Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/237 E. 2022/111 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/237 Esas
KARAR NO : 2022/111

DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2020
KARAR TARİHİ : 22/09/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkil şirketinin 1988 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyaç duyduğu roket ve füze mühimmatını tasarlamak, geliştirmek ve üretmek amacı ile Savunma Sanayi İcra Kurulu kararı uyarınca kurulduğunu, müvekkili şirketin … no.lu “…” markasının nice … Sınıflarda tescilli olduğunu, davalı adına tescilli olan … no.lu “…” markasının … Sınıfta tescil edildiğini, davalı markasının tescilden beri kullanılmamış olduğunu, halen de kullanılmamakta olduğunu, tescilden beri kullanılmayan markanın geçmişe etkili olarak iptalini ve buna kanaat edilmemesi halinde ise markanın geçmişe etkili olmadan iptaline karar verilmesi gerektiğini, dava konusu … tescil no.lu “…” markasının tescilli olduğu tüm mallar yönünden geçmişe etkili olacak şekilde iptaline, markanın sicilden terkinini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı beyan dilekçesinde özetle, müvekkilinin Savunma Sanayi alanında yaklaşık 15 yıldır faaliyette olan …. Ltd. Şti. ortağı olduğunu, müvekkilin 06.03.2013 tarihinde Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde “…” markasını nice …. sınıfta tescil edilmiş olduğunu, müvekkilin adına tescilli markayı fiilen ciddi biçimde ve kesintisiz. kullanmakta olduğunu, davacının ise, “…” markasını müvekkilinden 6 yıl sonra nice … Sınıflarda tescil ettirmiş olduğunu, davacı tarafça kullanılan markanın müvekkilin marka tescilinden kaynaklanan haklarını ihlal ettiğini, haksız rekabet teşkil ettiğini, müvekkile zarar verdiğini, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Dosyada taraflarca bildirilen tüm deliller toplanmış, özel ve teknik bilgi gerektirmesi nedeniyle bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememize sunulan 27/04/2022 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; … tescil no.lu “..” markası …. sınıfta davalı adına tescil edilmiş olduğu, dava tarihi olan 25.12.2020 tarihi itibariyle, davalının … tescil no.lu “…” markasının tescil karar tarihi (14.02.2014) üzerinden beş yıl geçmiş olduğu, dava konusu … tescil no.lu “…” markasının tescilli olduğu 13. Sınıfta Türkiye’de ciddi şekilde kullanmadığı tespit edilmekle markanın iptali şartlarının mevcut olduğu tespit, görüş ve kanaatleri bildirilmiştir.
KANAAT VE GEREKÇE
Dava, 6769 sayılı SMK hükümleri uyarınca açılmış kullanmamaya dayalı marka iptali talebine ilişkindir.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) ‘nın 9/1.maddesinde yer alan “Tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde haklı bir sebep olmadan tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından marka sahibi tarafından Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmayan ya da kullanımına beş yıl kesintisiz ara verilen markanın iptaline karar verilir 2-Aşağıda belirtilen durumlar da birinci fikra anlamında markayı kullanma kabul edilir: a)Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması. b)Markanın sadece ihracat amacıyla mal veya ambalajlarında kullanılması.3- Markanın, marka sahibinin izni ile kullanılması da marka sahibi tarafından kullanım olarak kabul edilir.” şeklindeki düzenleme ile kanun koyucunun Markalar Sicilini kullanılmayan markalardan arındırma amacını güttüğü anlaşılmaktadır.
Aynı şekilde SMK m.26/I-a) hükmü de SMK m.9/I’de belirtilen hallerin bir iptal sebebi olduğunu ortaya koymaktadır.
Marka üzerindeki hakkın kazanılması için sicile tescil edilmesi yeterli olsa da kanun koyucu tescil edilmiş marka ile marka hakkı sahibine sağlanan korumanın devam edebilmesini bazı şartlara bağlamıştır. Bunun arkasında; tescil edilen bir markanın haksız yere sahibinin tekelinde kalmasının engellenmesi, marka sicilinin kullanılmayan markalarla dolu bir ‘çöplük’ haline gelmesini önlemek veya kullanılmayan bir markadan onu kullanmak ve bir değer yaratmak isteyen bir başka kişinin yararlanmasının önünü açmak gibi pek çok ekonomik ve toplumsal nedenler yatmaktadır. Zira marka hakkı sahibine inhisari bir yetki veren ve herkese karşı ileri sürülebilir nitelikte olduğundan kanun koyucu, bu geniş hakkın yanı sıra marka sahibine hakkaniyet ölçüsünde birtakım sorumluluklar da yüklemiştir. Markanın usulünce kullanılması zorunluluğu da bunlardan bir tanesidir.
