Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/303 E. 2019/685 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/303 Esas
KARAR NO : 2019/685

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 23/11/2007
KARAR TARİHİ : 27/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen 23/11/2007 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı bankanın … Şubesindeki … hesabın sahibi olup, 15/11/2007 tarihi itibariyle hesabında 295.678,88 TL’nin bulunduğunu, 19/11/2017 tarihinde ilgili şubeye başvurularak hesaptaki paranın başka bir hesaba edilmesinin talep edildiğini ancak talebin yerine getirilmediğini, davalı bankanın müvekkilinin bir borcu bulunmamasına rağmen hesaptaki parayı bloke ederek sözleşmeye aykırı hareket ettiğini, bu durum sonucunda müvekkilinin maddi manevi zararlara maruz kaldığını, davalı bankanın bloke ettiği paranın müvekkiline iade etmesi gerektiğini bildirerek; davacının davalıdan 295.678,88 TL alacağının bulunduğunun tespiti ile bu meblağın 15/10/2007 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş, davalı vekili vermiş olduğu 31/01/2008 tarihli cevap dilekçesinde; 22/10/2003tarihinden itibaren müekkili banka ile Üye İşyeri Sözleşmesi imzalanmış olan …- … firmasına tahsis edilen pos 2003-2007 yılları arasında sadece 37 adet kart hamiline ait 52 adet kredi kartı ile alışveriş yapıldığını, davacının müvekkili banka ile olan anlaşması gereği alışverişlerinde woldcard kullanılan müşterilerine verilebilecek maksimum puan olan 40 kat worldpuan verildiğini, başka bir deyişle alışveriş tutarının %20 sine karşılık gelen tutarlar maliyeti üye işyerlerine ait olmak üzere woldpuan olarak kart hamillerinin kredi kartına yüklendiğini, yani üye işyerinin kazandırdığı puanların karşılığı YTL’nin iki katı kadar bir katkının müvekkili banka tarafından yapıldığını, müvekkili bankanın yaptığı incelemelerde kazanılan bu puanların tamamının worldpuan seyahat kampanyasında ücretsiz uçak bileti alımında kullanıldığının belirlendiğini, davacının hesap hareketlerinin incelenmesinde kredi kartı ile yapılan alışverişler sonrasınra davacı tarafından doğrudan veya …’a ait hesap aracılığıyla bahsedilen kredi kartlarından bazılarına paralar yatırıldığını veya bazı kredi kartı sahiplerine Eft yapıldığının tespit edildiğini, bu durumda … -… firmasının Pos’undan geçen satış tutarlarının gerçek alışverişlerden kaynaklanmadığını, müvekkili bankaca işyeri sözleşmesinin feshedildiğini, davacının usulsüz işleri nedeniyle 26/09/2007 tarihi itibariyle ile 2.194.366,99 YTL borcu bulunduğunu, müvekkili bankaca davacı hesabında bulunan 258.718,88 YTL borcuna mahsup edildiğini, müvekkili bankaca davacıya ihtarname keşide edilerek kalan borcunun ödenmesinin ihtar edildiğini, müvekkili bankanın zararının tazmini için … 7 Asliye Ticaret Mahkemesinin … E.sayılı dosyası ile dava açtıklarını bildirerek; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya ödenmesini talep etmiştir.
Birleşen … 7 Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas , … Karar sayılı dosyasında davacı … Bankası A.Ş tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davalı … ile müvekkili banka arasında 27/10/2003 tarihinde üye işyeri sözleşmesi imzalandığını, ve müvekkili bankanın üye işyeri olarak faaliyette bulunduğunu, davalı … ve diğer davalılarla arasında gerçek bir alışveriş olmadığı halde diğer davalılara ait kredi kartlarını, Pos cihazından geçirip işlemler yaparak müvekkili bankayı zarara uğrattığını, üyelik sözleşmesinin feshedildiğini, davalı …’ın usulsüz işlemler yaptığını, … 11.Noterliğinden gönderilen … gün ve … numaralı ile hesabında bulunan 258.718,88 YTL’nin borcuna mahsup edildiğinin bildirdiğini, banka zararının kendisinden ve usulsüz kullanılan 52 adet kredi kartının hamili olan diğer 37 davalıya karşı açılacağının ihtar edildiğini, davalılar hakkında … C. Başsavcılığında soruşturma açıldığını, bankanın zararının tam olarak tespit edilemediğini, tespit edilen 1.935.648,11 YTL zararın tazmili ile … tarafından müvekkili bankaya karşı açılmış bulunan 14 Asliye Ticaret Mahkmeesinin … E.sayılı dosyası ile birliştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosya davalısı … vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı banka ile arasında kredi kartı sözleşmesi imzalandığın ve tarafına kredi kartı tahsis edildiğini, davacı bankanın kredi kartının tarafından kullanıldığını ve kredi kartlarından dolayı davacıya bankaya herhangi bir borcunun mevcut bulunmadığını, …’ın kredi kartını kullandığını ve hesap ekstrelerinde borç görünmediği için de kredi kartının … tarafından kullanılması işleminde herhangi bir yanlış görmediğini, yaklaşık 1,5-2 sene önce karta ihtiyacı olduğu için kredi kartını …’tan geri aldığını, haksız olarak kazanıldığı iddia edilen worldpuan kullanımının da mevcut olmadığını, … tarafnıdan kredi kartı işlemleri haricindeki borcun ödenmesine ilişkin paradan başka para ve bir para ve yapılmış herhangi bir eft işleminin olmadığını, davacı bankanın … -… ile ilgili beyanları ve üye