Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/72 E. 2021/20 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/72 Esas
KARAR NO : 2021/20

DAVA : Tasarım Hakkına Tecavüzün Engellenmesi, Yasaklanması, Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 11/09/2018
KARAR TARİHİ : 23/11/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Tasarım Hakkına Tecavüzün Engellenmesi, Yasaklanması, Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkilinin 2011 yılından beri tekstil sektöründe faaliyet gösterdiğini, … numaralı tasarım tescil belgesi ile “…” markasının müvekkili adına tescilli olduğunu, davalı şirketin müvekkiline ait tasarım ürünlerini taklit ederek satışa sunduğunu, bu durumun haksız kazanç teşkil ettiğini, … 2.FSHHM’nin…D. İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ile iddialarının haklılığının tespit edildiğini, davalı taraf ile haksız fillerine son verilmesi için yapılan görüşmelerin sonuçsuz kaldığını, davalının eylemlerinin müvekkilinin tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini belirterek, davalının tasarım hakkına tecavüz oluşturan eylemlerinin engellenmesine ve yasaklanmasına, 2.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; davacıya ait tasarımların SMK’da belirtilen yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını taşımadığını, … 2.FSHHM … Değişik İş dosyasında alınan bilirkişi raporu ile işbu davanın konusunun farklı tasarımlar olduğunu, müvekkilinin ürünleri ile davacı tarafın ürünlerinin birbirlerinden farklı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyada taraflarca bildirilen tüm deliller toplanmış, özel ve teknik bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememize sunulan bilirkişi raporunda özetle ; davalının, davacıya ait … nolu tasarım tescilinde yer alan …ve …sıra numaralı ürünlerin aymısımı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini ürettiği ve sattığı, davalının, davacıya ait … no.lu tasarım tescilinde yer alan…ve… sıra numaralı ürünlerin aynısını veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini ürettiği ve sattığı, Davacıya ait …no.lu tasarım tescilinde yer alan …sıra numaralı ürünün şüpheye yer bırakmayacak düzeyde benzerlik değerlendirmesi için dosyada yer alan görselin yeterli olmadığı, davalının, davacıya ait … no.lu tasarım tescilinde yer alan …, …, .. ve … sıra numaralı ürünlerin aynısını veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmediği ve satmadığı, davacının tasarımlarının yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına haiz olduğu, görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememize sunulan mali bilirkişi raporunda özetle ; davacı firmasının 2018 yılı karı üzerinden 23.275,86 TL tazminat hesaplandığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekilinin 22/11/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi taleplerini 23.275,86 TL olarak ıslah ettikleri anlaşılmıştır.
KANAAT VE GEREKÇE
Dava konusu uyuşmazlığın davalı kullanımlarının, davacıya ait tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil edip etmediğinin tespiti, tespit edilmesi halinde bunun durdurulması, önlenmesi ile maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Mahkememizce TPMK kayıtları celp edilmiş, davacıya ait … ve … sayılı tescil belgelerinin incelenmesinde; … numaralı tasarıma ait …, …, …,…,… numaralı bluz ürünleri, …,…,… numaralı etek ürünleri ile …, … numaralı elbise ürünlerinin olduğu, tasarım başvurusunun 15/04/2017 tarihinde yapıldığı, yine 15/04/2017 tarihinde davacı adına tescil edilerek 24/05/2017 tarihli bültende yayınlandığı ve halen davacı adına tescil korumasından yararlandığı görülmüştür. Davaya konu bir diğer tasarım olan … sayılı tasarıma ait 74 adet giysi ürünlerinin olduğu, tasarım başvurusunun 16/11/2017 tarihinde yapıldığı, 16/11/2017 tarihinde davacı adına tescil edilerek 24/12/2017 tarihli bültende yayınlandığı ve halen davacı adına tescil korumasından yararlandığı görülmüştür.
Dosya arasına alınan … 2. FSHHM’nin …D.İş sayılı tespit dosyasının incelemesinde, davalıya ait iş yerinde yapılan tespitlerde davacıya ait …tescil numaralı tasarımlara benzer mahiyette 6 adet tasarımdan 134 adet ürün tespit edilmiş, bu ürünler ile davacıya ait tescilli ürünlerin karşılaştırılmasında ürünlerin birebir / iltibasa varacak düzeyde benzer oldukları tespit edilmiştir.
Dosya arasına alınan … 2. FSHHM’nin … D. İş sayılı tespit dosyasının incelenmesinde, davalıya ait iş yerinde yapılan tespitlerde davacıya ait … numara ile tescilli tasarımlar ile davalıya ait ürünlerin karşılaştırılmasında tescilli modellerden … ve … numaralı tasarımın, davalıya ait etek modeli ile ayniyete varacak düzeyde benzer olduğu, tespit adresinde yer alan davalıya ait iki bluz modelinin tespit isteyen işbu dosya davacısına ait … kod numaralı tasarıma benzer nitelik taşıdığı, diğer elbiseler bakımından ise ortalama tüketici bakımından benzer nitelik taşıyabileceği ancak bilgilenmiş kullanıcı nezdinde farklı modeller olarak değerlendirilebileceği şeklinde ikili bir ayrıma gidildiği görülmüştür.
Alınan bilirkişi raporları ve dava dilekçesinden davacının tecavüz iddiasına konu ettiği tasarımların işbu dava yönünden … tescil numaralı tasarımlar bakımından …ve … sıra numaralı tasarımlar, … tescil numaralı tasarımlar bakımından ise, …,…,…,…,… ve … sıra numaralı tasarımlar olduğu incelemenin bu ürünler bakımından yapılacağı anlaşılmaktadır.
6769 sayılı SMK’da tescilli tasarımların korunma şartları belirlenmiştir. Tasarım ve ürün; Madde 55- (1)Tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür. Yenilik ve ayırt edicilik; Madde 56- (1)Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur. (4)Bir tasarımın aynısı; a)Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b)Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir. (5)Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; a)Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b)Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir. (6)Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır. Madde 57- (1)Kamuya sunma; sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar. Tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmaz. (2)Koruma talep edilen bir tasarım, başvuru tarihinden veya rüçhan talebi varsa rüçhan tarihinden önceki on iki ay içinde tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu kamuya sunulması hâlinde bu açıklama tasarımın yeniliğini ve ayırt edici niteliğini etkilemez. Madde 58- (1)Tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu Kanundan doğan haklarını kullanabilir. (2)Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır… Madde 59- (1)Tasarımdan doğan haklar münhasıran tasarım sahibine aittir. Üçüncü kişiler, tasarım sahibinin izni olmadan koruma kapsamındaki tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünü üretemez, piyasaya sunamaz, satamaz, ithal edemez, ticari amaçlı kullanamaz veya bu amaçlarla elde bulunduramaz ya da bu tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunamaz. (2)Tescilsiz tasarım, sahibine birinci fıkrada belirtilen fiilleri engelleme hakkını sadece korunan tasarımın aynısının veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerinin kopyalanarak alınması hâlinde verir. Korunan tasarımın kendi tasarımından önce kamuya sunulduğunu makul yollarla bilmesi mümkün olmayan bir tasarımcı tarafından bağımsız olarak yapılan tasarımın koruma kapsamındaki tasarımdan kopyalanmış olduğu kabul edilmez.
Aynı yasanın “Tasarım hakkına tecavüz sayılan fiiller” başlıklı 81. Maddesi; “(1)Aşağıda belirtilen fiiller tasarım hakkına tecavüz sayılır: a)Tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak. b)Tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek. c)Tasarım hakkını gasp etmek. (2)Başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahiptir. Tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir. (3)Koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, bu maddede sayılan fiilleri tasarım hakkına tecavüz olmaktan çıkarmaz. (4)Tescilsiz tasarımlar için, tasarım 57 nci maddeye göre kamuya sunulduğu takdirde, hak sahibi, tasarım hakkına yönelik ihlallerden dolayı dava açmaya yetkilidir.” hükümlerine amirdir.