SMK madde 9’da marka kullanılmama sebebiyle iptali edilebilmesi için haklı bir sebep olmaksızın tescil edildiği mal ve hizmetler bakımından tescil tarihinden itibaren 5 yıl boyunca Türkiye’de ciddi biçimde kullanılmamış veya kullanımına beş yıl ara verilmiş olması gerektiği düzenlenmiştir. Ciddi biçimde kullanımdan bahsedebilmek için en öncelikli kriter markanın kullanım yoğunluğu ve markadan elde edilen ekonomik yarardır. Markanın sadece birkaç defa ambalajlara basılması veya az sayıda bastırılan broşürlerde kullanılması gibi kullanım süresi ve etkisi sınırlı, hatta göstermelik denebilecek kullanımlar SMK md.9 anlamında ciddi kullanım teşkil etmez. Markanın ciddi kullanımı belirlenirken markanın kullanım şekli, kapsamı, süresi gibi objektif kriterlerden hareket edilmelidir. Marka sahibi markasını aynı mal veya hizmeti üreten teşebbüslerin oluşturduğu piyasada farklı bir yer edinmek veya yeni bir mal veya hizmet piyasası oluşturmak biçimde kullanmışsa ciddi bir kullanımdan söz edilebilir.
Dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık ciddi kullanımlar SMK m.9 anlamında marka hakkının muhafazasını sağlayacaktır. Aksi halde markanın dava konusu emtia bakımından iptali talep edilebilecektir. Bu çerçevede davalı tarafın geriye doğru 5 yıllık sürede ciddi olarak kullandığını ispatlaması gerekmektedir.
TPMK kayıtlarının incelenmesinde davalı adına tescilli … numaralı … ibareli markanın .. Sınıfta “Ateşli, havalı, yaylı silahlar ile bunlara ait kılıf ve askı kayışları, Ağır silahlar, havanlar, roketler, havai fişekler, kişisel kullanım için koruyucu gazlar” sınıfında tescil edildiği, marka tescil başvurusunun 06/03/2013 olduğu, tescil kararının 14/02/2014 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Kullanılmama nedeniyle bir markanın iptal edilebilmesi için kullanılmamanın haklı bir sebebe dayanması gerekmektedir. Bu noktada ispat yükü davalı taraftadır.
Mahkememizce dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup, 27/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda dava konusu davalıya ait … tescil numaralı … ibareli markanın tescilli olduğu … Sınıfta Türkiye’de ciddi şekilde kullanılmadığına dair tespit ve görüşlerde bulunulduğu görülmüştür.
Her ne kadar davalı tarafça süresi içerisinde cevap dilekçesi ve delil listesi sunulmamış ise de, hükümsüzlük ve iptal incelemesi kamu düzenine ilişkin olduğundan davalı tarafça süresi içerisinde sunulmayan deliller, davayı inkar kapsamında bilirkişilerce incelenmiştir.
Davalı tarafça süresi içerisinde sunulmayan delil listesinde kullanım ispatına yarar internet adresleri, 26/04/2015 tarihli Silah Fuarı resimleri ve bir adet 04/12/2017 tarihli fatura bulunsa da bilirkişi raporunda da ifade edildiği üzere sunulan delillerin bazılarında … markasına ilişkin herhangi bir açıklama bulunmadığı gibi mevcut kullanımlarında … Sınıfta ciddi kullanımlar olmadığına dair yapılan tespitler dikkate alındığında, yukarıda da ifade edildiği üzere ciddi biçimde kullanımdan bahsedebilmek için en öncelikli kriter markanın kullanım yoğunluğu ve markadan elde edilen ekonomik yarar olması gerektiği, markanın sadece birkaç defa ambalajlara basılması veya az sayıda bastırılan broşürlerde kullanılması gibi kullanım süresi ve etkisi sınırlı, hatta göstermelik denebilecek kullanımların SMK md.9 anlamında ciddi kullanım teşkil etmeyeceği, markanın ciddi kullanımı belirlenirken markanın kullanım şekli, kapsamı, süresi gibi objektif kriterlerden hareket edilmesi gerektiği, marka sahibinin markasını aynı mal veya hizmeti üreten teşebbüslerin oluşturduğu piyasada farklı bir yer edinmek veya yeni bir mal veya hizmet piyasası oluşturmak biçimde kullanmışsa ciddi bir kullanımdan söz edilebileceğine dair kriterler nazara alındığında kullanımların yoğunluk arz etmediği, markadan elde edilen ciddi bir ekonomik yararın bulunmadığı, kullanımların süresi ve etkisi dikkate alındığında SMK md. 9 kapsamında markanın iptali koşullarının somut olay bakımından oluştuğu sonucuna varılmıştır.
Tüm bu açıklamalar muvacehesinde toplanan deliller, usul ve yasaya uygun, denetime elverişli 27/04/2022 tarihli bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde davanın kabulü cihetine gidilerek, davalı adına TPMK nezdinde 2013/ 20896 numara ile tescilli … ibareli markanın SMK madde 9 uyarınca iptaline ve sicilden terkinine dair karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ İLE; davalı adına TPMK nezdinde…numara ile tescilli … ibareli markanın SMK madde 9 uyarınca iptaline ve sicilden TERKİNİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesap olunan 80,70 TL karar harcından peşin yatırılan 54,40. TL’nin mahsubu ile kalan 26,30 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, ,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekili yararına hesap olunan 15.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan: 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 73,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.073,50 TL ve 108,80 TL harç (peşin+başvuru) olmak üzere toplam 2.182,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı yargılama masrafı yapmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısmının talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda verilen (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.22/09/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