Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/7 E. 2022/146 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/368 Esas
KARAR NO : 2022/135

DAVA : Marka Hakkına Tecavüzün, Durdurulması, Giderilmesi,
DAVA TARİHİ : 15/09/2021
KARAR TARİHİ : 04/11/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka Hakkına Tecavüzün, Durdurulması, Giderilmesi, davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dilekçesinde özetle: Müvekkillerinin … ‘nde muhkim bir şirket olmakla birlikte Türkiye’de herhangi bir ikamet adresi bulunmadığını, … Gümrük Müdürlüğü ambarında bulunan 13 adet matkapın tamamen taklit ve sahte — ürünler olduğunu, Ürünlerin, içerisinde herhangi bir fatura olmadığını, ürün kutusunun … kurumsal standardında olmadığını, … üzerindeki … yazısının adi sticker ile yazılmış olduğunu, ürün Üzerinde … yerine … yazdığını, makinenin iç aksamının kalitesiz olduğunu, bu sahte ürünlerin piyasaya verilmesi sonucunda elektriğe dayalı çeşitli kazalar olabileceğini, sahte olan bu mallara el konulup imha edilmesini talep ettiklerini beyan etmişlerdir.
Davalılar cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekili dilekçesinde özetle: Davalılar cevap dilekçesinde özetle: kendilerinin seyyar satıcı olduklarını, seyyar tekstil ürünleri sattıklarını, pandemi sürecinde işlerinin kötü olması nedeniyle uygun fiyatlı gördükleri bu ürünleri bir işportacıdan aldıklarını, ürünlerin taklit ürün olup olmadığını bilmediklerini, ekonomik sıkıntıdan kurtulmak amacıyla bu 13 adet matkabı aldıklarını, satın alırken markasına modeline çok dikkat etmediklerini, bu malların devamının olmadığını, ürünü taklit etme amaçlarının olmadığını, söz konusu matkapları satamadan el konulduğunu, zaten kötü olan ekonomik durumlarının bu nedenle daha da kötü olduğunu, taklit ürün satma niyetlerinin olmadığını, kendilerininde maddi olarak mağdur olduklarını beyan etmişlerdir.
Dosyada taraflarca bildirilen tüm deliler toplanmış, özel ve teknik bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi raporu alınmıştır.
… Asliye Hukuk Mahkemesinden alınan 26/09/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle ; davalıda arama neticesinde ele geçirilen … Gümrük Müdürlüğünde incelediğimiz ürünler potansiyel ortalama tüketicilerin zihninde davacıya ait mal/hizmetleri satın aldıkları fikrini oluşturacakları, keşif esnasında incelenilen ürünler üzerinde yer alan “…’ markası herhangi bir yenilik ve ayırt edicilik unsuru olmaksızın kullanıldığından; potansiyel ortalama tüketici kitlesi tarafından iltibasa yol açacak nitelikte olduğu, fiil/fillerinin 22.12.2016 tarihli 6769 sayılı Sinai Mülkiyet Kanunu kapsamında marka hakkına tecavüz olarak değerlendirilebilineceği, görüş ve kanaati bildirilmiştir.
KANAAT VE GEREKÇE
İşbu dava 6769 sayılı SMK hükümleri uyarınca açılmış, Marka Hakkına Tecavüzün, Durdurulması, Giderilmesi talepli davadır.
6769 Sayılı SMK’nın 29. maddesinde öngörülen marka hakkına tecavüz sayılan fiiller şu şekilde düzenlenmiştir.
a)Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7 nci maddede belirtilen biçimlerde kullanmak.
b)Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek.
c)Markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak.
6769 Sayılı SMK m. 29/l-(b) hükmü uyarınca markanın hak sahibinin izni olmaksızın aynı veya ayırt edilemeyecek şekilde benzerinin kullanılması yoluyla taklit edilmesi doğrudan marka tecavüzü olarak öngörülmüştür.
Bununla birlikte tescilli marka ile aynı olan işaretin tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması da marka tecavüzü olarak öngörülmüştür (SMK m, 7/2-(a)), Öte yandan tescilli marka ile aynı veya benzer olan ibarenin tescilli markanın kapsadığı aynı veya benzer mal ve hizmetlerde kullanılması durumunda halk nezdinde karıştırılma ihtimalinin söz konusu olması halinde ilgili kullanım marka hakkına tecavüz teşkil edecektir (SMK m. 7/2-(b)).
Öte yandan, markanın Türkiye’de belirli bir tanınmışlığa ulaşmış olması halinde, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ibarenin aynı, benzer veya farklı mal ve hizmetlerde kullanılmasına bakılmaksızın, kullanım marka tecavüzü teşkil edecektir (SMK m. 7/2-(c)).
Somut olaya dönüldüğünde, davacıya ait … ibareli … sayılı markanın tanınmış marka olduğu, bilirkişilerce hazırlanan 26/09/2022 tarihli raporda … Gümrük Müdürlüğünde yapılan inceleme sonucunda davalıya ait ürünler üzerinde yer alan … ibareli markanın yenilik ve ayırt edicilik unsuru olmaksızın kullanıldığı, ortalama tüketici kitlesi tarafından iltibasa sebebiyet verdiğine ilişkin tespit ve değerlendirmeler neticesinde davacı markasının Türk Patent ve Marka Kurumunda davalının faaliyet alanlarında tescilli olması, tescilin ve davacının ticari faaliyetinin ülkemizde ve dünyada yaygınlığı, taklit olarak kullanılan marka görsellerinin davacılara ait tanınmış markaların birebir aynısının ürünler üzerinde kullanılmış olmasının marka hakkına tecavüz oluşturduğu sonucuna varılmıştır.
Tüm bu açıklamalar muvacehesinde toplanan deliller, Gümrük kayıtları ve denetime elverişli 26/09/2022 tarihli bilirkişi raporu bir bütün olarak dikkate alındığında davanın kabulü cihetine gidilerek … Gümrük Müdürlüğünün … sayı başlıklı yazısına konu dava konusu … marka 13 adet matkap cinsi eşyanın sahteliğinin tespiti ile davalılar kullanımlarının davacıya ait marka hakkına tecavüz teşkil etmesi nedeni ile işbu tecavüzün durdurulmasına, giderilmesine, marka hakkına tecavüz teşkil eden ürünlere el konulmasına ve imhasına dair karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ İLE, … Gümrük Müdürlüğünün … sayı başlıklı yazısına konu dava konusu … marka 13 adet matkap cinsi eşyanın sahteliğinin tespiti ile davalılar kullanımlarının davacıya ait marka hakkına tecavüz teşkil etmesi nedeni ile işbu tecavüzün durdurulmasına, giderilmesine, marka hakkına tecavüz teşkil eden ürünlere el konulmasına ve imhasına,
2-Teminatın karar kesinleşmeden davacı yana iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 80,70 TL karar harcından peşin yatırılan 59,30 TL’nin mahsubu ile kalan 21,40 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına hesap olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan: 3.000,00 TL bilirkişi ücreti, 505,60 TL posta gideri ve 200,00 TL ATGV araç ücreti olmak üzere toplam 3.705,60 TL ve 690,50 TL harç (peşin+başvuru+keşif) olmak üzere toplam 4.396,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne, davalının yokluğunda verilen (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/11/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza