Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/468 E. 2019/66 K. 30.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/468 Esas
KARAR NO : 2019/66

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/05/2015
KARAR TARİHİ : 30/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Büyükşehir Belediye Mecilisinni aldığı karar ile su baskını riski taşıyan ve öncelikle yapılması gereken derelerin ıslahı konusunda müvekkili kuruma yetki verildiğini, bu yetki kapsamında yapılan …, …, atıksu ve yağmursuyu kanalları ile bunlara ait bağlantılar yapılması planlanan işin davalı şirkete ihale verildiğini, taraflar arasında kurulun sözleşme kapsamında taahhüdün yerine getirilişinde işin başından sonuna kadar her ne sebeple olursa olsun kazı, taşıma, yükleme, boşaltma, istif, inşa, imal, montaj gibi tüm işlerin yapılması sırasında meydana gelecek kaza, hasar, kayıp ve zararlardan mali, hukuki ve cezai bütün mesuliyetlerden müteahhidine ait olduğu hususunda anlaşıldığını, dava dışı … tarafından müvekkilinin … Belediye Başkanlığı ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı aleyhine sigortalısı …’ye ait … plakalı aracın 13/10/2007 tarihinde aşırı yağan yağmur nedeniyle … deresinin taşmasıyla … 11. Kısım Orkide Blokları Bodrum katta bulunan otoparka sirayet etmesi sonucunda hasarlandığı iddiasıyla … 1. İdare Mahkemesinin 2008/236 esas 2010/138 karar sayılı davanın kabulüne verilen dosyanın kesinleştiğini, mahkeme kararının davacı tarafından … 21. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takibe geçilmesi neticesinde müvekkilinden 42.718,35 TL bedelin 22/12/2014 tarihinde tahsil edildiğini, ancak ödenen tazminat bedelinin yarısından … Büyükşehir Belediye Başkanlığının sorumlu olduğundan 21.359,18’nin ödeme tarihi olan 22/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile yargılama giderleri ve vekalet ürcteninde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından ihaleye çıkarılan …, yağmursuyu kanalı ve dere ıslahı inşaatı işi amacıyla 14/09/2006 tarihinde sözleşme yapılarak müvekkilinin işi yüklenici sıfatıyla üstlendiğini, sözleşme kapsamında … mevkii ile … arasında kalan prefabrik beton bloklarla … deresinin ıslahı, sağ ve sol sahil atık su kolektörleri, yağmur suyu kolektörleri ile bunlara ait bağlantılar ve üst yapı inşaatlarının yapılmasının kararlaştırıldığını, ancak yoğun yağlarda kesitin yetersiz kalması sonucu oluşan su baskınları sonucunda büyük maddi ve manevi kayıplar meydana geldiğini, ancak müvekkilinin oluşan zarardan dolayı bir sorumluluğunun bulunmadığını, oluşan zarardan davacının sorumluluğunun bulunduğunu savunarak haksız davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretininde davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Dava konusu celp edilen … 21. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden dosya alacaklısı … A.Ş. tarafından borçlu … ile … Büyükşehir Belediye Başkanlığı hakkında … 1. İdare Mahkemesinin 2008/236 esas, 2010/138 karar sayılı mahkeme ilamı kapsamında 20.007,00 TL rücuen tazminat bedeli, 10.718,75 TL işlemiş faiz, 2.400 TL dava vekalet ücreti, 807,60 TL işlemiş faiz, 1.254,40 TL yargılama gideri ile 422,11 TL işlemiş faizden oluşan toplam 35.609,86 TL bedelin tahsili amacıyla takip başlatıldığı, dosya borcunun 43.397,42 TL olarak … Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından ödendiği tespit edilmiştir.
