Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/51 E. 2023/108 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/51 Esas
KARAR NO : 2023/108

DAVA :Patent (Patent Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan), Patent (Manevi Tazminat İstemli), Patent (Maddi Tazminat İstemli), Patent (Tecavüzün Tespiti İstemli)
DAVA TARİHİ : 04/01/2018
KARAR TARİHİ : 02/05/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Patent (Patent Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan), Patent (Manevi Tazminat İstemli), Patent (Maddi Tazminat İstemli), Patent (Tecavüzün Tespiti İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; 2005 yılında plastik ve metal hammaddesinden tesisat malzemeleri üretmeye başlayan davacı firma 2007 yılında yaptığı yatırımlarla üretim portföyi genişletmiş olduğunu, özellikle, Türkiye ve dünyanın önde gelen seramik ve sağlık gereçleri üretimi yapan öncü kuruluşlarının tamamlayıcı malzemelerini üretmiş ve bu sektörde söz sahibi olmuş olduğunu, müvekkil firmanın Türkiye ve dünyanın önde gelen seramik ve sağlık gereçleri üretimi yapan öncü kuruluşlarının tamamlayıcı malzemelerini üreten ve bu sektörde söz sahibi olan bir firma olduğunu, 2009 yılına gelindiğinde ise müvekkil firma yatırımlarını en üst seviyeye çıkartarak 3000 m2 ve 1000 m2 açık alana sahip …’ndeki yerine yerleştirdiği bünyesindeki olanaklarını genişlettiğini ve müvekkil firmanın ise aylık 70 ton plastik ve bunun yanında 20 ton metal işleme kapasitesine ulaştığını, davalı taraf adına tescilli patentin 6769 sayılı SMK’nın 82 ve 83. maddeleri ile öngörülen tescil edilebilirlik şartlarından “yenilik” ve “buluş basamağı” özelliğine haiz olmadığını, davaya konu patentin Dünya da ve Türkiye’de davalı tarafın başvuru tarihinden daha önceki tarihlerde başkaca firmalar tarafından uzunca bir süredir üretim ve satışı yapıldığını, davalıya ait … tescil no’lu patentin yeni olmadığına ilişkin… A.Ş tarafından “…”’nun hazırlandığını ve dava dosyasına sunulduğunu, dava dışı … firmasına ait …no’lu “…” başlıklı patent belgesi davalı tarafın patenti ile ilgili aynı istemlere ve özete sahip olduğunu, dolayısıyla davalı tarafın patentinin YENİLİK ve BULUŞ BASAMAĞINA haiz olmadığını, bu sebeple hükümsüz kılınması gerektiğini, davalıya ait … başvuru no’lu … tescil no’lu patentin üçüncü kişilere devir ve temlik edilmesinin engellenmesi ve 6769 sayılı SMK, 5S1 sayılı KHK ve HMK’nin ilgili hükümleri gereği davalı tarafın tescilden doğan haklarını müvekkile karşı kullanmasının önlenmesi yönünde ihtiyati tedbire karar verilmesini, haksız ve hukuka aykırı bir şekilde tescil edilmiş patentin hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, masrafın davalı tarafça karşılanmak üzere, hükmün yurt çapında yayın yapan en yüksek tirajlı gazetelerden birinde ilanına, yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle müvekkilinin dünyada en iyi seramik ürelim tesislerinden biri olduğunu, dava konusu patentin yenilik ve buluş basamağı niteliklerini haiz olduğunu, müvekkilinin davacıya patent haklarını ihlal cttiği gerekçesiyle ihtar keşide ettiğini, ekte sunuları teknik değerlendirme raporları ile davacının iddialarının geçersiz olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, … şirketlerinden olan müvekkilinin seramik sağlık gereçleri ve banyo mobilyaları üretimi alanında faaliyet gösterdiğini, davaya konu… sayılı incelemeli patentin sahibi olduğunu, davalının üretip piyasaya sunduğu ayrıca davalı web sitesi olan … ve … uzantılı sayfalardaki tanıtım, katalog ve görsellerde yer verilen “klozet montaj kiti” olarak tanımlanan ürünün, müvekkiline ait …sayılı patente tecavüz oluşturduğunu, davalı yanın haksız ve hukuka aykırı eylemleri nedeniyle kendisine gönderdikleri ihtarnameye rağmen ihlale son vermediğini aksine müvekkiline karşı dava açtığını belirterek, davalının müvekkilinin …sayılı patente tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespitine, men’ine, ref’ine, ihlal teşkil eden ürünlerin piyasadan ticari amaçla bulunduruldukları yerden toplatılmasına, internet sitelerine erişimin engellenmesine, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Dosyada taraflarca bildirilen tüm deliler toplanmış, özel ve teknik bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememize sunulan bila tarihli bilirkişi raporunda özetle; HÜKÜMSÜZLÜK TALEBİ HAKKINDA; … tescil numaralı ürün (Bir montaj adaptörü); Ürün oluşturan parçalar, teknik çizimler ve montaj yöntemi incelendiğinde ürünün… Tescil numaralı üründen farklı olduğu ve bu yönüyle … nolu patentin hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı, BİRLEŞEN DAVA HAKKINDA; …A.Ş.” ye ail… tescil numaralı patentli ürün ile … ail olduğu belirtilen in montaj yöntemi olarak #ynı olduğu pul parçası farkı dışında montaj adaptörüne ait tüm parçaların benzer olduğu, montaj sisteminin benzediği sonuç olarak … tescil numaralı patentlen doğan hakların ihlal edildiği kanaatine varıldığını, nihai takdir Sayın Mahkemenize ait olacağı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememize sunulan 14/09/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Sayın Mahkemece görevlendirme kapsamında SMK 151/2-c göre hesaplama yapılması istendiği, ancak dava dosyası kapsamında, hesaplamaya esas alınacak emsal lisans örneği yer almadığından, tarafımdan bu kapsamda herhangi bir hesaplama yapılamadığı, Takdiri Sayın Mahkemede olmak üzere, dava dosyası kapsamında emsal İisans sözleşmesi sunulmadığı görülmüş olmakla talep edilen maddi tazminata ilişkin hesaplama yapılabilmesi için Sayın Mahkemece … Ticaret Odasından müzekkere ile sorulması ve müzekkere cevabı akabinde istenilen hesaplamanın yapılabileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememize sunulan 27/04/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle ; Davacı/karşı davalı tarafın Ocak 2015- Nisan 2017 dönemleri arasında ticari faaliyetlerini …. olarak, Nisan 2017 tarihinde nevi değişikliği neticesinde, Nisan 2018- Aralık 2018 dönemleri arasında ise … Şirket’nin ticari defterlerinde takip ettikleri, Her iki işletme bakımından, İnceleme sunulan 2015-2018 mali dönemlerine ilişkin ticari defterlerinin yürürlükte olan TTK ve VUK hükümlerine göre tutulduğu, yasal süreleri içerisinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırılmış olduğu görülmüş olmakla; delile dayanan taraf lehine delil niteliğinde olup olmadığının takdiri hususunda değerlendirme Sayın