Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/181 E. 2018/625 K. 30.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/181 Esas
KARAR NO : 2018/625

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/12/2010
KARAR TARİHİ : 30/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 100 yıllık bir süre içinde … de … ajandası adlı ajandaların kendileri tarafından üretilip piyasaya sürüldüğünü,tüketiciler nezdinde her ne kadar ajanda kelimesi ürünün kendisi taraf etmeye yarasada ajandan kelimesi ile ece kelimesinin bir bütün olarak değerlendirildiğini tanınırı hale geldiğini ancak davalının kendi ürünü ile renginde şekliyle genel görünümüyle içerik bilgileriyle içerik tasarımıyla birebir aynı olarak … adıyla bir ürünün piyasaya sürüldüğünü bu ürünün kendi ürünleriyle iltibas yaratacak derecede birbirine benzediğini alıcının orta seviyede bir alıcı olsa dahi bu iltibasa aldandığını ve davalının daha düşük kalitedeki bu ürünü ile davalı şirketin ürününe rekabet ettiğini şirketin bu nedenle karının azaldığını ticari itibarinin zedelendiğini bu nedenle şekil görünüm ve içerik itibariyle davalı şirket tarafından üretilen gıpta kasa ajansı imalatı dağıtımı ve satımının haksız rekabet teşkil ettiğin haksız rekabetin önlenmesini menini haksız rekabet sonucunda oluşan maddi durumun ortadan kaldırılmasını gıpta kasa ajandalarının toplatılmasını hüküm özetinin 3 büyük gazete ilanın şimdilik 10.000 TL maddi 20.000 TL manevi zararı dava tarihinden itibaren reeskont faiziyle verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davalı şirketin … da mukim bir şirket olduğu davanın yetki yönünden reddini ayrıca görülme yerinin de Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi olduğunu önce yetkisizlik sonrada görevsizlik kararı verilmesini ve yine davanın esası yönünden de davacı ürünlerinin tescilli bir endüstriyel tasarıma sahip olmadığını davacının bu konuda yaptığı başvurusunun dava tarihi olan 24.12.2010 tarihinden önce 1.12.2010 tarihine iptali edildiğini husumetten reddedilmesi gerektiğini ortada tescilli bir tasarımın bulunmadığını davacının 554 sayılı yasadan yararlanamayacağını ayrıca … ajandası isimli ürüne rağmen piyasada uzun yıllar değişik unvan ve ad altında değişik ürünlerin satışa çıkarıldığını ajanda olayının anonim bir hale geldiğini bu nedenle davacının hukuki bir korumasının söz konusu olamayacağını bu nedenle açılan davanın reddini istemiştir.
Birleşen İstanbul 43. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/39 esas sayılı dosyasına ait dava dilekçesinde özetle; dava konusu olan ve müvekkili firma tarafından 100 yıllık bir geçmişe dayanan “… Ajandası”nın Türkiye’de ajanda kullanan neredeyse herkes tarafından gayet iyi bilinen, yaygınlıkla kullanılan ve güvenilen bir ürün olma özelliğini bünyesinde barındırdığını, “… Ajandası”nın öncelikle ismiyle/isim tamlamasıyla tüketici zihninde yer ettiğini ve her ne kadar “…” kelimesi ürünün kendisini tarif etmeye yarasa da bu özel örnekte tüketici zihninde ajanda kelimesi ile “…” kelimesini bir bütün olarak benimsediğini, bir bütün olarak bilir ve tanır hale geldiğini, bu yoğun çalışma ve emek sonucunda “… Ajandası”nm ayırt edici bir karakter ve ayırt edici bir ürün olarak ülkemizin ajandası vasfını kazandığını, “… Ajandası”nm rengiyle, şekliyle, genel görünümüyle, içerik bilgileri ve içerik tasarımıyla kendine özgü ve tercih edilen bir ürün olduğunu, davalı şirket tarafından üretilerek “…” adıyla piyasaya sürülen ürünün, müvekkili şirket tarafından basım ve yayını yapılan “… Ajandası”na şekil, görünüm ve içerik itibarıyla yasal sınırladı aşan biçimde ve iltibas düzeyinde benzediğini, huzurdaki davada bahse konu iltibas objjşktif olarak mevcut olup, normal ve orta seviyede bir alıcının şekil benzerliği nedeniyle vafıılma ve aldanmaya düşüp düşmeyeceği ölçüsü gerçekleşmiş bulunduğunu, daha düşük kalitedeki bir ürünü ile davalı şirketin haksız rekabeti nedeniyle müvekkili şirketin elde edebileceği karın azaldığını, müvekkili şirketin ve “… Ajandası”’nın ticari itibarının zedelendiğini bildirerek, müvekikili şirket tarafından üretimi yapılan ve kamuoyunda … Ajandası”olarak yaygınlıkla bilinen ürüne şekil, görünüm ve içerik itibarıyla yasal sınırlan aşan biçimde benzeyen ve davalı şirket tarafından üretilmekte olan “… imalinin, dağıtımının, satımının müvekkili şirket yönünden haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti ve önlenmesine, “…” isimli ürünün basım, yayın, pazarlama, satım ve sair tüm ticari faaliyetlerinin men’ine, haksız rekabet sonucu oluşmuş maddi durumun ortadan kaldırılması amacıyla halen tedavülde bulunan “…”nın toplatılmasına ve hüküm özetinin Türkiye genelinde en yüksek tirajlı üç büyük gazetede 12 punto olarak ilanına, bahse konu haksız rekabet nedeniyle şimdilik 10.000 TL maddi ve 20.000-TL manevi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte giderilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen İstanbul 43. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/39 esas sayılı dosyasına ait cevap dilekçesinde özetle; öncelikle Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğundan yetkisizlik kararı verilerek dosyanın Ankara mahkemelerine gönderilmesine, bu taleplerinin kabul görmemesi halinde davada İstanbul Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinin görevli olduğundan görevsizlik kararı verilerek davanın bu mahkemeye gönderilmesine, davaya konu endüstriyel tasarımın tescili davacı yanın talebi üzerine iptal edilmiş olması nedeni ile davacı yanm yargılamaya konu olayda davacı olma sıfatı olmadığından davanın husumetten reddi gerektiğini, davacı yan tarafından müvekkili şirket aleyhine İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/756 esas sayılı dosyasında daha önce aynı konuda dava açıldığını ve bu davanın halen derdest olduğundan davanın öncelikle derdestlik nedeni ile reddilmesi, bu taleplerinin kabul görmemesi halinde İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/756 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine veya bu dava sonucunun davada bekletici mesele yapılmasına karar verilmesi gerektiğini, esasa ilişkin olarak da uyuşmazlık konusu olayın temelini oluşturan “… ” isimli ürünün yıllardır değişik ünvan ve ad altında üretilip satışa sunulduğundan anonim hale gelmiş olup, bu nitelikteki bir ürünün yeni bir tasarım ile aynı hukuki korumadan yararlandırılması sonucunu ortaya çıkaracak davacı yan taleplerinin taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, belirtmiş oldukları durumlar nedeni ile davac ıyanın ileri sürdüğü taleplerin öncelikle davacı yanın “…” isimli ürüne ilişkin “Tasarım Tescili”ne sahip olmamaları nedeniyle ortada korunması gereken tescilli bir tasarım bulunmadığından reddine, bir an için söz konusu tescile sahip olduklarının kabulü halinde ise taleplerin tasarım tescili dolayısı ile korunmasından yararlandıkları 554 Sayılı KHK’dan kaynaklanan talepler olduğunun açıkça ortada bulunması ve davacı lehine yapılan tasarım tescilinin hukuka aykırı olması nedeni ile davacı şirketin söz konusu korumadan yararlanmasının mümkün bulunmaması karşısında davacı şirket vekili tarafından ileri sürülen iddiaların ve işbu davnın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 2010/756 esas sayılı hükmü uyarınca Esas davada davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne, davacı tarafından üretimi yapılan ”ece ajandası 2010 olarak” yayınlanan ve davalı şirket tarafından üretilen ”…nın” davacı ürününe haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine ve önlenmesine, … isimli davalı ürününün basım yayın pazarlama satım vs tüm ticari faaliyetlerin menine, Haksız rekabet sonucu oluşmuş maddi durumun ortadan kaldırılması amacıyla tedavülden bulunan gıpta kasa ajandaları-2010’un toplatılmasına hüküm özetin Türkiye genelinde yüksek trajlı 3 büyük gazetede ilanına, Esas davada davacının istediği maddi tazminat olan 28.521,24 TL lik maddi tazminatın ve manevi tazminat olarak takdiren 2.500 TL nin tayinine, Manevi tazminat konusundaki fazla talebin reddine, Maddi tazminatın 10.000 TL sına dava tarihinden itibaren 18.521,24 TL sına ise ıslah tarihi olan 22.06.2012 tarihinden itibaren değişen oranlardaki yasal faizin uygulanmasına yönelik karar verilmiştir.