Dava konusu celp edilen … 1. İdare Mahkemesinin 2008/236 esas, 2010/138 karar sayılı ilamında; tazminat istemine konu zararın yasal düzenlemelerle davalı idarelere verilen görevlerin gereği gibi yerine getirilmemesi nedeniyle davalı idarelerin hizmet kusurundan kaynakladığı ve tazmini gerektiği sonucuna varılarak 20.007,00 TL maddi tazminat isteminin idareye başvuru tarihiden itibaren işleyecek yasa faizi ile birlikte ödemesi isteminin kabulüne karar verildiği, … Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından mahkeme kararının bozulması istemli dilekçe neticesinde dosya Danıştay 8. Daire Başkanlığının 2010/270 esas, 2012/9764 karar sayılı ilamında; mahkeme kararının dayandığı gerekçe usul ve yasaya uygun olduğundan bozulmasına gerektiren bir neden olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Tarafların iddia ve savunamları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla dosya İnşaat Mühendisleri …, … ile …’na tevdii edilen dosyaya 17/09/2018 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; davacı idarenin Tavukçu deresinin E-5 karayolu ile Marmara denizi arasında prefabrik betonarme bloklarla dere ıslahı inşaatı, atıksu ve yağmursuyu kanalları ile bunlara ait bağlantılar yapılmasının planlandığı ve söz konusu işin Davalı … Tic. A.Ş.’ne ihale edilerek Davalı yükleniciyle sözleşme imzalandığı, Sözleşmenin ilgili maddeleri gereği, taahhüdün yerine getirilmesinde işin başından sonuna kadar her ne sebeple olursa olsun kazı, taşıma, yükleme, boşaltma, istif vb. tüm işlerin yapılması sırasında meydana gelebilecek kaza, hasar, kayıp ve zararların mali, hukuki ve cezai tüm mesuliyet ve neticelerinin yükleniciyle ait olacağı, Anahtar teslimi sözleşmelerde eserin yapılması sırasında meydana gelen zararlardan yargı kararlarıyla idare sorumlu tutulması halinde sözleşmenin ilgili maddeleri, borçlar kanununun ilgili hükümleri gereği ilgili firmaya rücu hakkının bulunmakta olduğu, … A.Ş. tarafından Davacı idare, … Belediye Başkanlığı ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı aleyhine sigortalısı …’ye ait … plakalı aracın 13.10.2007 tarihinde aşırı yağan yağmur nedeniyle … deresinin taşmasıyla … 11.kısım orkide blokları bodrum katta bulunan otoparka sirayet etmesi sonucu hasarlandığı iddiasıyla … 1.İdare Mahkemesinin 2008/236 esasına kayden açılan davada, mahkemesince 04.02.2010 tarih ve 2010/138 K sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verildiği ve yasal deracattan geçen karar Davacı idare ile … Büyükşehir Belediye Başkanlığı aleyhine kesinleşmiş olduğu, Davalı …Tic. A.Ş. firmasının …, yağmursuyu kanalı ve dere ıslahı inşaatı işi kapsamında çalışma yaptığı bölgede meydana gelen hasardan dolayı dava açılmış olması ve yargılama aşamasında davaya konu hasarın vuku bulduğu adreste …Tic. A.Ş.’nin çalışma yaptığının Atıksu İnşaat Dairesi Başkanlığı tarafından müşavirliğe bildirilmesi üzerine davanın davalı şirkete ihbarının sağlandığı, Mahkeme kararı gereği, davacı … tarafından 42.718,35 TL. tahsil edilmiş olduğu, hükmolunan tazminat miktarının yarısının … Başkanlığı diğer yarısının … idaresinin sorumlu olduğu, bu itibarla … idaresi tarafından ödenmek zorunda kalına 21.359,18 TL.’nin ödeme tarihi olan 22.12.2014’ten itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği, davalı şirket ise dava cevap dilekçesinde ihale ve koşullar hakkında bilgiler vererek talep konusu edilen rücuen tazminat kapsamında dava konusu edilen olaya benzer bir başka davayı örnek göstererek Davacı …, kesinleşen … 7.İdare Mahkemesi 2008/847 E. sayılı dosya ile … SİGORTA A.Ş. Sigortalısı …’ye ait aracın zarar görmesi nedeni ile hasar bedelini ödemek zorunda kaldığı, yargı nezdinde davacı kurum olan … “hizmet kusuru” nedeniyle sorumlu bulunduğu, İdari sorumluluğu, kamu hizmetinin iyi işlememesinden kaynaklandığı, … 7. İdare Mahkemesinin 2008/859 E., 2009/539 K., 27.03.2009 tarihli kararında da belirtildiği üzere “…davalı idarelerce, uyuşmazlık konusu yerle ilgili olarak dere ıslah çalışmalarının … Tic. A.Ş.’ye ihale edildiği ve ihale sözleşmesi ile sözleşmeye dayanılarak hazırlanan özel şartname gereği, çalışma sahası içinde herhangi bir zarar meydana gelmemesi için her türlü tedbiri alma yükümlülüğünün yüklenici firmaya ait olması dolayısı ile idarelerin herhangi bir kusuru bulunmadığı ileri sürülmekte ise de bakım ve onarımdan sorumlu olunan derenin taşması sonucu oluşan zararın oluşmasına neden olunduğu tartışmasız olup, bu sorumluluğun ihale edilen müteahhide devredilmesi de mümkün değildir …” gerekçesinin de yer almadığı, ” açıklaması ile … 7. idare mahkemesi kararını örnek olarak vermektedir. 7 idare mahkemesi tarafından karara bağlanan olay ile dava konusu edilen olayda 13.10.2007 tarihinde aşırı yağan yağmur nedeniyle … deresinin taşmasıyla meydana gelen zararın tazmini ile ilgili olsa da 7. İdare mahkemesince “Red edilen” davanın “1. İdare Mahkemesince” kabul edilerek tazminata hükmedilmiştir.
… 1. idare mahkemesi dosyası dava kapsamında getirtilmiş olup 2008/236 Esas ve 2010/138 Karar sayılı gerekçeli kararında; olayda zarara yol açan su baskının oluşumunun iki ana nedene dayandığı görülmektedir. Bunlardan ilki ıslah çalışmalarından kaynaklanan nedenler olup, … Deresi ıslah çalışmaları sırasında köprü menfezinin kapatılması, dere yatağına bırakılan hafriyat ve molozların dere yatağını ve yol geçiş menfezlerini tıkamış olması ve … 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin E:2008/158 sayılı dosyasında açılan tazminat davası ile ilgili olarak hazırlanan bilirkişi raporunda belirtilen hususlara riayet edilmemiş olmasıdır ki bu durum 5216 sayılı Yasa’nın ilgili maddeleri gereği … Büyükşehir Belediyesi’nin, 2560 sayılı Yasa’nın ilgili maddeleri ve 11.10.2004 tarih ve 817 sayılı … Büyük Şehir Belediye Meclis kararı gereği de …’nün yapmakla yükümlü oldukları kamu hizmetlerini gereği gibi yerine getirmedikleri ve hizmetin işleyişinin düzenli olarak denetlemedikleri sonucunu doğurmaktadır. İkinci nedeni ise; Tavukçu deresine bağlanan kanalizasyon rögarlarının bakımsız ve tıkalı olması nedeni ile dereye bağlanan rögarların ve ilgili kanal bacalarının periyodik olarak kontrol edilmemesidir ki bu 5393 sayılı Yasa’nın ilgili maddeleri gereğince Bakırköy Belediyesi’nin yapmakla yükümlü olduğu kamu hizmetlerini gereği gibi yerine getirmediği ve hizmet işleyişinin düzenli olarak denetlemediği sonucunu doğurmaktadır.
Bu kapsamda tazminat istemine konu zararın, yasal düzenlemelerle davalı idarelere verilen görevlerin gereği gibi yerine getirilmemesi nedeni ile davalı idarelerin hizmet kusurundan kaynaklandığı ve tazmini gerektiği ayrıca gerekçeli kararının devamında huzurda devam eden dava tarafları arasındaki rücu kapsamında tarafların sorumluluklarını da açıklandığı, anılan davada talep edilen tazminat tutarı dava sonucu hüküm verilen tutar olduğundan teknik olarak hesap edilecek bir husus bulunmadığı, davanın sonuçlanması, sigorta hukuk kapsamında rücunun sözleşme koşulları ve … kapsamındaki sigorta klozlarına göre mümkün olup olmadığı, bir mahkemenin red ettiği benzer olaya karşın başka mahkemece verilen “hizmet kusuru” kararı kapsamındaki sorumluluğun rücu edilip edilmeyeceği kapsamındaki hukuki incelemeyi gerektirdiği ancak Hukuk davaları sonuçlandığı ve bu kapsamda da taraflar arasındaki geçmiş husumetlerinde birlikte sorumlulukları olduğu ile ilgili taraf iddiaları da bulunduğundan, belirlenecek tazminat kapsamındaki sorumluluk dağılımının da irdelenmesi gerekmektedir.