Mahkemede olduğu, Davacı/karşı davalı şirketin ticari defterlerinde, satışlarını yurt içi ve yurt dışı ana kodları altında takip ettikleri, bütün faaliyetlerinden elde etmiş olduğu gelirleri kapsadığından, davaya konu “Gizli Montaj Seti” satış cirosunun ticari defterler üzerinden tespitinin yapılamadığı, Diğer tarafta, davalı/karşı davacının ticari defterlerini takip etmiş olduğu muhasebe programlarının Logo/Eta paket programı olduğu ve söz konusu ticari yazılım paket programlarının muhasebe ile entegrasyonu çerçevesinde stok bazlı satış takibi yapılabildiği bilinmekte olup iş bu kapsamda raporun değerlendirme bölünde yer alan açıklamalar ışığında Takdiri Sayın Mahkemede olmak üzere; Davacı/ karşı davalının, 2016-2017-2018 yılları arasında … ana açıklaması İle stok hareketlerinden izlenen toplam satış Ccirosunun 4.148.952,42 TL olduğu, söz konusu cironun %15’i 622.342,86 TL hesap edildiği, Davacı/karşı davalının söz konusu dönemde, sadece “…” açıklamaları ile yer alan stok satış hareketlerinin dava konusu uyuşmazlığa konu olduğu yönünde kanaate varması halinde, satış cirosunun 559.690,24 TL TL olduğu, söz konusu cironun %15’i 83.953,54 TL hesap edildiği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememize sunulan 30/10/2021 tarihli bilirkişi ikinci ek raporunda özetle; Nihai takdir Sayın Mahkemenizde olmak üzere, 2 .Ek rapora konu ara kararı gereği yapılan incelemede edinilen bilgiler neticesinde; Davalı/karşı davacı vekilinin 12.05.2021 tarihli itiraz dilekçesi raporun değerlendirme bölümünde irdelenmiş olup, kök ve ek rapordaki görüşümü koruduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememize sunulan 02/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; … Firmasına ait tecavüz ettiği iddia edilen “…” ürününde 1 nolu ana istemde bahsedilen * anahtar parçaların üzerinde konumlandığı bir alyan anahtar unsuru (1) * sıkma parçası ve arka bağlantı parçası arasında konumlanan bir pul unsuru (1F) * arka bağlantı parçasının alyan anahtar üzerinde anahtar parçaları yardımıyla 90 derece saat yönüne çevrilmek suretiyle sabitlenen uzatma parçası unsurunun(1H-üi) bulunmadığı, Bu farklılıklar nedeniyle lafzi veya eşdeğer tecavüzün söz konusu olmadığı veya 6769 Sayılı SMK 86 kapsamında dolaylı kullanımdan dolayı bir patent hakkı ihlalinin söz konusu olmadığı, … Firmasına ait tecavüz ettiği iddia edilen “…” ürününün …’ya ait … sayılı incelemeli patent hakkının koruma kapsamında kalmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememize sunulan 28/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı karşı davacıya ait … no’lu patentin dosya kapsamındaki – tüm deliller tüm istemlerinin yenilik ve buluş basamağı içerdiği, Davalı karşı davaya ait … no’lu patentin dosya kapsamındaki tüm deliller karşısında tüm istemlerinin sanayiye Davalı karşı davacıya ait … no’lu patentin buluş konusunun ilgili olduğu teknik alanda bir uzmanın onu uygulamaya koyabilmesini mümkün kılabileceği açıklıkta olduğu, Davalı karşı davacıya ait … no’lu patentin ilk yayımlandığı şekliyle kapsam aşımına uğramadığı, davacı karşı davalıya ait ihlale konu montaj kiti ürününün, Davalı karşı davacıya ait … no’lu patentinin koruma kapsamında kalmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
KANAAT VE GEREKÇE
Dava konusu uyuşmazlık, asıl davada davalı adına TPMK nezdinde … numara ile tescilli “…” başlıklı patentin hükümsüzlüğü, birleşen … 2. FSHHM’nin … Esas sayılı dosyasında ise, davalı kullanımlarının davacıya ait … numara ile tescilli patentinden doğan haklara tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğunun tespiti ile maddi manevi tazminat istemine ilişkindir.
TPMK kayıtlarının incelenmesinde, davalı-birleşen davacıya ait “…” ünvanlı buluşu için 10.02.2012 tarihinden itibaren 20 yıllık patent hakkına sahip olduğu, … sayılı patent belgesinin özet bölümünde “Buluş konusu, sıhhi tesisat ürünlerinin duvar yüzeyine kolaylıkla monte edilmelerini sağlayan bir sistem ve bu sistemin kullanımı ile sıhhi tesisat ürünlerinin montajının gerçekleştirilmesine ilişkin yöntem ile ilgilidir. Buluş konusu
sistem sıkma parçası (1), uzatma parçaları (2), arka bağlantı parçası (3), saplama parçası (4), alyan anahtar (5), anahtar parça (6), alyan vida (7) ve pul (8) parçalarından oluşmaktadır. Söz konusu montaj sisteminde sıhhi tesisat ürünü üzerindeki deliğin duvar yüzeyindeki montaj noktasına olan mesafesine uygun olacak sayıda uzatma parçası kullanılabilmekte ve bu sayede farklı montaj mesafesine sahip ürünlerin montajı üründe herhangi bir değişiklik gerçekleştirmeden yapılabilmektedir. Buluş kapsamında kullanılan sıhhi tesisat ürünü seramikten mamul olabildiği gibi polimer bazlı bir malzeme veya sıhhi tesisat ürünlerinin üretimine uygun herhangi malzemeden mamul olması da mümkündür.” şeklinde
özetlenmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık, çözümü hukuk dışında özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerden olduğundan HMK md. 266 uyarınca dosya bir patent vekili, bir makine yüksek mühendisi(akademisyen), bir endüstri mühendisi(akademisyen), bir bilişim uzmanından oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilerek, tarafları arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti yönünden özellikle davalı birleşen dosya davacısına ait patentin yenilik (internet üzerinden önceki tarihli benzer nitelikteki ürünlere ilişkin kayıtlar incelenmek suretiyle) ve buluş basamağı özelliklerinin bulunup bulunmadığı, harcıalem nitelikte sektörde kullanılan ürünlerden olup olmadığı, davacı birleşen dosya davalısınca üretilen ürünler karşılaştırıldığında davacıya ait patente tecavüzün oluşup oluşmadığı hususlarında rapor hazırlanılması istenilmiş, bilirkişi heyeti tarafından dosyaya sunulan 09/10/2019 tarihli raporda incelemeye konu … numara ile tescilli ürünün (Bir montaj adaptörü); ürünü oluşturan parçalar, teknik çizimler ve montaj yöntemi incelendiğinde ürünün … tescil numaralı patentten farklı olduğu bu nedenle davaya konu … numaralı patentin hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı, birleşen dava yönünden ise, davalı/ birleşen davacıya ait … tescil numaralı patentli ürün ile davacı birleşen davalıya ait ürünün montaj yöntemi olarak aynı olduğu, pul parçası farkı dışında montaj adaptörüne ait tüm parçaların benzer olduğu, montaj sisteminin benzediği, sonuç olarak … t tescil numaralı patentten doğan hakların ihlal edildiği tespit edilmiştir.
Davacı birleşen davalı tarafça rapora itiraz edilmiş itiraz dilekçesinin yanı sıra 26/03/2020 tarihli uzman görüşü de sunulmuş, dosyaya sunulan uzman görüşünde özetle, Korumanın kapsamı ve suçlanan ürünün isteme tecavüz edip etmediği tespit edilirken istemde yer verilen unsurların önemli-önemsiz ayrım yapılmadan değerlendirmeye alınması gerektiği, Kanuna ve yerleşmiş Yargıtay uygulamasına göre ürünün isteme doğrudan tecavüz ettiğinin söylenebilmesi için istemde sayılan unsurların tümünün” aynen ya da eşdeğerler olarak suçlanan üründe bulunması gerektiği,
İz Yapıya ait suçlanan ürünün istemde talep edilmiş buluştan farklı olarak; pul unsurunu hiç içermediği, uzatma parçaları ile arka bağlantı parçasının 900 saat yönüne çevrilmek suretiyle değil, vidalanmak suretiyle sabitlendiği, yapısal özelliklerinin de bunu sağlayacak şekilde farklı olduğu, arka bağlantı parçasını sabitlemeye yarayan anahtarın iki değil tek parçadan ibaret olduğu, alyan anahtarı üzerinde birleştirilerek değil doğrudan kullanıldığı, bu farklılıklar nedeniyle unsurların suçlanan üründe aynen bulunduğunun söylenemeyeceği, başvuru sürecinde patent sahibinin yapmış olduğu değişiklikler istemlerini sınırlamış olması ve çok spesifik unsurlar kullanarak korumanın kapsamını çok dar tutmuş olması nedeniyle eşdeğer unsur analizine başvurularak korumanın kapsamının istemin lafzının ötesine taşınmasının üçüncü kişilerin hukuk güvenliği açısından olumsuz sonuçlar doğuracağı, Eşdeğer unsur analizi uyguladığı durumda dahi, arka bağlantı parçasının 900 saat yönüne çevrilmesi ile vidalanmasının sabitleme işlemi farklı yolla yapıldığı için iki parçadan oluşup alyan anahtar üzerinde birleştirilen anahtar ile tek parçadan oluşup doğrudan kullanılan anahtarın ayrının işlevleri olduğu ve bunu farklı biçimde yerine getirdiği için eşdeğer sayılamayacağından eşdeğer unsurlar yolu ile doğrudan tecavüzün de bulunmadığı, Suçlanan üründe istemlerden farklı olan ve eşdeğer de sayılmayan unsurların varlığı karşısında dolaylı tecavüzden de bahsedilemeyeceği, şeklinde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmektedir.
Davacı birleşen dosya davalısının itirazları doğrultusunda mahkememizce davacı birleşen dosya davalısı tarafından sunulan 26/03/2020 tarihli mütalanın özel ve teknik bilgi gerektiren bir mütala olduğu, Yargıtay 15. HD’nin 2015/5127 E, 2016/4635 karar sayılı ilamında açıklandığı üzere özel ve teknik bilgi gerektiren olayda bilirkişi raporu ile uzman görüşünün çelişki içermesi halinde dosyanın yeni bir bilirkişi heyetine tevdi edilmesine gerekeceğini, emsal karar doğrultusunda itirazların hukuki nitelikte olmayıp özel ve teknik bilgi gerektiren hususlara ilişkin olduğu gözetilerek 09/10/2019 tarihli rapor ile 26/03/2020 tarihli uzman görüşü arasındaki çelişkinin giderilmesi bakımından dosyanın Mahkememizce resen seçilecek bir patent uzmanı(makina mühendisi ünvanına,) bir akademisyen makine yüksük mühendisi(tercihen YTÜ’den), bir endüstri mühendisi akademisyen, bir bilişim uzmanından oluşan yeni bir bilirkişi heyetine tevdi ile tarafları arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti yönünden özellikle tarafların iddia ve savunmaları, sunulan deliller, mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile 26/03/2020 tarihli uzman mütalası arasındaki çelişkinin giderilmesi bakımından bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş, 02/06/2022 tarihli bilirkişi heyeti raporunda, … firmasına ait “…” ürününün …sayılı incelemeli patent belgesi ile korunan… ‘ya ait montaj kiti buluşuna tecavüz edip etmediğine dair yapılan inceleme sonucunda: … Firmasına ait tecavüz ettiği iddia edilen “…” ürününde 1 nolu ana istemde bahsedilen anahtar parçaların üzerinde konumlandığı bir alyan anahtar unsuru (1), sıkma parçası ve arka bağlantı parçası arasında konumlanan bir pul unsuru (1F)i arka bağlantı parçasının alyan anahtar üzerinde anahtar parçaları yardımıyla 90 derece saat yönüne çevrilmek suretiyle sabitlenen uzatma parçası unsurunun(1H-ii) bulunmadığı, bu farklılıklar nedeniyle lafzi veya eşdeğer tecavüzün söz konusu olmadığı veya 6769 Sayılı SMK 86 kapsamında dolaylı kullanımdan dolayı bir patent hakkı ihlalinin söz konusu olmadığı, … Firmasına ait tecavüz ettiği iddia edilen “…” ürününün …’ya ait … sayılı incelemeli patent hakkının koruma kapsamında kalmadığı tespit edilmiştir.
