Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/55 E. 2018/623 K. 30.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/55 Esas
KARAR NO : 2018/623

DAVA : Sözleşmenin İptali
DAVA TARİHİ : 16/01/2015
KARAR TARİHİ : 30/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile dava dışı … Tic. Ltd. Şti. arasında mevcut 24.04.2013 tarihli kira sözleşmesi uyarınca, davaya konu taşınmazın kiralandığını, müvekkili şirketin, 24.04.2013 tarihli esas kira sözleşmesine uygun olarak kiracı konumunda bulunduğu mecuru şirket logosu altında süpermarket olarak işletmek üzere, davalı şirket ile 24.03.2013 tarihli süpermarket işletme anlaşması imzalandığını, ancak davalının anlaşma gereği yüklenmiş olduğu sorumlulukları yerine getirmediğini ve müvekkili şirket tarafından yapılan uyarılara rağmen sözleşme koşullarına aykırı hareket etmeye devam ettiğini, davalı tarafından müvekkili şirkete yapılması gereken ödemelerin yapılmadığını, davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından borcun yine ödenmediğini, davalının muaccel olduğu zamanda borcunu ödemeyerek temerrüde düştüğünü ve sözleşmeyi esaslı olarak ihlal ettiğini, davalının, otomatik sipariş sistemi için gerekli asgari fiziki şartlara haiz olmasına rağmen otomatik sipariş sistemi kullanmadığını, düzenli olarak sipariş vermediğinden işletilmekte olan mağazada ürün çeşitliliğinin çok düşük olduğunu, sistemin kullanılmaması ve düzenli olarak siparişlerin verilmemesi sebebi ile mağazada yeterli stok bulundurulmadığını ve satış kaybı yaşandığını, böylece taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafından açıkça ihlal edildiğini, mağazanın yetersiz stok seviyesinde olduğu ve mağazanın düzensiz ve kirli olmasının yanı sıra mağazada elektriklerin kesik olduğu ve mağazanın 16.09.2014 tarihinde satışa kapalı olduğunun tespit edildiğini, bu durumun tutanak altına alındığını, ihlallere ilişkin düzenlenen tutanakların ve mağaza fotoğraflarının dilekçelerine eklendiğini, İşleticinin mağazayı kapalı tutamayacağı ve her şekilde mağazanın açık kalması gerektiğinin sözleşme ile sabit olduğunu, sözleşmeye aykırı davranışlardan dolayı ve sözleşmeye uygun şekilde ve haklı olarak sözleşmenin fesih edildiğini, müvekkili tarafından Süpermarket İşletme Anlaşmasının haklı olarak ve anlaşmanın ilgili hükümlerine göre fesih edilmiş iken, davalı tarafından taşınmazın teslim edilmeyerek mağazanın, demirbaşların ve markanın haksız olarak kullanımına devam edilmesinin taşınmaza tecavüz eylemini teşkil ederek müvekkilini zarara uğrattığını, öyle ki, taşınmazın kiracısının davacı müvekkili olup, davalının taşınmazda bulunma sebebinin işletme sözleşmesi olduğunu, mevcut işletme sözleşmesi feshedildiğinden ve taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi ortadan kalktığından davalının taşınmazı haksız olarak işgal etmekte olduğunu, davalının bu haksız eylemiyle müvekkili şirketi de zarara uğrattığını, taraflar arasında akdedilmiş 24.04.2013 tarihli Süpermarket İşletme Anlaşmasının haklı olarak fesih edildiğinin tespitine, sözleşmenin feshi nedeniyle davalı tarafından taşınmaza yapılan haksız işgale son verilmesi ve taşmma’zm müvekkiline teslimine, müvekkiline ait demirbaşların davalı tarafça iadesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; demirbaşların, müvekkiline teslim edildiği zaman Adana’da iflas eden bir … bayinin kullanılmış eşyaları olduğunu, ellerinde olan birkaç demirbaşın maddi değerinin de 24.04.2013 tarihli Süpermarket işletme anlaşmasının 5.15.1 md.’de zikredilen 500 Euro depozit miktarını geçmediğini, müvekkilinin zarar etmeye başladığından Temmuz/2014 ayında … yetkilileri ile iletişime geçtiğini ve bayinin bulunduğu yerin işlek olmadığını kendilerine belirttiğini, …’de