Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1122 E. 2020/678 K. 12.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1122 Esas
KARAR NO : 2020/678

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/11/2015
KARAR TARİHİ : 12/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili sunmuş olduğu 20/11/2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili hakkında … 13 İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasıyla icra takibi yaptığını, takibe konu yapılan bononun davalı alacaklıya … Ticaret Sicil Müdürlüğünün … numarasında kayıtlı … Tic A.Ş sahibi bulunduğunu, şirket sermayesinin %75 ine tekabül eden 3.000 payının tamamını , davacılardan …’e 3.100.000,00 TL ye devir etmesi nedeniyle verilen miktarları değişik bonolardan bir tanesi olduğunu, davalı alacaklıya verilen bonolardan davaya konu yapılan bono haricindeki diğerlerinin bedellerinin tamamı nakit ve çeklerle davalıya ödendiğini, bonoların kendisinden teslim alındığını, müvekkillerinin davaya konu yapılan 07/08/2015 vadeli 330.000 TL bedelli bonoyu vadesinde ödeyemediklerini, müvekkili şirket tarafından … A.Ş’ye ait … Bankası A.Ş’in … nolu hesaptan aynı gün davalı …’ın hesabına havale olarak gönderdiğini, davalının yapılan takipte haksız ve kötü niyetli olarak 100.000 TL lik ödeme ile ilgili bu kısım için borçlu bulunmadığının tespitine karar verilerek davalının %15 den az olmamak kaydı ile tazminat ödemesine karar verilmesini talep ettiklerini, davalının 05/11/2015 tarihinde icra takibine başladığını, müvekkili şirkete ödeme emrinin 09/11/2015 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı alacaklı ile yapılan görüşmelerde taraflar arasında anlaşmaya varılarak tüm dosya borcunun hesapladığını,100.000TL nakit ödeme hesaba katıldığını ve toplam 7 adet çekin davalı alacaklıya bu dosya borcuna karşılık olarak teslim edildiğini bildirerek; takibe konulu bononun 100.000 TL’lik kısmının takipten önce nakit olarak ödenmiş olması nedeni ile bu kısım için müvekkillerin borçlu olmadıklarının tespitin ve geri kalan dosya borcu bedelinin vadeli çeklerle ödenmiş olması nedeni ile vadeli çeklerin davanın devamı aşamasında ödenmeleri halinde ödemeleri yapılacak miktarlar kadar, müvekkillerin borçlu bulunmadıklarının tespiti ile borcu belirleyen belgenin iptaline, icra dosya borcundan fazla yapılan bedelin de istirdadına karar verilmesini, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, tensip zaptı, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş olup, davalı cevap sunmamıştır.
Mahkememizce tarafların iddia savunmaları, sunduklar deliller, ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenmek suretiyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda bilirkişi marifetiyle rapor düzenlenmesine karar verilmiş olup, ibraz edilen 22/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda; davacının ödeme iddiası için bildirdiği belgeler ile davalıya ödeme yapıldığı, bu ödemelerin takibe konu senetlere dair ödemeler olup olmadığının taktirinin Mahkemeye ait olacağı, takibe konu senet için ödeme olarak kabulü halinde davacının ödemeleri kapsamında takibe konu senetten borçlu olmayacağı bildirilmiştir.
Mahkememizce görülen 11/10/2019 tarihli celse 1 nolu ara kararı ile menfi tespit davaları kısmi olarak açılamayacağından 339.553,84 TL bedel üzerinden eksik harcın davacı vekilince 2 haftalık süre içerisinde tamamlanmasına karar verildiği, davacı vekilince eksik harcın 25/10/2019 tarihinde tamamlandığından dosyanın miktar yönünden heyete tevdii ile yargılamaya heyet tarafından devam olunmuştur.
Dosya kapsamında alınan mali bilirkişi raporunda özetle; davacının ödeme iddiası için bildirdiği belgeler ile davalıya ödeme yapıldığı, bu ödemelerin takibe konu senetlere dair ödemeler olup olmadığının takdirinin Sayın Mahkemeye ait olacağı, takibe konu senet için ödeme olarak kabulü halinde davacının ödemeleri kapsamında takibe konu senetten borçlu olmayacağı yönünde görüş beyan edilmiştir.
Dava; … 13. İcra Müdürülüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibine konu olan 29/04/2015 tanzim tarihli, 07/08/2015 vade tarihli, 330.000,00 TL tutarlı senetten dolayı borcun 100.000 TL’lik kısmının banka havalesi ile kalan kısmının da çek verilmek suretiyle ödendiği iddiasına dayalı olarak davalıya borçlu olmadıklarının tespitine ilişkin menfi tespit davası ile fazla ödeme varsa bu bedellerin davalıdan istirdatına ilişkindir.
Davacı ve davalı tarafından ticari defterler sunulmamıştır. Dosyaya sunulan ödeme belgeleri ve banka cevapları ve icra dosyası kapsamında mahkememizce değerlendirme yapılmıştır.
29.04.2015 tarihli pay devri ve temlik sözleşmesinde davacılardan … ile davalı … arasında …’in hissedar olduğu … Tic. A.Ş.’de sahibi bulunduğu %75 oranına tekabül eden 3000 paya ait 25 TL değerindeki paylarının tamamını 75.000 TL bedelle davacı …’e devir ve temlik edilmesi ve temlik alınması kabul ve taahhüt edilmiştir. Pay devrine ilişkin ödemelerin 07.06.2015 tarihinden başlamak üzere 3.100.000 TL olarak kararlaştırıldığı ve ödeme detaylarının taraflar arasındaki muacceliyet sözleşmesine bağlı olarak yapılacağı kararlaştırılmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 5. Maddesi gereğince, şirketin devir tarihi olan 15.04.2015 tarihinden önceki müşterilerinden olan alacaklarının tamamı (çek senet ve nakit) ve faturası kesilecek beyaz malzeme listesi olarak belirtilen malların bedeli olan 81.016,44 TL olmak üzere toplam 1.037.214,26 TL şirket alacaklarına ilişkin bedelin devreden davalı …’e ait olduğu ve bu bedellerin tahsil edildikçe kendisine iade edileceği, bu alacaklarla ilgili olarak şirketi devralan tarafından açık vadeli olarak toplam alacaklara karşılık gelen 1.037.214,26 TL bedelli teminat senedi verileceği, müşterilerden gelen alacakların devreden davalı … ’e aktarılacağı ve yapılan ödeme tutarı kadar bedelin teminat senedi bedelinden düşüleceği, tahsil edilemeyen alacak olması halinde bu miktarın devredene ait olacağı ve devralandan talep edilmeyeceği, davalı … ’e ait cari borçlar ile devir tarihinden önce çıkacak her türlü borçların davalı devredenin kendisine ait olacak alacaklarından mahsup edileceği kararlaştırılmıştır.
Davacı … firması tarafından 24.08.2015 günü … A.Ş.’ye “ch mahsuben-330 bin 10.8.vd. senet istinaden” açıklaması ile 100.000 TL’nin saat 16:22’de gönderildiği, havale tarihi olan 24.08.2015 günü … Tic. A.Ş’ye gelen paranın aynı gün çok kısa aralıkla 16:39’da davalı … ’e gönderildiği sunulan banka dekontundan tespit edilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 555. ve devamı maddelerinde düzenlenen havalenin bir ödeme vasıtası olduğu, bir başka anlatımla havalenin, mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapıldığının kabulünün gerektiği, davacı tarafından delil olarak ibraz edilen dekontta ödemenin icra takibine konu edilen senede mahsuben yapıldığının yazılı olduğu, her ne kadar senet lehtarı … adına para yatırılmamış ise de 330.000,00 TL’lik senede mahsuben ödemenin yapıldığı ve aynı gün …’in hissedarı olduğu …Tic A.Ş. hesabına yatırılan paranın çok kısa bir zaman sonra davalı … ‘e … Tic. A.Ş. tarafından gönderilmiş olduğu dikkate alındığında, bu ödemenin icra takibine konu senede mahsuben senet lehtarı …’e yapıldığı kabul olunmuştur.
Davacılar tarafından takip tarihinden sonra 10.11.2015 tarihinde toplam 114.217 TL bedelinde 3 adet çekin davalıya verildiği ve bu çeklerin ödendiği gelen banka cevaplarından anlaşılmıştır.
Davacının çek ile ödeme yaptığı iddiasının değerlendirilmesinde; çeklerin dava dışı keşideci 3. şahıslar tarafından … şirketi lehine düzenlendiği, … tarafından cirolandıktan sonra davacı … firması tarafından cirolanarak, davacı … firması tarafından davalıya verildiği hususunda davacı … tarafından çek çıkış belgeleri düzenlendiği, bankadan gelen cevabi yazılarda ise davacı … şirketinden sonra davalı … ‘in cirosu değil, … ve … cirolarının mevcut olduğu, bu cirolardan sonra davalı … ‘in “avalimdir” şeklindeki cirosu ile faktoring firması tarafından 2 adet çek hariç çeklerin tahsil edildiği mali bilirkişi incelemesi ile tespit edilmiştir.
25.02.2016 keşide tarihli 35.000 TL bedelli ve 30.05.2016 tarihli 2016 tarihli 50.000 TL bedelli çeklerde davalı … ‘e ait cironun bulunmadığı görülmüştür.
29.04.2015 tarihli “Pay Devri ve Temlik Sözleşmesi”nin 5. maddesinde 1.037.214,26 TL’lik müşterilerden gelen alacakların devreden …’e aktarılacağı ve yapılan ödeme tutarı kadar bedelin teminat senedi bedelinden düşüleceği düzenlenmiştir. Müşterilerden gelecek olan alacakların tamamı olarak sözleşmenin ek 1’nde belirlenmiş, davacıların devraldıkları … şirketinin hisse deverine ilişkin takibe konu senetler dışında … Firmasının 1.037.214,26 TL tutarında çek, senet ve nakit olarak müşterilerden olan alacak bedelinin davalı …’e ödeneceği kararlaştırıldığından, davacının takibe konu senede ilişkin ödeme olarak bildirdiği çeklerin verildiğine dair sunulan belgelerde davalı … ‘in imzası dışında takibe konu senede ilişkin olarak bu çeklerin verildiğine ilişkin bir yazılı belgenin dosya kapsamında bulunmadığı, bu ödemelerin …’in piyasadan olan alacaklarına ilişkin olduğu anlaşılmakla, takip tarihi öncesi banka havalesi yolu ile yapılan 100.000,00 TL ödemenin dışındaki davacının ödeme iddiasını ispatlayamadığı, takip öncesi yapılan 100.000 TL ödemenin takibe konu senede istinaden yapıldığı kanaatine varılmakla TBK. 100. Maddesi gereğince 100.000 TL bedelin takipten önce yapılmış bir ödeme olması sebebiyle kalan 230.000 TL bedelin takip tarihi itibariyle asıl alacak olacağı, bu hesaplamaya göre takip tarihinde işlemiş faiz miktarının 6.159,04 TL, %0,3 komisyon bedelinn 690 TL, icra masrafının 1.729,47 TL ve icra vekalet ücretinin 19.610,94 TL olmak üzere toplam 258.189,45 TL davalı alacağının bulunduğu hükme elverişli mali bilirkişi raporundan anlaşıldığından, davanın kısmen kabulüne, davacıların takip tarihi itibari ile asıl alacak olan 330.000,00 TL’dan 100.000,00 TL, işlemiş faiz ve komisyon alacağı olan 9.533,84 TL’den 2.684,80 TL borçlu bulunmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davacıların takip tarihi itibari ile asıl alacak olan 330.000,00 TL’dan 100.000,00 TL, işlemiş faiz ve komisyon alacağı olan 9.533,84 TL’den 2.684,80 TL borçlu bulunmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 7.014,39 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta yatırılan 1.724,83 TL peşin harç, 5.798,73 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 7.523,56 TL peşin harçtan mahsubu ile, fazla harç olan 509,17 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 7.014,39 TL harç ile, yine davacı tarafından yapılan 865,50 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısma tekabül eden 259,65 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesaplanan 13.705,06 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 12/11/2020

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI

Harç Beyanı
K.H.= 7.014,39 TL
P.H.= 7.523,56 TL
İade H= 509,17 ‬TL

Davacı yargılama gideri
600 TL bilirkişi ücreti
285,50 TL tebligat gideri
865,50 TL Toplam yargılama gideri

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.