Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/487 E. 2023/629 K. 28.08.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/358 Esas
KARAR NO:2023/610

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:24/10/2020
KARAR TARİHİ:19/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 24/10/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile müvekkili hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığını, dosya kapsamında müvekkilinin alacaklı gözüken davalıya borcunun olmadığını, icra dosyasının esasını teşkil eden senet ve çeklerde müvekkilinin imzasının olmadığını, kıymetli evrakların müvekkili tarafından tanzim edilmediğini, borcu kabul etmediklerini, müvekkilinin davalı firmaya borçlu olmadığının tespiti için arabuluculuk bürosuna müracat edildiğini, müracaatlarına karşın anlaşma sağlanamadığını belirterek, davanın kabulü ile …. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosya kapsamında müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini ve takip konusu tutarın %20’si oranında tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 04/11/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; öncelikle dava esas ve usul yönünden bir çok eksiklik taşıdığını, açılan dava yetkisiz ve görevsiz mahkemede süresi geçtikten sonra açıldığını, davaya ilişkin zaman aşımı, yetki ve görev itirazlarının bulunduğunu, HMK yetki kurallarına göre açılan davanın davalının adresinin bulunduğu yerde ya da icra dosyasının bulunduğu mahkemelerde açılması gerekirken iş bu davanın hiç bir şekilde yetkili olmayan … Mahkemelerinde açıldığını, davaya konu icra dosyası ve davalı müvekkilinin adresi İstanbul ili olup asıl yetkili mahkemeler İstanbul Mahkemeleri olduğunu, ayrıca açılan davanın görevsiz mahkemede açıldığını, davaya konu çek ile ilgili işlemler olup bu davalar TTK madde 4 düzenlemesine göre mutlak ticari davadır ve Ticaret Mahkemelerinde dava edilip karara bağlanması gerekeceğini, ancak mevcut davanın genel görevli mahkemeler olan Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığını, davacının borçlu olmadığı yönündeki iddiasının da açıkça hukuka aykırı olduğunu, dava dilekçesinde hangi icra dosyası için ne kadar miktar üzerinden açıldığına dair dava değerinin belirtilmesi gerekirken dava dilekçesinde bu hususa ilişkin bir bilgi verilmediğini, davanın tam olarak hangi borç ve çek için açıldığı ne kadarlık bir miktar üzerinden açıldığı açıkça belirtilmesi gerekirken bu konuda bir netlik oluşturulmadığını belirterek, davanın reddine, müvekkili lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası, sicil kayıtları, Arabuluculuk Tutanağı, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerinden kaynaklı menfi tespit davasıdır.
Davacı vekili, davacı aleyhine davalı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile icra takibe geçildiğini, takibe konu senette borçlu olarak davacı …’ün imza bulunmadığını ve imza atmadığı bir senetten dolayı borçlu olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek borçlu olmadığının tespiti ile davalının %20 icra kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının ve çekte imzası olan dava dışı …’in iş ortaklığı olan … … … ortaklığına karşı başlatıldığını, pilot ortak olan dava dışı şirket temsilcisinin iş ortaklığının nam ve hesabına tek başına temsile tam yetkili olduğunu, ortaklığa yönelecek tüm yükümlülüklerin yerine getirilmesinde müştereken ve müteselsil olarak sorumlu olduklarını, söz konusu beyanname uyarınca pilot ortak temsilcisi tarafından takibe ve davaya konu çeklerin imzalandığını, dolayısıyla imzalanan çekler nedeniyle her iki ortağın sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Dava dosyası …Asliye Hukuk Mahkemesinin 31/03/2022 tarih, … Esas ve … Karar sayılı yetkisizlik kararı ile Mahkememize tevzi edildiği anlaşılmıştır.
Öncelikli olarak davalı yanın iddia ettiği gibi adi ortaklığın olup olmadığı hususu irdelenmiştir. İş ortaklıklarının veya ortak girişimlerin hukuki niteliği Türk Borçlar Kanunu kapsamında düzenlenmiş olan adi ortaklık olup birbirinden ekonomik ve hukuki yönden bağımsız birden fazla gerçek veya tüzel kişinin bir sözleşme bağı çerçevesinde bir araya gelmesi ile oluşan ilişki olarak adlandırılmaktadır. Adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmamaktadır. Tüzel kişiliği bulunmayan adi ortaklığa karşı açılacak davalarda adi ortaklığın taraf ehliyetinden bahsedilemeyeceğinden, adi ortaklığı oluşturan ortakların davaya taraf olması, uyuşmazlık konusu olan hak ve hukuki ilişki gereği birlikte hareket edilmesi zorunlu olan veya zorunlu olmamakla beraber birlikte hareket edilmesi mümkün olan haller; yani mecburi ve ihtiyari dava arkadaşlığından bahsedilecektir. Ancak bunun için adi ortaklığın gerçekte kurulup kurulmadığının ispatı iddia eden tarafta yani somut olayda davalı yanda bulunmaktadır.
