Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/29 E. 2023/69 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/29 Esas
KARAR NO : 2023/69

DAVA : Fikir Ve Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Ref’i, Önlenmesi Ve Tazmini
DAVA TARİHİ : 19/04/2016
KARAR TARİHİ : 14/03/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Fikir Ve Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Ref’i, Önlenmesi Ve Tazmini davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Türkiye’nin en köklü oyuncak firmalarından olduğunu, birçok tasarımı bulunduğunu, davalı şirkete ait web sayfasında müvekkiline ait tasarımdaki oyuncakların izinsiz olarak kullanıldığını, müvekkiline ait … ve … sayılı tasarımların davalı tarafından izinsiz kullanıldığını, davalının taklit ettiği tasarımın TPE’de … sayı ile tescil olan ve 2014 yılında yenilenen dosya olduğunu ve tasarım dosyasında davalının … kod nosu verdiği taklit ürün olan … ve … kod verdiği İTFAİYE KAMYONU’nun bütünü ve ayrı ayrı tescilli olduğunu belirtildiğini, ayrıca … sayılı ve yenilenmiş tescilli tasarım dosyasına konu olan … sıralarda ki … tasarımının da taklit edilmekte olup karşı tarafın ürün etiketinde 11 ürün kodu ile piyasaya sunduğunu, söz konusu ürünlerin hem bütün olarak hem de parça parça piyasaya sattığını, taklit ürünler ile orijinal ürünler bütün olarak karşılaştırıldığında aynılığın olduğunu, çok küçük ayrıntılarla hukukun dolaşıldığını, bağlanan parçaların dahi aynen taklit edildiğini, bu nedenle hukuka aykırılık olduğu iddia edildiğini, davacı vekili … 1. Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş dosyasında ..i maddeleri ile 48. maddenin devamı maddelerinin aykırılık oluşturduğundan bahisle Mahkemece kabul edilmiş olan taleplerinin olduğunu ve bu dosyada ki bilirkişi raporunda özetle … tescil 7’nolu Uçar oyuncak KAMYON’nun “’karşılaştırmaya sebebiyet verecek kadar benzer olduğu, … tescilli 8’nolu Uçar oyuncak İTFAİYE aracının *karşılaştırmaya sebebiyet verecek kadar benzer olduğu, … tescilli 6 ve 7’nolu Uçar Oyuncak tasarım … karşılaştırmaya sebebiyet verecek kadar benzer olduğu, tespitlerinin yapıldığını da belirtildiğini, aynı dilekçede … 1. Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş dosyasında verilen ihtiyati tedbir kararının … 5. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosya kapsamında infaz edildiğini, infaz esnasında hem ürünlerin üretilmesine yarayan kalıplara hem de dava konusu nihai ürünterin satışa hazır paketler içerisinde olduğunu, bu ürünlerin satışının yapıldığı tespit edildiğini, sadece infaz anında 12.498 adet davaya konu oyuncak bulunduğunu, bütün bu işlemlerin KHK’nin 48 maddenin a bendi olan “Tasarım sahibinin izni olmaksızın tasarımın aynın veya belirgin bir şekilde benzerini yapmak, üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme akti için icabda bulunmak, kullanmak, ithal etmek ve bu amaçla depo etmek, elde bulundurmak ile ilgili mevzuata aykırı olduğunu belirterek tecavüzün önlenmesini, imha, el koyma gibi bir çok haklarının olduğunu iddia etmiş ve dava dilekçesinde davalının davacının tasarım haklarına tecavüz edildiği bu nedenle kalıpların imha edilmesini, oyuncakların kullanılamaz hale getirilmesini, davacının yoksun kaldığı kazancın tazminini, HMK gereği şimdilik 3.000-(üçbin) TL yoksun kalınan kazancın tazminini, (fazlaya dair bedel için talep haklarımızı saklı tuttuğumuzu ve arttıracağımızı) davalı aleyhine verilecek mahkeme kararının masrafları yine davalıdan alınmak sureti ile ilanını, ihtiyati tedbir ve tespit masrafları ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle ; müvekkile ait ürünler ile karşı tarafa ait tasarımlar