Tasarım Tecavüzü Yönünden Yapılan İnceleme
Tasarımlar ayırt edici nitelik açısından birbirleriyle kıyaslanırken farklı bilgi ve tecrübeye sahip kişilerce değişik şekilde yorumlanabilmektedir. Söz konusu sektörde bilgi ve tecrübe sahibi olan bir kişinin yapacağı kıyaslama ile herhangi bir tüketicinin yapacağı kıyaslama farklı olacaktır. Ayırt edici niteliğin belirlenmesinde ve tasarımların karşılaştırılmasında, ne sıradan tüketici gibi basit ne de ilgili sektörde uzman kişi kadar derin bir değerlendirme gerektirmeyecek şekilde, ürün hakkında temel bilgilere sahip bir kişinin yapacağı değerlendirme anlaşılmalıdır. Söz konusu değerlendirmeyi yapabilecek kişi Kanunda bilgilenmiş kullanıcı olarak yer almıştır. Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcı ne kadar seçenek özgürlüğüne sahipse tasarımı o derece farklılaştırabilir. (Yasemin Şahinler Baykara, Levent Yavuz, Türkay Alıca)
Bilgilenmiş kullanıcı, kural olarak alanında uzman olan bir kişi değil aksine sıradan bir kullanıcının gözden kaçırabileceği ayrıntıları fark edebilecek düzeyde dikkatli ve deneyimli bir kullanıcı olup ürün hakkında önceden beri belli bir bilgi birikimi olan kimsedir. Bu sebeple bilgilenmiş kullanıcı olarak bu tür elbiselerin satıldığı mağazada çalışan satış elemanının ürünler üzerindeki bilgi seviyesinden bahsedilebilinir.
Genel olarak giysi modelleri üzerinde tasarımcının kullanacağı kumaşın renginden, desenlerine, giysi üzerindeki işleme ve baskılardan, kemer-düğme-fermuar vb eklentilere, dikiş noktalarına, kesimlerine kadar pek çok farklı hususta oldukça geniş seçenek özgürlüğüne sahiptir.
Dava konusu giysilerin işlevini yerine getirecek ebat ve formlarda olması gerekliliği (insan vücut yapısına uygun olmak) hariç herhangi bir teknik zorunluluğun bu tür tasarımlar açısından var olmadığı ve seçenek özgürlüğünün tasarımcısının hayal gücü ile sınırlı olacak düzeyde geniş olduğu görülmektedir.
Ayrıca genel piyasa şartlarında tasarımcıların birbirlerinin tasarımlarından etkilenme durumu da söz konusudur. Tasarımcılar birbirlerinin tasarımlarından esinlenerek (ilham alarak) kendi tasarımlarında farklı görselliklere ulaşabilmektedirler. Bu sebeple, birbirleri ile kıyaslanan tasarımların ayırt edici niteliklerinin değerlendirilmesinde ilke olarak farklılıklarından çok ortak özelliklerinin değerlendirilmesine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğu göz önüne alınır.
Somut olaya dönüldüğünde; gerek tespit raporu gerekse yargılama safahatinde alınan raporda, davacıya ait tasarımlar ile davalı ürünlerinin karşılaştırılması yapılarak hem tasarımların yenilik ve ayırt edicilik özellikleri hem de karıştırılma ihtimali dikkate alınarak benzerlik değerlendirilmesi yapılmış, davacıya ait… numaralı tasarım tescilinde yer alan … sıra numaralı ürün ile davalıya ait ürünün (bluz) karşılaştırılmasında her iki ürün arasında küçük farklılıkların olduğu ancak bu farklılıkların yeterli ayırt ediciliği sağlamaktan uzak olduğu, her iki ürünün genel görünüm itibari ile birbiri ile ayırt edilemeyecek derecede benzer oldukları sonucuna varılmıştır. Bir diğer tecavüz iddiasına konu … sıra numaralı ürün ile davalıya ait ürünün (bluz) karşılaştırılmasında her iki ürün arasında küçük farklılıkların olduğu ancak bu farklılıkların yeterli ayırt ediciliği sağlamaktan uzak olduğu, her iki ürünün genel görünüm itibari ile birbiri ile ayırt edilemeyecek derecede benzer oldukları sonucuna varılmıştır.
Davacıya ait …numaralı tasarım tescilinde yer alan … sıra numaralı ürün ile davalıya ait ürünün (giysi-etek) karşılaştırılmasında davalının pek çok farklı şekilde tasarım özgürlüğüne sahip olmasına rağmen davacının tasarımı ile aynı şekilde güpür parçalarının dar açılı ve dize doğru uzanan üçgen formunda düzenlemiş olmasının teknik bir zorunluluktan doğmayıp, tasarımcıyı kısıtlayan bir durum da olmadığına dair bilirkişilerce yapılan teknik değerlendirme sonucunda genel görünüm itibari ile her iki ürünün birbirleri ile ayırt edilemeyecek derecede benzer oldukları sonucuna varılmıştır. Bir diğer tecavüz iddiasına konu …sıra numaralı ürün ile davalıya ait ürünün (giysi-etek) karşılaştırılmasında davalının pek çok farklı şekilde tasarım özgürlüğüne sahip olmasına rağmen davacının tasarımı ile aynı şekilde güpür parçalarının dar açılı ve dize doğru uzanan üçgen formunda düzenlemiş olmasının teknik bir zorunluluktan doğmayıp, tasarımcıyı kısıtlayan bir durum da olmadığına dair bilirkişilerce yapılan teknik değerlendirme sonucunda genel görünüm itibari ile her iki ürünün birbirleri ile ayırt edilemeyecek derecede benzer oldukları sonucuna varılmıştır. Uyuşmazlığa konu davacıya ait …numaralı tasarım tescilinde yer alan …, …, … ve … sıra numaralı tasarımlar bakımından bilirkişilerce yapılan incelemede ise, ürünlerin birbirinden farklı oldukları ve ayırt edilebilecek düzeyde oldukları tespit edilmiştir.
Yenilik ve Ayırt Edicilik Unsuru Bakımından İnceleme
SMK’nın “Yenilik ve Ayırt Edicilik” başlıklı 56/f.4 maddesinde tasarımın yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması koruma şartı olarak belirtildikten sonra yenilik; “Bir tasarımın aynısı; a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir verinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir” şeklinde tanımlanmıştır. SMK m.57 açısından kamuya sunma; sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsamaktadır.
SMK’da yenilik tanımının iki şartı içerdiği görülmektedir. İlk şart tescili talep edilen tasarımın daha önceki bir tasarım ile aynı olmaması; ikinci şart ise aynı tasarımın daha önce kamuya sunulmamış olmasıdır. Ayniyet değerlendirmesinde, tasarımcının aynı tasarımın daha önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunuluş olduğunu bilip bilmemesi dikkate alınmaz.
Bir tasarımın önceki bir tasarımla aynı kabul edilmesi için birebir ayniyet göstermesi gerekli değildir. Birbiri ile karşılaştırılan iki tasarımın sadece küçük ayrıntılarda farklılık göstermesi halinde de iki tasarımın aynı olduğu kabul edilir.
Tasarımın ayırt edici niteliği SMK m.56’da tanımlanmış olup; buna göre ayırt edici nitelik “bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimin, tescilli tasarım için başvuru ve rüçhan tarihinden önce, tescilsiz tasarım için ise tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ” olması halidir.