Sonuç olarak; meydana gelen taşkın konusunda dosya kapsamında incelenen tüm bilirkişi raporlarında meydana gelen olayın bir doğal afet kapsamında olduğu, sigorta firmalarının doğal afet kapsamında 3 şahıslar nezninde sorumluluklarının da olan sigorta tazminlerini yapmış oldukları, rücu kapsamında talep edilen bedelin 1. idare mahkemesince karara bağlanan tazminat tutarı olduğundan yeniden hesaplanmasına gerek olmadığı İdarenin hizmet kusuru kapsamındaki tazminat tutarının rucu edilip edilmeyeceği ile ilgili olarak sigorta ve sözleşeme hukuku kapsamında inceleme yapılması gerektiği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı … Müdürlüğünün … 1. İdare Mahkemesinin 2008/236 E. 2010/138 K. Sayılı dosyası sonucunda … 21. İcra Müdürlüğünün 2013/24707 E. Sayılı dosyası ile yapılan 42.718,35 TL ödemenin yarısından davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle 21.359,18 TL’nin ödeme tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline ilişkin açılan rücuen tazminat davasıdır.
Dosyamız kapsamında alınan 11/07/2018 tarihli inşaat bilirkişilere üçlü heyet bilirkişi raporunda dosyamız arasına alınan … 1. İdare Mahkemesinin 2008/236 esas, 2010/138 karar sayılı davalılar … Belediye Başkanlığına, …’ye ve … Başkanlığına davacılara ait Bodrum katta bulunan aracın meydana gelen yağış sonucu dere taşması nedeniyle hasara uğradığı, uğranılan hasar bedelinin davalılardan tazminine ilişkin dava olduğu, yerel mahkemece her üç davalı yönünden davalıların sorumluluğunun bulunduğu belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiş daha sonra temyiz üzerine Danıştay 8. Dairesinin 14/05/2013 tarihli 2010/5114 esas, 2013/3882 karar sayılı ilamıyla davalı … Belediye Başkanlığının yağış nedeniyle oluşan zarardan sorumlu olmadığı, … Büyükşehir Belediye Başkanlığının ve …nün sorumluğu olduğuna dair karar verildiği, daha sonra tarafların karara karşı karar düzeltme talebinde bulundukları ancak Danıştay 8. Dairesinin 30/05/2014 tarihli 2014/992 esas, 2014/4522 karar sayılı ilamıyla karar düzeltme isteminin reddine karar verildiği anlaşılmış olup, Danıştay’ın bozma Bakırköy Belediye Başkanlığı bozma ilamı kapsamında … 1. İdare Mahkemesinin 22/09/2014 tarihli 2014/1408 esas, 2014/1509 karar sayılı ilamıyla … deresinin ıslah sorumluluğunun … kararı ile … ye verildiği, bu sorumluluk kapsamında iski tarafından çalışmalara başlanıldığı, oluşan zararla ilgili olarak … Belediye Başkanlığının sorumluluğunun bulunmadığına dair bu belediye yönünden davanın reddine karar verildiği, taraflara kararın tebliğ edildiği ancak dosya kapsamında temyiz başvurusunun bulunmadığı görüldü.
