Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1100 E. 2019/186 K. 27.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1100 Esas
KARAR NO : 2019/186

DAVA : Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2015
KARAR TARİHİ : 27/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı …e Tic. Ltd. Şti. İle arasında kurulan ticari ilişki kapsamında davalı bankalarca dava dışı şirkete verilen çeklerin müvekkkiline ödenmemesi üzerine zarara uğradığını, bu kapsamda müvekkili tarafından dava dışı şirket hakkında icra takipleri başlatıldığını, aciz vesikaları düzenlenerek … 5. İcra Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama neticesinde dava dışı şirketin ortakları hakkında adli para cezası verildiğini, kararında Yargıtay tarafından onanarak kararın kesinleştiğini, şirketin mali durumunun bozulmasına rağmen çek karnesi almaya devam ettiklerini, ancak bankaların araştırma yükümlülüğünün bulunduğu halde gerekli dikkat ve özeni göstermediklerini bu kapsamda da oluşan zarardan davalıların sorumluluğunun bulunduğundan bahisle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik davalı … Bankası A.Ş.’den 500 TL zararın faiziyle birlikte tahsili ile davalı … A.Ş.’den de 500 TL zararın faiziyle birlikte tahsili ile birlikte yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin de davalı taraflara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Bankası A.Ş. Cevap dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … şubesi müşterisi olan dava dışı … LTd. Şti.’e verilen çeklerle ilgili olarak müvekkili kurumca gerekli araştırmalar yapılması neticesinde çek karnelerinin verildiğini davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, müvekkili hakkındaki haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Davalı … A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde; müvekkili bankaya dava dışı … Ltd. Şti. Tarafından çek karnesi teslim edilirken yasal mevzuat kapsamında gerekli belge ve bilgilerin talep edildiğini, belgelerinde noter onaylarının bulunduğunu, bu kapsamda çek karnesinin verildiğini, bu nedenle davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Tarafların iddia ve savunamları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla dosya Mali Müşavir … ile Finans Uzmanı …’a tevdii edilen dosyaya 27/09/2017 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; dava, davalı bankaların özen yükümlülüğünün yerine getirilmediği iddiası ile uğranılan zararın tazminine ilişkin olduğu, 3167 sayılı yasanın 4814 sayılı yasa ile değiştirilen, Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında kanunun 3. maddesi 3, fıkrasında1 çek karnesi verilirken hangi belgelerin alınması gerektiğinin belirtildiği, 2. maddesinde ise 2 Bankaların sorumluluğuna ilişkin hükümleri düzenlendiği, … Bankası A.Ş. ile Dava dışı çek keşidecisi … TİC. LTD. ŞTİ. arasındaki ticari ilişkisi incelendiğinde; 22.06.2006 tarihinde imzalanan 250.000,00 TL, 24.01.2008 tarihinde limit arttırımlan sonucu toplam 586.500,00 TL tutarında GKS imzalanarak kredi ilişkisinin bulunduğunu, Kredi değerlendirmesine ilişkin olarak dosyaya sunulan istihbarat raporunda özetle kredilendirme ölçeklerinde B+ yeterli bir firma olduğu kanaatinin belirtildiği, dava dışı çek keşidecisi … Ltd. Şti.’ne davalı bankalar dışında diğer bankalar tarafından da krediler kullandırıldığı, davalı … Bankası A.Ş.’nin … Noterliğince keşide ettiği … tarih, … yevmiye numaralı, … tarih, … numaralı ihtarlarında Kredili mevduat hesabından kaynaklanan 2.394,16 TL nin 3 gün içinde ödenmesi ihtarında bulunduğu, ihtarın tebliğ şerhinde gösterilen adreste soruldu, imzadan imtina eden iş yeri ortağı taşınmıştır, yeni adresi bilinmoyar açıklaması ile 30.07.2008 tarihinde merciine iade edildiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 84. maddesi gereğince ihtarın dava dışı Kredi borçlusuna 30.07.2008 tarihinde tebliğ edildiği verilen 3 günlük mehil süresi soncunda dava dışı Kredi borçlusunun 03.08.2008 tarihinde temerrüde düştüğü tespit edilmiştir.
Davalı banka 22.08.2014 tarihinde, dava dışı kredi borçlusu …TİC. LTD.ŞTİ’e, boş veya taraflarınca iptal edilmiş çek yapraklarının 15 gün içinde iade edilmesi ihtarında bulunulduğu, davalı bankanın 31.01.2017 tarihli müzekkeresine vermiş olduğu 31.01.2017 tarih AİA-151 sayılı cevabı yazılarında; davaya konu edilen …, …, … ve … numaralı çeklerin 19.01.2007 tarihînde dava dışı çek keşidecisi …TİC. LTD.ŞTİ. verilmiş olduğu, 3237352 nolu keşidecisi dava dışı … TİC, LTD.ŞTİ teslim edilen … nolu çek serisinin ise, 21.05.2008 tarihinde teslim edildiği, davacı vekili dava dilekçesinde dava dışı …TİC.LTD.ŞTİ.’e verilen çek karnelerinin Yasal Mevzuata ve bankacılık teammüllerine uygun olup olmadığının araştırılması talebinde bulunulduğundan, dava dışı … SAN. TİC. LTD.ŞTİ. ile ilgili olarak inceleme yapılmadığı, … A.Ş. ile dava dışı çek keşidecisi …TİC.LTD.ŞTİ. arasındaki ticari ilişkinin incelenmesinde; davalı vekilince müzekkere cevabında 2008 yılında çek karnesi teslimatı yapılmadığı, çek karnesi sisteme giriş iptali yapıldığı, en son 14.02.2008 tarihinde teslimat yapıldığı, davaya konu çekin 19.09.2008 tarihinde keşide edildiği, Çek hamili …A.Ş. tarafından …bank tarafından takasa verildiği, 28.08.2008 tarihinde, hesapta 0,57 TL kısmının karşılık bulduğu, kısmi ödemenin kabul edelmemesi nedeniyle taleplerinden vazgeçildiği açıklaması feraget edildiği çek arkasına yazıldığı, Firmanın Kredi müştarisi olduğu, Ağustos 2008 tarihinde gecikmelerden dolayı kredisinin takip hesaplarına aktadınldığı, bu gün itibariyle borcunun 740.033,14 TL olduğu beyan edilmiş ve beyanlarına ilişkin belgeler dosyaya sunulduğu, dava dışı çek keşidecisine verilen çek karnelerinin temerrüt tarihi öncesi kredinin faal olduğu dönemde verilmiş olduğu, bankalar tarafından kredilendirilen ve risk üstlenilen kredili müşterilerine çek karnesi verilmesi, Ticari teammüllere uygun, olağan bankacılık uygulamaları olduğu, şirketin Ticari kredibilitesinin 03.08.2008 tarihinde temerrüde düştüğün 2008 yılı itibariyle bozulduğu ve ödeme güçlüğü içerisine girdiği, davacı vekilinin şirket bilançolarının gerçeği yansıtmadığına ilişin değerlendirmeleri, bu tarihten sonra gerçekleşen veriler olduğu, açıklanan nedenlerle, davalı bankaların kredinin faal döneminde müşterilerine verilmiş olan ve takibe intikal eden çeklerden dolayı, “kişinin ekonomik ve sosyal durumu gibi hususların belirlenmesinde gerekli basiret ve özeni” göstermediğine ilişkin, davalı bankaların kusurlarından kaynakalan zararlarının oluştuğu, dava dışı çek keşidecisine verilen çek karnelerinin temerrüt tarihi öncesi verilmiş olduğu, bu nedenle davalı bankaların kredinin faal döneminde verilmiş olan ve takibe intikal eden çeklerden dolayı sorumluluk yüklenmesinin Bankaların kendilerinin de riskleri mevcuttur değerlendirilme hususunun mahkemenin takdirinde olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmesi neticesinde tarafların beyan ve itirazlarının dosya kapsamında yeniden değerlendirilmesi amacıyla dosya yeni bilirkişi heyeti olan Akademisyen hukukçu …, Bankacı … ile Mali Müşavir …’e tevdii edilmesi neticesinde 07/11/2018 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; dava davalıların gerekli araştırma ve inceleme yükümlülüklerini yerine getinneden davacının borçlusu … şirketine çek karnesi vermeleri sonucu oluşan zararların tespit ve tazminine ilişkin olduğu, davalılardan … Bankası tarafından verilen çek karnesi ile … şirketinin; 14.08.2008 vadeli, 25.000,00 TL bedelli, … seri numaralı, 21.08.2008 vadeli, 19.000,- TL bedelli, … seri numaralı, 05.09.2008 vadeli, 18.000,- TL bedelli, … seri numaralı, 11.09.2008 vadeli, 35.000,- TL bedelli, … seri numaralı, 07.10.2008 vadeli 16.965, TL bedelli, … seri numaralı çekleri düzenleyerek davacıya verdiği, yine davalılardan …. tarafından verilen çek karnesi ile … şirketinin 19.09.2008 vadeli, … seri numaralı, 15.800 Euro bedelli çeki düzenleyerek davacıya verdiği. davacının bu çeklerden iki tanesini … İcra Müdürlüğü’nün … ve … sayılı dosyalarıyla takibe koyduğu, takip sonucunda davacının … sayılı dosyada 26.637.50-TL ve … sayılı dosyada da 101.091,41-TL üzerinden aciz vesikası aldığı, çeklerin işlem gördüğü tarihte yürürlükte bulunan 3167 sayılı Çek Kanunu m. 2 hükmüne göre: “Bankalar, çekle işleyecek hesap açarken çek karnesi verirken ve bu Kanunla kendilerine verilen görev ve mükellefiyetleri yerine getirirken bu işlemlerin gerektirdiği basiret ve itinayı göstermeye mecburdurlar aynı kanunun 7. maddesine göre: “Yeterli karşılığı olmadığı için çeki kısmen veya tamamen ödenmeyen muhatap banka, hesap sahibinin kendisinin veya vekil ve temsilcilerinin elinde bulunan bütün çek karnelerini aldığı bankalara geri vermesini, 8. madde hükümleri gereğince düzeltme işlemlerini yerine getirmeden bir yıl müddet ile çek keşide edemeyeceğini ve aksine davranışların cezai müeyyideleri gerektireceğini, ibraz tarihini izleyen on işgünü içinde, hesap sahibine iadeli taahhütlü mektupla tebliğ etmek zorundadır ” hükmünün düzenlendiği, ispat kuralına ilişkin MK. m. 6 hükmüne göre: “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür”. HMK. m. ,190/1 hükmüne göre: “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir ”. Bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf o vakıayı ispat etmeye mecburdur, anılan hükümler uyarınca, davalıların 3167 sayılı Çek Kanunu m. 2 ve 7. maddelerine uygun olarak hareket etmiş olduklarını geçerli delillerle ispat etmesi gerektiği, davalılardan İş Bankası vermiş olduğu 27.12.2013 tarihli cevapta ekonomik durum araştırması için gerekli belgelerin istendiğini ancak tüm aramalara rağmen banka kayıtlarında hu belgelerin bulunamadığını beyan edildiği, dosya kapsamından anılan bankanın Çek Kanunumun yukarıda anılan 7. maddesi gereğince yapılması gereken işlemleri dava konusu çekler yazıldıktan yaklaşık altı yıl sonra yaptığının tespit edildiği, Banka tarafından dava dışı şirkete verilen çeklerin hangi tarihte ve kime verildiğine ilişkin de herhangi bir belge sunulmadığı, aynı şekilde davalılardan …bank da vermiş olduğu 23.02.2017 tarihli cevapta, dava dışı şirketin yıllık bilançosunun, defter açılış ve kapanış kayıtlarının istendiği ancak bu belgelerin banka kayıtlarında bulunamadığı beyan edildiği, yine, anılan davalı bankanın Çek Kanunumun 7. maddesi gereğince yapılması gereken işlemlerin yapılmış olduğunu bildirmekle yetirmiş ancak bu yönde herhangi bir belge sunmadığı, bütün bu hususlar dikkate alındığında davalı bankaların dava dışı … şirketinden yıllık bilançosunu istemedikleri ve gerekli mali araştırmayı yapmadıkları, yine aynı şekilde Çek Kanunu’nun 7. maddesi uyarınca yapılması gereken işlemleri de gereği gibi yapmadıklarının belirli olduğu, Bankaların bir güven kurumu olmaları sonucu objektif özen yükümlülüklerinin bulunması nedeniyle, hafif kusurlarından dahi sorumludurlar. Bu durum HGK tarafından bir kararda şu şekilde ifade edilmiştir: “Birer güven kurumu olan bankalar, aldıkları mevduatları sahtecilere karşı özenle korumak zorundadır. Objektif özen borcunun gereği olarak hafif kusurlardan dahi sorumludurlar.
Davalı banka, adam çalıştıran sıfatı ile de sorumludur. Adam çalıştıranın sorumluluğu bir kusur sorumluluğu olmayıp, olağan sebep sorumluluğudur. Burada yasa; adam çalıştırana genel nitelikte objektif bir özen yükümlülüğü, bir gözetim ödevi yüklemiştir. Adam çalıştıranın sorumluluğu kendisinin veya emrinde çalışan yardımcı kişinin kusurlu olup olmamasına bakılmaksızın, kusurdan bağımsız olarak doğmaktadır. Sorumluluğun doğması için objektif özen yükümlülüğünün ihlaliyle meydana gelen zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması yeterlidir. Adam çalıştıran, görülecek işe uygun fikri, mesleki bilgi ve yeteneklere sahip bir kişi seçmekle yükümlüdür. Davalı bankanın, adam çalıştıran sıfatıyla sorumluluktan kurtulabilmesi için, gerekli özeni göstermiş olması halinde de zararın gerçekleşeceğini kanıtlaması gerekir. O halde BK nun 100. maddesi doğrultusunda bir kurtuluş kanıtı getirememiştir”. (HGK’nın E. 1994/11-178, K. 1994/398 sayı ve 15.06.1994 tarihli kararı). Her işleminde basiretli bir tacir gibi davranması gereken bankanın, bir güven kurumu olması nedeniyle de objektif özen yükümlülüklerinin bulunduğu ve hafif kusurlarından dahi sorumlu olması gerektiği husustan dikkate alındığında; davalılann dava dışı … şirketine çek karnesi vermeleri ve çeklerin karşılıksız çıkması üzerine gerekli işlemleri zamanında yapmamaları nedeniyle kusurulannın bulunduğu, öte yandan dosyaya emsal olarak sunulan bilirkişi raporlarında da haklı olarak ifade edildiği üzere, bankanın çek karnesi verirken kendisinden beklenen basiret ve itinayı göstermemesinin sonucu hiçbir şekilde karşılıksız çek meblağının tamamından hamile karşı sorumlu olacağı şeklinde yorumlanamaz. Çekin yaprağı hangi bankanın olursa olsun esas itibarıyla lehtar keşideciye ve onun ödeme gücüne güvenecektir. Garantili çekler dışında muhatap banka çek meblağının tamamından sorumlu tutulamaz. Keşideci çek yaprağı üzerine dilediği miktarı yazabileceğinden bankanın çek karnesi verirken iyi düşünmesi ve karşılıksız miktarınca yükümlü olması gerektiği sonucuna varılamaz. Dolayısıyla oluşan zararlardan dolayı davacının da kusurunun bulunduğu, Müterafik kusuru düzenleyen TBK. m. 52/1 hükmüne göre, “zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir”. Dosyaya sunulan emsal nitelikteki Prof. Dr. … ve … tarafından hazırlanan rapor, … ve … tarafından hazırlanan rapor, Prof. Dr. … ve … tarafından hazırlanan rapor ve yine İstanbul 35. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/…. sayılı dosyasında vermiş olduğu karar, Yargıtay’ın 2014/17592 E. sayılı ilamı, İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesrnin 2014/1471 sayılı dosyasında vermiş olduğu karar, İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesrnin 2014/… sayılı dosyasında vermiş olduğu karar ve Yargıtay’ın bu konuya ilişkin diğer emsal kararlan dikkate alınarak tarafların oluşan zarar nedeniyle yüzde 50’şer oranında kusurlu oldukları, davacının … sayılı dosyada 26.637,50-TL ve 2009/168 sayılı dosyada da 101.091,41-TL üzerinden aciz vesikası aldığı, b durumda, davalılardan … Bankası’nın … sayılı dosyadaki sorumluluğu (26.637,50-TL/2=) 13.318,75-TL, davalılardan …bank’ın … sayılı dosyasındaki sorumluluğu 101.091,41-TL/2=) 50.545,70-TL olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davalı bankaların dava dışı şirket … Tic. Ltd. Şti.’ye çek karnaleri verdiğini, çeklerin karşılıksız çıkması sebebiyle davacı şirketin zarar gördüğünü, davalı bankaların çek karnesi verirken özel yükümlüğe aykırı davrandığı gerekçisiyle davacı şirketin zarar gördüğü iddiasına dayalı olarak açılmış olan tazminat davasıdır.
Mahkememiz dosyasına sunulan 22/01/2017 tarihli bankacı ve mali bilirkişi heyet raporunda, dava dışı çek keşidecisine verilen çek karnelerinin temerrüt tarihi öncesi kredinin faal olduğu dönemde verilmiş olduğu, bankalar tarafından kredilendirilen ve risk üstlenilen kredili müşterilerine çek karnesi verilmesinin ticari teammüllere uygun, olağan bankacılık uygulamaları olduğu, şirketin ticari kredibilitesinin, 03.08.2008 tarihinde temerrüde düştüğü 2008 yılı itibariyle bozulduğu ve ödeme güçlüğü içerisine girdiği, davacı vekilinin şirket bilançolarının gerçeği yansıtmadığına ilişkin iddiasının belirtilen temerrüt tarihinden sonra gerçekleşen veriler olduğu, davalı bankaların kredinin faal döneminde müşterilerine vermiş olduğu ve takibe intikal eden çeklerden dolayı, “kişinin ekonomik ve sosyal durumu gibi hususların belirlenmesinde gerekli basiret ve özeni” gösterdiğinden davalı bankaların kusurlarının bulunmadığının belirtildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazı üzerine dosya bankacı bilirkişi finans uzmanı ve mali müşavir bilirkişi heyetine tevdii edilmiş olup, hüküm kurmaya elverişli ayrıntılı ve irdeleyici bilirkişi heyet raporu da gözetilerek yapılan değerlendirmede bankaların her işleminde basiretli bir tacir gibi davranması gerektiği, bir güven kurumu olarak objektif özen yükümlülükleri bulunmaktadır. Bankalar bu yönüyle hafif kusurlarından dahi sorumludur.
Somut olayda davalı bankaların dava dışı … Tic. Ltd. Şti.’ne çek karneleri vermeleri ve çeklerin karşılıksız çıkması üzerine gerekli işlemleri zamanında yapmamaları nedeniyle kusurlarının bulunduğu, çek hangi bankaya ait olursa olsun lehtar, keşideciye ve onun ödeme gücüne güveneceğinden, garantili çekler dışında muhatap banka çek bedelinin tamamından sorumlu tutulamayacağından, oluşan zararlardan dolayı davacının da ortak kusurunun bulunduğu, TBK.’nın 52/1. Maddesi dikkate alınarak tarafların oluşan zarar nedeniyle %50 oranında kusurlu oldukları, … Bankasının sorumluğunun 13.318,75 TL ve …Bank’ın sorumluluğunun 50.545,70 TL olarak belirlendiği anlaşılmakla hükme esas alınan 31/10/2018 tarihli ikinci bilirkişi heyet raporundaki tespitler ışığında davanın kabulü ile 500 TL’ye dava tarihinden 12.818,75 TL ye ıslah tarihinden olmak üzere avans faizi işletilerek davalı … Bankası A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine, 500 TL’ye dava tarihinden, 50.045,70 TL ye ıslah tarihinden itibaren avans faizi işletilerek davalı …Bank A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
a-500 TL’ye dava tarihinden 12.818,75 TL ye ıslah tarihinden olmak üzere avans faizi işletilerek davalı … Bankası A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
b-500 TL’ye dava tarihinden, 50.045,70 TL ye ıslah tarihinden itibaren avans faizi işletilerek davalı …Bank A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca davalı … Bankası A.Ş.’den alınması gereken 909,80 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 27,70 TL + 923,00 TL tamamlama harcından oluşan toplam 950,70 TL harçtan davalının kabul oranına göre yapılan hesaplama neticesinde yatırılan 199,65 TL harçtan mahsubu ile bakiye 710,15 TL harcın davalı … Bankası A.Ş.’den tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Harçlar tarifesi uyarınca davalı …Bank A.Ş.’den alınması gereken 3.452,78 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 27,70 TL + 923,00 TL tamamlama harcından oluşan toplam 950,70 TL harçtan davalının kabul oranına göre yapılan hesaplama neticesinde yatırılan 751,05 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.701,73 TL harcın davalı …Bank A.Ş.’den tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 199,65 TL peşin harcın davalı … Bankası A.Ş.’den tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan710,15 TL peşin harcın davalı davalı …Bank A.Ş.’den tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 4.025,30 TL müzekkere, posta, tebligat, bilirkişi ücretlerinin yapılan hesaplama neticesinde 839,46 TL yargılama giderinin davalı … Bankası A.Ş.’den tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 4.025,30 TL müzekkere, posta, tebligat, bilirkişi ücretlerinin davalıların kabul oranına göre yapılan hesaplama neticesinde 3.185,84 TL yargılama giderinin davalı …Bank A.Ş.’den tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
8-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden davalı …Bank A.Ş. yönünden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 5.910,03 TL vekalet ücretinin davalı …Bank A.Ş.’den tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
9-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden davalı … Bankası A.Ş.’ yönünden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesap olunan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı … Bankası A.Ş.’den tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
10-Davalılar tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerlerinde bırakılmasına,
11-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 27/02/2019

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”