Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2011/492 E. 2019/587 K. 29.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2011/492 Esas
KARAR NO : 2019/587

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 26/09/2011
KARAR TARİHİ : 29/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; müvekkilinin 10/04/2007 tarihinde davalı şirkette işe başladığını, bu çalışmanın 30/08/2008 tarihine kadar devam ettiğini, müvekilinin tüccar plasiyer olarak görev yaptığını, müvekkilinin aynı davalı şirkette 01/10/2010 tarihine kadar çeşitli tarihlerde sigortalı olarak çalıştığını, davalı şirketin müvekkiline işe girerken teminat senedi adı altında senet alındığını, senet bedelinin 30.000 USD olarak hazırlandığını, vade, alacak, senet borçlu adı, adresi vs kısımlarının boş olduğunu, davalı şirketin işe giren herkesten bu şekilde senet aldığını, müvekkilinin davalı şirketten ayrıldıktan sonra başka şirketlerde çalıştığını ancak davalı şirketin müvekkili hakkında 30.000 USD bedeli ödemesi için ödeme emri gönderildiğini, ödeme tarihi olan 21/07/2010 tarihinde müvekkilinin davalı şirketle hiçbir bağlantısı kalmadığını, müvekkilinin ilgisi bulunmayan faturalar kesildiğini, faturalardaki imzaların müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinden teminat senedi adı altında alınan senedin … 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile icra takibine geçildiğini ancak senedin icra müdürlüğüne teslim edilmediğini ödeme emrinin iptal edildiğini ve senetin sonrasında icra müdürlüğüne teslim edildiğini, yine davalı şirket tarafından müvekkiline 10.000,00 TL üzerinden … 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile icra takibine geçildiğini, kalan 35.941,55 TL üzerinden müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini talep etmekle %40 icra inkar tazminatına, yargılama gider ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak tensip zaptı ve dava dilekçesinin tebliğ edildiği görülmekle, davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; davacının 25/09/2008 tarihinde müvekkili ile olan ticari ilişkisi sonlandırıldıktan sonra takibin başlatıldığı 02/09/2010 tarihine kadar cari hesaba karşılık verdiğini, karşılıksız kalan evrak ile cari hesap borcunu ödemediğini ve icra takibine geçildiğini ve takibin kesinleştiğini, davacının takibin açıldığı tarih itibariyle evrak alınmamış cari hesap borcunun 9.661,15 TL’si karşılığı olmayan 30/08/2008 tarihli 10.000,00 TL bedelli şahsi çeki ve yine karşılığı bulunmayan 10/11/2008 tarihli …’ın keşide ettiği ve davacının ciroladığı 11.000,00 TL bedelli evrakın karşılığı olmadığını, davacının tüm ısrarlara rağmen borcunu ödemediğini, borçlara karşılık olarak icra takibine geçildiğini, davalının müvekkili şirkete işten ayrılış tarihi itibariyle 30.661,15 TL borçlu olduğunun sabit olduğunu beyan etmekle davanın reddine, %40’tan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına, yargılama gider ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Mahkememizce celb edilen … (…) 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davalı/alacaklı hakkında 46.321,98 TL hesap kuru 1 USD = 1,5155 TL olmak üzere 30.000,00 USD Asıl alacak, 565,48 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 30.565,48 USD’nin tahsili için takibe geçildiği ve takibin kesinleştiği görüldü.
Mahkememiz dosyası toplanan deliller ışığında bilirkişi Mali Müşavir …’e tevdii edilmiş olup bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 29/11/2017 tarihli bilirkişi raporunda; Davalı tarafından incelemeye ticari defter sunulmamış olup, … 36 Asliye Ceza Mahkemesinin … dosyası içeriğinde mevcut 27.09.2011 tarihli … LTD ŞTÎ yetkilisi …’un 27/09/2011 tarihli sorgulama tutanağı altında; Müşteri …, …Tic. LTD. ŞTİ. açıklamalı (01/01/2008-19/09/2011) tarih aralığı açıklamalı 3 sayfalık hesap dökümü mevcut olup, sunulan hesap dökümleri uyarınca ilk kaydın 30.04.2008 tarihinde Depodan Satış açıklaması ile kayıtların başladığı, Satış faturalarının açıklamalı borçlandırıcı ve çek, dekont, iade açıklamalı alacaklandırıcı kayıtlar olduğu, en son kaydın 24.10.2008 tarihinde olduğu ve son kayıt sonu bu hesapta 9,661,15 TL borç bakiyesi olduğu mevcuttur. … 36 Asliye Ceza Mahkemesinin … dosyasında … vekili tarafından 21.12.2012 tarihli dilekçe ekinde ve 27.02.2014 tarihli dilekçe ekinde ve dava dosyasında davalı cevap dilekçesi ekinde 055 … açıklamalı … Müşteri no kodlu (01.01.2008-12.05.2012) tarih aralığı açıklamak 3 sayfalık hesap dökümünde 24.10.2008 son kayıt ile … firmasına 9.661,15 TL borçlu olduğu mevcuttur, yine … ifade tutanağında 10/11/2008 tarihli 11.000,00 TL tutarlı ve 30/08/2008 tarihli 10.000,00 TL tutarlı çeklerin karşılıksız çıkması nedeniyle çekleri tahsil edemediği, çeklere ilişkin şikayette bulunmadığı ve icra takibi yapmadığı, çek asıllarının halen kendi ellerinde olduğu hususlarını beyan ettiğinin mevcut olduğunu, dosyada yapılan inceleme ve tespitler yukarıdaki şekilde olup davacının borçlu olmadığının tespitine ilişkin hususlarda karşılıklı ileri sürülen ve Ceza Mahkemesine de konu olan durumlarda ve hukuki delillerin takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere davacının davalı ile girdiği ilişkide kabul ettiği 10.000 TL borcun dosya içerisinde sunulan davalı şirkete ait muavin dökümünde de yukarıda tespit edildiği gibi 9.661,15 TL tutar olarak mevcut olduğu, tespit edilen dışında taraflar arasındaki ticari ilişkinin borç alacak durumunun tespit edilebileceği senet ile ilgili alacak borç durumunun, senet bedelinin tevsikine yarar temel ilişki içerisindeki ilgili kayıtlar alacaklı tarafından sunulmamakla, davacının kabulü ve davalının ticari kayıtlarına ilişkin dosya içeriği tespit edilen borç alacak dökümü/ekstresi kapsamında kabulün dışındaki senet tutarı üstündeki borcun belirlenmesinin dayanakları olmadığı, belirlenenlerin nihai takdirin Sayın Mahkemeye ait olacağı sonucuna varıldığını beyan etmekle sonuç olarak; Dosya, içeriği alacak borç ile ilgili sunulanlar yukarıdaki şekilde incelenmiş olup hukuki tavsif taraf iddia ve savunmalarına ilişkin Sayın Mahkemeye ait olacak olup dosyada davalının davacıdan borç alacak durumunu gösterir ekstresinde davacının 9.661,15 TL tutarda bakiye borçlu kaldığı hususu belirlenmiş olup, senet bedeli kadar borcun mevcudiyetine dair başkaca tespite yarar kayıt sunulmamış olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; davacı keşidecinin … 3. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takibe konu 30.000 USD bedelli 21/07/2010 vade tarihli bono nedeniyle davalı lehtar … Ltd. Şti.’ne bono bedelinin 35.941,55 TL sinden borçlu olunmadığına dair açılan menfi tespit davasıdır.
… 3. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası incelendiğinde keşidecinin davacı olduğu, lehtarın davalı şirket olduğu, takibin 30.000 Dolar asıl alacak ve 565,48 Dolar işlemiş faiz olmak üzere 30.565,48 Dolar üzerinden başlatıldığı, takip çıkışı karşılığı TL karşılığının 46.321,98 TL olduğu görülmüştür.