Dava konusu ve takibe konu çeklerin incelenmesinde; dava dışı … tarafından keşide edilen lehtarı dava dışı … … – … olan 15.01.2009 keşide tarihli ve 8.000,00 TL bedelli çekin sırasıyla dava dışı … … – …, dava dışı … ve dava dışı … Ür. San. Ve Tic. A.Ş. Tarafından ciro edilerek son ve yetkili hamil …. A.Ş.’ye (icra dosyasını temlik veren), dava dışı … tarafından hamiline keşide edilen 30.12.2008 keşide tarihli ve 3.750,00 TL bedelli çekin sırasıyla dava dışı … … – … ve dava dışı … Ür. San. Ve Tic. A.Ş. Tarafından ciro edilerek son ve yetkili hamil …. A.Ş.’ye (icra dosyasını temlik veren) geldiği ve yetkili hamil banka tarafından icra takibi yapıldığı anlaşılmaktadır.
Takibe konu bono görünürde adi ortaklı adına keşide edilmiş gibi görünse de, … … adı altında adi ortaklığın nerede ve nasıl kurulduğuna ilişkin dosyamızda hiçbir kayıt olmadığı gibi kabul de yer almamaktadır. Öyle ki bu hususta … Ticaret Sicil Müdürlüğünden davacı … ile dava dışı …’e (Sicil No: …) ait ticaret sicil kayıtlarının tümünün istenilmesi ile terkin edilmişler ise hangi sebeple terkin edildikleri ile bu hususa ilişkin tüm kayıtlar dosyamız arasına alınmıştır.
… Ticaret Sicil Müdürlüğünden gelen cevabi yazıda davacı … ile dava dışı …’in ortak olduğu dava dışı … sicil numarasına kayıtlı …. Gıda Tic. Ltd. Şti. Şirketi tespit edilmiş ve bu şirkete ait baştan itibaren tüm ticaret sicil kayıtları (şirket ana sözleşmesi, genel kurul kararları vb. dahil tüm kayıtlar) dosyamız arasına alınmıştır. Sicil kayıtlarının hiçbir yerinde … … adı altında adi ortaklığın varlığına yönelik kayıt tespit edilememiştir.
Bilindiği üzere adi ortaklığa karşı açılacak davaların konusunu elbirliği ile mülkiyet hakkının oluşturduğu hallerde davanın TBK 638/1 maddesi uyarınca, ortaklar, ortak mal üzerinde idare ve tasarruf yetkisine birlikte sahip olduklarından aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunan tüm ortaklara karşı açılması gerektiği ya da davanın konusunun para alacağı olması halinde ise ortaklardan her biri müteselsilen (aksi ortaklarca kararlaştırılmamışsa) sorumlu olacak; alacaklı alacağın ifası için müteselsil borçlulardan birini veya birkaçını tercih edebileceğinden, alacaklının borçlulardan dilediğine yönelebildiği bu durumda ise ortaklar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu, bilinmektedir. Ancak dava dosyamızda adi ortaklığın varlığı yönünde hiçbir kayıt yer almamaktadır. Çünkü adi ortaklığa yönelik temsil durumunun yazılı şekilde ortaya konulması ve bu hususun hazırlanacak sözleşmede açıkça belirtilmesi gerekmektedir.
Yukarıda anlatıldığı gibi ortada adi ortaklığın varlığına yönelik bir kayıt olmadığından çekte imzası yer alan …’in ortaklı adına hareket ettiğinden de bahsedilemeyeceğinden çeklerde imzası bulunmayan davacının 30.12.2008 düzenleme tarihli, 3.750,00 TL bedelli çek ve 15.01.2009 düzenleme tarihli, 8.000,00 TL bedelli çek dolayısıyla ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, davacının kötüniyet tazminat talebinin ispatlanamadığından ve şartları oluşmadığından reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyası nedeniyle borçlu olmadığını dava etmiş olduğundan, takip çıkışı olan 13.254,70 TL üzerinden harç ikmali yapılarak, bu bedel üzerinden harç ve vekalet ücreti hesaplanması gerekerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Açıklanan yasal gerektirici nedenlere göre;
1-Davanın KABULÜNE,
Davacı/Borçlu …’ün, Davalı/Alacaklı … A.Ş. tarafından 30.12.2008 düzenleme tarihli, 3.750,00 TL bedelli çek ve 15.01.2009 düzenleme tarihli, 8.000,00 TL bedelli çek dolayısıyla ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapılan icra takibi nedeniyle BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Davacının kötüniyet tazminat talebinin ispatlanamadığından ve şartları oluşmadığından REDDİNE,
3-Alınması gereken 905,43 TL harçtan, peşin+tamamlama alınan 226,36 TL harcın mahsubu ile bakiye 679,07 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14.maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 226,36 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı, 8,50 TL vekalet harcı ve 180,25 TL posta ücreti olmak üzere toplam 541,51 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan, kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/07/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır