Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1229 E. 2018/753 K. 29.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1229 Esas
KARAR NO : 2018/753

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/09/2014
KARAR TARİHİ : 29/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketi tarafından … numaralı Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta poliçesi ile sigortala bulunan … plakalı aracın 09/03/2014 tarihinde …’in sevk ve idaresinde iken asli kusurlu olarak … plakalı araca çarpması neticesinde çift taraflı yaralanmalı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza neticesinde müvekkilinin sakat kaldığını, kaza sırasında … plakalı araçta yolcu konumunda bulunduğunu, bu nedenle müvekkilinin kazanın oluşumunda bir kusurunun bulunmadığını, kusurun … plakalı araç sürücüsünde olduğunu, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik 2.000 TL maddi tazminat bedelinin davalı sigorta şirketinden tahsili ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu 09/03/2014 tarihli trafik kazasına karışan … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi tarafından … numaralı poliçe ile 30/06/2013-2014 tarihlerini kapsar şekilde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, poliçe teminatının sakatlanma kişi başına 250.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, ancak teminat bedelinin kusur oranında ödendiğini, dava konusu kazanın meydana gelmesinde müvekkili sigorta şirketine tarafından sigortalanan aracın kusurundan dolayı meydana gelmediğini, öncelikle davada tarafların kusur ve maluliyet oranlarının tespiti gerektiğini, davanın açılmasına müvekkilli şirketin sebebiyet vermediğini, davadan öncede bir başvuru yapılmadığını bu nedenle kaza tarihinden itibaren faiz talep edilmesininde mümkün olmadığını savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizce dava konusu … Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasının celp edilip incelenmesinde, mahkememiz dava konusu kazaya ilişkin olarak yürütülen soruşturma kapsamında kavuşturma yapılmasına yerolmadığına dair karar verilmiştir.
Dava konusu kaza neticesinde davacının maluliyetinin tespiti amacıyla … Adli Tıp Kurumunun 18/10/2017 tarihli raporda; … Devlet Hastanesi 09.03.2014 tarihli genel adli muayene raporunda;hastanın göğüs bölgesinde hassasiyet olduğu, hastanın film ve tahlillerinde sorun olmadığı hastanın gözleme alındığı,hastanın kendi isteğiyle taburcu olduğu, … Üniversitesi Tıp Fakültesi 29.03.2017 tarih,81937033 sayılı Göğüs Cerrahi Anabilim Dalına ait muayene raporunda;araç içi trafik kazasına maruz kaldığı,sağ 3-4 kotta non deplase fraktür mevcut olduğu,SFT:FVC;3.43(%50),FEV;2.61(%42),kişinin geçirmiş olduğu trafik kazası sonrası şu an itibariyle bir patoloji görülmediği,çekilen AC grafisinde sağ diafragma hafif eleve(düzensiz) AC ler ekspanse,hemopnömotoraks görülmediği, 28.03.2017 tarihli Bilgisayarlı Tomografi raporunda;özefagial hiatus düzeyinde mikst tip herni, her iki akciğerde atelektaziler,bronş duvarlarında kalınlaşma,sağ üst 4.kot anteriorunda kırık olduğu,28.03.2017 traihli PA AC grafisinde;sol hiler bölge opasitesinde artış,heterojen radyolüsen alanlar,alt loblarda nonhomojen opasiteler,özefagial hiatusta herni,trakea distal kesiminde açılanma ve basılanma olduğu, dosyaya ekli grafilerin incelemesinde; 09.03.2014 tarihli Toraks BT’de :sağ 3-4.kot anterolateralde kot kırıklarının mevcut olduğu,Göğüs Hastalıkları:09.03.2014 tarihli Toraks BT’de bilateral alt alanlarda opasite artışları mevcut olduğu, hemopnömotoraks ve pnömotoraks görülmediği tespitlere göre; … oğlu, 08.08.1942 doğumlu …’in 09.03.2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı kot kırıkları ile sonuçlanan yaralanması 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 1,5 aya kadar uzayabileceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi Makine Mühendisi ….’ya tevdii edilen dosyaya 17/02/2016 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; dava konusu kazanın 09.03.2014 günü saat 16:40 sıralarında, dava dışı sürücü …; yönetiminde bulunan davalı … Sigorta A.Ş.’ne …. numaralı ZMSS (Trafik) poliçesi ile sigortalı … plakalı … marka otomobil ile …’dan … istikametinde seyri sırasında , 20 nci km deki sağa virajda karşı yönden gelen trafiğe ait sol şeride geçince bu şerit üzerinde …’in sürücüsü olduğu … plakalı … marka otomobil ile çarpışmıştır.