arasında belirgin farklılıkla bulunduğunu ve buna ilişkin ayrıntılı karşılaştırma ve açıklamalar daha önce yapıldığını, bu nedenle o açıklamalarımıza atıf yapmakla yetindiklerini, yalnız karşı tarafın … ve … sayılı tasarımların farklı olduğu benzer olmadığını iddia ederken müvekkil tasarımlarını kendi tasarımları ile benzer çelişkili olduğunu, zira … ve … tasarımlar neredeyse aynı olduğunu, bunlar için benzer değil derken aralarında belirgin farklılık bulunan müvekkil tasarımları benzer olduğunu iddia etmesi kabul edilemeyeceğini, ihtiyati tedbir kararı veren Mahkeme usul hükümlerine göre söz konusu itirazı duruşmalı incelemek zorunda olduğu için duruşmalı karar verdiğini, yoksa tarafımızı itirazlarını yerinde gördüğü için vermediğini, 17/05/2016 tarihinde yapılan murafaa sorucunda tarafımızın tedbire itirazlarını yerinde görmeyerek reddettiği iddiaları da yerinde olmadığını, zira Mahkeme itirazımızı neden kabul ettiğine ilişkin bir açıklama yapmadığını, fakat 17/05/2016 tarihli celsede … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin Hakimi Sayın … İstinaf Mahkemelerine atanması nedeniyle o gün duruşmalara giren sayın Hakimin hem dosyayı daha önce inceleyememiş olması ve huzurunuzdaki esas dava açıldığını, … sayılı tasarımda itfaiye ve dozer tasarımları ile ilgili hiçbir görsel bulunmadığını, … sayılı tasarımda bulunan 3 numaralı oyuncak kamyon parça tasarımı da benzeri bile … sayılı tasarımda bulunmamakta olduğunu, bu açıdan .. ve …numaralı tasarımlar ile … numaralı tasarımlar ile ilgili benzer olup olmadığı tartışılacak bir durum dahi söz konusu olmadığı iddia edildiğini, yine devamında tasarımların bir bütün halinde korunduğu ileri sürüldüğünü, öncelikle davalı taraf tasarımların bir bütün halinde korunduğunu iddia ederken … sayılı çoklu tasarım tescil belgesinde kamyon parçalarını tek tek tescil ettirdiğini, 554 sayılı KHK uyarınca görünen tasarımlar tescil edildiğini, bu görünmede kasıt son tüketici tarafından tasarımın görünerek alınması olduğunu, davacı-karşı davalı tarafından tescil edilen tasarımlar bir oyuncağın parçaları olduğunu, bu parçaların ayrı satılması söz konusu olmadığını, karşı tarafın değişiklik olarak nitelendirdikleri ufak ayrıntılarda farklılıklar olduğunu, 554 sayılı KHK 6.maddesi uyarınca “Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorlarsa aynı kabul edilir.” tasarımların kasası, gövdesi, kabin, tekerlekler neredeyse birebir aynı olduğunu, yine karşı tarafa ait kamyon tasarımı … kataloğunda yer alan kamyon tasarımı ile de ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu, davalı adına Türk Patent Enstitüsü nezdinde tescilli olan …. sayılı tasarımlar yeni ve ayırt edici özelliğe sahip olmadığını, yeni ve ayırt edici olmayan tasarımlara dayalı olarak açılan esas davanın da haklı olmadığı açık olup hükümsüzlüğe mahkum olan tasarımlar nedeniyle müvekkil aleyhine uygulana tedbir kararı da haksız ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle tedbirin kaldırılmaması durumunda müvekkil açısından telafisi güç zararların oluşması kaçınılmaz olduğunu, dolayısıyla sayın Mahkemeniz tarafından ön inceleme safhasının zaman alacağı nazara alınarak tedbire itirazın değerlendirilmesi açısından erken bir duruşma günü tayin edilmesine karar verilmesi talebi zorunlu olduğunu, sayın Mahkemeniz tarafından öngörüldüğü takdirde uygun bir teminat da müvekkil tarafından karşılanacağını, öncelikle ön inceleme safhasının zaman alacağı nazara alınarak tedbire itirazın değerlendirilmesi açısından erken bir duruşma günü tayin edilmesini ve … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin …DİŞ sayılı dosyasında verilen 01.04.2016 tarihli tedbir