Dosyamız arasına celp edilen … 36. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas, … karar sayılı ilamının gerekçesine göre sanık …’un katılan iş bu davada davacı ile tüccar pilasiyel ilişkisinin bulunduğu, bu ilişki nedeni ile 30.000 USD tutarlı bono’nun teminat senedi olarak katılan davacı tarafından sanık …’e verildiği, 11.000 ve 10.000 TL tutarlı 2 adet cirosu bulunan çeklerin bulunduğu, buna karşılık olarak takibe konulduğu, her ne kadar sanık …’un cari hesapla çalıştığı, katılanın başka borcu olduğunu savunmuş ise de senet bedelinin katılan davacının borç tutarından fazla olduğu, bedelsiz senedin kullanma suçunun oluştuğu, sanıklar …, …, …ve …’un fatura ve sevk irsaliyelerini katılan adına birden fazla ve birlikte düzenlemek ve kullanmak suretiyle üzerlerine atılı özel belgede sahtecilik suçunu işledikleri iddia, sanıkların ikrarından anlaşıldığı gerekçesiyle sanık … hakkında bedelsiz senedi kullanmak hakkında 6 ay hapis ve 5 gün adli para cezasının ve diğer sanıklarla birlikte sanık … hakkında özel belgede sahtecilik suçundan verilen 1 yıl 3 ay hapis cezasının CMK 231/5 gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, … 20. Ağır Ceza Mahkmesesinin … D.iş sayılı dosyası ile sanık …’un HAGB kararına yapılan itirazın kabul edildiği, bunun üzerine yeni esas alınan … 36. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/185 esas, 2014/439 karar sayılı dosyasından verilen gerekçeli kararda sanık … hakkında bedelsiz senedi kullanma suçundan ve özel belgede sahtecilik suçundan verilen cezaların CMK 231/5 gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, karara yapılan itirazın … 9. Ağır Ceza Mahkemesinin … D.İş. sayılı dosyası ile reddedilerek her iki suçun 02/02/2015 tarihinde sanık Adem Kor yönünden kesinleştiği, diğer sanıklar yönünden ise kararın 04/06/2014 tarihinde kesinleştiği anlaşıldı.
Kesinleşen ceza mahkemesi kararına göre 30.000 USD bedelli bononun teminat senedi olarak katılan davacı tarafından bu dosyadaki sanık Alim’e verildiği, 11.000 TL ve 10.000 TL bedelli tutarlı cirosu bulunan çeklerin bulunduğu (mahkememiz kasanının 13623 sırasına kayıtlı davalı vekilince dosyaya sunulan çek asılları incelendiğinde 11.000 TL bedelli çekin süresinde bankaya ibrazına rağmen ödemeden men kaydı bulunduğundan ve 10.000 TL çekin ise ibraz kaydının bulunmadığı görülmüştür.), bu borçlara karşılık 30.000 USD bedelli bononun takibe konulduğu anlaşılmış olup, ceza dava dosyasından yapılan iş bu maddi vakıa tespitinin mahkememizi bağlayacağı anlaşılmış olup yine mahkememiz dosyasında alınan mali bilirkişi raporunda yapılan hükme elverişli tespit gereğince davacının davalı şirkete 9.661,00 TL borcunun bulunduğu anlaşılmış olmakla davacının davalı şirkete aslında 30.661,00 TL (11.000 TL + 10.000 TL + 9.661,00 TL) borcu bulunduğu anlaşılmakla takipteki 46.321,98 TL’den bu miktarın düşümü neticesinde davacının takibe konu teminat amacıyla alındığı kesinleşen ceza dosyası ile sabit olan bono nedeniyle davalıya 15.660,98 TL miktar kadar borçlu olmadığı kanaatine varılarak davanın kısmen kabulü ile davacının … 27. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında takibe konu bono nedeniyle davalıya 15.660,98 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı …’nın takibe konu bonoda keşideci olduğu, davalının ise lehtar olduğu ceza dosyasındaki yukarıda belirtilen gerekçelerle kesinleşen maddi vakıalar nedeniyle takibe konu miktar kadar davacı borçlunun borçlu olmadığını bile bile bonoyu davalının takibe koymuş olması nedeniyle takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılmakla kabul edilen miktar üzerinden (15.660,98 TL) %40 kötü niyet tazminatı olan 6.264,39 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının kötüniyet tazminatı talebinin davacının davasında kısmen haklı olduğu ve takibe konu bono miktarı kadar borçlu olmadığı anlaşılmakla reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davacının … 27. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında takibe konu bono nedeniyle davalıya 15.660,98 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen miktar üzerinden (15.660,98 TL) % 40 kötü niyet tazminatı olan 6.264,39 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.069,80 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 533,75 TL harçtan mahsubu ile bakiye 536,05 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineyi irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 533,75 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.439,00 TL yargılama giderinin davanın kabulü reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 627,02 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
Bakiye kısmın davacının üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
8-Karar kesinleştiğinde … numarası ile mahkememiz kasasına kaydı yapılan çek asıllarının davalı tarafa iadesine,
9-Karar kesinleştiğinde … 36. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının ilgili mahkemesine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/05/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸
“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”