Olaya ait Trafik Kazası ve ifadelere göre oluş şekli açıklanan kaza yeri davacının yolcu olarak bulunduğu … plakalı aracın seyrine göre sağa viraj olup bu virajı takiben sola viraj geldiği, kaza yeri meskun bölge dışı olup yolun genişliği banket dahil 8,0 m, iki şeritli ve İki yönlü trafiğe açık, zemini asfalt, kaza sırasında kuru olduğu, kaza yerinde “tehlikeli viraj” trafik İşaretinin bulunduğu, kaza yerinde tespit edilmiş fren veya lastik izinin bulunmadığı, Trafik Kazası Tespit Tutanağına ait krokide davalı şirkete sigortalı aracın kendi şeridini terk edip karşı taraftan gelen trafiğe ait sol şeride geçtiği ve aracının önü bu şerit üzerinde olacak şekilde kaldığı, davalı şirkete sigortalı aracın sürücüsü …, kazadan sonra Jandarmaca alınan İfadesinde; yanında babası … olduğu halde … plakalı araçla … iline gitmek üzere yola çıktıklarını, … ili … köyü mevkiine geldiklerinde dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu karşı istikamete geçip burada karşıdan gelen araçla çarpıştığı, karşı taraftan gelen … plakalı diğer aracın sürücüsü …; … giderken olay yerinde karşıdan gelen aracın birden Önüne çıkıp aracının sol tarafına çarptığım, araçta bulunan … benzer beyanda bulunup araç sürücünün sağına kaçmaya çalıştığını beyan ettiği, … C.Savcılığınca yapılan kaza soruşturması sonucu, şikayetçi olmadığından “kovuşturmaya yer olmadığı” yönünde karar verilmiştir.
Kaza, …- … yönünde seyreden davalı şirkete trafik poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın sürücüsü …’in olay yerindeki sağa virajda karşı yönden gelen trafiğe ait yol şeridine girmesi sonucu meydana gelmiş olup adı geçen sürücü de dikkatsizliği ve tedbirsizliği sonucu sol şeride geçtiğini bildirdiği, kazada etkili harici faktör olmadığı, oluş şekline göre, kaza davalı şirkete sigortalı aracın sürücüsü …’in birbirini takip eden sağa sola virajların olduğu yo! kesiminde, “tehlikeli viraj” uyarı işaretleri olmasına rağmen. Trafik Kanununun 52 a,b maddesine aykırı olarak gereken dikkat, tedbir ve hızla araç sevk etmeyip viraja girişte yeterli derecede yavaşlamadığı ve karşı yönden gelen trafiğe ait yola girip diğer aracın önünü emniyetsiz şekilde kestiği için Trafik Kanununun 84/g maddesi uyarınca (şeride tecavüz etme) kazada asli ve tam (%100) kusurlu bulunduğu, karşı yönden kendisine şerit üzerinden gelen … plakalı aracın sürücüsü …, şeridine giren davalı şirkete sigortalı aracı fark edince aracında bulunan tanığın beyanına göre sağına kaçmaya çalıştığı, ancak iki araç karşılıklı geldiklerinden ara mesafe kısa sürede kapandığından bu sürücünün kazayı önleme imkanı bulamamış olması mümkün olup kendi şeridi üzerinde çarpmaya maruz kalan bu sürücünün kusursuz sayılmasının uygun olacağı, kazada yaralanan …, … plakalı araçta yolcu olup kazada etkili her hangi bir davranışı yoktur.
Sonuç olarak; davalı şirkete ZMSS (Trafik) Poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın sürücüsü …’in tam %100 kusurlu, karşı yönden gelen … plakalı aracın sürücüsü … ile, … plakalı araçta yolcu olup kazada yaralanan davacı …’in kusursuz olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları ile celp edilen delillerin dosya kapsamında değerlendirilmesi amacıyla bilirkişiler Aktüer … ile Kusur-Hasar uzmanı …’a tevdii edilen dosyaya 09/04/2018 tarihinde tanzim olunan bilirkişi raporunda özetle; 09/03/2014 günü saat 16.40 sıralarında dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobili ile Siirt istikametinden, … istikametine doğru seyri sırasında olay mahalli viraja geldiğinde, sevk ve idare hatası sonucu direksiyon hakimiyetini kaybederek sola yönelmiş hali ile şerit ihlalinde bulunarak karış istikametten gelen sürücü …’in idaresindeki … plakalı otomobil ile çarpıştıkları, çarpışma sonucu … plakalı otomobilde yolculuk yapan davacı …’in yaralanması ile neticelenen dava konusu olay meydana geldiği, olay mahallinde yolun 8mt genişlikte, çift istikametli, sert viraj, zemin asfalt ve kuru, vaktin gündüz, görüş acık, mahal meskun dışı olduğu, olay mahallinde kaza tespit tutanağı tanzim edildiği, olay yeri kaza krokisinde çarpışma noktası dava dışı sürücüsü … idaresindeki … plakalı otomobilin seyir şeridinde işaretlendiği, olay mahallinde sert viraj trafik işaret levhasının mevcut bulunduğu, krokide olay sonrası araçların hasar durumu ile en son duruş şekilleri işaretlendiği, olay mahallinde tanzim edilen kaza tespit tutanağı olay anlatımında, dava dışı … plakalı otomobil sürücüsü …’in 2918 Sayılı K.T.K.unun 84 maddesinin (g) (şeride tecavüz) bendini ihlal ettiği, dava dışı sürücü …’in ise olayda atfı kabil kusurunun bulunmamaktadır.
Dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki otomobili ile seyri sırasında yola gereken dikkatini vermediği, mevcut süratiyle olay mahalli sert viraja geldiği, kural gereği virajlara yaklaşırken hızlarını asgari düşürmeye özen göstermediği, sevk ve idare hatası sonucu direksiyon hakimiyetini kaybederek sola yönelmiş haliyle şerit ihlalinde bulunduğu, karşı istikametten gelen dava dışı otomobil sürücüsünün önünü kapattığı, dikkat ve özen yükümlüğüne aykırı hareket ettiği, 2918 Sayılı K.T.K.unun sürücüler için asli kusurlu hallerin belirtildiği 84 maddesinin kod 7 ( şerit tecavüzü) kurallını ihlal ettiği olayda kusurlu olduğu, dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki otomobili ile normal seyri sırasında olay mahalli sert viraja geldiğinde, seyir istikametine göre karşı yönden sola yönelmiş halliyle şerit ihlalinde bulunarak gelen otomobilin önünü kapatarak idaresindeki araca çarptığı olayda, mevcut şartlarda olayı önlemek bakımından alabileceği bir önlem ve tedbir bulunmadığından dolayı olayda atfı kabil kusuru olmadığı, davacı mağdur yolcu … plakalı otomobilde içerisinde normal yolculuk yaptığı sırada, bu araç sürücüsünün şerit ihlalinde bulunarak karşı yöne geçip bu istikametten gelen otomobil ile çarpışmaları sonucu yaralandığı olayda atfı kabil kusuru bulunmamaktadır.
08.08.1948 doğumlu olan davacı … 09.03.2014 kaza tarihi itibariyle (66) yaşındadır. Yüksek Yargıtay’ ın konuya ilişkin yerleşik içtihatlarına göre kadın-erkek ayrımı yapılmaksızın aktif çalışma devresi sınırı 60 yaş kabul edildiğinden, kaza tarihi itibarıyla (66) yaşında olan davacı pasif emeklilik devresi olduğu, davacı pasif dönemde her hangi bir işte çalışmasa ve emekli olsa dahi ailesinin ve evinin “alış veriş yapmak, ev işlerini yapmak durmak vs” gibi günlük yaşamsal aktivitelerini sürdürektir.
Dava dosyasında mevcut Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunun 18.10.2017 tarihli raporunda; kazalı davacının 09.03.2014 tarihinde maruz kaldığı trafik kazası neticesi meydana geldiği bildirilen arızasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Güce ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri muvacehesinde fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğundan, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı; iyileşme süresinin 09.03.2014 tarihinden itibaren (1,5) aya kadar uzayabileceği belirtildiği, bu kapsamda; 09.03.2014 tarihinden 23.04.2014 tarihine kadar geçen (1,5) aylık tıbbi iyileşme süresinde davacının %100 malul ve iş göremez olduğu kabul edilecektir ve buna göre hesaplama yapılması gerektiği, kazalı pasif devresinde olduğundan, pasif devredeki hesaba esas kazançlar olan AGİsiz yasal asgari ücrete göre değerlendirme ve hesaplama yapılacağı, davacının 09.03.2014 kaza tarihinden itibaren 23.04.2014 tarihine kadar geçen (1,5) aylık işlemiş pasif devredeki net kazancının toplamda 1.148,51 TL dir.
Davacının 09.03.2014-23.04.2014 tarihleri arası geçen (1,5) aylık geçici iş göremezlik döneminde işlemiş pasif devredeki net kazançları değişkenlik gösteren yasal asgari ücretlere göre tespit edilmiş ve başkaca bir artışa tabi tutulmaksızın aynen esas alınmıştır. Ayrıca; Yüksek Yargıtayın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarına göre geçmiş (1,5) aylık işlemiş pasif devredeki maddi zararlar herhangi bir iskontoya tabi tutulmayacağı, davacının (1,5) aylık geçici iş göremezlik dönemindeki % 100 nispetindeki maluliyetiyle orantılı olarak maddi zararının 1.148,51 TL olduğu, davacının 09.03.2014-23.04.2014 tarihleri arası geçen (1,5) aylık geçici iş göremezlik döneminde işlemiş pasif devredeki net kazançları geçmiş dönemi kapsamakta olup, Yüksek Yargıtayın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarına göre geçmiş (1,5) aylık işlemiş pasif devredeki maddi zararlar herhangi bir iskontoya tabi tutulmayacağı, olayın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketine ZMSS poliçesi ile sigortalanmış olan aracın davalı sürücüsü %100 oranında kusurlu olduğundan %100 kusura isabet eden maddi zarar tutarı davacı yararına maddi tazminat olarak dikkate alınacaktır. Başka bir anlatımla, kusur indirimi yapılmayacağı, somut olay iş kazası olmadığı gibi davacı pasif devrede olduğundan ve sürekli iş göremezliği bulunmadığından SGK tarafından davacıya iş göremezlik ödemesi yapması ve sürekli malûliyet geliri bağlanması mümkün olmadığı, bu hususta da bir indirime yer bulunmamıştır. Davacıya davalı ve diğer ilgililer tarafından maddi tazminat ödemesi yapıldığına ilişkin bilgi ve belge bulunmadığından ödeme tenziline yer bulunmamaktadır.
Davacı …’in geçici iş göremezlik nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararı = 1.148,51 TL olduğu, … plakalı araç, 30.06.2013-30.06.2014 vadeli ve zeyilnameye bakılmaksızın 268.000,00 TL teminatlı ZMSS poliçesi ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalandığı, davacının geçici iş göremezliği nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararı 1.148,51 TL olup, 268.000,00 TL tutarındaki sakatlık teminat limitinin altında kaldığı, dava dilekçesinde kaza tarihinden itibaren avans faizi talep edildiği, Karayolları Trafik Kanunun 99.maddesinde; “….MADDE 99- Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren 8 (sekiz) iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar…” hükmünün düzenlendiği, davalı sigorta şirketine dava öncesinde ihtar edildiğine ilişkin dosyada belge bulunmadığı, bu kapsamda davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt başlangıç tarihi 26.09.2014 dava tarihi olduğu, sigorta poliçesinde … plakalı aracın özel otomobil amacıyla kullanıldığı belirtildiğinden işleyecek faiz yasal faizdir.
Sonuç olarak; 09.03.2014 tarihli trafik kazası neticesinde geçici iş göremezlik durumu hasıl olan davacı … ile davalı sigorta şirketi arasındaki uyuşmazlık noktaları yönünden; Dava dışı … plakalı otomobil sürücü …’in olayda % 100 oranında kusurlu olduğu, dava dışı … plakalı otomobil sürücüsü …’in olayda kusursuz olduğu, davacı mağdur yolcu …’in olayda kusursuz olduğu, davacının geçici iş görmezliği nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 1.148,51 TL olduğu, temerrüt başlangıç tarihinin 26.09.2014 dava tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; 09.03,2014 tarihinde dava dışı …’in sevk ve idaresinde olan … plakalı aracın… plakalı araca çarpması sonucu meydana gelen çift taraflı yaralamalı kazada … plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralanması nedeniyle sürekli sakatlığa bağlı tazminat davasıdır.
Dosya kapsamında bulunan 09/04/2018 tarihli makine mühendisi ve aktüer bilirkişi raporuna göre davacı mağdur yolcunun olayda kusursuz olduğu, kaza tarihi itibariyle usulüne uygun şekilde yapılan hesaplama neticesinde davacının zararının 1.148,51 TL olduğu ve temerrüt başlangıç tarihinin dava tarihi işleyecek faizin de yasal faiz olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 1.148,51 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline,
2-Harçlar tarifesine uyarınca alınması gereken 78,45 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan; bilirkişi ücreti, posta, tebligat, müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.622,35 TL yargılama giderinden davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 931,65 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacı tarafın üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT tarifesi uyarınca 1.148,51 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden, reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT tarifesi uyarınca 851,49 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda KESİN olmak üzere karar verildi. 29/06/2018

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.