daha işlek bir yere marketin aktarılmasının teklif edildiğini ve davacı şirket yetkililerinin işbu teklifi kabul etmediğini, 24.04.2013 tarihli Süpermarket işletme anlaşmasının 6. Maddesinde; süpermarketin yerinin değiştirilmesinin her zaman mümkün olabileceğinin kayıt altına alındığını ancak davacı taraf yetkilileri kendi şirketini işbu sözleşme hükmüne rağmen zarara uğrattığını, anlaşmanın 5.16.3.2 maddesi uyarınca kararlaştırılan sipariş ettiği su ve temel gıda malzemeleri olan satılabilecek ve kar marjı yüksek malları göndermediğini, kar marjı düşük ve satılamayacak mallar gönderdiğini ve müvekkilinin zaten …’nin en ücra köşesindeki markette iflasa sürüklendiğini, davacı tarafın …-… Market devir işlemleri sırasında bir geçiş dönemi yaşadıklarını ileri sürerek depolarının boş olduğunu, iddia ettiğini ve 3 ay boyunca talep ettikleri malları göndermediğini ancak müvekkilinin marketine çok yakın başka bir … bayiine ise düzenli olarak mal temin edildiğini, müvekkilinin 03.09.2014 tarihinde marketi kapatmak istediğini davacı şirket yetkililerine bildirdiğini, davacı şirketin müvekkiline alacaklarını vermediği gibi teminat mektubunu da iade etmediği gibi aleyhine icra takipleri başlattığını ve iletişime geçmeyi reddettiğini, demirbaşların bazılarının hasar görmemesi için (jeneratör, birkaç market rafı ve sütlük) bir depoya nakledildiğini, sair demirbaşın halen mağazada bulunduğunu, davacı tarafın 3.09.2014 tarihinde kendisinin demirbaşları teslim almak istemediğini, mahkemece yapılacak kıymet takdirinden sonra davacı tarafın, demirbaşları resmi tutanak karşılığında teslim alabileceğini, müvekkilinin davacıdan, demirbaşların değerinin çok çok üzerinde alacakları mevcut olduğunu, 15.05.2014 tarihli tutanak içeriğinde mağazanın temizliğinin yapılmadığının gerçek dışı olduğunu, tutanakta ismi geçen …’nun, müvekkiline defalarca …’nin en temiz bayisi olduğunu söylediğini ve şifahen tebrik ettiğini, her iki tutanak birlikte incelendiğinde imzadan imtina eden kişinin de adının belirtilmemiş olup, bu da tutanaklarının geçersizliğinin ve sahteliğinin bir başka nedeni olduğunu, davacı tarafın teminat mektubunu haksız ve kötü niyetli olarak nakde çevirerek müvekkili bankalar nezdinde kara listeye düşürdüğünü, çeklerini ve kredi borçlarını ödeyemez hale getirdiğini, elektrik ve suyu da davacı tarafından kesilen müvekkilinin mağazayı işletmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin 24.04.2013 tarihli sözleşmeye uygun hareket ettiğini, üzerine düşen bütün yükümlülükleri eksiksiz yerine getirdiğini ve davacı tarafından zarara uğratıldığını, öncelikle usuli itirazlarının dikkate alınarak davanın usulden reddine, devamla toplanan deliller muvacehesinde haksız, yersiz, yasal dayanaktan yoksun ve kötü niyetli olarak açılan davanın esastan reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla bilirkişiler Hukukçu…. ile Mali Müşavir …’e tevdii edilen dosyaya tanzim olunan 28/04/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasında 24.04.2013 tarihli süpermarket işletme anlaşması imzalandığı, oluşan cari hesap alacağının aavali tarat mdan ödenmediği, bu nedenle davacı tarafından bir takim icra takipleri başlatıldığı, mağazanın yetersiz stok seviyesinde olduğu, davalının zarar etmiş olduğu ‘gerekçesiyle işletmekte olduğu mağazayı 16.09.2014 tarihi itibariyle kapatarak faaliyetine son verdiği, bunun üzerine davacının taraflar arasındaki sözleşmeyi feshettiği hususlarında bir ihtilaf bulunmadığı, davacı taraf, taraflar arasında akdedilmiş 24.04.2013 tarihli Süpermarket İşletme Anlaşmasının haklı olarak fesih edildiğinin tespitine, taşınmazın müvekkiline teslimine ve demirbaşların iadesine karar verilmesini iddia etmiş olup, davalı taraf ise mağazanın daha işlek bir yere taşınmaması nedeniyle zarar ettiğini, sipariş ettiği su ve temel gıda malzemeleri olan satılabilecek ve kar marjı yüksek malların davalı tarafından gönderilmediğini bu nedenle zarar ettiğini ve mağazayı kapatmak zorunda kaldığını, tutulan tutanakların tek taraflı tutanaklar olduğunu ve gerçeği yansıtmadığını, demirbaşları iade etmeye hazır oduğunu iddia ettiği, taraflar arasında ihtilaf konusu olan ve raporumuzda çözüme kavuşturulması gereken temel problemler; davacı tarafından yapılan fesih bildiriminin haklı olup olmadığı ve buna bağlı olarak iade edilmesi gereken demirbaş bulunup bulunmadığı noktasında toplandığı, taraflar arasındaki sözleşme 10 yıl süreli olup davalının bu süreden önce faaliyetine son verdiği hususunda bir ihtilaf bulunmadığı, davalı taraf faaliyetine son verme gerekçesi olarak, mağazanın daha işlek bir yere taşınmaması nedeniyle zarar ettiğini, sipariş ettiği su ve temel gıda malzemeleri olan satılabilecek ve kar marjı yüksek malların davalı tarafından gönderilmediğini bu nedenle de zarar ettiğini ve mağazayı kapatmak zorunda kaldığını” göstermiştir.
İspat kuralına ilişkin MK. m. 6. Hükmüne göre; ” Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. ” HMK.’nın 190/1 maddesi hükmüne göre; ” İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran taraflara aittir.” bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf o vakıayı ispat etmeye mecburdur. Bu durumda davalı tarafından, talep halinde davacının mağazayı daha işlek bir yere taşımakla yükümlü olduğunu yine sipariş ettiği su ve temel gıda malzemelerinin davacı tarafından göndilmediğinin geçerli delillerle ispat edilmesi gerektiği, taraflar arasındaki sözleşme incelendiğinde, talep halinde davacının mağazayı daha işlek bir yere taşımakla yükümlü olduğuna ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmadığı, davalı tarafından da davacının bu yönde bir taahhütte bulunduğuna dair herhangi bir delil sunulmadığı, yine davalı tarafından sipariş ettiği su ve temel gıda malzemelerinin davacı tarafından gönderilmediğine ilişkin de herhangi bir geçerli delil sunulmadığı, bu durumda davalının iddialarının yerinde olmadığı, sözleşmede öngörülen süreden önce faaliyetine son veren davalının sözleşmeyi ihlal ettiği, bu nedenle davacı tarafından gönderilen fesih bildiriminin haklı nedene dayandığı, … firmasının … firmasından devir alınması sırasında … tarafından demirbaşların toplam tutar olarak devir edilmesi nedeniyle bayi bazında demirbaş kaydı bulunmadığı, davacı tarafından, hangi demirbaşların iade edilmesi gerektiğine ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı, ancak davalı tarafından 23.03.2016 tarihli dilekçe ile jeneratör, birkaç market rafı ve 1 adet sütlüğün ikamet ettiği adresin deposunda diğerlerinin ise mağazada olduğu bildirildiği, davalının bildirmiş olduğu bu mallarla sınırlı olarak demirbaşların iadesine karar verilmesi gerektiği, sonuç olarak; davalının iddialarını geçenli delillerle ispat edemediği bu nedenle iddialarının yerinde olmadığı, sözleşmede öngörülen süreden önce faaliyetine son veren davalının sözleşmeyi ihlal ettiği, dolayısıyla davacı tarafından gönderilen fesih bildiriminin haklı nedene dayandığı, davacı tarafından, hangi demirbaşların iade edilmesi gerektiğine ilişkin herhangi bir delil sunulamadığı, ancak davalı tarafından 23.03.2016 tarihli dilekçe ile jeneratör, birkaç market rafı ve 1 adet sütlüğün ikamet ettiği adresin deposunda diğerlerinin ise mağazada olduğunun bildirildiği, bu durumda, davalının bildirmiş olduğu bu mallarla sınırlı olarak demirbaşların iadesine karar verilmesi gerektiği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi amacıyla dava konusu malların yerinde