işyeri sözleşmesinin kendisiyle hiçbir ilgisi bulunmadığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya davalıları …, …, …, …, …, …, …, …, …, … vekili vermiş olduğu 08/04/2008 tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacı karşı davalı bankanın davalı … ile diğer davalılar arasında gerçek bir alışveriş söz konusu olmadığı halde davalılara ait kredi kartlarını kendisine teslim edilmiş olan Pos cihazından geçirerek sadece worldpuan kazandırmaya yönelik işlerler yaparak bankayı zarara uğrattığı ve 2.194.366,99 YTL borcu olduğu yönündeki iddiasının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, pos cihazından geçirilen tüm işlemlerin gerçek alışverişe dayalı olup, yapılan işlemlerde bir usulsüzlük bulunmadığını, davacı bankanın 4 yıl boyunca … firmasını denetlediğini, bir usulsüzlük tespit edilmediğinden ilişkilerinin devam ettiğini, müvekkillerinin kredi kartıyla yaptığı alışverişlerinin bedellerini süresinde ödediğini bildirerek; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya davalıları …, …, …, …, …, …, …, …, … … vekili sunmuş olduğu 16/04/2008 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davalı …’ın müvekkillerinin eski dostluklarını ve iyiniyetini suistimal ederek kredi kartlarını kullandığını, müvekkillerine açılan davanın 3.kişinin hilesiyle oluşan sebepsiz zenginleşmeye dayanan bir alacak davası olduğunu ve iade iyiniyete göre belirlenmesi gerektiğini, müvekkillerinin davacı bankaya … tarafından kullanılan kredi kartlarına hiçbir borcunun bulunmadığını, somut olayda en büyük kusurun davacı bankaya ait olduğunu, müvekkillerinin bu durumdan hiçbir menfaatinin olmadığını, dava dilekçesinde büyük hesap hataları yapıldığını, davanın müvekkilleri açısından zamanaşımına uğradığını bildirerek; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinini davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya davalıları … ve … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı bankanın iddialarına konu olan olaylarla 3.şahıs durumunda olan müvekkilleri arasında illiyet bağı bulunmadığını, bu nedenle müvekkillerine husumet yöneltilemeyeceğini, müvekkili davalıların kredi kartlarının … tarafından uzun süre kullanılması halde dijital ortamda online bankacılık yapan davacı bankanın geçen zaman içinde hiç ses çıkarmaması gelişen olayların banka menfaatine uygun hareketler olduğu izlenimi edindiği kanaatini oluşturduğunu, müvekkili davalıların davacı bankayı zarara uğratmak gayesinde bulunmadığını, dava konusu olayda müvekkillerinin bir menfaat elde etmediklerini, davacı bankanın kusurlu bulunduğunu bildirerek davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya davalıları … ve … vekili vermiş olduğu 18/04/2008 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkilerinin aynı işyerinde çalıştıkları … ve onunla birlikte olduğu bir-iki kişinin organize ettiği bir yasadışı kart kullanma ve menfaat temin etme olayında müvekkillerinin güvenlerini kötüye kullanılmak suretiyle suistimal edildiklerini, bu nedenle müvekkillerine husumet yöneltilemeyeceğini, davacı bankanın üzerine düşen denetim görevini yerine getirmediğini, davacı bankanın olayın suçlusu … ile yaptığı sözleşme hükümlerinin sözleşmeye taraf olmayan 3.kişi durumundaki müvekkilerine uygulanamayacağını bildirerek; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya davalıları … ve … vekilinin vermiş olduğu 24/06/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olaylar neticesinde zenginleşen kişinin … olduğunu, müvekkillerinin dava konusu olayla ilgili zenginleşmediğini ve hiçbir çıkar elde etmediklerini, davanın müvekkillerine yöneltilmesinin hatalı olduğunu, davanın müvekkileri açısından husumetten reddi gerektiğini, davanın müvekkileri yönünden zamanaşımına uğradığını, müvekkillerinin iyi niyetli olduğunu, davada en büyük kusurun davacı bankada olduğunu, müvekkillerinin kredi kartlarından talep kadar harcama yapılmadığını, talep edilen faiz miktarının fahiş olduğunu bildirerek; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya davalısı … vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı banka ile arasında herhangi bir hukuki ilişki olmadığını, şahsına ait kredi kartı ile yasal olarak ve hakkı olan yasal işlemler yapıp bankanın ve üye iş yerinin taahhütlerinden faydalandığını, davacı bankanın üye iş yeri ile kendi aralarındaki problemler nedeniyle doğan uyuşmazlıktan kendisinin sorumlu tutulamayacağını bildirerek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosya davalıları …, …, …, … vekili sunmuş olduğu 18/04/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin diğer davalı …’ın ricası üzerine kredi kartlarını kullanmak üzere …’a verdiklerini, bu kartların kullanılmasından müvekkillerinin bir menfaat elde etmediklerini, kredi kartlarının … tarafından kullanıldığını ve bu işleyişten müvekkillerinin bilgilendirilmediğini, davacı bankanın kusurunun bulunduğunu bildirerek; davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen dosya davalıları … ve … davaya cevap vermemiştir.
Mahkememizce dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup ibraz edilen 29/07/2009 tarihli raporda; dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler, dava dosyası ekindeki bilgi ve belgeler, ceza soruşturmasına ait mevcut olduğu kadarıyla bilgi ve belgeler ve ayrıca davalı bankadan talep edilen ek bilgi ve belgelerin tetkiki ve raporumuzun önceki bölümlerinde verilen bilgiler ve yapılan tesbitler neticesinde; Muhasebenin temel ilkeleri, Kar /Zarar ve Gelir Gider Hesabı, Bilanço Teknikleri nazara alındığında, davacı bankanın, Fatura karşılığında yaptığı ve gider hesaplarına intikal ettirerek muhasebeleştirmiş olduğu bir masrafla ilgili olarak davalıların banka bunları nasıl olsa gider yazdı, bu işten bir zararı yoktur şeklindeki iddialarının kabul edilebilmesinin pek mümkün gözükmediği, Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi, Yasa hükümleri ve yerleşik Yargı kararlan karşısında, davalı kart sahiplerinin, kartlarım davalı …’a vererek kullandırırken bunu yasaklayan bir yasa ve yönetmelik hükmü yok, Yasal hakkımızı kullandık şeklindeki beyanlarına itibar edilebilmesinin de pek mümkün gözükmediği, Bu çerçevede; Davalı kart sahiplerinin tamamına yakın kısmının, kredi kartlarını davalı …’a verdiklerini beyan ve kabul etmeleri, Anılan kredi kartlarıyla ve yüklü meblağlarda yapılan işlemlerin, normal şartlarda, hesap keşim tarihinden sonra ekstrede belirtilen Son Ödeme Tarihinde yaklaşık ortalama 30- 45 gün sonra ve faiz ödemeye gerek kalmadan ödenebilmesi imkanı varken, işlem yapıldıktan sonra ertesi gün, hafta aynı gün, kredi kartı hesabına geri yatırılarak bir borç, bir alacak şeklinde tekrar tekrar işlem yapılması, hatta hesaba borç tutarından daha fazla para yatırılarak işlem yapılması, bu durumun, kredi kartının ve hayatın olağan akışına aykırılığı bir yana, akıl ve mantık sınırlan dahilinde mütalaa edilmesine de imkan bulunamaması, davalı …’ın vekilinin ifadesiyle durumun garabetinin davalı bankayı değil, sıradan hatta zeka seviyesi düşük bir insanı bile fark ettirecek düzeyde olması, davalı tarafından ibraz edilen ve dava konusu tutarla mukayese edildiğinde cüz’i bir tutan ifade eden faturalarda, Vergi Usul Mevzuatına, hayatın olağan akışına ve mantık kurallarına aykırılıkların bulunması, davalının cirosundaki aylık ve yıllık olarak katlanarak, hatta katlanmanın da ötesinde oluşan artış rakamlarının ticari hayatın olağan akışına pek uygun gözükmemesi, davalı …’m, davacı banka ile imzalamış olduğu Sözleşmeye, Yasa hükümlerine ve Kredi kartı kabul kurallarına aykırı davranması, davalı kart sahiplerinin, davacı banka ile imzalamış olduklan Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi hükümlerine aykırı davranmış olmaları, noktalarından hareketle, davalıların, gerçek olmayan fiktif işlemler yaparak, Zimmet / Matlup / Bakiye dengesi içinde, kredi kartı hesaplanmn Zimmet sütünü toplamını gerçek dışı bir şekilde arttırarak (şişirerek) davacı bankada worldpuan adı verilen hediye puanı türettikleri, türettikleri puanlan, bedava uçak kampanyasında kullanarak uçakla seyahat yapan üçüncü kişilere devir ederek davacı bankada zarara yol açtıkları tesbit ve kanaatine ulaşıldığı, Dolayısıyla, davacı banka tarafından, davalı …’m hesabından yapılan 295.678.88 YTL tutarındaki takas ve mahsup işleminin, taraflar arasındaki sözleşmenin ilgili maddesine göre uygun olduğu tesbit edildiği, aynı nedenlerle, davalı …’ın, 1.898.688.02 YTL ‘yi, 22.11.2007 temerrüt tarihinden (21.11.2007 İhtarname tarihi, 21.11.2007 Tebellüğ tarihi ve 24 saat sonrası) itibaren % 126 faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte davacı bankaya ödemesinin yerinde olacağı düşünüldüğü, Bu verilere göre; temerrüt tarihinden dava tarihine kadar olan ( 22.11.2007 – 30.1.2008) = 69 gün üzerinden gecikme faizi (1.898.688.02 x 69 x 126 ; 36000) = 458.533.