaları kabul edilir ise davacı ödemeleri sebebiyle takibe konu edilen 10.02.2016 tarihli senet için takibe kadarki ödemeler mahsubu yapıldığında, takibe asıl alacak olarak 26.291,84 TL konu edilebileceğinden, 5.708,16 TL asıl alacak kısmından borçlu olunmayacağı, 263,32 TL faiz ve komisyon kısmından borçlu olunmayacağı hesaplanmıştır.
Davacının iddiaları kabul edilir ise ödenen 93.505,13 TL davacının borçlu olmadığı ve ödediği tutar belirlenecektir.
Bu ihtimalde 3.000 TL masraf olarak bildirilen alacak talebi için ilaveten tespit yapılabilecek dayanak sunulmadığından hesap yapılmamıştır.
Genel Değerlendirme;
1.Davacı taraf, davalıya ödenen 103.510,13 TL^nin ödeme tarihlerinden itibaren, icra dosyalarına konu senetler sebebiyle borçlu olmadığından bahisle faizi ile iadesinin talep etmiştir, Senetler yukarıda incelenmiş, tanzim tarihlerinin 06,10.2015 ve senet üzerindeki verilme sebebinin nakten olarak yer aldığı ve davacılar tarafından düzenlenerek davalılardan takip alacaklısı lehine düzenlendiği belirlenmiştir.
Tarafların ticari defterlerinde menfi tespite konu senetlerin veriliş ve alınış kayıtları hususunda bilgi olmadığı, talimat ile alınan davacı kayıtlarına ilişkin incelemeler ile davalının sunulan kayıtları kapsamında belirlenmiştir.
Davaya konu senetlerin verilme sebebi davacı tarafından sözlü olarak yapıldığı bildirilen 80.000 TL tutarlı makine alımına ilişkin olduğu yönündedir, davalı tarafından ise böyle bir sözleşme olmadığı, davacıya verilen borçların ödenmesi için senetlerin alındığı iddiasındadır. Senet metinleri de davalının iddiasını tevsik eder şekilde nakden verildiği sebebiyle düzenlendiği görülmektedir.
2.Türk Ticaret Kanunu m. 645 hükmüne göre, “kıymetli evrak öyle senetlerdir ki, bunların içerdikleri hak, senetten ayrı oiarajt ileri sürülemediği gibi başkalarına da devredilemez”. TBK. m, 103 hükmüne göre: “Borcu Ödeyen borçlu, bir makbuz ve borcun tamamı ödenmişse, buna ilişkin borç senedinin geri verilmesini veya iptalini isteyebilir.
Borcun tamamı ödenmemiş veya borç senedi alacaklıya başkaca haklar da vermekte ise borçlu, ancak makbuz verilmesini ve ödemenin borç senedine işlenmesini isteyebilir”. Yine TBK. m. 10 4 hükmüne göre, nborç senedi borçluya geri verilmişse, borç sona ermiş sayılır”.
Hükümlerden de anlaşıldığı üzere, kıymetli evraka bağlı olan hak münhasıran senedi takip ettiği için, senedin alacaklının elinde olması hali, senet bedelinin ödenmediğinin bir karinesini teşkil eder, aksini ispat külfeti, borçluya düşer (İsmail Doğanay, Türk Ticaret Kanunu Şerhi, İstanbul 2 004, S.1934) . Gerçekten de Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 8.10.1969 gün ve E. 518, K. 741 sayılı kararında bu hususu şu şekilde dile getirmiştir; “İcra takibine mesnet yapılan emre muharrer senedin arkasında yazılı Ödemeleri gösteren kalemlerin borçlu tarafından ödendiğini alacaklı vekili beyan ile bu miktarın takip talebinde yazılı meblağdan indirilmesini istemiştir.
Borcun tamamına şamil olmak üzere öde/ne savunmasında bulunan borçlunun ibraz ettiği beş adet makbuzda alınan paranın sadece Ocak ayı bedeli olduğu yazılıdır. Makbuzdaki ödeme tarihleriyle, ödenen paranın senet arkasında yazılı miktar toplamı, bonoda yazılı para miktarım tutmamaktadır. Senet bedelini ödeyen borçlu bir ibra meşruhatıyla birlikte senedin kendisine iade edilmesini istemek zorundadır. Senedin alacaklının elinde bulunuşu onun ödenmemiş olduğunun bir karinesi olduğu için aksinin ispatı senet borçlusuna aittir. Olayda alacaklının iddiası doğrulanmıştır” (Doğanay, s. 1934, dn.21). Dolayısıyla davacılar tarafından; dava konusu bonolardan kaynaklanan borçların ödendiğini ya da bu bonoların karşlığının davalılar tarafından verilmediğinin geçerli delillerle (yazılı olarak) ispat edilmesi gerektiği açıktır.
