Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/197 Esas
KARAR NO : 2022/150
DAVA : Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 10/11/2022
KARAR TARİHİ : 21/11/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar tespit – tedbir talep edenler vekili dilekçesinde özetle: Müvekkillerine ait tescilli ve tanınmış …, …, …, … ve … marka ve logolu ürünlerin karşı yanın işyerindeki raflarda sıralı, satışa hazır vaziyette bulunan ürünler üzerinde yetkisiz ve ayırt edilemeyecek derecede benzer şekilde kullanıldığını, taklit etmek suretiyle müvekkillerinin marka haklarına tecavüz eden aleyhine tespit – tedbir talep edilen karşı yanın işyerinde bilirkişi marifeti ile yerinde inceleme yapılmasını, bu kullanımın 6769 sayılı SMK gereği marka haklarına tecavüz teşkil ettiğinin tespitini, ilk tespit sırasında taklit ürünlerden birer adetinin dosyaya alınmasına, taklit ürünlerin kaçırılma yok edilme olasılığı gözönüne alınarak tedbiren yedd-i emine teslimini, taklit ürünlerin detaylı olarak fotoğraflanmasını, olayın gerektirdiği güvenlik tedbirlerinin alınması için emniyet birimlerinden yardım alınması hususunda bilirkişiye yetki verilmesini, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu uyarınca delillerin ortadan kaldırılması ihtimaline karşı ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş olmakla, dosya incelendi.
İş bu talep HMK 400. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gereken delil tespitine ilişkindir.
HMK’nın delil tespitine ilişkin 400. maddesine göre “(1)Taraflardan her biri, görülmekte olan bir davada henüz inceleme sırası gelmemiş yahut ileride açacağı davada ileri süreceği bir vakıanın tespiti amacıyla keşif yapılması, bilirkişi incelemesi yaptırılması ya da tanık ifadelerinin alınması gibi işlemlerin yapılmasını talep edebilir. (2)Delil tespiti istenebilmesi için hukuki yararın varlığı gerekir. Kanunda açıkça öngörülen hâller dışında, delilin hemen tespit edilmemesi hâlinde kaybolacağı yahut ileri sürülmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ihtimal dâhilinde bulunuyorsa hukuki yarar var sayılır. “
Her ne kadar talep esas kaydı olarak girilmiş ise de talebin HMK 400 kapsamında delil tespitine ilişkin olduğu dava mahiyetinde olmadığı anlaşılmakla talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına esasın bu şekilde kapatılmasına karar verilmesi gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Tespit isteyen vekili tarafından her ne kadar esas dava olarak tevziden işbu dava açılmışsa da; talebin HMK 400 kapsamında değişik iş üzerinden değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla talep hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Esas defterinin bu şekilde kapatılmasına,
3-Talep halinde dosyanın değişik iş esasına kayıt edilmek üzere tevzi bürosuna iadesine,
4-Alınması gereken 80,70 TL karar harcı, peşin yatırıldığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Dair taraf vekillerinin yokluğunda (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.21/11/2022
Katip …
¸
Hakim …
¸