Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/392 E. 2018/1278 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/392 Esas
KARAR NO : 2018/1278

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/04/2015
KARAR TARİHİ : 20/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen tarihli 14/04/2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; 13/04/2014 günü … il yolu üzerinde dava dışı sürücü … yönetimindeki … plakalı araçla asli kusurlu sürücü … yönetimindeki … plakalı aracın çarpışması sonucu … plakalı araçta yolcu olan davacı …’ın yaralandığını, kazada davalı şirkete ZMM sigortalı … plakalı araçta yaralanan …’ın mağduriyetini davalı şirketçe giderilmesi için bu davanın açıldığını, kaza sonucu felç kalan davacının çalışamamasından ötürü kazanç kaybına ve ayrıca yüksek oranda işgücü kaybına uğradığını, davacının bundan sonra yapacağı işlerde başkalarına göre daha fazla zaman ve emek harcamak zorunda kalacağını bildirerek; davacının vücut bütünlüğündeki kayıplar oranında fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davalı şirketten avans faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu 13/05/2015 tarihli cevap dilekçesinde; müvekkilinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında ve poliçe limitine kadar olduğunu, … plakalı aracın davalı şirkete … numaralı 12.03.2014/12.03.2015 tarihleri arasında ZMM poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçedeki sakatlanma ve ölüm tazminatının kaza başına 268.000 TL olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere davacının sürekli sakatlığının Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Dairesinden alınacak rapor ile ispatlanması ve tazminat miktarına ilişkin hesaplamanın da aktüer bilirkişi tarafından yapılması gerektiğini, SGK’ya yazı yazılarak davacıya ödeme yapılıp yapılmadığının ve yapılmış ise hangi koldan ödeme yapıldığının araştırılması gerektiğini, söz konusu ödemelerin tazminat hesaplaması yapılması halinde bu hesaptan düşülmesi gerektiğini, davacının aşırı alkollü olan sürücünün aracına bile bile binmekle zarara razı olduğunu, tutanağa göre sürününü 2,42 promil alkollü olduğunu, davacının ayakta durmakta dahi güçlük çeken çok yüksek oranda alkollü sürücünün aracına binmekle zarara davetiye çıkardığını, hatır taşıması nedeniyle zarar miktarında indirim yapılması gerektiğini, davalı şirketin dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olduğunu, davalı şirkete usulüne uygun bir başvuru olmadığından temerrüde düşmediğini, davacının ancak yasal faiz talep edebileceğini bildirerek davanın reddini talep etmiştir.
Davacının maluliyet oranının tespiti açısından dosya Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Dairesi Başkanlığına gönderilmiş, ibraz edilen 28/11/2017 havale tarihli raporda; … oğlu 20.10.1987 doğumlu …’ın 13.08.2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı oluşan arızası, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle meslek grup numarası Grup1 kabul olunarak: Gr1 I (18Ba……….35)A %39, Gr1 XI(9…..13) A %17 , Balthazard formülüne göre; %49.37, E cetveline göre %44.2 (yüzdekırkdörtnoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
Mahkememizce kusur oranının tespiti açısından dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, ibraz edilen 13/06/2018 tarihli raporda: dava konusu olayda davalı şirkete ZMM sigortalı … plakalı aracın sürücüsü …’ın %100 oranında asli ve tamamen kusurlu olduğu, olaya karışan … plakalı aracın sürücüsü …’ın olayda kusursuz olduğu, davacı yolcu …’ın kendi yaralanmasında müterafik kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce davacının talep edebileceği tazminat miktarının hesaplanması açısından dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup ibraz edilen 31/10/2018 tarihli raporda; geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararının 8.313,04 TL, sürekli iş göremezlik dönemine ait %44,2 maluliyeti ile ilgili maddi zararının 324.457,87 TL olduğu, davacının sürekli iş göremezlik dönemi için talep edebileceği indirimli zararının 259.566,30 TL olacağı, davacının müterafik kusur indirimi yapıldıktan sonra belirlenen zarar toplamlarının poliçe limiti içinde ve kapsamında bulunduğu, davalının 14/04/2015 dava tarihinden önce temerrüde düştüğünün belirlenemediği bildirilmiştir.
Davacı vekili 12/12/2018 tarihli dilekçesi ile 1.000 TL üzerinden açmış olduğu davasını toplam 323.457,87 TL arttırarak toplam 324.457,87 TL’nin davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesini talep etmiş ıslah harcını da yatırmıştır.
Dava; 13.08.2014 tarihinde … yolu üzerinde meydana gelen ve … ile … plakalı araçların karşıtığı trafik kazasında … plaka sayılı araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralanması neticesinde malul kalması nedenine dayalı olarak sürekli iş göremezlik tazminatı talepli tazminat davasıdır.
Davalı …Ş’ye ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunan … plaka sayılı aracın …’ın sevk ve idaresinde iken direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu karşı şeride geçerek yoldan çıkacağı esnada aracının sağ ön kısmı ile …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı sol ön kısmına çarpması sonucunda gerçekleşen çift taraflı trafik kazasında … plaka sayılı araçta yolcu olarak bulunan …’ın yaralandığı, … C.Başsavcılığının … sayılı soruşturma dosyası üzerinden yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda ibraz edilen raporda; … plakalı araç sürücüsü …’ın 2918 sayılı KTK.nun 84.maddesinde düzenlenen şeride tecavüz etmek ve alkollü içki alarak araç sürme kurallarını ihlal etmiş olması sebebiyle kazanın oluşumundan asli kusurlu olduğunun belirlendiği, Mahkememizce yaptırılan kusur incelemesi sonucunda ibraz edilen 12/06/2018 tarihli raporda da; … plakalı araç sürücüsü …’ın 2.42 promil alkollü olarak araç kullandığı, aşırı hızlı , tedbirsiz ve dikkatsiz olması sebebiyle karşı yönden gelen araçlara ayrılan şeride tecavüz ettiği, meydana gelen kazada %100 oranında kusurlu olduğu, dava dışı … plakalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu bildirilmiştir. … C.Başsavcılığınca alınan bilirkişi raporu ve Mahkememizce alınan bilirkişi raporları doğrultusunda davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı araç sürücüsü …’ın gerçekleşen kazada %100 oranında kusurlu olduğu sonucuna varılmıştır.
Davalı … şirketi tarafından davacının hatır için taşındığı, bu sebeple hatır taşıması indirimi uygulanması gerektiği iddiasında bulunulmuş ise de; davacının aracı kullanan sürücünün kardeşi olması, kardeşinin sevk ve idaresindeki araçta bulunduğu sırada yaralandığı,aile bireylerinin taşınmasının ahlaki görev olduğu dikkate alındığında söz konusu taşımanın hatır taşıması olmadığı sonucuna varılarak davalının hatır taşıması indirimi yapılması yönündeki talebinin reddi gerekmiştir.
Davalı … şirketi davacının emniyet kemerini takmadığını gerçekleşen kazada tazminat miktarını arttırdığını bu nedenle müterafık kusur indirimi yapılması gerektiğini bildirmiş ise de; dosya kapsamında bulunan 13/08/2014 tarihli polisler tarafından tutulan kaza tespit tutanağının koruyucu tertibatlar bölümünde emniyet kemeri ile yapılan değerlendirmede 7 nolu tespit edilemedi şeklindeki tutanak, … CBS … soruşturma sayılı dosyasında bulunan ifadelerde ve dosyaya sunulan 26/08/2014 tarihli trafik bilirkişisi raporunda ve yine … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasındaki tanık ve müşteki beyanları ve bu dosyaya sunulan 06/04/2015 tarihli trafik bilirkişi raporunda davacının emniyet kemeri takmadığına ilişkin herhangi bir tespit ve delilin bulunmaması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılmasına gerek olmadığı sonucuna varılmıştır.(Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 2015/13075 E, 2018/7186 Karar, 16/07/2018 tarihli ilamı da bu yöndedir.)
Davacı yolcu …’ın kendi yaralanmasında 2,42 promil olarak tespit edilen ve aşırı alkollü olarak araç kullanan kardeşinin aracına binmiş olması nedeniyle müterafik kusurlu olduğu, sürücünün alkollü olduğunu bilerek araca binen zarar gören kişinin zarardan ortak olarak sorumlu olduğu, bu sebeple müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği, davacının ıslah dilekçesi ve dava dilekçesinde sadece sürekli işgörmezlik tazminatı alacağı talep ettiği, sürekli işgörmezlik tazminatı alacağının 324.457,87 TL olduğu, davacının aşırı alkollü kardeşinin kullandığı araca bilerek binmesi sebebiyle talep edebileceği sürekli işgörmezlik tazminatından %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği, (Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 2015/14061 E, 2018/7611 Karar sayılı, 11/09/2018 tarihli ilamı da bu yöndedir.) talep edilebilecek 324.457,87 TL’lik maluliyet tazminatında yerleşik Yargıtay içtihatları doğrultusunda %20 oranında müterafik kusur indirimi yapıldığında davacının 259.566,30 TL maluliyet tazminatı talep edebileceği, sigortalı aracın ticari olmadığı, bu sebeple yasal faiz uygulanması gerektiği, davadan önce davalı … şirketine herhangi bir başvuruda bulunulmadığı, sigorta şirketinin dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğü, hüküm vermeye elverişli denetime açık bilirkişi raporları ile anlaşıldığından açılan davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
1-Davanın kısmen kabulüne, 259.566,30 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 17.730,97 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta yatırılan 27,70 TL harç ile 1.105,00 TL ıslah harcının toplamı 1.132,70 TL peşin harçtan mahsubu ile, bakiye 16.598,27 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.132,70TL harç ile, yine davacı tarafından yapılan 1.881,50 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısma tekabül eden 1.505,20 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davanın reddedilen kısmı üzerinden yapılan hesaplamaya göre davalı tarafından yapılan 24,30 TL yargılama giderinin davanın reddedilen kısma tekabül eden 4,86 TL’nin infaz kabiliyeti bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince hesaplanan 21.523,98 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesince davanın reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 7.488,07 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, talep halinde ve karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 20/12/2018

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

HARÇ BEYANI
K.H: 17.730,97 TL
P.H: 1.132,70 TL
B.H: 16.598.27 TL

DAVACI GİDERİ:
Tebligat gideri: 181,50
Bilirkişi ücreti : 1.800,00 TL
Toplam : 1.881,50 TL

DAVALI YARGILAMA GİDERİ: 24,30 TL