3. Yukarıda tespit edildiği üzere, davacılar tarafından, bonoların karşlığının davalılar tarafından verilmediği hususu geçerli delillerle (yazılı olarak) ispat edilememiştir. Tarafların ticari defterlerinde de bu hususa ilişkin herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. Bu durumda davacıların dava konusu bonolar nedeniyle borçlu olduklarının kabulü gerekir.
Davacılar tarafından bonolara karşılık yapılan ödemeler mahsup edildiğinde, takibe konu edilen 10.02.2016 tarihli senet için takibe kadarki ödemeler mahsubu yapıldığında, takibe asıl alacak olarak 26.291,84 TL konu edilebileceğinden, 5.700, 16 TL asıl alacak kısmından ve 263,32 TL faiz ve komisyon kısmından olmak üzere davacıların 5,971,52-TL borçlu olmadıklarının (alacaklı olduklarının) kabulü yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mahkememizce … Dış Tic. A.Ş.’nin ticaret sicil kayıtlarının mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
Mahkememizin 15/10/2019 tarihli 7 numaralı celsesinin 1 numaralı ara kararında “sözlü anlaşma ve nakden kaydı yazılı belge ile ispatlanacağından davacıya yemin davetiyesini hazırlamak üzere 1 haftalık kesin süre verilmesine, sunulduğunda derhal davalı asile ve davalı şirkete ayrı ayrı tebliğine,” şeklinde karar verilmiş olup davacı vekili tarafından süresinde sunulan yemin metni;
“”… marka … marka ön yıkama … damacana dolum makinasının KDV dahil 80.000,00 TL bedel ile alım satımı konusunda sözlü olarak ön anlaşma yapılıp yapılmadığı, sözlü olarak ön anlaşma yapılmadı ise hangi şartlarda bir anlaşma yapıldığı,
Takibe konu olan senetlerin ve davaya konu edilen senet ve takip ödemelerinin ne sebeple taraflar arasında alınıp verildiği, ödemelerin neye karşılık yapıldığı,
9.10.2015 tarihinde davalı … hesabına 30.000,00 TL ödeme, 10.01.2016 vadeli senet sebebi ile 12.01.2016 tarihinde … Bankası … Şubesinden 10.000,00 TL ödeme, 10.02.2016 vadeli ve 20.000,00 TL bedelli senet karşılığında 25.03.2016 tarihinde … Bankası’ndan 10.000,00 TL ödeme, 10.02.2016 vadeli ve 20.000,00 TL bedelli senet karşılığında 05.04.2016 tarihinde …bank … Şubesi’nde 10.000,00 TL ödeme ve 13.04.2016 tarihinde yine …bank … Şubesi’nden 4.000,00 TL ödemelerin yapılıp yapılmadığı, bu ödemelerin nasıl bir şahsi ilişki sebebi ile yapılmış olduğu,
Davacılar hakkında yeterli güven sahibi olunmadan neye dayanarak bu miktarların davacıya verildiği,
Davacıların … marka … marka ön yıkama … damacana dolum makinesinin satışa çıkarıp çıkarmadığınız, davacıların istediği bu makinanın akıbeti, kime ne bedel ile satıldığı, davacılara bu makinenin teslim edilip edilmediği,
Banka yolu ile toplam 64.000,00 TL davalıya yapılan ödeme ve ayrıca icra dosyasına da yapılan 39.510,00 TL ödeme ile davalı yedinde kalan toplam 103.510,00 TL’nin karşılıksız olup olmadığı,
İcra dosyasına ödenmiş miktarın banka ödemesi şeklinde daha öncesinde ödenmiş olup olmadığı”
HMK.nın 228. Maddesi gereğince geçerli bir özrünüz olmaksızın yemin için tayin olunan gün ve saatte mahkemeye bizzat gelmediğiniz veya gelip de yemini iade etmediğiniz yahut yemini eda etmekten kaçındığınız takdirde yukarıda belirtilen yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayılacağınız hususu ihtar olunur.” şeklinde hazırlanan metnin davalı asil …’ ve dava dışı şirket yetkilisi …’a tebliğ edildiği görüldü.
Mahkememizin 29/01/2020 tarihli 8 numaralı celsesinde; Davalı … ile ilgili celse sırasında sonradan şehir dışında olduğu beyanan bildirilmiş buna ilişkin bir belgenin duruşmaya kadar dosyaya sunulmadığı ve davalı …’ya ihtaratlı tebliğ yapıldığı anlaşılmakla bu davalı yönünden yemin için mazeretin reddine karar verilerek tefhimle açık yargılamaya devam olunmuştur.
Yemin metni için hazır bulunan davalı …; “bana tebliğ edilen ve şuanda okumuş olduğunuz yemin metnindeki hiçbir iddiayı kabul etmiyorum. Aramızda sözlü ve yazılı hiçbir anlaşma yoktur. Son kalan 32.000 TL bedelli bonoyu ödemediği için icraya verdim daha sonra bu dava açıldı dedi. Dolum makinesiyle ilgili sözlü bir ön anlaşma yapılmamıştır. Takibe konu senetler ve takipteki ödemeler davacının bana şahsi borcu olması nedeniyledir. Bana yemin metninde sormuş olduğunuz ödemeler aynı sekörde meslektaş olduğumuz için kendisine yaptım. Ticari ilişki nedeniyle tanıdığımdan davacıya elden para vermiştim. Davacı bana bunun karşılığında 30.000 TL verdi. Kalanını ödemediği için icraya verdim. Damacana makinalarıyla ilgili bir anlaşma olmadığı için birşey davacıya teslim edilmemiştir. 103.510 TL davacının bana şahsi borcundan kaynaklıdır. İcra dosyasına ödenen para daha önce banka vasıtasıyla ödenmemiştir. 05/04/2016 tarihinde …bank … şubesine ilişkin 10.000 TL bedelli ödeme benim hesabıma gönderilmemiştir. Ödeme dekontunda da görüleceği üzere kendi hesabına bu ödeme yapılmıştır.” şeklinde beyanda bulunarak beyanını imzaladığı görüldü.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; Davacıların, davalılardan 80.000 TL bedelli … marka ön yıkama polikarbon damacana dolum makinesinin alındığı, bunun karşılığında hesaba havale, senet yoluyla ödemeler yapıldığı, davalıların satın alınan malı göndermedikleri, teslim etmedikleri iddiasına dayalı olarak davalı tarafa mal bedeli olarak yapılan ödemelerin istirdatı, bu süreçte davacının yapmış olduğu 3.000 TL miktarınca harcamanın maddi tazminat olarak tazminini ve uğranılan manevi zarar karşılığı 50.000 TL manevi tazminat talepli istirdat, manevi tazminat ve maddi tazminat davasıdır.
Davacılar tarafından davalı …’a takibe konu senetler dışında toplam 39.995,00 TL havale ödemenin yapıldığı, davacılar tarafından takibe konu 10.02.2016 tarihli 20.000 TL tutarındaki senede ilişkin 14.000 TL tutarında ödemenin yapıldığı, 10.02.2016 tarihli senede ilişkin 6.000 TL asıl alacak borcu kaldığı, takibe konu diğer 10.03.2016 tarihli senedin ödendiğine ilişkin bir ödemenin mevcut olmadığı mali bilirkişi incelemesinden anlaşılmıştır.
Davacılar tarafından düzenlenerek davalılardan takip alacaklısı … lehine düzenlenen takibe konu senetlerin tanzim tarihlerinin 06.10.2015 tarihleri olduğu ve senetlerin verilme sebebi olarak nakden kaydının bulunduğu anlaşılmıştır.
Talimat ile alınan davacı ticari kayıtlarına ilişkin incelemeler ile davalının sunulan kayıtları kapsamında, tarafların ticari defterlerinde menfi tespite konu senetlerin veriliş ve alınış kayıtları hususunda bilgi olmadığı, taraf kayıtlarında uyuşmazlık konusu olmayan borç alacak kalmamış olan 03.10.2015 tarihli protokol kapsamında verilen 30.000 TL’lik çek ve davalı tarafından çekin verilmesi karşılığında protokol içeriği hususta düzenlenen fatura kaydı dışında ticari ilişkide borç alacak kaydının bulunmadığı mali bilirkişi incelemesinden tespit edilmiştir.
Davaya konu senetlerin verilme sebebi davacı tarafından sözlü olarak yapıldığı bildirilen 80.000 TL tutarlı makine alımına ilişkin olduğu iddia edilmiş, davalı taraf ise böyle bir sözleşmenin olmadığı, davacıya verilen borçların ödenmesi için senetlerin alındığı iddia edilmiştir.
Davacının takibe konu senetler dışında da senet ödemesi yaptığının sunulan dekontlardan tespit edildiği, dekontlarda ödeme toplamı davalıya yapılan ödeme olarak 05.04.2016 tarihli 10.000 TL …/… açıklamalı …bank dekontu dışında kalan toplam 93.505,13 TL davalıya ihtilafa konu hususta yapılan ödeme belirlendiği, ödeme açıklamalarında ilk ödemenin ihtilafsız ve karşılıklı kayıtlarda borç alacak kalmadığı belirlenen 03.10.2015 tarihli protokolden sonra yapılan 09.10.2015 tarihli 30.000 TL tutarında “… fab.2007 mod damacana sumaki mahsuben” açıklaması ile yapıldığı, ikinci ödemenin dosyada bilgisi bulunmayan “10.01.2016 vadeli senet ödemesi” açıklaması ile yapıldığı, üçüncü ödemenin takibe konu “10/02/2015 tanzim 10/02/2016 mahsub” açıklamalı ödendiği ve ödemenin de “10.02.2016 tarihli senet ödemesine mahsuben” açıklamalı ödendiği tespit edilmiştir.