- YTL ve dava tarihi itibariyle toplam alacak ( 1.898.688.02+ 458.533.-) = 2357.221.02 YTL olarak hesaplandığı, f)Ancak, davalı kart sahiplerinin eylemleriyle davacı bankada zarara yol açtıkları konusunda kuşku olmamakla birlikte; davalı kart sahiplerinin kart kullanımı nedeniyle bir anapara borçlarının olmayışı, doğan zararın, davacı bankanın özel bir uygulamasından doğan dolaylı niteliğinin bulunması, davalı kart sahiplerinin kartlarım aldıkları tarihlerde beyan ettikleri gelir seviyeleri, davacı bankanın, kredi kartlarına tahsis ettiği kredi limitleri ve bu limitlerde yaptığı artışların Yasadan önce hayatın olağan akışına uygun olmaması, yasadan sonra ise yapılan artışların yasaya uygun gözükmemesi, Kart başına doğan zararın kart sahiplerinin gelir seviyesi ve kredi limitlerine göre bir anlamda astronomik seviyede oluşması davacı bankanın limit aşımına izin vererek, kullanım tutarlarının artmasına dolaylı olarak sebebiyet vermiş olması, davacı bankada, işlemlerin, olağan dışı olduğunu fark edebilecek bir güvenlik ve kontrol mekanizmasının bulunmaması ve hadisenin yaklaşık 4 yıllık bir zamana yayılması, Davacı bankanın uçak bileti hakkı devir edilirken hiçbir sınırlama getirmemesi, kontrol yapmaması ve kullanımın org firmasına devir etmiş olması, davalı kart sahiplerinin menfaati veya davacı bankanın ifadesiyle hasılatı paylaştıkları konusunda davalılardan (35) …, (23) … ve (24) …’m beyanları dışında isbat anlamında bir bulguya rastlanması ihtimalinin bulunmaması noktalarından hareketle, oluşan zararda davacı bankanm ağırlıklı olarak kusurunun bulunduğu kanaatine ulaşılmakta olup, taraflara yüklenilebilecek müterafîk kusur oranı konusunda takdirin mahkemede olduğunu, davalı kart sahiplerinin davalı … ile birlikte kendi sorumluluklarına tekabül eden tutarlar üzerinden müşterek ve müteselsil olarak müterafîk kusurlarına karar verilmesi halinde,gecikme faizi olarak davacı banka tarafından talep edilen %126 nisbetinin değil, 5464sayılı yasa ve İlgili Yönetmelik hükümlerine göre TCMB tarafından belirlenip ilan edilen Aylık Azami Akdi ve Gecikme Faizi Oranlan listesinde dava tarihinde yürürlükte olan gecikme faizi oranının ( aylık % 6.20 üzerinden yıllık 74.40) tatbikinin ve kart sahiplerinin mütemerrit duruma düşürülmediğinden dava tarihinden itibaren hesaplanmasının yerinde olacağı düşünüldüğü bildirilmiştir.
Mahkememizce mütrafik kusur var ise kusur oranlarının tespit edilerek asıl ve birleşen dava yönünden bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup ibraz edilen 05/02/2019 tarihli ek raporda; davalı …’ın davacı bankanın zararından sorumlu olduğu, diğer davalılar açısından ise davacı bankanın ağırlıklı olarak kusurunun bulunduğu dikkate alınarka mütarafik kusur oranının Mahkemenin takdirine bırakıldığı, kök raporda davalı … açısından kanaatlerinden bir değişiklik bulunmadığını, diğer davalılar açısından kök raporda belirttikleri davacı bankanın ağırlıklı olarak kusurunun bulunduğu kanaatlerinin, diğer davalıların menfaat sağladığına dair 3 davalının beyanları dışında bir tespit bulunmadığından diğer davalı 38 adet kredi kartı sahiplerine müterafik kusur yöneltme imkanının bulunmadığını, sonuç olarak kök raporlarındaki görüşlerinde bir değişiklik bulunmadığı bildirilmiştir.
