Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/10 E. 2019/185 K. 27.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/10 Esas
KARAR NO : 2019/185

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/01/2015
KARAR TARİHİ : 27/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkiline 2014 yılına ilişkin olarak cari hesap borcunun bulunduğunu, ancak davalı ile yapılan görüşmelere rağmen borcun ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla … 7. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, ancak davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, % 20 oranında icra inkar tazminatı ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin adresi itibariyle yetkili icra Dairelerinin İstanbul Anadolu Nöbetçi İcra Daireleri olduğundan öncelikle yetkisizlik kararı verilmesini, esasa ilişkin olarak taraflar arasında ticari ilişkinin bulunmadığını, bu kapsamda müvekkili hakkında başlatılan takibinde haksız yere başlatılmış olduğunu savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 7. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında cari hesap alacağının tahsili amacıyla 4.718,04 TL asıl alacak bedeli ile 42,66 TL faizden oluşan toplam 4.760,70 TL bedelin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının yetkiye, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, süresinde de huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce dava konusu olaya ilişkin Mahkememizin 14/11/2018 tarihli celsesinde dinlenen davacı tanığı … sözlü beyanında; ” Ben 2005 yılından beri davacı şirkette şoför olarak çalışırım şuan huzurda bana göstermiş olduğunuz …’u biliyorum. … Üniversitesinin ek kampüs inşaatinda çalışıyordu yanında da işcileri vardı. Kendisi bizim firmadan genelde hergün yemek siparişi veriyordu. Bende bizim firma tarafından hazırlanan yemekleri davalı …’ın çalışanlarına teslim ediyordum.Bana okumuş olduğunuz icra takip dosyasındaki borcun dayanağı yemek paraları hiç ödenmemiştir. Biz yemekleri sabahtan çıkartıp sipariş edilen yerlere araba ile götürmekteyiz. … Üniversitesininde … plajına yakın olan kampüsüne davalıya yemekleri götürüyorduk. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce dava konusu olaya ilişkin Mahkememizin 14/11/2018 tarihli celsesinde dinlenen davacı tanığı … sözlü beyanında; ” Ben davacı firmada 2013 yılı Aralık ayında işe önmuhasebe sekreteri olarak başladım şuan huzurda bana göstermiş olduğunuz davalı …’la yüzyüze hiç görüşmedim ancak sürekli olarak telefonda beni arayıp kendisini … olarak tanıtıp yemek siparişi veriyordu.Bana okumuş oluduğunuz icra takibine konu borç bu yemek siparişinden kaynaklanmaktadır.Davalı … bu borçların hiçbirini ödememiştir. 2014 Yılı Haziran ve Temmuz ayında ödeme yapmasını telefonda kendisine bildirmeme rağmen borç hiç ödenmemiştir.Biz yemek siparişi için her firmayla yazılı sözleşme yapmıyoruz tanıdıkların ricası üzerine sipariş veriyoruz davalıya da … LTD. ŞTİ.’nin sekreteri olan ve şuan bu şirkette işten ayrılan ismi hatırladığım kadarıyla Sevgi olan bayan aracılığıyla ve … ŞTİ.’nde kalfa olarak çalışan … bey aracılığıyla tanıdım. Bu iki firmada tıpkı davalı gibi inşaat sektöründe çalışmaktadır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla Mali Müşavir …’ya tevdii edilen dosyaya 14/12/2018 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; davalı tarafından incelemeye yasal ticari defter ve kayıtların sunulmadığı, davacı tarafından sunulan yasal ticari defter ve kayıtların incelenmesinde; davacı taraf, davalıdan cari hesap hakiye alacağını tahsil edemediği gerekçesi ile 13.10.2014 tarihinde … 7. İcra Müdürlüğünün … dosya numarası ile ilamsız takibe geçtiği, davalının 24.10.2014 tarihinde borcu kabul etmediklerini, icra takibine, takip miktarına, borca, faiz ve borcun tüm ferilerine itiraz ettiği, bu itiraz üzerine davacının davalı aleyhine yaptığı takibin devamı için huzurdaki davayı açmıştır.
Davacı tara£ 2014 yevmiye, kebir ve envanter defterlerini ibraz ettiği, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış tasdikleri yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olduğu, mevcut tespitlere göre davacının ibraz edilen ticari defterlerinin kendi lehine delil teşkil ettiği, davalı ile davacı arasında ticari faaliyetten kaynaklanan herhangi bir sözleşme olmadığı, davacının ticari defterlerine göre davalı ile davacı arasındaki ticari ilişkinin 21.06.2014 tarih, … Nolu ve 597,28 TL tutarındaki faturanın davacı tarafından davalı adına düzenlenmesi ile başladığı, 26.07.2014 tarih, … nolu ve 254,28 TL tutarındaki faturanın davacı tarafından davalı adına düzenlenmesi son bulduğu, davacı tarafından … 7. İcra Müdürlüğünün … dosya numarası ile ilamsız takibe geçtiği cari hesap dökümü ile cari hesabın faturalardan 2014 yılı ticari defter ve kayıtlarına göre 4.718,04 TL davalıdan alacağının olduğu, davacı tarafından davaya konu olan faturalarda yer alan malların ne zaman ne şekilde kim yada kimlere teslim edildiği hakkında herhangi bir bilgi ve belge talep edilmesine rağmen sunulmadığı, davacı fatura konusu mal veya hizmetleri davalıya teslim ettiğini ispata yönelik olarak sevk irsaliyelerinin sunulduğu, ancak bu sevk irsaliyelerinde davalı şirketin yetkili çalışanının imzası bulunmadığı, bu nedenle de davacı, dava dosyasına sunmuş olduğu bu sevk irsaliyeleri ile fatura konusu mal veya hizmetleri davalıya teslim ettiği ispat edemediği, davacı fatura konusu mal veya hizmetleri davalıya teslim ettiğini ispat edemediği gibi, bu mal veya hizmetlerin bedelini içeren cari hesabın esasını oluşturan faturalar bu faturaları davalıya teslim ettiğini de ispat edemediği, dava dosyasında, takip konusu faturaların davalıya teslim edildiğini gösteren bir yazılı belge (alındı belgesi vs.) bulunmamaktadır.
Davacı tarafından inceleme günü sunulan faturaların bazılarında isim ve imza mevcut ancak davacı tarafından bu isimlerin davalı adına faturayı aldığını ve ilgili şahsın davalı adına hareket ettiğini (çalışanı, ortağı, müdürü vs.) ispat etmesi gerektiği ispat yükümlüğü davacıya aittir.
Sonuç olarak; dava dosyası, ibraz edilen davacı ticari defterleri, cari hesap dökümleri, faturalar ile yardımcı kayıt belgelerinin incelenmesi neticesinde davalı ile davacı arasında ticari faaliyetten kaynaklanan herhangi bir sözleşme olmadığı, davacının davasını ispat etmeye mecbur olduğu, davacı tarafça davaya dayanak yapılan cari hesaptaki faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı şirket davada alacağının dayanağı olan faturalarda yazalı olan hizmeti veya malı davalıya teslim ettiği ve bu mal veya hizmetlerin bedelini içeren faturaları davalıya tebliğ ettiğini ispatladığında davacının davalıdan 4.718,04 TL alacağının olduğu, ancak davacı bu ispatı yasaya uygun delillerle yapamadığı takdirde davalıdan alacağı olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacının cari hesap alacağına ilişkin olarak davalı hakkında yapmış olduğu icra takibine davalının süresi içerisinde itirazı üzerine açılmış itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talepli açılan itirazın iptali davasıdır.
Takibe konu 7 adet faturaların tebliğ edilip edilmediği noktasında yapılan incelemede faturaların 5 adedinin tebliğ edilmiş olduğu ancak tebliğ alan kişilerin davalıya ait işyerinde çalışan kişiler olmadığı 22/06/2017 tarihli Kartal SGK cevabi yazısından anlaşılmıştır. Kalan 2 adet faturanın ise tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
Takibe konu faturaların teslimine ilişkin yapılan incelemede irsaliyelerde teslim alan kişilerin ve imzaların bulunmadığı anlaşılmıştır.
Yargıtay 19. HD. 15.10.2014 T. 2014/10978 E. 2014/15197 K. Sayılı ilamında “…Öte yandan davacı, delil listesinde münhasıran davalının defterlerine dayanmamıştır. Bu nedenle mahkemece, davalının ticari defterlerini ibraz etmemesinden dolayı malların davalıya teslim edildiğinin kabul edilmesi de yerinde değildir.” denildiğinden davalının ticari kayıt ve belgelerini sunmamış olması ispat yükünün davacıya ait olduğu olgusunu değiştirmeyecektir.
Davacı taraf tacir olup basiretli davranmak zorundadır. Davanın miktarı itibariyle fatura konusu yemeklerin davalıya teslim edildiğinin yazılı delillerle davacı tarafça ispatlanması gerekmektedir. Davacı vekilinin talebi üzerine isticvap edilen davalı davacının iddialarını da kabul etmemiştir. Davalı ile davacı arasında ticari faaliyetten kaynaklanan herhangi bir sözleşme olmadığı için tek başına fatura düzenlemesi davalıyı borçlu konumuna getirmeyeceği için davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 56,78 TL harçtan mahsubu ile bakiye 12,38 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 27/02/2019

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”