kararının kaldırılmasını, akabinde davanın esasına girilerek aleyhe açılan haksız ve hukuka aykırı esas davanın reddini, tarafımızca açılan karşı davanın kabulünü, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine kararı verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Dosyada taraflarca bildirilen tüm deliler toplanmış, özel ve teknik bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememize sunulan bila tarihli bilirkişi raporunda özetle ; Esas dava yönünden; * Davacıya ait ….numaralı tasarımlar ile davalıya ait ürünler arasında arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, Karşı dava yönünden; Davacıya ait ….numaralı tasarımların yenilik ve ayırt edicilik şartlarını sağladığı görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Mahkememize sunulan 02/11/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle ; Davacı/karşı davalıya ait … numaralı tasarımın yenilik ve ayırt edicilik şartlarını sağladığı, Davacı/karşı davalıya ait … (7) numaralı tasarım ile ilgili kök rapordaki görüşümüzün aynı olduğunu; yenilik ve ayırt edicilik şartlarını sağladığı, Davalı tarafından satışa sunulan ürünlerdeki tasarımların, Davacı’nın fikri haklarına tecavüz niteliğinde olduğu ve haksız rekabet oluşturduğu, görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Mahkememize sunulan bila tarihli bilirkişi raporunda özetle ; Davacıya ait … numaralı tasarımlar ile davalıya ait ürünler arasında arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, Karşı dava yönünden; Davacıya ait … numaralı tasarımların yenilik ve ayırt edicilik şartlarını sağladığı görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Mahkememize sunulan 20/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle ; SMK 151/2-b uyarınca Sınai Mülkiyet Hakkına tecavüz edenin’ elde ettiği net kazanç 11,115,86 TL olabileceği görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mahkememize sunulan bila tarihli bilirkişi ek raporunda özetle ; … (1) nolu tescile dair hükümsüzlük incelemesi yapılacak bir ürün ve bilgiye dosyada ulaşılamadığı, … nolu tesciller kök raporda belirttiğimiz … (7) nolu tescile ait kök rapordaki detaylı incelemede belirtilen sonucu tekrar ettiğimizi, … kök rapordaki detaylı incelemede belirtilen sonucu tekrar ettiğimizi tarafların yapmış olduğu itirazlar çerçevesinde Mali Açıdan yapmış olduğum ayrıntılı incelemeler çerçevesinde kök raporumuzda arz etmiş olduğumuz görüşlerimizi değiştirmemizi gerektirir bir hususun var olmadığı görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
KANAAT VE GEREKÇE
Dava konusu uyuşmazlık, asıl davada davacı adına tescilli … sayılı ETB nin … nolu tasarımlarına , … sayılı ETB nin …no lu tasarımlarına davalı yanın bu tasarımlara benzer ürünleri taklit olarak satmak suretiyle, tasarıma tecavüzde ve haksız rekabette bulunulduğundan tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, men ve ref’ i, oluşan maddi durumun giderilmesi, KHK nun 52/b maddesi gereğince şimdilik 3.000 TL yoksun kalınan kazancın tanzimi, ve kararın ilanı talepli, karşı davadaki uyuşmazlığın ise, dayanak tasarımlardan … sayılı belgenin … nolu tasarımlarının, … sayılı belgenin … sayılı tasarımlarının yenilik ve ayırt edicilik özellikleri taşımadığı iddiasıyla hükümsüzlük istemine ilişkindir.
TPMK kayıtlarının incelenmesinde, … sayılı ETB nin … no lu tasarımları ile … sayılı ETB nin 7 ve 8 nolu tasarımların davacı adına tescilli olduğu görülmüştür.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 55. Maddesi tescilli-tescilsiz tasarım, ürün ile birleşik ürün tanımını; “Tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görümüdür” şeklinde ifade etmektedir.
