Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/229 E. 2023/168 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/229 Esas
KARAR NO : 2023/168

DAVA : Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Manevi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 22/12/2022
KARAR TARİHİ : 15/06/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Manevi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkile ait TPMK nezdinde tescilli bulunan … tescil numaralı Sehpa tasarımların davalı tarafından birebir aynı veya ayırt edilemeyecek şekilde benzer sattığını ve pazarladığını, tasarım tecavüzü gerçekleştirdiğini, tarafların mal ve hizmetleri ile hedeflenen halk kitlesinin birebir aynı olması ve davalının ihlallerinin kasıttı eylem teşkil etmesi nedeniyle şimdilik fazla iliskin haklarımız saklı kalmak kaydıyla davalının müvekkile ait … tescil numaralı tasarımına tecavüz gerçekleştirdiğinin tespitini, men’ini, ref’ini, belirsiz alacak niteliğinde olmak ve gerekirse dava sonlandırılmadan arttırılmak üzere şimdilik fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla 20.000.-TL maddi , 10,000.-TL manevi olmak üzere toplam 30.000.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, tazminat hesaplamasının SMK 151/2-b maddesine göre davalının elde ettiği net kazanca göre yapılmasını, davalı adresinde yaptırdığımız delil tespitinde müvekkile ait tescilli tasarım olan … tescil numaralı tasarımların aynı veya ayırt edilemeyecek derecede satılıp pazarlandığının ve davalının bu eyleminin tasarım tecavüzü teşkil ettiği hususunun … 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi … D.İŞ sayılı raporu ile ispatlanmış olması nedeniyle Mahkemenizce teminatlı veya teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilerek SMK 149 gereğince delil tespiti anında davalı adresinde bulunan … tescil nolu Sehpa tasarımların davalı tarafından aynı ve ayırt edilemeyecek kadar benzerinin üretilmesinin, piyasaya sunulmasının, satılmasını, pazarlanmasının ve ticaret alanına çıkarılmasının engellenerek toplatılmasına ve yediemine teslimini, masrafı davalıya ait olmak üzere davanın sonunda verilecek hükmün ilanına karar verilmesini, delil tespiti ve işbu esas davaya ilişkin yargılama gideri ve avukatlık ücretlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini, huzurdaki dava müvekkil …’a yönlendirilmiş olup iddia olunan tasarım tecavüzü eyleminin kendisi tarafından gerçekleştirildiği iddia edilmiştir fakat müvekkil …, tasarım hakkına tecavüz ettiği iddia olunan … firmasının sahibi, ortağı veya yetkilisi olmadığını, işbu sebeple huzurdaki davada taraf sıfatı bulunmadığını, müvekkil …, …. isimli şahıs şirketinde uzun süredir çalışan SGK’lı bir işçi oludğunu, huzurdaki davanın kendisine yöneltilmesi kendisini de son derece şaşırtmıştır zira tüm resmi kayıtlarda ve davacı tarafın bilgisi dahilinde de olduğu üzere …, … firmasının sahibi olmadığı gibi şirket yetkilisi de olmadığını, SGK Uzun Vade Hizmet Dökümü ile sabit olduğu üzere … şirket sahibi veya yetkilisi olmayıp SGK’lı bir çalışan olduğunu, ilgili dökümdeki işyeri ünvanları incelendiğinde davaya konu işyerinin … olduğu anlaşıldığını, davacının talep ettiği alacaklar zamanaşımına uğradığını, müvekkil, dava konusu tasarımı kullanmadığını, …, bahse konu tasarımı kötü niyetli davacı tarafından tescil edilmeden önce ürettiğini, kullandığını ve kamuya sunduğunu, davacı tarafından rekabetin önlenmesi için kötü niyetle tescil yapıldığını, bu tescil konusunda müvekkil bilgilendirilmediğini, müvekkilin konuya ilişkin bilgisi olmasına müteakip konu tasarıma ilişkin Sehpa üretimi ve satışı yapılmadığını, müvekkilin tasarımları dava konusu tasarımdan farklı olduğunu, davacının tazminat taleplerinin herhangi bir hukuki dayanağı bulunmadığını, davacının ihtiyati tedbir talebinin haksız olduğunu, daha önce alınmış bulunan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, hükme esas alınamayacağını, işbu haksız ve hukuki mesnetten yoksun haksız davanın esastan reddini, ihtiyati tedbir talebinin reddini, verilmiş tedbir kararlarının kaldırılmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANAAT VE GEREKÇE
Dava konusu uyuşmazlık, Endüstriyel Tasarım (Maddi Tazminat İstemli), Endüstriyel Tasarım (Manevi Tazminat İstemli) istemine ilişkindir.
TPMK kayıtlarının incelenmesinde, … başvur ve tescil numaralı çoklu tasarımların … sınıflarında davacı adına 23/09/2021 tarihinde tescil edildiği görülmüştür.
Davacı tarafça, uyuşmazlık konusu olan tecavüz iddiasının davalı … tarafından gerçekleştirildiği buna bağlı olarak yargılamanın kendisine yöneltildiği görülse de, davalı tarafça sunulan cevap dilekçesinde davalı olarak gösterilen …’ın … isimli şirkette sigortalı çalışan olduğu, …’ın firma sahibi olmadığı gibi şirket yetkilisi de olmadığı, davaya konu iş yerinin dava dışı …’e ait olduğu,işbu dava yönünden davalının taraf sıfatı bulunmadığından davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddini talep ettiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesi ekinde sunulan SGK Sigortalılık Hizmet ve Tescil kaydının incelenmesinde, davalının sigortalı çalışan olduğu, Esnaf ve Sanatkarlar Odasına ait sicil gazetesinden de görüldüğü üzere iş yerinin dava dışı … ait olduğu görülmektedir. Kaldı ki davacı tarafça da cevaba cevap dilekçesinde dava öncesi davalı adresinde yapılan delil tespiti işleminde adresin … 1.fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi … d.iş sayılı tespit dosyasında … isimli kişiye ait olduğunun tespit edilmesi ve örnek kaşe fotoğrafının da dosyaya alınarak raporda yer verilmesine rağmen tarafımızdan maddi hata ile delil tespiti dava dilekçemizde yer alan karşı taraf … isminin hataen dilekçeden kaldırılmadan … isimli şahsa ana dava dilekçesinde davalı olarak hataen yer verilmesi nedeniyle HMK 124/3 gereği davalı olarak taraf değişikliği yapılması ve bu talebin kabul edilebilir ve dürüstlük kuralına aykırı olmayan bir maddi hatadan kaynaklanması nedeniyle … isimli şahsın davalı olarak dosyadan kaldırılması ve …isimli kişinin dosyaya davalı olarak kaydının yapılması talebini içerir beyanda bulunduğu görülmüştür.
Taraf ehliyeti, 6100 Sayılı HMK’nın 50. maddesinde açıkça düzenlenmiş olup, bir davada taraf olabilme yeteneğini ifade eder. Taraf ehliyeti, medeni (maddi) hukuktaki TMK’nın 8. maddesinde düzenlenen medeni haklardan yararlanma (hak) ehliyetinin usul hukukunda büründüğü şekil olarak anlaşılmalıdır. Davacının gerçek kişi ise sağ olması, tüzel kişi ise tüzel kişiliğinin bulunması taraf ehliyeti ile ilgili olup 6100 Sayılı HMK’nın 114/1-d maddesi gereğince dava şartlarındandır.Dava şartlarının varlığının yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerekir.
Taraf sıfatı bir başka deyişle husumet ehliyeti, dava konusu hak ile kişiler arasındaki ilişkiyi ifade eder. Sıfat, bir maddi hukuk ilişkisinde tarafların o hak ile ilişkisinin olup olmadığının belirlenmesi anlamına gelir. Davacı sıfatı, dava konusu hakkın sahibini, davalı ise dava konusu hakkın yükümlüsünü belirler. Uygulamada davacı sıfatı, aktif husumeti, davalı sıfatı ise pasif husumeti karşılayacak şekilde değerlendirilmektedir. Dava konusu şey üzerinde kim ya da kimler hak sahibi ise davayı bu kişi veya kişilerin açması ve kime karşı hukuki koruma isteniyor ise o kişi veya kişilere davanın yöneltilmesi gerekir. Taraf sıfatının bu anlamda önemli özelliği ise def’i değil itiraz niteliğinde olması nedeniyle taraflarca süreye ve davanın aşamasına bakılmaksızın her zaman ileri sürülebileceği gibi taraflar ileri sürmemiş olsalar bile mahkemece resen nazara alınması gereklidir.
HMK 124/3.maddesine göre ise; maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. HMK 124/4.maddesinde de; “Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder.” şeklinde düzenlenmiştir.
Davadan önce davacı tarafça … 1.Fkri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin… D.iş sayılı tespit dosyasında, dava konusu iş yerinin … isimli kişiye ait olduğunun tespit edilmesi ve örnek kaşe fotoğrafının da dosyaya alınarak raporda yer verilmesine karşın davacı tarafça da ifade edildiği üzere sehven davanın …’a karşı yöneltilmesinin kabul edilebilir bir yanılgıya dayanamayacağı Değişik İş dosyasında yapılan tespitlerin karışıklığa sebebiyet verecek maddi bir hata içermediği, HMK md. 124/3 kapsamında taraf değişikliği talebine davalı tarafça da muvafakat edilmediği gözetilerek davacının cevap dilekçesi ve duruşmada beyan ettiği iradi taraf değişikliği bakımından şartların oluşmadığına kanaat getirilerek davalı yanın husumet itirazı yerinde görülmüş ve davanın husumetten reddine karar verilerek yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm oluşturmak gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 179,90 TL karar harcından peşin yatırılan 512,33 TL’nin mahsubu ile kalan 332,43 TL bakiye karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7. maddesi uyarınca reddedilen tespit talebi yönünden ön inceleme aşamasında karar verildiği için davalı vekili yararına hesap olunan 7.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2 maddesi uyarınca reddedilen maddi tazminat miktarı yönünden davalı vekili yararına hesap olunan 3.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2 maddesi uyarınca reddedilen manevi tazminat miktarı yönünden davalı vekili yararına hesap olunan 1.600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.15/06/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