Tasarımın ayırt ediciliğinde referans alınacak kişi bilgilenmiş kullanıcıdır. Bilgilenmiş kullanıcı, o tasarımı daha önce kullanmış ve tasarım hakkında bilgi sahibi olmuş, tasarım konusu ürün hakkında deneyimi olan kişidir8 9. Bilgilenmiş kullanıcıdan beklenen, ortalama kullanıcıdan daha bilgili ve dikkatli 10 ve ilgili sektörde piyasada bulunan diğer ürünlerden haberdar ve tasarım arasındaki farkları tespit edebilecek bilgi seviyesinde olmasıdır.
Yargıtay uygulamasında kabul gören görüş, yenilik ve ayırt edici nitelik incelemesi arasında bir sıra ilişkisi olduğudur. Buna göre koruma talep edilen tasarım önce yenilik incelemesine tabi tutularak, daha önce kamuya sunulmuş tasarımlardan yeni olup olmadığına, ikinci aşamada ise ayırt edicilik incelemesine tabi tutularak o tasarımın kendisinden önce kamuya sunulmuş tasarımlardan farklı olup olmadığına bakılır. îlk aşama olan yenilik incelemesini geçemeyen bir tasarıma ikinci aşama olan ayırt edici nitelik testi uygulanmaz .
SMK m.56/f.6 gereği ayırt edici nitelik incelemesini gerçekleştirecek olan bilgilenmiş kullanıcı, bu değerlendirme sırasında “tasarımcının o tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesini” de dikkate almalıdır. Bu bağlamda seçenek özgürlüğü derecesinin yüksek olduğu ürünlerde küçük farklılıklar tasarımlara ayırt edici nitelik kazandıramazken, seçenek özgürlüğünün dar olduğu ürünlerde küçük farklılıklar ayırt edici nitelik için yeterli görülebilir. Ayrıca ayırt edicilik incelemesinde tasarımcının ürüne ilişkin uymak mecburiyetinde kalacağı teknik zorunlulukların da (ör. tasarımın işlevini görebilmesi için belirli bir şekil ve boyutta olmasını gerektirecek teknik zorunlulukların) dikkate alınması şarttır. Bu çerçevede tasarımcının geniş bir seçenek özgürlüğüne sahip olduğu hallerde, ayırt edicilik incelemesi yapılırken genel intiba testi uygulanacaktır.
Somut olaya dönüldüğünde, davalı tarafça yenilik ve ayırt edicilik incelemesine yarar herhangi bir emsal tasarımın dosyaya ibraz edilmediği, bilirkişilerce TPMK nezdindeki tasarım tescil belgeleri ile Google arama motorunda yapılan resen araştırma sonucunda davacı ürünlerinin yenilik ve ayırt edicilik vasfını ortadan kaldıracak düzeyde ayırt edilemeyecek kadar benzer önceki tarihle bir ürüne rastlanamadığına dair tespit ve değerlendirmelere itibar edilerek davalı tarafça da aksi yönde bir delil sunulmadığı görülmekle davacıya ait kabule konu … numaralı tasarım tescilinde yer alan … ve … sıra numaralı ürünler ile… numaralı tasarım tescilinde yer alan … ve … sıra numaralı tasarımların yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına sahip oldukları kanaatine varılmıştır.
Tazminat Talepleri Yönünden Yapılan İncelemede
Davacı vekili tazminat taleplerini 6769 sayılı SMK’nın 151/2-b uyarınca “b)Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanç” a göre hesaplanmasını talep etmiştir.
Davalı taraf ticari defter kayıtları ve belgelen üzerinde yapılan incelemesinde ürün gruplarına göre alt hesaplar kullanılmadığı, bu nedenle dava konusu tasarımlara yönelik ne kadar satış yapıldığı ve ne kadar kazanç elde edildiği tespit edilememiştir.
Muhasip bilirkişi tarafından ticari defter kayıtlarına göre, kar/zarar durumu incelemesi yapılmış olup, davalı şirketin 2018 yılına ait net karının 155.172,40 TL olduğu, Bilanço/ Gelir tablosu üzerinde yapılan incelemede, yıllara sari satış ve karlılık durumları tespit edilmiştir. Yoksun kalınan kazanç hesabı, mevcut muhasebe kayıtları üzerinden mümkün olamayan durumlarda, dava dosyasında yer alan fiyatların ortalaması ile sektörel bir ürün birim fiyat takdiri yapılarak, asgari üretim adedi üzerinden hesaplanan kazançtan katlanılan maliyet düşülerek bulunabilicektir. Somut olayda, davalı tarafın, ticari defterlerinde, ürün gruplarına göre alt hesaplar kullanılmadığından, dava konusu tasarımlara yönelik satış adetleri ve satış tutarlarının tespit edilemediği, ortalama piyasa şartlanna göre, üretim süreçleri, satış tutarları ve karlılık oranları dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre davalı tarafın 23.275,86 TL. muhtemel kazanç elde edebileceği hesaplanılmış, mahkememizce de bu tutar hak ve nesafete uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 149. Maddesinin 1-ç bendinde ” Tecavüzün kaldırılması ile maddi ve manevi zararın tazmini” belirtildiği üzere, tasarımdan doğan hakları tecavüze uğrayan tasarım hakkı sahibinin mahkemeden manevi zarar talep edebileceği hüküm altına alındığı, bu madde ve somut olay ele alındığında davacı tasarım hakkı sahibinin tasarımdan doğan haklarına tecavüz edildiği, manevi tazminatın yasal şartlarının oluştuğu anlaşılmakla, eylemin ağırlığı, tecavüze konu tasarım sayısı, hak ve nesafet gözetilerek takdiren 5.000,00 TL manevi tazminatın sebepsiz zenginleşmeye yol açmayacak, makul bir tutar olduğu anlaşılmakla talebin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Tüm bu açıklamalar muvacehesinde toplanan deliller, Tescil kayıtları, D.İş dosyası ve işbu dosya kapsamında alınan raporlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davalı kullanımlarının davacıya ait …numaralı tasarım tescilinde yer alan … ve … sıra numaralı ürünlerine ve yine davacıya ait … numaralı tasarım tescilinde yer alan … ve … sıra numaralı tasarımlarına tecavüz teşkil ettiğinin tespitine, bu tecavüzün durdurulmasına, önlenmesine, fazlaya ilişkin davacıya ait … numaralı tasarım tescilinde yer alan …, …, … ve … sıra numaralı tasarımlar bakımından talebin reddine,23.275,86 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, davalı kullanımlarının davacıya ait … numaralı tasarım tescilinde yer alan … ve … sıra numaralı ürünlerine ve yine davacıya ait … numaralı tasarım tescilinde yer alan … ve … sıra numaralı tasarımlarına tecavüz teşkil ettiğinin tespitine, bu tecavüzün durdurulmasına, önlenmesine, fazlaya ilişkin davacıya ait …numaralı tasarım tescilinde yer alan …, …, …. ve … sıra numaralı tasarımlar bakımından talebin reddine,
2-23.275,86 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 1.931,52 TL karar harcından peşin ve ıslah ile yatırılan 519,55 TL’nin mahsubu ile kalan 1.411,97 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen tasarımlar yönünden davacı vekili yararına hesap olunan 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen maddi tazminat miktarı yönünden davacı vekili yararına hesap olunan 7.375,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen manevi tazminat miktarı yönünden davacı vekili yararına hesap olunan 5.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen tasarımlar yönünden davalı vekili yararına hesap olunan 7.375,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan: 2.100,00 TL bilirkişi ücreti, 174,10 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.274,10 TL ve 555,45 TL harç (peşin+başvuru+ıslah) olmak üzere toplam 2.829,55 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.23/11/2021

Katip …

Hakim …