Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/617 E. 2018/328 K. 21.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/617 Esas
KARAR NO : 2018/328

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 18/04/2014
KARAR TARİHİ : 21/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 18.04.2014 tarihli dava dilekçesinde özetle; 28/08/2013 tarihinde davalı sürücü …’nin yönetimindeki … plaka sayılı araçla … İlçesinin … Mahallesi, … Bulvarı … Parkı önünde … Oteli karşısında bulunan yaya geçidinden karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkillerinin murisi …’e çarptığını ve ağır yaralanmasına neden olduğunu, kaza neticesinde …’in komaya girdiğini ve 15/11/2013 tarihinde de komadan çıkamayarak hayatını kaybettiğini, …’in hastaneye kaldırıldığında yaşıyor olması nedeniyle “Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden olma” suçu nedeniyle … 25. Sulh Ceza Mahkemesinin … sayılı dosyası ile dava açıldığını, …’in yargılama sırasında vefat etmesi üzerine mahkemenin görevsizlik kararı verdiğini ve davanın … 22.Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında devam ettiğini belirterek HMK’nun 107 maddesi uyarınca davacı eş … için 4.000,00 TL davacı çocuklar … ve … içi 500,00’er TL olmak üzere toplam 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile ölüm öncesi tedavi giderinin araç maliki ve sürücü yönünden olay tarihinden, sigorta şirketi yönünden dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte; davacı eş için 40.000,00 TL, davacı çocuklar için 10.000,00’er TL olmak üzere toplam 60.000.00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte araç sahibi ve sürücüden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; Davaya konu … plakalı araç, müvekkili şirket nezdinde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi kapsamında 01.11.2012-2013 tarihleri arasında geçerli olmak üzere sigorta teminatı altına alınmış olduğu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla dava açılmadan evvel davacılar tarafından hasara ilişkin müvekkillerine yapılmış herhangi bir ihbar söz konusu olmadığını ve dava dilekçesi ile birlikte dava dellileri de tebliğ edilmediği bu itibarla davayı kabul etmediklerini, müvekkili dava açılmasına sebebiyet vermediği, vekalet ücreti, faiz ve masraflardan kaynaklanan herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkilinin sorumluluğu kaza tarihi itibariyle Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta teminat limiti ve kusur oranlarıyla sınırlı olduğunu, kazanın gerçekleşmesinde
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde; Müvekkili …nin karıştığı trafik kazası sonucu ceza davasının … 22. Asliye Ceza Mahkemesinin … E.sayılı dosyasında görüldüğünü, davacılar vekili tarafından açılan destekten yoksun kalma tazminatı ile maddi-manevi tazminat davasının mahkememizde görüldüğünü, müvekkili …ye Asliye Ceza Mahkemesinde olayın oluşu ile ilgili beyanda bulunduğunu, kaza tespit tutanağında krokide olayın oluş yeri yaya kaldırımının üstünün değil, yaya kaldırımının 4-5 metre ilerisinde olduğunu, kazanın, oluş saatinin trafiğin en yoğun olduğu öğle saatlerinde olduğunun müvekkilinin süratli olmadığını, müvekkilinin çarptığı …in sol taraftan … marka yüksek bir araç önünden koşarak aniden çıktığını, yolad sol taraftan çapraz vaziyette ileriye doğru koştuğunu, müvekkilinin bir anda gördüğünü, şahsı farkettiğinde ise kaza yapmamak amacıyla aracını sağ tarafa kırmış fakat …in müvekkiline ait aracın sol çamurluk kısmına çarptığını, aracın ruhsat sahibinin … olmasına rağmen müvekkili …’nin kazaya karışan aracının 22.10.2012 tarihinde Oto Satış Sözleşmesi ile satın alındığını, maddi imkansızlık dolayısıyla aracın kaydını halen alamadığını bildirmiştir.
… 21. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E., … Karar sayılı ve 19/03/2015 tarihli kararında; Zorunlu sigorta TTK’nda düzenlenmiş olup, aynı yasanın 4. maddesi uyarınca bu kanunda düzenlenen işlerden kaynaklanan iş bu davanın ticari dava olduğu, uyuşmazlığın Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği, aynı yasanın 5/3 maddesi uyarınca da Asliye Ticaret Mahkemesi ve Asliye Hukuk Mahkemesi diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanacağı öngörüldüğünden dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir.
… 21. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E., … Karar sayılı dosyası Mahkememize 15.06.2015 tarihinde tevzi edilerek açık yargılamaya devam olunmuştur.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan tedavi gideri, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalılardan davalı … Kooperatifinin kazaya sebebiyet verdiği iddia olunan aracı … poliçe numaralı trafik sigorta poliçesi ile sigortalayan şirket olduğu anlaşılmıştır.. Dava tarihi itabariyle yürülükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1483/I. Maddesinde sigortacılarn diğer kanunlardaki hükümler saklı kalmak üzere faaliyet gösterdikleri dalların kapsamında bulunan zorunlu sigortaları yapmaktan kaçınamayacakları belirtilmiştir. Aynı yasının 4/1-a maddesinde de her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuki davalarının, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının Ticari dava sayılacağı düzenlenmiştir. Somut olayda davalılardan SS Koru Sigrota Kooperatifi tarafından 01.11.2012-01.11.2013 başlangıç-bitiş tarihli zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olan aracın kaza yapması sonucunda davacıların murisinin vefat ettiği, araç sürücüsünün kusurlu olduğu belirtilirek destekten yoksun kalma tazminatı, tedavi gideri ve manevi tazminat isteminde bulunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dosya kapsamında bulunan … 22. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasına sunulan üçlü bilirkişi heyet raporunda … plakalı araç sürücüsü sanık … ‘in asli ve tam kusurlu olduğu, vefat eden davacıların murisi olan …’in kusurunun bulunmadığına yönelik 29/09/2015 tarihli raporun bulunduğu, yine 22/05/2015 tarihli ATK raporuna göre sürücü …’nin asli kusurlu olduğu, vefat eden ve yaya olan …’in tali kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Davacı vekilince müteveffaya ait Kültür Bakarlığı tarafından verilen Türk Musikisi Devlet Konservautarı lisans diplomasının dosyaya sunulduğu ve sanatcı …’un batarisliğini yaptığına dair fotoğrafların dosyaya sunmuş olduğu, 05/12/2014 tarihli … polis Merkezi Amirliğince tutulan tutanağa göre davacılardan …’ın Yurt dışında öğrenci olduğu, üzerine kayıtlı mal varlığının bulunmadığı, gelirinin olmadığı, diğer davacı …’ın öğrenci olduğu, babalarından miras kalan evde annesi ile ikametgah ettiği, herhangi bir gelirinin olmadığı, davacı anne …’in 950,00 TL aylık aldığı, 49 m2 dairenin sahibi olduğu, bu dairenin 600 TL kirasını aldığı, vefat eden …’ın 1.200 TL emeklilik maaşının olduğu, bunun dışında müzisyenlik yaparak 2.500,00 TL aylık gelirinin bulunduğu görülmüştür. Davalılardan sürücü …’ye ilişkin sosyal ekonomik durum tespitinin yapılamadığı dosya kapsamından anlaşılmış, yine dosyaya sunulan 14/05/2014 tarihli … İlçe Emniyet Müdürlüğü cevabi yazısına göre, işleten …’ın galericilik yaptığı, aylık 8.000 TL 10.000 TL gelirinin bulunduğu, kendi evinin bulunduğu, eşi ve 9 çocuğunun bulunduğu, çocukların ilköğretim düzeyince öğrenci olduğu, ailesinde çalışan kimsenin olmadığı, bir evi ve arabasının bulunduğunun tespitinin yapıldığı, dosya kapsamındaki tedavi evrakları incelendiğinde, 28/08/2013 tarihinde 15/11/2013 tarihine kadar yaklaşık 3 ay süre ile hastanede tedavi gördüğü, hernekadar davacı … vekilince aracın 22/10/2012 tarihinde harici satış sözleşmesi ile belirli taksitler halinde ödenmek üzere zilliyetliğinin sürücü diğer davalı …’ye satılmış olması ve malik sıfatını bu davalıda bulunduğu iddiasıyla sorumluluğunun bulunulmadığı beyan edilmiş ise de kaza tarihinin 28/08/2013 tarihi olduğu dikkate alındığında satım tarihi ile kaza tarihinin arasında 2 ay gibi bir kısa sürenin olması ve satışın noterden usulüne uygun yapılmamış olması sebebiyle davalı …’in işleten sıfatıyla sorumluluğunu engelleyici bir hususun bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Davacı vekilinin maddi tazminat yönünden davadan feragat ettiği, manevi tazminat yönünden ise işleten ve sürücü olan diğer davalılara karşı davasını devam ettiğini beyan ettiği anlaşılmakla, tarafların yukarıda belirtilen mali, sosyal ve ekonomik durumları, … 22. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasına sunulan üçlü bilirkişi heyet raporunda … plakalı araç sürücüsü sanık … …’in asli ve tam kusurlu olduğu, vefat eden davacıların murisi olan …’in kusursuz olduğu yönündeki 29/09/2015 tarihli bilirkişi raporu gözetilerek dosya kapsamındaki tedavi evrakları da gözetildiğinde davaya konu trafik kazasında yaya olarak bulunan ve kusuru bulunmadığı halde ölen davacı mirasçıları lehine davacı eş … için 20.000,00 TL çocuklar … ve … için ayrı ayrı 10.000 TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılar işleten ve sürücüden müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin istemine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Her ne kadar kısa kararda sehven sigorta kooperatifi yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş ise de dosya kapsamındaki davacı beyanlarından da anlaşılacağı üzere maddi tazminat yönünden diğer davalılar yönünden de feragat edildiği mahkememizin 5 nolu celsesindeki davalı beyanlarından anlaşılmakla 1 nolu hükme diğer davalılar … ve … ibaresi eklenmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın davalı …, davalılar … ile … yönünden feragat nedeniyle REDDİNE,
Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınması nedeniyle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Davacının maddi tazminat davasına ilişkin yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan Avukatlık ücret tarifesi gereğince 2.180,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan Avukatlık ücret tarifesi gereğince 2.180,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince 2.180,00-TL Maktu vekalet harcının davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davalılar tarafından maddi tazminata ilişkin belgelendirilen bir yargılama masrafı bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacının manevi tazminat yönünden davasının KISMEN KABULÜ İLE;
Davacılar … yönünden 20.000,00 TL, … yönünden 10.000,00 TL ve … yönünden 10.000,00 TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL Manevi tazminatın davalılar … ve … dan 28/08/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
Harçlar yasası uyarınca belirlenen 2.732,40-TL karar harcından, peşin alınan 222,05-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.510,35-TL. harcın davalı … ve …’dan alınarak Hazineye irad kaydına,
Davacı tarafından yapılan; 222,05 TL peşin harcın davalı … ile … tan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan Avukatlık ücret tarifesi gereğince hesaplanan 2.400,00-TL. Nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan Avukatlık ücret tarifesi gereğince hesaplanan 2.400,00-TL. Nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca yapılan hesaplama neticesinde 4.750,00 TL vekalet ücretinin davalı … ve davalı …’ dan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Davacı tarafından yatırılan bakiye avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, Davacılar vekili ile Davalı … vekillerinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/03/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır