Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1006 E. 2019/569 K. 24.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1006 Esas
KARAR NO : 2019/569

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 16/10/2015
KARAR TARİHİ : 24/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkiline borcunun bulunduğunu ancak borcun bir türlü müvekkili tarafından tahsil edilememesi üzerine alacağın tahsili amacıyla … 24. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen davaya cevap vermediği gibi duruşmalara da davalı tarafından gelen olmamıştır.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 24. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında cari hesap alacağının tahsili amacıyla 18.906,00 TL asıl alacak ile 2.079,00 TL işlemiş faizden oluşan toplam 20.985,00 TL bedelinin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının takibe ve borca itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, süresinde huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Davacının iddiaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında davalının ticari defter ve kayıtlarının mahalde incelemesi amacıyla … Asliye Hukuk Mahkemesine yazılan talimat neticesinde Mali Müşavir …’a tevdii edilen dosyaya 20/06/2017 tarihinde tanzim olunan talimat bilirkişi raporunda özetle; davalı tarafından ibraz edilen 2014 ve 2015 yıllarına ait yasal ticari defter ve kayıtların incelenmesinde; davalı tarafından tutulması gereken defterlerin süresi içinde tasdik edildiği, bilanço defterleri olması nedeni ile kapanış tasdiklerinin yapıldığı, defterlerin usul ve yasaya uygun olarak tutulduğu, davalının davacıya borcunun bulunmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Talimat raporunun taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi neticesinde tarafların beyan ve itirazlarının dosya kapsamında yeniden değerlendirilmesi amacıyla talimat mahkemesinden aldırılan 18/01/2018 tarihli talimat bilirkişi ek raporunda özetle; kök raporda sehven toplama hatası yapıldığı, davalının davacı işletmeye 31/12/2014 sonu itibariyle 6.983,86 TL borcunun bulunduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davacının iddiaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla Mali Müşavir …’e tevdii edilen dosyaya 03/10/2018 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafından ticari defterlerinde davalıya ilişkin 2013 yılında 120 00 B62 Baksön hesabı ve ilgili sayfaları rapora eklenmiş olup, davalı tarafa ilişkin sunulan ek talimat bilirkişi raporundaki cari hesap mevcudu karşılaştırılmasında; 2013 yılında davacıda 53.179,19 TL tutarında fatura tanzim edildiği ve kayıtlandığı, 2013 yılında davalıda 235,65 TL tutar eksiği ile 52.943,54 TL davacı faturası kayıtlandığı, davacının bu tutar alacaklandığı, 2013 yılında davacıda 22.883,54 TL tutarında davalı ödemesi kayıtlandığı, 2013 yılında davalıda 47.702,54 TL tutarında (24.819,00 TL fazla) davacıya ödeme kayıtlandığı, 31.12.2013 Yıl sonunda davacıda 30.295,65 TL tutar davalıdan alacaklı kalındığı, 31.12.2013 Yıl sonunda davalıda 5.241,00 TL tutar davacının alacaklı kalmıştır.
Yine tarafların 2014 yılına ilişkin kayıtları karşılaştırılmasında; 2014 yılında davacıda 6.085,26 TL tutarında fatura tanzim edildiği ve kayıtlandığı, 2014 yılında davalıda aynı tutar 6.085,26 TL davacı faturası kayıtlandığı ,davacının 2014 yılında ilaveten bu tutar kadar davalıda alacaklandığı, 2014 yılında davacıda 14.474,91 TL tutarında davalı ödemesi kayıtlandığı, 2014 yılında davalıda 4.342,40 TL tutarında (13.132,51 TL eksik) davacıya ödeme kayıtlandığı, 31.12.2014 Yıl sonunda davacıda 18.906,00 TL tutar davalıdan alacaklı kalındığı, 31.12.2014 Yıl sonunda davalıda 6.983,86 TL tutar (11.922,14 TL eksiği ile) davacının alacaklı kaldığı tespit edilmiştir.
Davacı kayıtları kapsamında davalıdan 18.906,00 TL tutar alacaklı kalındığı mevcut olup, davalı defterlerine ilişkin alınan talimat ek raporunda davalıda davacının 6.983,86 TL tutar alacağı mevcuttur.
Davacı ve davalı arasında ticari ilişki mevcut olduğu davalının talimat ile alınan ticari defter incelemesinde ve davacının sunulan ticari defterlerin de görüldüğü, davalı taraf icraya itirazında alacak konusu borcun muaccele olmadığını ve ödeme talebine ilişkin herhangi bir beyan ve ihtar yapılmadığını bildirerek itirazda bulunduğu, yine davalının incelenen kayıtlarında yukarıda ayrıntıları verilen şekilde Esasen 2013 yılı davacının tanzim ettiği alacaklandığı faturalar 53.179,19 TL toplam tutar da kayıtlı iken davalıda 52.943,54 TL tutar da 235,65 TL’lik fatura farkı ile kayıtlı olduğu, 2014 yılında da davacının tanzim ettiği 6.085,26 TL’lik faturanın davalıda aynı tutar kadar 6.085,26 TL olarak kayıtlı olduğu, davacı ve davalının kayıt incelemesinden çıkan sonuç esasen davacının alacaklandığı tutarın 235 ,65 TL tutardaki 2013 yılındaki davacı faturası davalıda eksik kayıtlanmış olduğundan bu miktar eksiği ile davalıda alacaklandığı, 2014 yılında ise 6.085,26 TL davacı ve davalının kayıtlarında davacı faturalarının birebir eşleştiği borç bakiyesindeki 11.922,14 TL’lik farkın davalının kayıtlarında davacıdan fazla ödeme mevcut olmasından kaynaklanmaktadır.
Sonuç olarak davacı talep ettiği alacağın 235,65 TL eksiği ile ispatlamış olup, davalı ise ödemelerin davacıdakinden fazla olmasının dayanakları davacı makbuzu banka ödemesi vb. kayıt sunmadığı durumda talep edilen 18.906,00 TL tutarın davalıda kayıtlı olmayan fatura 235,65 TL.lik kısmı düşülerek 18.670,35 TL olduğu, asıl alacak miktarı 18.906,00 TL üzerinden itirazın iptalini talep etmiş olduğu görülmüş olup, takipten sonra işleyecek faiz taleple bağlı olarak tespit edilen 18.906,00 TL alacağa uygulanabilecektir.
Sonuç olarak; dosya, incelemeye sunulan davacı kayıtları, talimat raporu ile incelenen davalı kayıt inceleme ve tespitleri kapsamında; davacı kayıtlarında davalıdan 18.906,00 TL tutar alacaklı kalındığı mevcut olup, davalı defterlerine ilişkin alınan talimat ek raporunda davalıda davacının 6.983,86 TL tutar alacağı mevcut olduğu, arz edilen farklılıklara ilişkin incelemeler neticesinde davacının 18.670,35 TL tutarda davalıdan alacağı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmesi neticesinde tarafların beyan ve itirazlarının dosya kapsamında yeniden değerlendirilmesi amacıyla kök raporu hazırlayan bilirkişi tarafından 08/03/2019 tarihinde tanzim olunan bilirkişi ek raporunda özetle; davalının 06.11.2018 tarihli dilekçe ekinde aşağıdaki 5 adet Ziraat bankası ödeme dekontlarını sunduğu, davalı ödemelerin davacıda kayıtlı olup olmadığının incelenmesi gerektiği, davalı tarafından toplam 7.700 TL ödeme belgesi sunduğu, söz konusu ödemelerin davacıda kayıtlı olup olmadığı hususunda dosyada rapor eki davacı kayıt dökümü içeriği incelenmesinde; 6.700 TL tutarın davacı da kayıtlı olduğu, 17.09.2014 tarihli 1.000 TL ödeme tarih olarak 9 ay kayıtlarında davacıda görülemediği, bu kapsamda davalı kayıtlarında daha fazla olan kısma ilişkin davacıda olmayan kısım ödemeleri kapsamında 1.000 TL bedelin ispat vesikasının davacı tarafından sunulduğu takdirde değerlendirilmesi gerektiği, davalı makbuzlarından 1.000 TL tutarlı makbuz davacı kayıtlarındaki 9 ay içersinde davalı ödemesi olarak mevcut olmamakla taraf kayıtlarındaki kök raporda tespit edilen ödemelerden kaynaklı farka ilişkin davacıda olmayan davalı ödemelerinden 1.000 TL tutarın daha davacı alacağından düşülmesi neticesinde 17.906,00 TL davacı alacağının bulunduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; cari hesap alacağına ilişkin olarak davacı tarafın yapmış olduğu icra taibine davalının itirazı üzerine açılmış olan itirazın iptali davasıdır.
Davalı defterleri talimat yoluyla mali bilirkişi tarafından incelenmiş olup davalı defterlerinin usulüne uygun olduğu ve lehe delil vasfında olduğu belirtilmiş olup davalı defter ve kayıtlarına göre davalının davacıya 6.983,86 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce alınan 08/03/2019 tarihli mali bilirkişi raporuna göre, davacı ile davalı arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, davacının kayıtlarında 2013 yılında tanzim ettiği fatura alacağının 53.179,19 TL olarak kayıtlı olduğu, davalıda ise 52.943,54 TL tutar da kayıtlandığı, arada 235,65 TL’lik fatura farkı bulunduğu, 2014 yılında da davacının tanzim ettiği 6.085,26 TL’lik faturanın davalıda aynı tutar kadar 6.085,26 TL olarak kayıtlı olduğu, davacı ve davalının ticari defter ve kayıtlarının incelemesi sonucunda davacının alacaklandığı tutarın 235,65 TL tutardaki 2013 yılındaki davacı faturasının, davalıda eksik kayıt edilmesinden kaynaklandığı, borç bakiyesindeki 11.922,14 TL’lik farkın davalının kayıtlarında davacıdan fazla ödemenin mevcut olmasından kaynaklandığı, bu haliyle davacının talep etmiş olduğu alacağın 235,65 TL eksiği ile ispatlandığı, davalı taraf ödemelerin davacı kayıtlarından fazla olmasının dayanakları davacı makbuzu, banka ödemesi gibi kayıt sunulmadığı anlaşılmakla talep edilen 18.906,00 TL tutarın davalıda kayıtlı olmayan fatura 235,65 TL tutarındaki kısmı düşülerek 18.670,35 TL olduğu anlaşılmıştır.
Kök rapordan sonra davalı tarafından sunulan ödeme belgeleri dikkate alınarak hesap yapılması için dosya ek rapor alınmak üzere aynı mali bilirkişiye tevdi edilmiş olup alınan hükme elverişli 08/03/2019 tarihli rapora göre, davalı tarafından toplam 7.700 TL ödeme belgesi sunulduğu, davacı kayıt dökümü içeriğinin incelenmesinde 6.700 TL tutarın davacı da kayıtlı olduğu, 17.09.2014 tarihli 1.000 TL’lik ödemenin tarih olarak 9. ay kayıtlarında davacı kayıtlarında görülmediği, bu kapsamda davalı kayıtlarında daha fazla olan kısma ilişkin davacıda olmayan kısım ödemeleri kapsamında 1.000 TL bedelin ispat vesikasının davacı tarafından sunulduğu takdirde değerlendirilmesi gerektiği, davalı makbuzlarından 1.000 TL tutarlı makbuzun davacı kayıtlarındaki 9. ay içerisinde davalı ödemesi olarak mevcut olmamakla taraf kayıtlarındaki kök raporda tespit edilen ödemelerden kaynaklı farka ilişkin davacıda kayıtlı olmayan davalı ödemelerinden 1.000 TL tutarın daha davacı alacağından düşülmesi neticesinde 17.906,00 TL davacı alacağının bulunduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile takibin 17.906 TL üzerinden devamına, 17.906 TL ye takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likid ve belirlenebilir olduğundan % 20 oranındaki 3.581,20 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile takibin 17.906 TL üzerinden devamına, 17.906 TL ye takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, % 20 oranındaki 3.581,20 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.223,16 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 217,95 TL + 104,92 TL icra dosyasına yatırılan harçtan oluşan toplam 322,87 TL harçtan mahsubu ile bakiye 900,29 TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 217,95 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.230,00 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 1.164,94 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 24/05/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”