Dosya kapsamında alınan iki heyet raporu ve taraflarca sunulan mütaalalar arsında çelişki bulunduğundan mahkememizce 15/03/2022 tarihli duruşmanın bir numaralı ara kararı uyarınca dosyanın bilirkişi heyetine tevdi edilmesine, heyette özellikle makine mühendisi unvanlı patent vekili, endüstri mühendisi akademisyen bilirkişinin de yer almasına karar verilmiş ise de, raporu hazırlayan patent vekilinin makine mühendisi unvanına sahip olmadığı, endüstri mühendisi akademisyen şeklinde kurulan ara karara endüstriyel tasarım uzmanın bilirkişi raporu hazırladığı, yalnızca davacı birleşen davalı tarafından sunulan uzman görüşü ile karşılaştırma yapılarak tarafların esasa ilişkin iddia ve savunmaları, daha önce alınan bilirkişi raporu ve birleşen hükümsüzlük davasının hiç incelenmediği, mezkur raporun usul ve esas bakımından denetime elverişli olmadığı anlaşılmakla dosyanın daha önceki ara kararda belirtildiği gibi bir patent uzmanı (makine mühendisi unvanına sahip), bir endüstri mühendisi akademisyen, bir akademisyen makine yüksek mühendisinden oluşan yeni bir bilirkişi heyetine tevdine, tarafları arasındaki uyuşmazlık konusunun tespiti yönünden özellikle tüm iddia ve savunmaları, birleşen dosya ve asıl dosya kapsamında alınan iki rapor ve taraflarca sunulan uzman mütalaalarının ayrı ayrı karşılaştırılması suretiyle iki rapor arasındaki çelişkileri ve mütalaalar arasındaki çelişkileri giderir denetime elverişli rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş ve ara karar uyarınca bilirkişi heyeti tarafından raporların , mütaalaların ve itirazların karşılanması sureti ile alınan 28/01/2023 tarihli heyet raporu denetime elverişli görülerek hükme esas alınmıştır. hükme esas alınmıştır.
ASIL DAVADA HÜKÜMSÜZLÜK YÖNÜNDEN YAPILAN İNCELEME
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu, 10 Ocak 2017 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu kanunun 551, 554, 555 ve 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamelerin hükümlerinin uygulanması ile ilgili maddeler aşağıda yer almaktadır.
Geçici Madde 1- (1) Bu Kanunun yayımı tarihinden önce Enstitüye yapılmış olan ulusal ve uluslararası marka ve tasarım başvuruları ile coğrafi işaret başvuruları, başvuru tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre sonuçlandırılır. Ancak bu Kanunun yayımı tarihinden önce Enstitüye yapılmış olup yayımlanmamış coğrafi işaret başvuruları, itiraz süresi bakımından mülga 555 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri saklı kalmak şartıyla Bültende yayımlanır.
(2) Bu Kanunun yayımı tarihinden önce yapılmış ulusal patent başvuruları ve faydalı model başvuruları, başvuru tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre sonuçlandırılır. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra yapılan ek patent başvurularının sonuçlandırılmasında, ek patent başvurusu veya ek patentin bağımsız patent başvurusu ya da patente dönüştürülmesinde, asıl patent başvurusunun başvuru tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümleri uygulanır. İncelemesiz verilen patentin incelemeli patent başvurusuna dönüştürülmesinde, patent başvurusunun faydalı model başvurusuna ya da faydalı model başvurusunun patent başvurusuna değiştirilmesinde, patent ve faydalı modellerin hükümsüz kılınmasında, başvuru tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümleri uygulanır. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce ulusal aşamaya giren uluslararası veya bölgesel anlaşmalar yoluyla yapılmış patent başvuruları ve faydalı model başvuruları, başvurunun ulusal aşamaya girdiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre sonuçlandırılır.
(3) Mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin geçici 4 üncü maddesi kapsamındaki patentler hakkında aynı maddenin uygulanmasına devam edilir.
(4) Önceki mevzuat hükümlerine göre verilmiş patent ve faydalı modeller için 99 uncu, 138’inci ve 144 üncü maddeler ile 113 üncü maddenin beşinci fıkrası ve 121 inci maddenin sekizinci fıkrası hariç olmak üzere bu kanun hükümleri uygulanır.
551 No’lu Kanun Hükmünde Kararname (KHK)
Yenilik
Madde 7 — Tekniğin bilinen durumuna dahil olmayan buluş yenidir. Tekniğin bilinen durumu, patent başvurusunun yapıldığı tarihten önce, buluş konusunda dünyanın herhangi bir yerinde toplumca erişilebilir yazılı veya sözlü tanıtım, kullanım veya bir başka yolla açıklanan bilgilerden oluşur. Patent başvurusu tarihinde veya bu tarihten sonra yayınlanmış olan ve patent başvurusu tarihinden önceki tarihli Türk patent ve faydalı model belgesi başvurularının yayınlanan ilk metinleri tekniğin bilinen durumuna dahildir.
Tekniğin Bilinen Durumunun Aşılması
Madde 9 — Buluş, ilgili olduğu teknik alandaki bir uzman tarafından, tekniğin bilinen durumundan aşikar bir şekilde çıkarılamayan bir faaliyet sonucu gerçekleşmiş ise, tekniğin bilinen durumunun aşıldığı kabul edilir.
Sanayiye Uygulanabilir Olma
Madde 10 Buluş, tarım dahil sanayinin herhangi bir dalında üretilebilir veya kullanılabilir nitelikte ise, sanayiye uygulanabilir olduğu kabul edilir.
Hükümsüzlük Halleri
Madde 129 – Aşağıdaki hallerde patentin hükümsüz sayılmasına yetkili mahkeme tarafından karar verilir.
a – Patent konusunun, bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci ila 10 uncu maddelerinde belirtilen, patent verilebilirlik şartlarına sahip olmadığı ispat edilmişse;
b – Buluşun, buluş konusunun ilgili olduğu teknik alanda bir uzmanın onu uygulamaya koyabilmesini mümkün kılacak yeterlikte, açık ve tam olarak tanımlanmadığı ispat edilmişse,
c- Patent konusunun, yapılmış olan başvurunun kapsamı dışına çıktığı veya patentin 45 inci madde anlamında ayrılmış olan bir başvuruya veya 12 inci maddeye göre yapılan bir başvuruya dayandığı ve onların kapsamlarını aştığı ispat edilmişse
d – Patent sahibinin, 11 inci maddeye göre patent isteme hakkına sahip bulunmadığı ispat edilmişse.