… 10 Ağır Ceza Mahkemesinin … E, … Karar sayılı ilamının yapılan incelemesinde; sanık …’ın diğer sanıkların … Bankası A.Ş. ait world kartlarını belirli sürelerle kullanarak katılan bankanın mevcut düzenleme içeriğine uygun olarak vaat ettiği Word Puanlarla uçak bileti alma hakkını kazandığı ve bunları da 3.kişilere satmak sureti ile paraya dönüştürüp gelir elde ettiği, olayların meydana geldiği süreç içerisinde kredi kartlarının kullanılmasından elde edilen Word Puanlarla uçak bileti alınacak kişi yönünde herhangi bir isim ve sayı sınırlamasının bulunmadığı, alınmasına hak doğmuş biletlerin devir veya satışını engelleyen bir düzenlemenin de olmadığı, bu durumda yapılan işlemleri kontrol, denetleme ve hak ve yetkisine sahip bulunan katılan bankanın yine olayların meydana geldiği tarihler itibari ile mevcut düzenlemede hak kazanılmış uçak biletlerinin doğuş nedenlerini araştırmadığı, bu biletlerin devir veya satışının yapıldığı veyahut bu biletleri kullanan kişilerin belirli olduğu halde sınırlama yoluna gitmediği, yapılan tüm işlemlerin muhatap bankanın bilgisi ve kontrolü dahilinde olmasından dolayı Sanıklardan …’ ın bu yolla gelir elde etmek amacına yönelse dahi ceza hukuku açısından üzerine atılı suçun unsurlarını taşımadığı, diğer sanıklar yönünden de her ne kadar Sanık …’ ın eylemlerinin niteliğini ve amacını bildiklerine dair delil olmasa da bu eylemlerden herhangi bir menfaat elde ettiklerine dair delil de olmadığı, … dışındaki tüm sanıkların suç kastı ile hareket ettiklerini gösterir somut ve şüpheden uzak delil bulunmadığı, banka ile kredi kartı kullanan müşteriler arasındaki özel hukuk alanındaki hak ve sorumluluklar ile sözleşmeye aykırı davranmaktan kaynaklı davranışların ceza hukuku açısından değerlendirilmesinin ayrıca kriterlere bağlı olduğu, Sanıklardan …’ın suç tarihlerinde yürürlükte bulunan mevzuatın boşluklarından yararlanarak bankaya karşı sözleşmeye aykırı davranmak sınırında kalarak bu menfaatlen zincirleme olarak kart sahibi olan _ diğer sanıkların kartlarını kullanarak elde ettiği yararların bilişim sistemlerinden yararlanmak sureti ile veya bankaya karsı dolandırıcılık suçları yönünden yasal unsurlarını taşımadığı,’ sanıklardan …’ın katılan banka ile arasında geçen ve diğer sanıkların kredi kartlarının kullanılması suretiyle biriken Word puanlar aracılığı ile maddi yarar elde edilmesinin” taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılık taşımasının ceza hukuku açısından üzerilerine atılı suçun yasal unsurlarını taşımadığı diğer sanıkların eylemlerinin ise atılı suça ilişkin yasal unsurları taşımadığı, diğer sanık …’ın eylemi yönünden nihaı değerlendirme karşısında bu sanıkların, sanık … un eylemine katılmalarının veya atılı suçun işlenmesini kolaylaştırmalarının da söz konusu olmadığı, sanık … un eylemlerinden kaynaklı sözleşmeye aykırılık sureti ile elde edilen mentaatlerın elde edilmesinde sağlanan kolaylıklar yönünden sorumluluklarının da özel hukuk kuralları içerisinde bu sanıklar yönünden ayrı ayn değerlendirilmesinin gerekeceği, iddia, sanıkların savunması, … 11 .Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas (… 42.Asliye Ticaret Mahkemesi) … Esas, dosyası içerisinde mevcut 23/07/2009 tarihli bilirkişi raporuna, belge asılları, fatura ve makbuzları ve tüm dosya kapsamı ile anlaşılmakla, sanıklardan …’a atılı suçun yasal unsurlarının oluşmaması nedeniyle yasada atılı suçun tanımında bulunmadığı dikkate alınarak CMK’ nun 223/2-a maddesi gereğince beraatine karar verildiği, diğer sanıklara atılı suçlarında yasal unsurlarının oluşmaması nedeniyle CMK nun 223/2-a maddesi gereğince ayrı ayrı beraatlerine karar verildiği, kararın Yargıtay onamasından geçerek kesinleşmiş olduğu görülmüştür.
… 10 Ağır Ceza Mahkemesinin beraat kararında da … dışındaki tüm sanıkları suç kastı ile hareket ettiklerini gösterir somut ve şüpheden uzak bir delil bulunmadığı tespit edilmiş, banka ile kredi kartı kullanan müşteriler arasındaki özel hukuk alanındaki hak ve sorumluluklar ile sözleşmeye aykırı davranmaktan kaynaklı davranışların ceza hukuku açısından değerlendirilmesinin ayrı kriterlere bağlı olduğu, …’ın suç tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat boşluklarından yararlanarak bankaya karşı sözleşmeye aykırı davranmak sınırında kalarak bu menfaatleri zincirleme olarak kart sahibi diğer sanıkların kartlarını kullanarak elde ettiği yararların bilişim sistemlerinden yararlanmak suretiyle dolandırıcılık suçunun unsurlarını oluşturmadığı sonucuna varılmıştır.
Asıl dosya davacısı …’ın banka ile akdetmiş olduğu sözleşmeye aykırı davranmak suretiyle menfaat temin ettiği hususu … 10 Ağır Ceza Mahkemesince de tespit edilmiş ancak bunu dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarını oluşturmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Bu durumda olayda çözülmesi gerekli olan husus, banka ile … arasında akdedilen üye işyeri sözleşmesi ve birleşen dosya davalıları ile banka arasında akdedilen kredi kartı üyelik sözleşmeleri incelenerek tarafların sözleşmeye aykırı davranıp davranmadıklarının, kredi kartı kullanımı karşılığı davalılar tarafından gerçekte alışveriş yapılıp yapılmadığının ve fiktif işlemler yapılıp yapılmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
Asıl dosyada davacı …, … ile davalı banka arasında 06/10/2003 tarihinde … World üye işyeri sözleşmesinin akdedildiği, sözleşmenin 4.maddesinde satış işlemi tamamlanmadan önce ve satış belgesi düzenlenirken dikkat edilecek hususların 15.maddesinde; üye işyerinde yapılacak tüm ödemelerin pos ile yapılan işlemlerde bilgisayar ortamında bankaya gelen bilgiler üzerinden ımprinter ile yapılanlarda ise üye işyerinde bankaya ibraz edilecek satış belgeleri üzerinden yapılacağı,satış belgeleri ve alacak belgelerinin ve yine ödül puanının uygulanması ve kullandırılmasına ilişkin olarak belge düzenlenmesi halinde bu belgelerin orjinal imzalı üye işyeri nüshaları, üye işyeri nezdinde düzenlendikleri tarihten itibaren 5 yıl süre ile saklanacağı, 16.maddesinde; satış belgesi düzenlemeden yapılan satışlar veya üye işyeri sahibinin personeli veya 3.kişilerin ihmal veya suistimali ya da üye işyerince post veya imprinterden gerçek veya geçerli bir kart geçirilmeksizin veya bankadan usulünce alınmamış üretilen gerçek dışı onay kodu ile yapılan işlemler başka kişi ya da kurumlara aktarılması gibi yapılan gerçek dışı usulsüz işlemler, dolandırıcılık ve sahtecilik olaylarına zemin hazırlayan benzeri eylemler nedeniyle bankanın yapacığı ödemelerden üye işyerinin sorumlu olduğu, üye işyerinin bankanın ödeyeceği tutarları, ilk ödeme yapıldığı tarihten mükerrer ödeme veya diğer bir neden ile üye işyeri hesabının borç bakiyeye düşmesi halinde ise hesabın borç bakiyeye düştüğü tarihten bu tutarların bankaya tamamen geri ödeneceği tarihe kadar geçen süre için temerrüt faizi uygulanacağı, 13.maddesinde; üye işyerinin banka nezdinde mevcut veya ileride açılacak tüm hesaplardan doğmuş veya doğacak her türlü hak ve alacaklarından bankanın sözleşmeden doğacak alacaklarına yetecek miktarın resen takas mahsup ya da virman suretiyle tahsile tam yetkili olduğunun düzenleme konusu yapıldığı görülmüştür.
Birleşen dosyada … dışındaki diğer davalılar ile … Bankası arasında kredi kartı üyelik sözleşmesinin akdedildiği, kredi kartı üyelik sözleşmesinde kredi kartının kart numarası ve şifrenin üye veya ek kart hamili dışındakiler tarafından kullanılmasının yasak olduğu, bunların her ne şekilde olursa olsun başkaları tarafından kullanılmasından doğacak her türlü hukuki, mali ve cezai sorumluluğu üye ve ek kart hamillerine ait olduğunun düzenlenmiş olduğu görülmüştür.
Bankanın world puan uygulamasına göre kredi kartı sahiplerinin kullanım tutarından %1 inden %40 ına kadar çıkıldığı durumlarda puan verildiği, bu puanların anında alışveriş için para yerine kullanılabildiği, veya ücretsiz uçak bileti alma imkanını sağladığı,kart kullanım tutarının %40ı puan olarak kart sahibine verilirken puan tutarının banka ve üye işyeri arasında yarı yarıya paylaşıldığı, puanın %20sinin banka, %20sinin üye işyeri tarafından karşılandığı, bedava uçak bileti ücretinin 1/3ünün işyeri, 2/3ünün banka tarafından karşılandığı, kazanılan ücretsiz uçak bileti hakkının kart sahipleri tarafından hiçbir kısıtlama olmaksızın 3.kişilere devir etme imkanın bulunduğu, kart hamillerinin kazandıkları puanları bedava uçak bileti kampanyasında kullanmaları halinde bankaca bu puanların farklı bir katsayı ile değerlendirildiği, yaklaşık 2 katı kadar puan kullanma imkanına sahip oldukları, bu nedenle ekstrelerde gözüken puan tutarı ile uçak bileti alımı neticesinde bankada oluşan gider rakamı arasında fark olduğu, 5464 sayılı yasanın 9.maddesi uyarınca; kart çıkaran kuruluşların kart hamilleri talep etmedikçe kart limitlerini arttıramayacaklarının düzenleme konusu yapıldığı, kart sahibinin limit aşımı suretiyle harcama yapmasına bankaca izin verilmemesi gerektiği, … ile işlem yapmış olarak gözüken davalı kredi kartı sahiplerinin aynı işyerinde çalıştıkları, davalı …’ın … adlı işyerinde davalıların kredi kartlarıyla ekstre dönemleri içinde çok sayıda alacak işlemleri yaptığı, postan işlem yapma ve para yatırma işlemlerinin aynı gün içerisinde defalarca tekrarlandığı,aynı veya yaklaşık olarak aynı tutarların pos işleminden sonra hesaba tekrar yatırıldığı ve tekrar kullanıldığı, zaman zaman hesaba borçtan daha fazla para yatırılarak işlemlere devam edildiği, böylece biraz daha ek kullanım imkanı bulunduğu, davalı banka tarafından yapılan kredi kartı limit artışları nedeniyle de kullanım tutarlarının artma imkanı olduğu, davalıların kredi kartı limitlerinde yapılan artışlar ile aylık gelirleri arasındaki farkların izah edilebilecek bir sınırda olmadığı, yapılan çok sayıdaki borç ve alacak hareketlerinin gün içinde ve ekstra dönemi sonunda bakiye üzerindeki etkisi kendiliğinden bertaraf olmakla birlikte zimmet sütununun toplamının kabardığı, zimmet sütunu toplamının da puan hesaplamasında baz oluşturması sebebiyle bu işlemlerin bedava uçak bileti kampanyasında hak kazanmak için hediye puanı üretme amacıyla yapıldığı, bir kart sahibinin kartını gerçek bir alışverişte kullanıp borcunu ertesi gün hatta aynı gün içerisinde geri ödemesinin hatta bu işlemin defalarca tekrarlanmasının hayatın olağan akışı içerisinde mümkün olmadığı, borç alacak hareketleri şeklindeki tutarların devir ettirildikten sonra kart kullanımından dolayı bir ana para borcunun kalmadığı, davacı bankada davalı kart sahiplerinin hesaplarında meydana gelen olağandışı hareketleri algılayacak denetim ve kontrol mekanizmasının bulunmadığı, ayrıca üye işyerinde meydana gelen olağandışı işlemleri ve ani ciro artışlarını algılayacak bir kontrol ve tedbir mekanizmasının da bulunmadığı, …’ın ticari defter ve kayıtlarının çalınması sebebiyle zayi belgesi aldığı, bu nedenle kendisine ait işletmenin ticari defter ve kayıtlarının incelenemediği ancak …’ın firmasının 2003 yılının Ekim ayında kurulduğu, firmada aylık cironun katlanarak olağan şekilde büyümesinin hayatın olağanakışına aykırı olduğu, … tarafından işlemlerin gerçek alışverişlerden kaynaklandığının belgelenemediği, davalı …’ın kredi kartı sahipleri diğer davalılara ait kredi kartları ile onların yerine satış belgelerini imzalayarak banka ile akdedilen üye işyeri sözleşmesi, kredi kartı kurallarına aykırı davrandığı, … tarafından bankaya ibraz edilen faturaların Vergi Usul Hukuku bakımından eksik ve tereddüt doğurucu şekilde düzenlediği, davalı kredi kartı sahiplerinin …’a verdiklerini belirtitkleri kartlarla pos başında birbirini takip eden günlerde hatta gün içinde müteadit defalar tekrarlanarak yapılan işlemlerin gerçek bir satış işlemi olduğunun kabul edilmesinin imkan dahilinde olmadığı, yapılan işlemlerin fektif olduğu, bu işlemler dolayısıyla bankanın zarara uğradığı, üye işyeri sözleşmesinin 16.maddesi kapsamında fiktif işlemleri yapan …’ın bankanın zararından sorumlu olduğu, bankanın talep edebileceği zarar miktarının 2.194.366,90 TL bulunduğu, …’ın hesabından üye işyeri sözleşmesinin 13.maddesindeki rehin, takas, mahsup ve virman hakkına yönelik düzenleme uyarınca yapılan 295.678,88 TL tutarındaki mahsup işlemi sonucunda bankanın talep edebileceği miktarın 1.898.688,02 TL olduğu, diğer kredi kartı sahipleri davalıların menfaat temin ettiklerine ilişkin herhangi bir kesin tespitin olmaması,kredi kartının kullanımında davacı bankanın limit aşımına izin vermesi, kullanım tutarlarının artmasına dolaylı olarak sebebiyet vermesi, işlemlerin olağandışı olduğunu farkedebilecek bir güvenlik ve kontrol mekanizmasının bankada bulunmaması, uçak bileti hakkı devredilirken hiçbir sınırlama getirilmemesi, kontrol yapılmaması ve kullanım organizasyonunu aralarındaki sözleşmeden kaynaklanan ilişki ile Setur firmasına devir etmiş olması sebebiyle davacı bankanın kusurlu olduğu, kredi kartı sahiplerine üyelik sözleşmesinin kredi kartı sahiplerine yüklenebilecek bir kusurun bulunmadığı hüküm vermeye elverişli denetime açık bilirkişi kök ve ek raporu ile anlaşıldığından; asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne, davadan önce davalılar temerrüde düşürülmediğinden 1.898.688,02 TL’nin dava tarihinden itibaren üye işyeri sözleşmesinin 7.maddesinde belirtilen en yüksek kredi faiz oranına bu oranın %50 si ilavesi suretiyle bulunacak oran üzerinden hesap edilen %126 oranındaki temerrüt faizi işletilerek davalı …’tan tahsiline, diğer davalılar açısından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle
Asıl davada;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 44,40 TL’nin, peşin alınan 3.991,70 TL harçtan mahsubu bakiye 3.947,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 23.690,73 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 289,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Birleşen davada;
1-Birleşen İstanbul 7. ATM’nin 2008/59 E. Sayılı dosyasında davanın KISMEN KABULÜNE, 1.898.688,02 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek %126 oranındaki faizi ile davalı …’tan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Birleşen dosyadaki diğer davalılar açısından; davanın REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 129.699,37 TL nispi karar ve ilam harcından başlangıçta yatırılan 26.131,30 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 103.568,07 TL harcın davalı …’tan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 26.131,30 TL harcın davalı …’tan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 78.680,32 TL nispi vekalet ücretinin davalı …’tan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davanın reddedilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince Hesaplanan 4.415,60 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
7-Davalılar …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan toplam 79.234,72 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılara verilmesine, (…’a 158,46 TL, …’a 1.242,29 TL, …’a 1.459,75 TL, …’e 8.630,91 TL, … 2.426,11 TL, …’a 158,46 TL, …’a 1.450,61 TL, …’a 3.931,55 TL, … ‘e 2.584,58 TL, …’ya 2.863,00 TL, … 79,23 TL, … 237,70 TL, …’e 396,17 TL, …’e 554,63 TL , …’a 237,70 TL, …’a 396,17 TL, …’e 1.396,07 TL, …’a 16.456,33 TL, …’a 8.917,70 TL, …’a 158,46 TL, …’e 158,46 TL, …’a 4.644,66 TL, …’a 396,17 TL, …’ya 816,88 TL, …’a 849,35 TL, …’e 158,46 TL, … ‘ya 79,23 TL, … 8.496,98 TL, … 7.917,80 TL, … 1.980,85 TL’den alacaklı olmaları kaydıyla)
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair asıl dava davacısı, birleşen dava davalısı vekilinin, asıl dava davalısı birleşen dava davacısı vekilinin, birleşen dava davalısı ve birleşen davada asilin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.. 27/06/2019

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI

ASIL DAVA
Harç Beyanı
K.H: 44,40 TL
P.H: 3.991,70 TL
İ.H: 3.947,30 TL

Davalı gideri: 289,50 TL

BİRLEŞEN DAVA
Harç Beyanı
K.H: 129.699,37 TL
P.H:26.131,30 TL
B.H: 103.568,07 TL

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.