Mahkememiz dosyasından alınan 17/09/2018 tarihli inşaat bilirkişilere heyet raporuna göre dava konusu yağış olayının doğal afet sonucu meydana geldiği, sigortalı firmaların doğal afet kapsamında üçüncü şahıslar nezdinde sorumlulukları gereği sigorta teminatı kapsamında kalan hasar bedellerini ilgilere ödemiş olduklarının tespiti yapılmış olup yukarıda bahsedilen idare mahkemesi kararının Danıştay tarafından yapılan karar düzeltme incelemesi sonucunda kesinleşen miktarın davacı kurum tarafından ödendiği sabit olduğundan ve aşağıda detaylıca açıklaması yapılan sözleşmesel sorumluluğa ilişkin Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2015/2373 esas, 2016/458 karar, Yargıtay 15. Hukuk Daerisinin 2015/5200 esas, 2016/459 karar sayılı ilamlarıyla İstanbul BAM 15. Hukuk Dairesinin 2017/1311 esas, 2018/1729 karar sayılı ilamı ışığı altında yapılan değerlendirmeler neticesinde; davacı iş sahibi, davalı yüklenicidir. Eser sözleşmelerinde kural olarak yüklenici işinin ehli ve basiretli bir iş adamı olarak yükümlendiği imalâtı fen ve sanat kurallarına, sözleşmeye, amacına uygun tamamlayarak teslim etmek zorundadır. Bu sorumluluğu işin uzmanı sayılan yüklenicinin özen borcunun sonucudur. Yüklenici işi yaparken iş sahibi ve üçüncü şahısa verdiği zarardan sorumludur. İşin devamı sırasında iş sahibinin verdiği malzemenin veya gösterdiği arsanın kusurlu olması durumunda imalâtın noktası noktasına muntazaman icrasını tehlikeye koyacak bir durumun ortaya çıkması halinde yüklenici bundan iş sahibini haberdar etmediği takdirde sonucuna katlanmakla mükelleftir (818 sayılı mülga BK.357/son). Sözleşmenin eklerine ilişkin 9. maddesinde, bu eklerin sözleşmenin ayrılmaz parçası olduğu, idareyi ve yükleniciyi bağlayacağı kabul edilmiş; YİGŞ., İdari Şartname vb. ekler sayılmıştır. Sözleşme ekleri 1086 sayılı Yasa’nın 297 ve 6100 sayılı Yasa’nın 193/1. maddesi hükmünce delil sözleşmesi niteliğinde olup taraflarca ileri sürülmesi de mahkemece re’sen incelenmelidir. İdari Şartname’nin 18. maddesinde işin yapılacağı yerin görüldüğü, işin gerçekleştirilebilmesi için yüklenicinin teklifini etkileyebilecek risklerin, olağanüstü durumlar vb. diğer unsurlara ilişkin gerekli her türlü bilginin alındığı kabul edilmiş sayılacağı belirtilmiştir. Anılan Şartname’nin 72. maddesinde yüklenicinin all risk sigortası yaptırmak zorunda olduğu, herhangi bir zarar ve ziyan olması durumunda yüklenici tarafından karşılanacağı; Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 9. maddesinde de sözleşme konusu yapım işinin kesin kabul tarihine kadar korunmasından yüklenicin sorumlu olacağı, kesin kabul tarihine kadar geçen süre içinde su baskını vs. gibi risklere karşı sigorta yapmak zorunda olduğu gibi ayrıca işin devamı sırasında çevre halkının zarar görmesi durumunda da 3. kişilere karşı mali mesuliyet sigortası yaptırmak zorunda olduğu hükümlerine yer verilmiştir. Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 15. maddesi uyarınca yüklenicinin fen ve sanat kurallarına uygun olarak işi yapmayı, projelerin iş yerinin gereklerine fen ve sanat kurallarına uygun olduğunu kabul ettiği ve böylece işin teknik sorumluluğunu da üstlenmiş bulunduğu, kendisine verilen proje ve şartnamelere, fen ve sanat kurallarına uymadığı hususundaki karşı görüşlerini teslim ediliş tarihinden itibaren 15 gün içinde bir yazı ile bildirmek zorunda olduğu, bu sürenin aşılması halinde yüklenicinin itiraz hakkının kalmayacağı açıklanmıştır. Taşkın nedeniyle meydana gelen zararda yukarıda değinilen maddeler uyarınca iş sahibi idareyi süresinde uyarmayan ve fen ve sanat kurallarına uygun, özen borcu gereği imalâtı gerçekleştirmekle yükümlü olan yüklenicinin bu yükümlülüğünü yerine getirmediği, sözleşme ve eklerince yüklenicinin sorumluluğunda olduğu kanaatine varılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile 21.359,18 TL’nin 22/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.459,05 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan müzekkere, posta, tebligat ve bilirkişi ücretlerinden oluşan toplam 2.361,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 30/01/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”