Takibe konu senetler ile ilgili ödemeler 10.02.2016 vadeli senede istinaden 25.03.2016 ve 13.04.2016 tarihli 14.000 TL’lik ödeme olduğundan 20.04.2016 takip tarihinden önce vadesinden sonra ödemeler sebebiyle iki adet senet nedeniyle takibe konu edilebilecek kalan borç hesabının tespitinde, senetlerde nakden kaydı bulunduğundan davacı ödemeleri sebebiyle takibe konu edilen 10.02.2016 tarihli senet için takibe kadar ki ödemelerin mahsubu yapıldığında takibe asıl alacak olarak 26.291,84 TL konu edilebileceğinden, 5.708,16 TL asıl alacak kısmından borçlu olunmayacağı, 246,20 TL faiz ve 17,12 TL komisyon kısmından borçlu olunmayacağı mali bilirkişi tarafından hesaplanmıştır.
Davaya konu senetlerde nakden kaydı bulunduğundan davacı tarafça bononun verilme sebebi olarak belirtilen makine alımına ilişkin sözlü bir anlaşma olduğu iddiasının yazılı bir belge ile ispatı yapılamadığından ve davacılar tarafından dava konusu bonolardan kaynaklanan borçların ödendiğini ya da bu bonoların karşlığının davalılar tarafından verilmediğinin yazılı belgeyle ispatlanamaması nedenleriyle davacı tarafça yemin deliline dayanıldığından davaya konu işlemi tesis eden davalı … tarafından yemin eda edildiğinden davacı iddialarına itibar edilmemiştir.
Davacılar tarafından bonolara karşılık yapılan ödemelerin mahsup edilmesi neticesinde takibe konu edilen 10.02.2016 tarihli senet için takibe kadar ki ödemelerin mahsubu yapıldığında, takibe asıl alacak olarak 26.291,84 TL konu edilebileceğinden 5.708,16 TL asıl alacak kısmından, 246,20 TL faiz ve 17,12 TL komisyon bedelinden davacıların 5,971,52 TL borçlu olmadıkları hükme elverişli 08/04/2019 tarihli bilirkişi heyet raporundan anlaşılmakla ve sözlü anlaşma ve nakden kaydının yazılı belge ile ispatlanamaması üzere davalı ve aynı zamanda davaya konu işlemi bizzat icra eden davalı …’ın yemin konusu iddiaları kabul etmemesi nedenleriyle davanın kısmen kabulüne, davacının … 14. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından takip tarihi itibariyle davalılara 5.971,52 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının belirlenen miktar kadar borçlu olmadığı ve davalının da davacıdan alacaklı olduğunun tespit edilmesi karşısında tarafların kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Dosya kapsamında davacının …’ın borçlu olmadığı 5.971,52 TL miktar dikkate alınarak yapılan manevi tazminat miktarı yönünden yapılan değerlendirmede manevi tazminatın bir zenginleşme aracı olmadığı, kısmen de davacının haklı olduğu tespit edildiğinden borçlu olmadığı bedel yüzünden fazladan masraflar yaptığı, icra tehdidine maruz kalarak ticari itibar kaybına uğradığı gözetildiğinde davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 5.000 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davacıların … 14. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından takip tarihi itibariyle davalılara 5.971,52 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, tarafların kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine,
2-Davacı …’ın manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile 5.000 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 749,46 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.672,80 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.923,34 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacılar tarafına iadesine,
4-Davacılar tarafından yatırılan 749,46 TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacılar tarafına verilmesine, (harcın 407,91 TL’sine kadar davacılara müştereken ve müteselsilen paylaştırılmasına, 341,55 TL’lik bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek sadece davacı …’a verilmesine)
5-Davacılar tarafından yapılan posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.905,00 TL yargılama giderinden davanın kabulü oranında yapılan hesaplama neticesinde 133,54 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil tahsil edilerek davacılar tarafına verilmesine,
Bakiye kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar tarafından yapılan posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 68,40 TL yargılama giderinden davanın reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 63,60 TL yargılama giderinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davalılar tarafına verilmesine,
Bakiye kısmın davalılar üzerinde bırakılmasına,
7-Davacılar tarafı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen maddi dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacılar tarafına verilmesine,
8-Davacılar tarafı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen manevi dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı … tarafına verilmesine,
9-Davalılar tarafı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen maddi dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davalılar tarafına verilmesine,
10-Davalılar tarafı duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen manevi dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı …’dan tahsil edilerek davalılar tarafına verilmesine,
11-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/01/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”