Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/25 E. 2022/154 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/25 Esas
KARAR NO : 2022/154

DAVA : Patent (Tecavüzün Mevcut Olmadığının Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 16/02/2022
KARAR TARİHİ : 06/12/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Patent (Tecavüzün Mevcut Olmadığının Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil firma, “…” ticari isimli ürünü geliştirdiğini, bu süreçte ürüne ilişkin yapılan patent araştırmasında davalı yana ait bulunan … ve … sayılı patentlerin varlığını tespit ettiğini, söz konusu patentlere tecavüzün olmadığının tespiti için işbu davayı açmak gereğini duyduklarını, … sayılı patent, …sayılı Avrupa Patentinin, … sayılı patent, … sayılı Avrupa Patentinin ve … sayılı patent de, … sayılı Avrupa Patentinin validasyonu olarak Türkiye’de koruma altında olduğunu, müvekkiline ait ruhsat başvuru dosyalarının tarafınca dosyaya ibrazı öncesinde gizlilik kararı ile söz konusu belgelerin kasaya alınmasını, müvekkile ait ve dava konusu edilen “…, ticari isimli ürünün, davalı yan adına koruma altına alınmış olan …, … ve … sayılı patent belgeler unsurlara tecavüz etmediğinin tespitini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı …Şirketi (”bundan sonra “davacı yan” olarak anılacaktır), … (“bundan sonra “…” olarak anılacaktır”) isimli ilaçlarının müvekkilin …, …, … sayılı patentlerine tecavüz etmediğinin tespiti istemiyle müvekkil … (“bundan sonra “Müvekkil” olarak anılacaktır”) aleyhine bu davayı ikame ettiğini, dava dilekçesi müvekkil şirkete uluslararası tebligat yoluyla 23 Mayıs 2022 tarihinde tebliğ edildiğini, Mahkeme talebimiz üzerine 27.05.2022 tarihli ara kararı ile iki haftalık yasal cevap süremizin cevap süremizin bitiminden itibaren başlamak üzere 1 ay süre ile uzatılmasına karar verildiğini, işbu dilekçe ile süresi içerisinde cevapları sunduklarını, savunma hakkının layık-ı veçhile kullanabilmemiz için ve ihtilafın esasına ilişkin savunmamızı yapabilmemiz için, davacı yanın … adlı ürünlerine ait ruhsat dosyaları üzerinde inceleme yapılması hususunda karar verilmesini, davacı yanın dosya kapsamına sunacağını beyan ettiği uzman görüşünün, sayın mahkemenizce gizli kayıtlı olarak mahkeme kasasına alınması halinde uzman görüşünün tarafımızca incelenmesi konusunda karar verilmesini, nihai olarak davanın reddini, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı yana yükletilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
KANAAT VE GEREKÇE
Dava konusu uyuşmazlık, davacıya ait “…” ürününün, davalı adına tescilli bulunan … ve … numaraları ile tescilli patent haklarına tecavüz teşkil etmediğine ilişkin menfi tespit davasıdır.
Davalı vekili 02/12/2022 tarihli dilekçesinde davayı kabul ettiğine dair dilekçe sunduğu anlaşılmıştır.
HMK’nın 308 ve devamı maddelerinde davanın kabulü ve şekli açıkça belirtilmiştir. Buna göre “Madde 308- (1) Kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir. (2) Kabul, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur. Madde 309- (1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.(2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (3) Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. (4) Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Madde 310- (1) Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Madde 311- (1) Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir. Madde 312- (1) Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir. (2) Davalı, davanın açılmasına kendi hâl ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmez.”
Tüm dosya kapsamı, izahı yapılan mevzuat kapsamında bir arada değerlendirildiğinde; davalının vaki kabulü dikkate alınarak davacının açmış olduğu davanın talep gibi kabulüne karar vermek gerekmiş, yargılama harç ve giderleri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ İLE, davacıya ait “…” isimli dava konusu ürünün davalıya ait …, …ve …sayılı patent haklarına TECAVÜZ OLUŞTURMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 179,90 TL karar harcından peşin yatırılan 80,70 TL’nin mahsubu ile kalan 99,20 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı ve davalı tarafın vekalet ücreti ve yargılama masrafı talebi bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne davalı vekilinin yokluğunda, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.06/12/2022 09:41:57

Katip
e-imza

Hakim
e-imza