Patent sahibinin, 11 inci maddeye göre patent isteme hakkına sahip bulunmadığı hakkındaki iddia, ancak buluşu yapan veya halefleri tarafından ileri sürülebilir. Bu durumda, bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 12 nci maddesi hükmü uygulanır. Hükümsüzlük nedenleri patentin sadece bir bölümüne ilişkin bulunuyorsa, sadece o bölümü etkileyen istem veya istemlerin iptali suretiyle, kısmi hükümsüzlüğüne karar verilemez. Kısmi hükümsüzlük sonucu, patent ile korunan buluşun iptal edilmeyen istem veya istemleri, bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci ila 7 inci madde hükümlerine uygun olması halinde, patent bu kısım için geçerli kalır.
Patent Başvurusu veya Patentten Doğan Koruma Kapsamı ve İstem veya İstemlerin Yorumlanması
Madde 83 — Patent başvurusu veya patentten doğan korumanın kapsamı istem veya istemler ile belirlenir.
İstem veya istemler tarifname ve resimler esas alınarak yorumlanır. İstem veya istemler, bir yandan patent başvurusu veya patent sahibine hakkı olan korumayı sağlayacak ve diğer ‘“yandan üçüncü kişilere de korumanın kapsamı açısından makul bir düzeyde kesinlik ifade edecek şekilde birlikte yorumlanır.
İstem veya istemler, kullanılan kelimelerle sınırlı olarak yorumlanamaz. Bununla beraber, patent başvurusu veya patentten doğan koruma kapsamının tespitinde istem veya istemler, buluşu yapan tarafından düşünülen fakat istem veya istemlerde talep edilmeyen, buna karşılık ilgili teknik alanda uzman bir kişi tarafından tarifname ve resimlerin yorumlanması ile ortaya çıkacak özellikleri kapsayacak şekilde kabul edilmez.
Somut olaya dönüldüğünde, Davalı birleşen davacıya ait … (…) yayın numaralı patent başvurusunun 25.10.2011 tarihine ait rüçhan hakkına sahip olduğunu ve o tarihten bu yana 551 KHK ve 6769 SMK tarafından koruma altına alındığı anlaşılmaktadır. … no’lu “…” buluş başlıklı patent belgesinin istemleri incelendiğinde, 2 adet bağımsız (1 ve 3 no’lu istemler) ve 6 adet bağımlı (1 no’lu isteme bağlı … ve … no’lu isteme bağlı…no’lu istemler) olmak üzere toplam 8 adet isteme sahip olduğu görülmektedir.Davalı birleşen davacıya ait patentin… no’lu isteminin 1 no’lu isteme bağlı olarak yazıldığı ve burada anlatılan ürün-parça ilişkilerinin montaj aşamalarının hangi yöntemlerden oluştuğunu belirten işlem adımlarının korunduğu anlaşılmış, usul istemi olarak bağımsız isteme dönüştüğü teknik bilirkişilerce tespit edilmiştir.
Hükümsüzlük idiası bakımından, davacı/ birleşen davalı söz konusu patentin hükümsüzlük koşullarını sağladığına ilişkin, … no’lu patent başvurusu, … no’lu patent başvurusu, … no’lu patent başvurusu, … no’lu patent başvurusu, … no’lu patent başvurusu, … 1 no’lu patent başvurusu, … no’lu faydalı model başvurusu, …no’lu patent başvurusu, … no’lu faydalı model başvurusu, … no’lu patent başvurusu ve … no’lu faydalı model başvurularını delil olarak sunduğu görülmüştür.
551 Sayılı KHK” nın 129. Maddesine göre;
a – Patent konusunun, 551 Sayılı KHK’nın 5 inci ila 10 uncu maddelerinde belirtilen, patent verilebilirlik şartlarına sahip olup olmadığı, yani daha açık ifadeyle yenilik ve buluş basamağı kriterleri taşıyıp taşımadığı,
b – Buluşun, buluş konusunun ilgili olduğu teknik alanda bir uzmanın onu uygulamaya koyabilmesini mümkün kılacak yeterlikte, açık ve tam olarak tanımlanıp tanımlanmadığı,
c – Patent konusunun, yapılmış olan başvurunun kapsamı dışına çıkıp çıkmadığı, hususlarında dava konusu … sayılı patentin hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı incelenmesi gerekecektir.
Patentlenebilirlik Kriterleri Bakımından Değerlendirmeler
Yenilik
Yenilik değerlendirmelerinde öncelikle ana istem ve bu ana isteme bağlı olarak yazılmış bağımlı istemlerin belirlenmesi gerekir. Prosedürde öncelikle ana istemin yenilik değerlendirmesi yapılır. Şayet ana istemde belirtilen unsurların tamamı tek bir dokümanda açıklanmamışsa, o istemin yeni olduğu sonucuna ulaşılır. Ana istemin yeni olarak nitelendirilmesi, o isteme bağlı yazılmış bağımlı istemlerin de yeni olarak nitelendirilmesi anlamına gelmektedir. Aksi durumda ise bağımlı istemlerin her biri için yenilik değerlendirmesi yapılması gerekmektedir. Yenilik kriterinin değerlendirilmesinde kullanılan temel ilkeler şöyle sıralanabilir:
* Tekniğin bilinen durumuna göre yeni olup olmadığı araştırılacak olan buluş konusu, ilgili patentin istemleridir. Bir patentten doğan korumanın kapsamı istemler ile belirlenir. İstemlerde korunmayan, bahsedilmeyen özellikler, tarifname ve/veya resimlerde bulunuyor olsa bile yenilik incelemesinin konusu dışında tutulur.
Yenilik açısından patent konusu, tekniğin bilinen durumuna dâhil olup yeniliği ortadan kaldırabilecek unsurların her biri ile ayrı ayrı karşılaştırılır. Herhangi bir patent belgesinin karşı dokümanlar ile karşılaştırılmasında; patent belgesinin istemlerinde belirtilen ve korunacak her bir unsurun söz konusu dokümanlarda açıklanıp açıklanmadığı hususudur. Zira söz konusu patent belgesinin istemlerinde belirtilen ve korunmak istenen unsurların farklı biçimde bir veya birden çok dokümanda yer almış olması patentin yeni olmadığını göstermekte kullanılamaz.
* Bağımsız bir istemin yenilik niteliğine sahip olduğu tespit edilmişse, bu isteme bağımlı diğer istemlerin de yenilik niteliği taşıdığı kabul edilir. Zira bağımlı istemler, bağlı bulundukları istemlerin tüm özelliklerini içerdiği gibi, bunun yanında başka özellik(ler) de içerirler.’Birden fazla isteme bağlanmış bir istem, alternatiflerden herhangi birinin yeni olmadığı durumda yenilik niteliğinden yoksun kabul edilmektedir.
Tekniğin bilinen durumunun aşılması / Buluş basamağı
Tekniğin bilinen durumunun aşılması değerlendirmesi yenilik vasfına haiz istemler için yapılır. Yeni olmayan bir istemin tekniğin bilinen durumunu aşmayacağı şüphesizdir. 5S1 sayılı KHK’ye göre buluş, ilgili olduğu teknik alandaki bir uzman tarafından, tekniğin bilinen durumundan aşikâr bir şekilde çıkarılamayan bir faaliyet sonucu gerçekleşmiş ise tekniğin bilinen durumunun aşıldığı kabul edilir. Bu tanımda geçen ilgili teknik alanda uzman kişi, o teknik konu ile ilgili bilgi sahibi olmanın yanında tekniğin bilinen durumu ile ilgili her bilgiye erişebilir kişidir. Bu kişinin ilgili teknik alanda normal sayılan rutin çalışma ve deneme kapasitesi ile araçlarına da sahip olduğu varsayılır. Tanımda geçen “aşikâr” terimi, tekniğin normal ilerlemesinin ötesine geçmeyen, doğrudan tekniğin bilinen durumundan çıkan, diğer bir ifadeyle, ilgili teknik alandaki bir uzmanın sahip olması beklenen becerinin ötesinde bir becerinin kullanılmasını içermeyen anlamındadır. Buluş basamağının değerlendirilmesinde, yenilikten farklı olarak, tekniğin bilinen durumuna dâhil olan iki ya da daha fazla sayıdaki dokümandaki açıklamalar bir arada da dikkate alınır. Buluş basamağı tercihen Avrupa Patent Ofisi tarafından da benimsenen problem-çözüm yaklaşımı ile değerlendirilmektedir. Bu yaklaşıma göre, tekniğin bilinen durumuna dâhil olan en yakın doküman tespit edilir, buluşun çözmeye çalıştığı problem bu dokümana göre belirlenir, önerilen çözümün uzman kişiye göre aşikâr olup olmadığı değerlendirilir. Bu değerlendirmede, ayrıca, ilgili teknikteki en yakın doküman ile buluş konusu arasındaki farkın (yeniliğin) nasıl bir etki yarattığı, bu farkın buluşun yeni olan özelliklerinin çözümü amaçlanan problemi çözüp çözmediği de dikkate alınmalıdır.
Dava konusu patentin hükümsüzlük iddialarının dayanağının ilki m.129/a kapsamında patent konusunun yenilik ve/veya buluş basamağı kriterlerini taşımamasıdır. Buna göre dava konusu … sayılı incelemeli patent belgesine konu buluşun yeni olup olmadığına karar verilirken, öncelikle patentle koruma altına alınan unsurlar tek tek tespit edilmeli ve sonrasında, bu unsurların koruma başlangıç tarihi olan 25.10.2011 tarihinden önce yazılı olarak veya bir başka yolla açıklanmış veya yöresel veya ülke çapında kullanılmış olup olmadığına, tekniğin bilinen durumuna ait bilgi ve belgeler karşısında yenilik ve buluş basamağı kriterlerini taşıyıp taşımadığına bakılması gerekmektedir.
Bu iddialara ilişkin davacı birleşen davalı tarafın sunmuş olduğu …dokümanların başvuru tarihleri teknik bilirkişilerce incelenmiş olup, … dokümanlarının davalı birleşen davalıya ait … no’lu patentin rüçhan tarihinden daha yeni olması sebebi ile tekniğin bilinen durumuna dahil edilmemiş, ayrıca, … dokümanı ilgili patentin rüçhan belge dayanağı olması ve … dokümanı aynı patentin … ülkesine ulusal giriş fazına ait yayın numarası olması sebebiyle tekniğin bilinen durumuna dahil edilmemiş, … dokümanı ilgili patentin rüçhan tarihinden daha eski olması sebebiyle tekniğin bilinen durumuna dahil edilmiş, ilgili patentin … dokümanına göre patentlenebilirlik kriterlerini sağlayıp sağlamadığı irdelenmiştir.
Yukarıda yapılan tespit ve değerlendirmeler sonucunda davalı birleşen davacıya ait patent belgesinin …no’lu istemindeki tüm unsurların, davacı birleşen davalının delil olarak sunmuş olduğu …. no’lu doküman içerisinde yer almaması dolayısıyla yenilik kriterine haiz olduğu sonucuna ulaşılmış,. mahkememizce alınan ilk heyet raporu ile de işbu raporun uyumlu olduğu görülmüştür. Buluş basamağı kriteri incelenirken teknikte uzman bir kişinin tekniğin bilinen durumuna bakarak ilgili dokümanın sağlamış olduğu teknik öğretiyi uygulayabilme konusunda kendisinde motive bulup bulamayacağına bakılır. Davalı birleşen davacıya ait … no’lu patentte objektif teknik problem özet olarak; ürünün yanlarından montaj yapılmasının estetik olmayışı, gizli montajlarda ise ürünün alt kısmından yere olan mesafenin kısa olması, monte edilen yerin görülmemesi, ürünün üst yüzeyinde yer alan deliklerin duvara uzak olması ve söz konusu z ekseni ayarının yapılamaması sebebiyle zaman kayıpları, montajda yaşanan güçlükler ve işçilik maliyetlerinin artması olarak belirtilmiştir. İlgili patent, söz konusu teknik problemin çözümünü özellikle uzatma parçaları (2), uzatma parçalarının (2) birbirlerine montaj şekli ve 90 derecelik alyan hareketi ile istenen z mesafesine göre sabitleme işlemiyle sağladığı tespit edilmiştir. Söz konusu objektif teknik problem ve buna ilişkin teknik öğretiye yalnızca … dokümanına bakılarak teknikte uzman bir kişinin … no’lu patentte anlatılan buluşa benzer bir buluş ortaya koyabilme konusunda kendisinde motive bulamayacağı tespit edilmekle,… no’lu patentin 1 no’lu isteminin buluş basamağına haiz olduğu sonucuna varılmıştır. Davalı birleşen davacıya ait … no’lu patentin 1 no’lu isteminin yenilik ve buluş basamağı kriterine haiz olması sebebiyle, …no’lu isteme bağlı …. no’lu istemin de yenilik ve buluş basamağı içerdiği, davalı birleşen davacıya ait patent belgesinin… no’lu istemindeki tüm unsurların, davacı birleşen davalının delil olarak sunmuş olduğu … no’lu doküman içerisinde yer almaması dolayısıyla yenilik kriterine haiz olduğu sonucuna varılmıştır. Ayrıca … no’lu istemde bahsedilen objektif teknik problem ve bu problemin çözümüne ilişkin teknik öğretinin 3 no’lu istemde yöntem olarak bahsedilmesi hususundan yola çıkarak, teknikte uzman bir kişinin yalnızca … dokümanına bakarak dava konusu patentin 3 no’lu isteminde bahsedilen yönteme benzer bir yöntem ortaya koyma konusunda kendisinde motive bulamayacağı açık olup, … no’lu istemin buluş basamağı içerdiği sonucuna varılmış, davalı birleşen davacıya ait … no’lu patentin 3 no’lu isteminin de yenilik ve buluş basamağı kriterine haiz olması sebebiyle, … no’lu isteme bağlı … no’lu istemlerin de yenilik ve buluş basamağı içerdiği anlaşılmıştır.
Buluşun Uygulamaya Koyulacak Yeterlikte Açık ve Tam Olup Olmadığının Değerlendirilmesi
551 sayılı KHK’nın 129(1)-b maddesinde buluşun, buluş konusunun ilgili olduğu teknik alanda bir uzmanın onu uygulamaya koyabilmesini mümkün kılacak yeterlikte, açık ve tam olarak tanımlanmadığı hallerle ilişkilendirilmiştir. Aynı hükmün EPC’nin 83. Maddesinde de yer aldığı görülmektedir. Bu nedenle en temel ifadeyle, patent konusu buluşun uygulamaya koyulabilir yeterlikte açık olması beklenmektedir. Bu değerlendirmenin ölçü ise teknik alandaki uzman kişinin bilgisi ve becerisidir. Şayet teknik alandaki uzman kişi patentteki tüm öğretiyi göz önünde bulundurduğunda, istemlerde tanımlanan buluşu bütünüyle açık ve anlaşılabilir şekilde anlamlı bir özelliği göz ardı etmeksizin uygulayamıyorsa buluşun yeterince açık olmadığına kanaat getirilecektir. Buluşa ilişkin açıklamanın yeterli olup olmadığının değerlendirilmesinde; patentin tarifnamesi, sunulan örnekler, istemler ve teknik çizimler de dâhil olacak şekilde bir bütün halinde, başvuru tarihi itibariyle alandaki uzman kişinin sahip olduğu ortak genel bilgi de göz önünde bulundurularak ele alınması gerekmektedir.
Bilirkişilerce yapılan teknik değerlendirmede, …no’lu dokümanının istemleri, tarifnamesi ve çizimleri dikkate alındığında buluşun ilgili olduğu teknik alanda bir uzman tarafından uygulanabileceği açıklıkta düzenlendiği kanaatine varılmıştır.
Kapsam Aşımı Bakımından Değerlendirmeler
551 sayılı KHK hükümleri uyarınca yapılan bir başvuru ile belge verilmiş “patentin konusunun, yapılmış olan başvurunun kapsamı dışına çıktığı veya patentin 45 inci madde anlamında ayrılmış olan bir başvuruya veya 12 inci maddeye göre yapılan bir başvuruya dayandığı ve onların kapsamlarını aştığı ispat edilmişse” hükümsüzlüğü gerekecektir. Bu şekilde yasaklanan kapsamı aşma durumu başvuru sırasında sunulan buluş konusunun sonradan genişletilmesinin önlenmesine ilişkindir. Kanun metninde, bağımsız bir başvurunun yanı sıra bölünmüş başvurularla ilgili maddeye gönderme yapılmak suretiyle, buluş konusu ana başvuru sırasında sunulanlar ile sınırlandırılmaktadır. Netice itibariyle, başvuru sırasında açıklanan buluş konusunun genişletilmesi yasaklanmış ve bir hükümsüzlük gerekçesi olarak düzenlenmiştir.
Somut olayda bilirkişi heyetince yapılan araştırmada, …no’lu dokümanının patent işlemleri süresi boyunca ilk kapsam halini aşmadığı tespit edilmiştir.
Tüm bu açıklamalar muvacehesinde hükümsüzlük iddiası bakımından alınan ilk heyet raporu ve karşılaştırmalı olarak yapılan inceleme sonucunda denetime elverişli hükme esas alınan son bilirkişi heyeti raporu bir arada değerlendirildiğinde … numaralı patentin hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı sonucuna varılmıştır.
Birleşen Dava Yönünden Patent Hakkına Tecavüz İddiası Bakımından Yapılan İnceleme
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu Madde 89 gereği, patent/faydalı modelin sağladığı korumanın kapsamı İstemler ile belirlenir. Bununla birlikte istemlerin yorumlanmasında tarifname ve resimler kullanılır.
Bir ürünün, bir patent veya faydalı model belgesinin koruma kapsamına girip girmediğinin tespit edilmesi için patentin/faydalı modelin koruma kapsamını en geniş şekilde tarif eden bağımsız istemin unsurlarına ayrılması ve istem içerisinde tüm unsurların, suçlanan ürün üzerinde mevcut olup olmadığının incelenmesi gerekir (unsur bazında analiz yukarıda yapılmıştır). Birleşen davacıya ait patentteki unsurların kesişen unsurlar ile ayrı ayrı tespiti yapıldığında aynen veya eşdeğer olarak bulunması kesişen unsurların koruma kapsamına girdiği, dolayısıyla patent tecavüzünün oluştuğu anlamına gelir.
Patentli fikrin aynen kullanımının yanında benzer kullanımları da tecavüz konusu olabilmektedir. Patentli buluşun benzerinin kullanımıyla anlatılmak istenen, tecavüzle suçlanan ürünü üreten kişinin, bu üretimi patentli buluşun unsurlarında ufak değişiklikler yapması yoluyla gerçekleştirmesidir. Patent konusu buluşu haksız bir şekilde üretmek isteyen kişiler, muhtemel bir tecavüz iddiasından korunabilmek için buluşun ana unsurlarının dışında kalan bir takım ufak özelliklerinde değişiklik yapmak, yeni birtakım unsurlar ilave etmek veya mevcut birtakım unsurları çıkarmak yoluyla da tecavüzde bulunabilirler.
Muhtemel bir tecavüz iddiasından korunmak için, buluşun ana unsurlarının taklit edilirken en azından bir unsurunun teknik manada çok ufak değişiklikler yapılarak değiştirilmesi veya söz konusu unsurlardan birisinin çıkartılması yoluyla eşdeğer tecavüz gerçekleşebilmektedir.
Dosya kapsamına teknik bilirkişiler vasıtası ile davacı birleşen davalı … ya ait “…” ve “…” isimli video incelenmiş, incelenen bu ürünler ve ürünleri oluşturan unsurlar davalı birleşen davacıya ait patentin … no’lu bağımsız istemlerinde koruma altına alınan unsurlar ile kıyaslanmış, anahtar parçaları (…), Pul (…), anahtar parçaları (…) yardımıyla 90 derece saat yönüne çevrilmek suretiyle sabitlenen uzatma parçaları (…) unsurlarının davacı birleşen davalıya ait ihlale konu ürünlerde görülmediği tespit edilmiştir. İlgili unsurların esaslı unsur özelliği teşkil edip etmediğinin incelenmesinde; davalı birleşen davacıya ait … no’lu patentin tarifname kısmında özellikle sayfa 5, 12-14. paragraflarda anahtar parçalarının (6) “alyan anahtarının yüzey alanının genişletilmesi ile daha kolay tutulmasını ve sıkma işleminin daha kolay gerçekleştirilmesini sağlaması ” görevini inşa ettiği, Anahtar parçaları (6) patentte bahsedilen alyan anahtarına öngörülebilir ek bir özellik kattığı, fakat alyan anahtarının sistemdeki fonksiyonunu değiştirmediği, dolayısıyla, anahtar parçalarının (6) montaj kitinde bir diğer deyişle 1 no’lu istem setinde yer almayışı ilgili sıhhi tesisatın duvara montajı sırasında kullanılan montaj kitinin kullanımında bir değişiklik yaratmayacağı tespit edilmiş, bu sebeple, anahtar parçalarının (6) esaslı unsur özelliğine haiz olmadığı Anlaşılmıştır.
Davacı birleşen davalıya ait ihlale konu üründe pulun da (8) yer almadığı tespit edilmiştir.
Pulun (8) | no’lu istem setinde olması ile birlikte, sisteme ne gibi ek bir teknik özellik ve fonksiyon kattığına ilişkin veriye ilgili patentin tarifnamesinde de rastlanılamamıştır. Dolayısıyla, pulun (8) bilinen mevcuttaki bilgilerden yola çıkılarak bağlantı esnasındaki parçaların birbirlerinin yüzeylerini daha iyi kavraması, yüzeylerin zarar görmesine engel olması ve rijit bir bağlantı sağlaması amacıyla kullanıldığına ilişkin bir çıkarım yapılmış, dolayısıyla, pulun (8) montaj kitinde bir diğer deyişle 1 no’lu istem setinde yer almayışının sonucunun ilgili sıhhi tesisatın duvara montajı sırasında kullanılan montaj kitinde bir. değişiklik yaratmayacağına, bu sebeple, pulun (8) esaslı unsur özelliğine haiz olmadığı anlaşılmıştır.
Birleşen davacıya ait patentte bahsedilen uzatma parçalarının (2) montaj kitinde sağladığı görevin, z eksenindeki mesafenin ayarlanabilmesini sağlaması ve montaj kitinde değişiklik yapmadan sıhhi tesisatın montajının anahtar parçaları (6) yardımıyla 90 derece saat yönüne çevrilmek suretiyle sabitlenen uzatma parçaları (2) vasıtasıyla gerçekleştirilmesi özelliği ile birleşen davalıya ait ihlale konu üründeki farklılık 90 derece saat yönüne çevrilmek suretiyle sabitlenen uzatma parçaları (2) özelliğinden kaynaklanmaktadır. İstemler yorumlanırken istemlerin verdiği anlam dışına çıkılmaması kaydıyla, tarifname ve çizimler esas alınır. İhlale konu ürün için eşdeğer analiz yapıldığında ise;
Uzatma parçalarının (2) üzerindeki erkek yivleri ile sıkma parçası (1) içerisindeki dişi yivlerinin üst üste oturması ile sürekli döndürme hareketi sonucunda bir diğer deyişle cıvata- somun ilişkisine benzer bir şekilde montajlandığı görülmüş, patentte … bahsedilen uzatma parçası (2) ile ihlale konu üründeki uzatma parçasının (2) amacı ve sonucunun aynı olduğu, fakat her iki ürünün sonuçlarının farklı işlevler ile sağlandığı tespit edilmiş olup, uzatma parçalarının (2) eşdeğer olmadığı, bu sebeple, davacı birleşen davalıya ait üründe esaslı unsurların olması dava konusu patentin tüm unsurlarını aynen veya eşdeğer olarak bulundurmaması sebebiyle ihlale konu ürünün ilgili patentin 1 ve 3 no’lu isteminin koruma kapsamında olmadığı kanaatine varılmış, dosya kapsamında tecavüz iddiasına ilişkin alınan ikinci ve üçüncü heyet raporu birbiri ile uyumlu olduğundan somut olay bakımından tecavüz koşullarının oluşmadığına kanaat getirilerek asıl dava ve birleşen davanın reddine dair karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Asıl davanın ve birleşen davanın REDDİNE,
2-a) Asıl dava yönünden ; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.035,90 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 1.856,00 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-b) Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili yararına hesap olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
2-c) Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-a) Birleşen … 2.FSHHM … Esas sayılı davası yönünden ; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 179,90 TL karar harcından peşin yatırılan 35,90 TL’nin mahsubu ile kalan 144,00 TL bakiye karar harcının birleşen davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-b) Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca birleşen davalı vekili yararına hesap olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin birleşen davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren birleşen davalıya verilmesine,
3-c) Birleşen davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/05/2023

Katip … Hakim …
e-imza e-imza