SMK’nın 77.78 ve 79. Maddelerinde “Hakkın Sona Ermesi” başlığında hükümsüzlük konusu işlenmiştir. Buna göre; hükümsüzlüğün esas olarak Yenilik ve Ayırt Edicilik unsurlarına sahip olunmaması veya 55. Madde 1 ve 2. Fıkrada belirtilen aşağıdaki tanımlara uygun olmadığının ispatı halinde mümkün olacağı belirtilmiştir.
(a) Tasarım, ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür.
(b) Ürün, bilgisayar programları hariç olmak üzere, endüstriyel yolla veya elle üretilen herhangi bir nesnenin yanı sıra birleşik bir ürün veya bu ürünü oluşturan parçaları, ambalaj gibi nesneleri, birden çok nesnenin bir arada algılanan sunumlarını, grafik sembolleri ve tipografik karakterleri ifade eder,
Buna göre ; öngörülen şartların oluşması halinde bu kararı mahkemenin verebileceği belirtilmiştir. Tasarım hakkının tesis edilebilmesi için Kanunda belirtilen esasa dair şartların yerine getirilmiş olması gerekir. Bu şartların yerine getirilip getirilmediği ise her zaman mahkemelerde dava konusu edilebitecektir.
6769 sayılı SMK 56.maddede tasarımların korunma şartları düzenlenmiştir. Bu hükme göre “Yeni” ve “Ayırt Edici” niteliğe sahip tasarımlar tescil edilir ve belge verilerek korunur.
Bir tasarımın ayırt edici niteliğe sahip bulunması için, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile kıyaslanan tasarımın böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında belirgin bir farklılığın bulunması gerekmektedir, EndTasKHK m. 7/L Aynı maddenin son fıkrasına göre, ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, birbirleri ile kıyaslanan tasarımların ilke olarak farklılıklarından çok ortak özelliklerinin değerlendirilmesine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğu göz önüne alınır. Seçenek özgürlüğü ibaresiyle kastedilen, tasarımcıya tasarımına ayırt edici nitelik vermesi için bir serbest hâreket alanının bulunmasıdır. Tasarımın işlevi bazı durumlarda onun biçimine ilişkin hareket alanını daraltabilmekte, bazı durumlarda ortadan kaldırmaktadır.
Tüm bu bilgiler ışığında, Davacı ve Davalı tasarımları karşılaştırılırken doğru yaklaşım, farklılıklara değil, ortak ve benzer kısımlara ağırlık verilerek değerlendirme olacaktır. Eğer Davacı ve Davalı tasarımları bilgilendirilmiş kullanıcı üzerinde aynı izlenimi bırakıyorsa, ufak farklılıklar olsa dahi bu iki tasarımın aynı olduğu sonucuna ulaşılmalıdır. Somut olaya dönüldüğünde davacı adına TPMK nezdinde davacı adına … (6) numara ile tescilli tasarım ile … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin… D.İş sayılı dosyasında davalı tarafından kullanıldığı tespit edilen ürünlerin birbirleri ile benzerlik ve ayırt edicilik yönünden teknik bilirkişilerce karşılaştırılmasında; tasarımların dozer oyuncağı tasarımları olduğu, her iki tasarımda kabin (A), gövde (B), kürek (C), tekerlekler (E) ve olmak üzere 4 ana öğeden ve bu öğelerin alt bileşenlerinden oluştuğu, bu bileşenlerin herbirinin ayırt edicilik yönünden kıyaslaranak değerlendirilmesi ve bütün olarak da tasarımı ne kadar etkilediğine bakılması gerekeceği, bu öğelerin yanısıra , esas olarak tasarımlarının genel görünümlerinin değerlendirilmesi, genel görünümleri itibariyle tasarımların farklı sayılıp sayılamayacağının dikkate alınması gerekeceği, sonuç olarak davacı tarafa ait … (6) numaralı endüstriyel tasarım ile davalıya ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları sonucuna varılmıştır.
Tasarımların karşılaştırılmasında ayırt edicilik kriterlerine bağlı olarak bir kıyaslama yapılması gerekmektedir. Dolayısıyla tasarımların arasında belirgin farklılığın olup olmadığına bakılmalıdır. Genel görünümü itibariyle karıştırılma ihtimali olan tasarımlar birbirinin aynı olarak değerlendirilebilir. Bu bağlamda söz konsusu tasarımlar arasında benzerliğin , karıştırılmaya yol açabilecek derecede olduğu, sonuç olarak davacı tarafa ait … (7) numaralı endüstriyel tasarım ile davalıya ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları kanaatine varılmıştır.
Hükümsüzlük İddiası Bakımından Yapılan İnceleme
6769 sayılı SMK Madde 77- (1)Aşağıdaki hâllerde tasarımın hükümsüz sayılmasına mahkeme tarafından karar verilir: a)55 inci maddenin birinci ve ikinci fıkralarında yer alan tanımlara uygun olmadığı, 56 ncı ve 57 nci maddelerde belirtilen şartları taşımadığı, … başvurunun kötüniyetle yapıldığı ve bir fikri mülkiyet hakkının yetkisiz kullanımını içerdiği ispat edilmişse. b)Hak sahipliğinin başka kişiye veya kişilere ait olduğu ispat edilmişse. c)Sonradan kamuya açıklanan aynı veya benzer nitelikteki bir tasarımın başvuru tarihi, tescilli bir tasarımın başvuru tarihinden önce ise…. Madde 79- (1)Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin karar geçmişe etkili olup, tasarıma bu Kanunla sağlanan koruma hiç doğmamış sayılır. 2)Tasarım sahibinin ağır ihmali veya kötüniyetli hareket etmesinden zarar görenlerin tazminat talepleri saklı kalmak üzere, hükümsüzlüğün geçmişe dönük etkisi aşağıdaki durumları etkilemez: a)Hükümsüzlüğe karar verilmeden önce tasarımın sağladığı haklara tecavüz nedeniyle verilen kesinleşmiş ve uygulanmış kararlar. b)Hükümsüzlüğe karar verilmeden önce yapılmış ve uygulanmış sözleşmeler. (3)İkinci fıkranın (b) bendinde belirtilen sözleşme uyarınca ödenmiş bedelin hakkaniyet gereğince kısmen veya tamamen iadesi talep edilebilir. (4)Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin kesinleşmiş karar herkese karşı hüküm doğurur.
Madde 78- (1) Tasarımın hükümsüzlüğü, ikinci fıkrada sayılan hâller dışında menfaati olanlar tarafından istenebilir.(2) Tasarımın hükümsüzlüğü, 77 nci maddenin birinci fıkrasının (c) bendine göre sadece önceki hak sahibi; 70 inci ve 73 üncü maddelere göre ise ancak tasarım hakkına sahip kişiler tarafından ileri sürülebilir.(3) Tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin olarak koruma süresince veya tasarım hakkının sona ermesini izleyen beş yıl içinde dava açılabilir.(4) Hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde tasarım sahibi olarak kayıtlı kişiye karşı açılır. Tasarım üzerinde sicilde hak sahibi olarak görülen kişilerin davaya katılabilmelerini sağlamak için ayrıca bu kişilere bildirim yapılır.(5) Tescilsiz tasarımlarda hükümsüzlük davası, hak sahibi olduğunu iddia eden kişiye karşı açılır. Hükümlerine amirdir.
Bir tasarımın önceki bir tasarımla aynı kabul edilmesi için birebir ayniyet göstermesi gerekli değildir. Birbiri ile karşılaştırılan iki tasarımın sadece küçük ayrıntılarda farklılık göstermesi halinde de iki tasarımın aynı olduğu kabul edilir . Şayet farklılık mevcut bir tasarım esas alınarak yapılmış, mevcut tasarımın bir versiyonu niteliğinde ise ve mevcut tasarımla aynı olmayı ortadan kaldırmıyorsa yenilik söz konusu olmaz .
Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
Somut olaya dönüldüğünde, davalı vekili tarafından dosyaya sunulan ve hükümsüzlüğe dayanak olarak gösterilen delillerden …firmasına ait katalog üzerinde herhangi bir tarih ibaresine rastlanılmamış, katalog linkinin bilirkişi tarafından incelenmesinde 08 Ekim 2013 tarihli web arşiv sayfasından alındığı anlaşılmıştır. Davalı-karşı davacı tarafından dava dosyasına sunulan 08.10.2013 tarihli arşiv kaydı …incelendiğinde sayfada yer alan pdf dosyada, …Ltd.Şti’ nin oyuncaklarının katalog ürünlerinin sergilendiği tespit edilmiştir. Birbirleri ile benzerlik ve ayırt edicilik yönünden değerlendirilen tasarımların oyuncak kamyonet tasarımları olduğu, her iki tasarımda kabin (A), damper (B), gövde (C), tampon (D), tekerlekler (E) olmak üzere 5 ana öğeden ve bu öğelerin alt bileşenlerinden oluştuğu. bu öğelerin birbirleri ile ilişkileri, birbirlerine göre biçimleri ve oranları ürünleri farklılaştırdığı, sonuç olarak davacı tarafa ait … (7) numaralı endüstriyel tasarım ile hükümsüzlüğe dayanak gösterilen tasarım arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunduğu, bu sebep ile farklı olarak algılandıkları sonucuna varılmıştır.
Tazminat Talepleri Yönünden Yapılan İnceleme
6769 sayılı SMK’nun 151.maddesine göre; “(1) Hak sahibinin uğradığı zarar, fiili kaybı ve yoksun kalınan kazancı kapsar. (2) Yoksun kalınan kazanç, zarar gören hak sahibinin seçimine bağlı olarak, aşağıdaki değerlendirme usullerinden biri ile hesaplanır:
a) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, hak sahibinin elde edebileceği muhtemel gelir.
b) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanç.
c) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin bu hakkı bir lisans sözleşmesi ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması hâlinde ödemesi gereken lisans bedeli.
(3) Yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, özellikle sınai mülkiyet hakkının ekonomik önemi veya tecavüz sırasında sınai mülkiyet hakkına ilişkin lisansların sayısı, süresi ve çeşidi, ihlalin nitelik ve boyutu gibi etkenler göz önünde tutulur.
(4) Yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, ikinci fıkranın (a) veya (b) bentlerinde belirtilen değerlendirme usullerinden birinin seçilmiş olması hâlinde, mahkeme ürüne ilişkin talebin oluşmasında sınai mülkiyet hakkının belirleyici etken olduğu kanaatine varırsa, kazancın hesaplanmasında hakkaniyete uygun bir payın daha eklenmesine karar verir.” hükmü amirdir.
Davacı tazminat seçim yöntemini 6769 sayılı SMK 151/2-b kapsamında talep etmiştir.SMK m. 151’de elde edilen net kazanca, yani kâra vurgu yapıldığı görülmektedir. Böylece Mütecavizin tecavüz fiiliyle ortaya çıkan brüt kazancı değil, maliyetlerin elde edilen gelirden düşürülmesiyle kalan net kazancın iadesi esas alınır. Net kazanç belirlenirken mütecavizin yaptığı tüm fiillerin markaya tecavüz fiili kapsamında olmadığı durumlarda tecavüz ile elde edilen gelirden işletmeye bağlı genel masraflar, muhasebe ve personel giderleri düşürülmeyecektir. Ürün için yapılan reklam masrafları da, elde edilen gelirden düşürülmeyecektir. Hatta marka hakkına tecavüz edenin tecavüz fiilinin dışında başka hiçbir ürünü satmamış olması halinde dahi genel masraflar bir bütün olarak elde edilen gelirden mahsup edilmeyecek, sadece hammadde ve satış maliyetleri gibi işin doğası gereği oluşan giderler tecavüz yoluyla elde edilen gelirden mahsup edilecektir.
Davalıya ait 2014,2015 ve 2016 yıllarına ait defter ve kayıtların mali müşavir bilirkişi tarafından incelenmesi neticesinde SMK 151/2-b uyarınca Sınai Mülkiyet Hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanç miktarının 11.115,86 TL olabileceği hesaplanmıştır.
Marka Hukukundan kaynaklanan davalarda, tazminat taleplerinin incelenebilmesi bakımından çoğu zaman defter incelemesinde ürünlerin alt gruplarının bulunmadığı, faturalarda ürün isimlerinin yer almadığı, elde edilen kazançlarda markanın/ tasarımın etkisinin ne miktarda olabileceğinin tespitinin güç olduğu bilinen bir gerçek olup, bu husus yargılamada karışıklıklara sebebiyet vermekte, hesaplamanın yapılmasını oldukça güç bir hale sokmaktadır.