Davacı vekilinin 02/04/2014 havale tarihli dilekçesi ile mahkeme kararını tehiri icra talepli olarak temyiz talepli dilekçesini ibraz ettiği, davalı vekilininde 01/04/2014 havale tarihli dilekçesi ile tehiri icra talepli olarak mahkeme kararının temyiz edilmesini talep etmesi üzerine dosya Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmiştir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2014/6942 esas, 2014/16651 karar sayılı 01/11/2014 tarihli bozma ilamında;
” 1-Asıl ve birleşen dava, haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davacı, davalı tarafından üretilen ajandaların kendisine ait ”ece ajandası” ile iltibasa neden olduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve alınan bilirkişi raporu karar vermeye yeterli değildir. Zira, bilirkişi raporunu düzenleyen heyette, sektör bilirkişisi ya da tasarım uzmanı bilirkişi bulunmamaktadır. Bu nedenle, mahkemece, davaya konu davacı ve davalı ajandalarının aslı getirtilerek, taraf ajandalarının benzeyip benzemediği ve iltibasa neden olup olmadığı hususunda sektör bilirkişisi ve gerektiğinde tasarımcı bilirkişiden denetime elverişli rapor alınıp sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, bu konuda uzman olmayan hukukçu ve iktisatçı bilirkişilerden alınan rapora itibar edilerek hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre, taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın taraflar yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ” yönelik karar verilmiştir.
Bozma sonrasında Mahkememizce dosya 2015/181 esas sayılı sırasına kaydı yapılarak … Öğretim Üyesi …, Endüstri Ürünleri Tasarım Bölüm Öğretim üyesi …, Fikri ve Sınai Haklar Uzmanı … ile Sektör bilirkişisi … tarafından tanzim olunan 29/03/2017 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu benzerlik ve ayırt edici nitelik yönünden değerlendirilen tasarımlar “Ajanda” tasarımıdır. Karşılaştırılan Ajandaların ölçü ve oranlarının birbirleri ile aynı oldukları, karşılaştırılan ürünlerin yüzeyleri aynı renk ve dokuda oldukları, ajandaların ön yüzeylerinde üst bölgede Marka bilgisi ile ait oldukları yıl yer aldığı, markaların farklı oldukları okunaklı bir biçimde görülmekte olup, yüzey üzerindeki yerleşimleri ve Font renkleri birbirleri ile benzedikleri, ajandaların ön yüzeylerinde kenarlarda çerçeve yer almakta olup, çerçevelerin oranları benzer, iç desenleri farklı olduğu, ajandaların arka yüzeylerinde davacı tarafa ait ürünlerde de çerçeve uygulaması yer alırken, davalı tarafa ait ürünlerde bulunmadığı, karşılaştırılan ajandaların sırt bölgelerinde marka bilgileri yer almakta olup, markaların farklı oldukları okunaklı bir biçimde görülmekte olup, yüzey üzerindeki yerleşimleri ve Font renkleri birbirleri ile benzeri olduğu, karşılaştırılan ajandaların dış yapılarının gerek biçimsel, gerekse oran, renk ve yüzey grafik özellikleri bakımından son derece benzer olduğunun tespit edildiği, ajandalar arasında Marka bilgileri dışında bulunan farklar küçük ayrıntılarda olup, ürünlere ayırtedici bir özellik kazandırmamaktadır.
Davacı ve davalı tarafa ait ajandaların sayfa tasarımlan incelendiğinde Türkçe/İngilizce yazılı Gün ve Ay bilgileri ile rakam ile belirtilen gün bilgilerinin Grafik tasarım olarak biçimlerinin, yerleşimlerinin ve oranlannın son derece benzer olduğu, her iki grafik çalışmada da yukarında tanımlanan bölgenin hemen altında sayfa dış kenarında hafta bilgisi gri bir alan içinde gösterilmiş olup, bu alanın dış konturlan birbirinden farklı olduğu, sayfanın kalan yüzeyi yatay ve dikeyde çizgilerden oluşturulmuş farklı genişliklerden oluşan grid yapıda olduğu, karşılaştırılan tasarımlarda yer alan ve grafik tasarımı oluşturan bu gridlerin gerek oranlan gerekse çizgi renk ve kalınlıklan birbirleri ile son derece benzer olduğu, ajandalar arasında Marka bilgileri dışında bulunan farklar küçük ayrıntılarda olup, ürünlere ayırtedici bir özellik kazandırmamaktadır.
Sonuç olarak; davacı tarafa ait 2010 ve 2012 yılı ajandaları ile Davalı tarafa ait 2012 yılı Ajanda tasanmlannın birbirleri üzerinde iltibas oluşturacak derecede benzer oldukları yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmesi neticesinde tarafların beyan ve itirazlarının dosya kapsamında yeniden değerlendirilmesi amacıyla kök raporu hazırlayan bilirkişi kurulunca tanzim olunan 19/10/2017 havale tarihli bilirkişi raporunda;
Esas dava yönünden maddi tazminat tutarının belirlenmesi; 6762 sayılı TTK.nun 58/e bendinde yazılı olduğu üzere, haksız rekabet sebebiyle davacının uğradığı zarar açıkça saptanamadığı hallerde hakim davalının bu haksız rekabet sebebiyle elde ettiği veya etmesi mümkün görülen menfaatin karşılığı kadarına davalının davacıya ödemesi gereken tazminat tutarı olarak hükmedebilir.
Bu esasa göre davacının davalıdan talep edebileceği maddi tazminat tutarı toplamda 28.521,24 TL olarak hesaplandığı, 2010 yılına ait ajandaların 2009 yılı içinde, 2011 yılına ait ajandaların 2010 yılı içinde, 2012 yılına ait ajandaların 2011 yılı içinde üretilmesi ve satılması esastır. Davalı şirketin 2009 yılına ait ticari defter kayıtlarına göre 01.01.2009 tarihi itibariyle AJANDA Stokları 612.458,81 TL, 31.12.2009 tarihnde itibariyle 158.093,48 TL olmakla 01.01.2009 – 31.12.2009 döneminde yapmış olduğu Ajanda Satışlarının Maliyetinin 612.458,81 – 158.093,48 = 454.365,33 TL olduğu, davalının 2009 yılında sattığı Ajandaların maliyeti 2009 yılı satılan mal maliyetleri içinde 454.365,33 : 20.443.996,77 = % 2,22 paya sahiptir.
2009 Yılı Satış Hasılatının Hesaplanması: Maliyet x 100 + Net Kar Oranın 454.365,33x 107.67= 489.215,15 TL 2009 Yılı Net Kar / Net Satış Oram % 5.83 davalının 2009 yılında yaptığı 2010 yılı kullanımlı Ajanda Satışından Net Karı: 489.215,15 x % 5.83 =) 28.521,24 TL olarak hesaplanmıştır.
Birleşen dava yönünden maddi tazminat tutarının belirlenmesi; birleşen dava konusu olayda, davacının, davalının 2012 kullanımlı 2011 satışlı 2012 … satışlarından kaynaklanan haksız rekabet sonucu uğradığı zarar tutarı kurulumuzca dosyaya sunulu verilere dayanarak aşağıdaki şekilde 13,144,77 TL olarak hesaplanmıştır.
a. Ajanda sektöründe 2012 yılı kullanımlı ajanda satışları büyük ölçüde 2011 yılında gerçekleşir.
Birleşen davada, davacının 2011 yılma ait ticari defter kayıtlarına uygunluğu tespit edilen 01.01.2011-31.12.2011 dönemine ait gelir tablosunun tetkikinden davacının 2011 yılı satış ve karlılık durumunun aşağıdaki şekilde oluştuğu, 31.12.2011 tarihi itibariyle Net Satışlar 507.887,00 TL, Maliyet ve Yönetim Giderleri (-) -333.150,03 TL, Faaliyet Karı 174.736,97 TL, diğer Faaliyet Gelirleri 60,53 TL, dönem Karı 174.797,50 TL olduğu,
b. Davacı şirketin, 2012 yılı kullanımlı “… Ajandası’ndan 2011 yılında miktar olarak kaç adet ürettiği ve kaç adet sattığı, davalı şirketin de haksız rekabete konu 2012 yılı kullanımlı “…’ndan 2011 yılında miktar olarak kaç adet ürettiği ve kaç adet sattığı, ispata muhtaçtır.
c. Davalı şirketin, dosyaya sunulu 2010 yılma ait kayıtlarına göre 01.01.2010- 31.12.2010 döneminde sadece haksız rekabete konu 2011 … satmadığı, satışlarının çok büyük bir kısmının muhtelif defter satışlarından oluştuğu, 2010 yılından 2011 yılına devreden 2010 …nın 138.390,77 TL den ibaret bulunduğu, davalı şirketin 2010 yılına ait muhtelif defter ve … net satışları toplam 33.577.642,49 TL, 2010 yılı dönem karı 2.523.377,29 TL olmakla, Dönem Karı/Net Satış oranı (2.523.377,29/33.577.642,49=) 0,0752 ye isabet etmekle, davacının davalının 2012 kullanımlı 2011 yılı satışlı haksız rekabete konu 2012 … satışından dolayı uğramış olduğu zarar, davacının 2011 yılma ait dönem kanna (174.797,50 TL) x davalının 2010 yılma ait karlılık oranının (0,0752) tatbiki suretiyle (174.797,50×0,0752=) 13.144,77 TL olarak hesaplanmıştır.
Sonuç olarak; Esas Davada: Davacının, davalının 2010 yılı kullanımlı 2009 yılı satışlı 2010 … satışlarından kaynaklanan haksız rekabeti sebebiyle, davalıdan 28.521,24 TL tutarında, maddi tazminat talebinde bulunabileceği,
Birleşen Davada: Davacının, davalının 2012 yılı kullanımlı 2011 yılı satışlı 2012 … satışlarından kaynaklanan haksız rekabeti sebebiyle, davalıdan 13.144,77 TL tutarında, maddi tazminat talebinde bulunabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Mahkememiz dosyası ile birleşen İstanbul 43. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/39 esas 2012/122 karar sayılı 30/05/2012 tarihli birleştirme kararının 2012 yılına ait davacı … şirketinin ajandasına ilişkin haksız rekabet sebebine dayalı olarak açıldığı, mahkememizin iş bu davacı … şirketine ait 2010 yılına ait ajandalarda haksız rekabet iddiasına dayalı olarak açılan dava ile birleştirildiği görülmüş, yine dosyamız kapsamına alınan İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/836 esas, 2010/55 karar sayılı 01/07/2010 tarihli karar ile dosyanın 554 ve 556 sayılı KHK dayalı olarak dava açılmış olduğundan görevsizlik kararı verilerek İstanbul Nöbetçi Fikri ve Sinai Haklar Mahkemesine görevsizlik kararı verildiği, yine dosyamız kapsamında bulunan Ankara 4. FSHM.’nin 2009/263 esas, 2010/564 karar 24/12/2010 tarihli kararında davaya konu endüstrel tasarımın iptal edilmiş olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği, bu kararın 14/02/2011 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla mahkememizce davalının görev yönünden yapılan itiraz 26/01/2018 tarihinde davaya konu ajandaların tescilli olmadığından mahkememiz görevli kabul edilerek Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda sektör bilirkişisi ve tasarım uzmanınında bulunduğu 29/03/2017 tarihli akademisyen muhasebeci, akademisyen endüstri ürünleri tasarımı uzmanı, fikri ve sinai haklar uzmanı ve sektör bilirkişisi tarafından hazırlanan raporda, davacı tarafa ait 2010 ve 2012 yılına ait ajandaları ile davalı tarafa ait 2012 yılına ait ajanda tasarımlarının birbiri üzerinde iltibas oluşturacak şekilde benzer olduğunun belirtildiği, taraf itirazları gözetilerek alınan 12/10/2017 tarihli akademisyen muhasebe uzmanı, endüstri uzmanı tasarımı uzmanı ve fikri sinai haklar uzmanı tarafından dosyaya sunulan bilirkişi raporunda esas davada davacının davalının 2010 yılı kullanımlı 2009 yılı satışlı … satışından kaynaklanan haksız rekabetti sebebiyle davalıdan 28.521,24 TL tutarında birleşen davada ise davacının davalının 2012 yılı kullanımlı 2011 yılı satışlı gıpta ajanda satışlarından dolayı 13.144,77 TL tutarında maddi tazminat talebinde bulunabileceği belirtilmiş, gerek ilk rapor gerekse ikinci rapor mahkememizce hüküm kurmaya elverişli bulunarak mahkememizce yapılan değerlendirmeler neticesinde davacı firmanın ülke çapında ajanda satışı yapan şirket olduğu, dosya kapsamında bilirkişilerce yapılan değerlendirmeler neticesinde haksız rekabete neden olacak şekilde iltibas yapıldığı şeklindeki tespiti de gözetilerek manevi tazminat yönünden gerek esas davada gerekse birleşen davada 20.000,00 TL manevi tazminata hükmetmek gerekmiş, yine belirlenen haksız rekabet sonucu oluşan zararlara ıslah tarihide gözetilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının esas dava olan 2015/181 esas sayılı dosyasında davalı aleyhine açtığı davanın KABULÜNE,
Davacı tarafından üretimi yapılan “… Ajandası 2010” olarak yayınlanan ve davalı şirket tarafından üretilen “…nın” davacı ürününe haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine ve önlenmesine,
… isimli davalı ürününün basım yayın pazarlama, satım vesaire tüm ticari faaliyetlerin menine,
Haksız rekabet sonucu oluşmuş maddi durumun ortadan kaldırılması amacıyla tedavülde bulunan … 2010’un toplatılmasına, hüküm özetinin Türkiye genelinde yüksek Tirajlı 3 büyük gazetede ilanına,
Esas davada davacının istediği maddi tazminat olan 28.521,24 TL’lik maddi tazminatın ve 20.000 TL manevi tazminat tayinine,
Maddi tazminatın 10.000 TL’sini dava tarihinden itibaren 18.521,24 TL’sini ise ıslah tarihi olan 22.06.2012 tarihinden itibaren değişen oranlardaki yasal faizin uygulanmasına,
20.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.314,49 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 445,50 TL + 275,00 TL ıslah harcından oluşan toplam 720,50 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.593,99 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen maddi tazminat dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 3.422,55 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen manevi tazminat dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 2.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Davacı tarafından yapılan; 445,50 TL peşin harç, 275,00 TL ıslah harcı, 5.614,00 TL bilirkişi ücretleri, posta, tebligat, müzekkere masraflarından oluşan toplam 6.334,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2-Mahkememiz dosyasıyla birleşen İstanbul 43. ATM’nin 2012/39 E.sayılı birleşen dosyada davacı tarafından davalı layehine açılan davanın KABULÜNE,
Davacı tarafından üretimi yapılan “… Ajandası-2012” olarak yayınlanan ve davalı şirket tarafından üretilen “…nın” davacı ürününe haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine ve önlenmesine,
… isimli davalı ürününün basım yayın pazarlama, satım vesaire tüm ticari faaliyetlerin menine,
Haksız rekabet sonucu oluşmuş maddi durumun ortadan kaldırılması amacıyla tedavülde bulunan …-2012’nin toplatılmasına, hüküm özetinin Türkiye genelinde yüksek Tirajlı 3 büyük gazetede ilanına,
Birleşen davada 13.144,77 TL maddi tazminat ve 20.000 TL manevi tazminat tayinine,
Maddi tazminatın 10.000 TL’sine dava tarihinden itibaren 3.144,77 TL’sine ise ıslah tarihi olan 22.06.2012 tarihinden itibaren değişen oranlardaki yasal faizin uygulanmasına,
20.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 2.049,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 445,50 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.603,80 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen maddi tazminat dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 2.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen manevi tazminat dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Davacı tarafından yapılan; 445,50 TL peşin harç, 50,00 posta, tebligat, müzekkere masraflarından oluşan toplam 495,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillernin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi. 30/05/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”