tespit edilerek rapor tanzimi amacıyla … 2. Asliye Hukuk Mahkemesince bilirkişi Makine Mühendisi … aracılığıyla tanzim olunan 03/08/2017 havale tarihli talimat raporunda özetle; içerisinde yaptığım incelemede, davalıya ait … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … Cad. No: 37 … köyündeki adresindeki deposundaki mevcut market demirbaşı malzemelerinin dava tarihi itibariyle değerlerinin tespiti için davacım oğlu … ile yapılan telefon konuşmasından bir gün sonra olan 01.08.2017 tarihinde … ili, … ilçesi, … köyüne gittiğini, davalı … ve oğlu … ile yapılan görüşmede, değer tespitine konu market demirbaşı malzemelerin … ili Merkez Sanayide adresini tam olarak hatırlamadıkları …’in arkadaşına ait depoda olduğunu beyan ettiği, davalı …, rahatsızlığı nedeniyle sağlık ocağına gitmesi gerektiğini belirterek yanımdan ayrıldıktan sonra oğlu … ile raporumun ekindeki sunulan tutanağı tanzim ederek karşılıklı imza altına alındığı, bu kapsamda davaya konusu market demirbaşı malzemeleri görülmediğinden değer tespiti yapılamadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; taraflar arasında akdedilen 24.04.2013 tarihli süpermarket işletme anlaşmasının haklı nedene dayalı olarak fesih edildiğinin tespiti ile fesih sonrası davalının taşınmaza haksız işgaline son vermesi, davalıya anlaşma çerçevesinde teslim edilmiş demirbaşların davacıya iadesi talepli tespit ve eda davasıdır.
Dosya kapsamında bulunan 21/04/2017 tarihli hüküm kurmaya elverişli ve yukarıda ayrıntılı dökümü yapıldığı üzere irdeleyici bilirkişi raporunda, davalının iddialarının geçerli delillerle ispat edemediği, sözleşmede öngörülen süreden önce faaliyetine son veren davalının sözleşmeyi ihlal ettiği, davacının fesih bildiriminin haklı nedene dayandığı, davacı tarafından hangi demirbaşların iade edilmesi gerektiğine dair herhangi bir delilin sunulmadığı, ancak davalı tarafın 23/03/2016 tarihli dilekçesi ile Jeneratör, birkaç market rafı ve bir adet sütlüğün ikamet ettiği adresin deposunda diğerlerinin bildirilen adreste olduğu, davalının bildirdiği bu adreslerle sınırlı olarak demirbaşların iadesine karar vermek gerektiği, ayrıca davalı tarafça bildirilen adresler itibariyle talimat yoluyla alınan raporlarda demirbaşlara ilişkin herhangi bir tespitin yapılamadığı gözetilerek ve davalı tarafından davaya konu mağazanın davadan sonra tahliye edildiği anlaşılmakla yine davalının kabulünde olan malların davacıya teslimine ve aynen teslimde fiili imkansızlık bulunması halinde İİK.’nın 24. Maddesinin gözetilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
Taraflar arasındaki 24.04.2013 tarihli süper market işletme anlaşmasının haklı olarak fesih edildiğinin tespitine,
Davalı tarafındandan davacının davalı tarafından mağazaya yapılan haksız işgale son verilmesi ve mağazanın davacıya teslimine ilişkin davasının konusuz kaldığı anlaşılmakla bu hususta KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Davacıya ait davalının kabulünde olan jenaratörün, market raflarının ve 1 adet sütlüğün davalıdan alınarak davacıya teslimine, aynen teslimde fiili imkansızlık oluşması halinde İİK. 24. Maddesinin infazda dikkate alınmasına,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.451,50 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 853,88 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.561,62 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 5.850,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 853,88 TL peşin harç ile 1.950,50 TL bilirkişi ücretleri, posta, tebligat, müzekkere masraflarından oluşan toplam 2.804,38 TL yargılama masrafının davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 30/05/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”