TTK’da tacir olmaya bağlanan hükümlerden biri “basiretli olma” yükümlülüğüdür (TTKm.18/2). Bu hükme göre, bir tacir faaliyetinde kullanacağı markayı seçerken aynı sektörde üçüncü kişiler adına tescilli/kullanılan bir markanın aynı/benzerini kullanmaması beklenir.
Zararın belirlenmesi, davacının sebepsiz zenginleşmesine yol açacak şekilde geniş olarak yorumlanamayacağı gibi ihlal edeni mükafatlandırır nitelikte de olmamalıdır. Somut olayda davalının tacir olarak kusuru bulunduğundan tazminat hakkaniyete uygun olarak belirlenmelidir. Zira tazminatın gerek elde edilen kazanca gerekse lisansa göre belirlenmesinde sektörün genelindeki parametreler, davacının bilinirlik durumu, markasının zamana göre daralma yada artış göstermesi, ülke ekonomisinin koşulları da taraf ciroları kadar gözetilmelidir. Elbetteki bu açıklanan unsurların bir çoğu bilirkişilerce saptanamadığından bu durumda hakim Borçlar Kanunu’ nun 51. maddesine göre somut olayın özelliklerine, kusurun ağırlığına ve hakkaniyete göre zararı tespit edecektir.
Borçlar kanununun 51/1 maddesinde “Hakimin tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını gözönüne alarak belirleyeceği” , Türk Medeni Kanun’un 4. maddesinde de “Kanun’un takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini yada haklı sebepleri gözönünde tutmayı emrettiği konularda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre karar vereceği” belirtilmiştir.
Somut olaya dönüldüğünde bilirkişi tarafından tespit edilen tutar ile davacı tarafça ıslah edilen 15.000 TL tazminatın günün ekonomik koşullarına uygun olduğu, … 5.İcra Müd.nün … E. sayılı dosyası ile 06/04/2016 tarihinde infaz edilen İhtiyati tedbir kararında 12.498 adet dava konusu oyuncak ve üretiminde kullanılan kalıplara rastlandığı, ürün sayısı dikkate alındığında davacının ıslah talebine konu miktar bakımından talebin TBK md. 50, 51 uyarınca makul sayılabileceği davacının sebepsiz zenginleşmesine yol açmayacak bir tutar olduğu, yukarıda anılan gerekçeler mucibince 15.000 TL maddi tazminatın 06/04/2016 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Tüm bu açıklamalar muvacehesinde toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları bir arada değerlendirildiğinde, asıl dava yönünden davanın kabulü ile davalı kullanımlarının davacıya ait … numara ile tescilli tasarımlarından doğan haklarına tecavüz teşkil ettiğinin tespiti ile bu tecavüzün durdurulmasına, ref’ine, önlenmesine, giderilmesine, el konulan ürünlerin kararın kesinleşmesine müteakip imhasına,15.000,00 TL maddi tazminatın 06/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine , karşı davanın reddine dair karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ İLE, davalı kullanımlarının davacıya ait … numara ile tescilli tasarımlarından doğan haklarına tecavüz teşkil ettiğinin tespiti ile bu tecavüzün durdurulmasına, ref’ine, önlenmesine, giderilmesine, el konulan ürünlerin kararın kesinleşmesine müteakip imhasına,
2-15.000,00 TL maddi tazminatın 06/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 1.024,65 TL karar harcından peşin yatırılan 29,20 TL’nin mahsubu ile kalan 995,45 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen tespit talebi yönünden davacı vekili yararına hesap olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maddi tazminat talebinin kabulü nedeni ile davacı lehine hesaplanan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan: 2.800,00 TL bilirkişi ücreti, 130,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.930,00 TL ve 58,40 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 2.988,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
*Karşı davanın REDDİNE,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 179,90 TL karar harcından peşin yatırılan 29,20 TL’nin mahsubu ile kalan 150,70 TL bakiye karar harcının davacı karşı davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili yararına hesap olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
10-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/03/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza