Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/339 E. 2023/732 K. 04.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/339 Esas
KARAR NO : 2023/732

DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 19/05/2023
KARAR TARİHİ : 04/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 19/05/2023 tarihli dava dilekçesinde özetle; ekspertiz raporundan anlaşılacağı üzere müvekkilinin hiç bir kusuru olmaksızın davalı şirkete ait … plakalı araçla davacıya ait araç arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bunun üzerine kaza tespit tutanağı tutulduğunu, davalının aracını … poliçe numaralı ile temin eden davalı sigorta şirketine ihbar edildiğini, söz konusu kaza sebebiyle müvekkilinin aracının ön kısmının tamamen kırıldığını, bu nedenle bir çok masraf yaptığını ve masrafların hepsini müvekkilinin ödediğini, davalı sigorta şirketinin ödemenin tamamını yapmadığını, aracın 0 km olarak alındığını, buna rağmen yaşanan bu hadise nedeni ile müvekkilinin zararının oldukça yüksek olduğunu, fakat yaşanan bu değer kaybına ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığını, açıklanan bu nedenlerle; davalı tarafın sunacağı delillere karşı yeni delil sunma hakları saklı kalmak kaydıyla delillerin kabulünü, araçta meydana gelen hasarın ve değer kaybının davalılar sigorta şirketin yönünden (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) ihtar tarihinden diğer davalı yönünden ise olay gününden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davacıya ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili 19/06/2023 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkiline usulüne uygun olarak müracaat etmediğini, sigorta şirketi tarafından inceleme yapılabilmesi için eksik evrakların tamamlanmadığını, davalı sigorta şirketinin merkez adresinini Ümraniye olduğundan yetki itirazları olduğunu, davacının değer kaybı için belirsiz alacak davası açmasında hukuki yarar olmadığını, 30/09/2022 tarihinde gerçekleşen dava konusu trafik kazasına karışan … plakalı aracın müvekkil şirketçe … sayılı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi İle Sigortalı olduğunu, haksız dava konusu kazada kusur durumunun davacının iddia ettiği şekilde olmadığını, davacının kusur iddialarını kabul etmediğini, değer kaybı hesabında aracın KM’sinin önceki hasarları model yaşı göz önüne alınması gerektiğini, açıklanan bu nedenlerle; dava şartı eksiklikliği nedeni ile davanın reddini, huzurdaki haksız ve mesnetsiz davanın davalı şirket yönünden usulden ve esastan reddini, kusura ilişkin itirazlarının dikkate alınarak ATK’dan kusur raporu alınmasını, teminat dışı hallerin değerlendirilerek aracın yaşı, mükerrer kaza ve km göz önünde bulundurularak fahiş değer kaybı taleplerinin reddini, ret talepleri kabul edilmez ise davalı şirketin sorumluluğunun Genel Şartlar ve poliçede sayılan hal ve koşullar altında ve yukarıda açıklanan çerçevede değerlendirilmesini, aykırı hallerin tespiti halinde anılan taleplerin reddini, gerçek zararın tespiti için alanında uzman ve tarafsız bilirkişiden rapor alınmasını, poliçe teminatı dışında olan ekspertiz ücretinin ücret masrafı, değer kaybı, yargılama gideri ve faize ilişkin taleplerin reddini, müvekkil şirketin temerrüde düşmediğinden aleyhe faize hükmedilmemesini, aksi halde dava tarihinden taraflar açısından faiz uygulanmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … Şirketi’ne dava dilekçesi ve duruşmaya davet tutanağının usulüne uygun tebliğ edildiği, davalı şirketin cevap vermediği ve duruşmaya da katılmadığı görüldü.
DELİLLER: … poliçe numaralı hasar dosyası, … ve … plakalı araçların trafik tescil ve mülkiyet bilgileri, … poliçe numaralı hasar dosyası, … poliçe numaralı hasar dosyası, SBGM yazı cevabı, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE: Dava, trafik kazasından kaynaklı hasar ve değer kaybının tazmini davasıdır.
Davalı şirkete ait ve davalı sigorta şirketince sigortalı … plaka sayılı araç ile davacıya … plakalı araç arasında maddi hasarlı kaza meydana geldiği, kaza nedeniyle ödeme yapılmadığı, bu nedenle araçta meydana gelen hasar ve değer kaybının tazmini amacıyla işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin birinci fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Yine aynı Kanunun 16. maddesinde ise; “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
6100 sayılı HMK’nın haksız fiillerde yetkiyi düzenleyen 16. maddesinde de esasen HMK’nın 7/I-2. cümlesindeki düzenleme anlamında kesin yetki sözkonusu değildir. Kanun koyucunun maddenin düzenlenmesinde ortaya koyduğu gerekçeden de bu durum haksız fiilden doğan davalarda uygulamada ve doktrinde oluşan görüşler dikkate alınarak haksız fiilin işlendiği yer dışında zararın meydana geldiği yer, gelme ihtimalinin bulunduğu yer ve karşılaştırmalı hukuktaki örnekler de dikkate alınarak zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkili olarak kabul edilmiştir. Bu anlamda; dava sebebi olan haksız fiil halinde dahi HMK’nın 16. maddesi gereğince birden fazla mahkemenin yetkili kılınarak davacıya bir seçimlik hak tanınmış olması gözönüne alındığında, davacı, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasının bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiç birisinde açmaz ve yetkisiz bir mahkeme de açar ise o zaman seçme hakkı davalılara geçer (Yargıtay 5.Hukuk Dairesi, 03/11/2020 Tarih, 2020/7586 Esas ve 2020/9096 Karar).
Dava konusu olayda, haksız fiilden zarar gören davacının yerleşim yeri …, davalı şirketin yerleşim yeri Gaziosmanpaşa/İstanbul ve davalı sigorta şirketinin yerleşim yeri …, kazanın meydana geldi yer … adresidir. HMK madde 16’ya göre davacı davasını kendi yerleşim yeri ya da kazanın meydana geldiği … adresinin bulunduğu yerin bağlı bulunduğu Bakırköy Adliyesinde ikame etmesi gerekirken, yetkili olmayan İtanbul Adliyelerinde davasını açmakla seçim hakkı davalılara geçmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 19/2. maddesine göre, yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. Aynı maddenin son fıkrasında ise yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir, hükümleri karşısında davalı şirket davaya cevap vermemiş, ancak davalı sigorta şirketi vekilinin süresi içerisinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunduğu ve somut uyuşmazlıkta kesin yetki kuralının bulunmadığı anlaşılmakla, davalı sigorta şirketinin “Ümraniye/İstanbul” adresinde mukim olduğu anlaşılmakla, davada İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerin görevli olduğundan, yetkisizlik kararı verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM; Açıklanan yasal gerektici nedenlere göre;
1-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE, dosyanın talep halinde ve karar kesinleştiğinde, yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
2-Yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti konusunun yetkili mahkemece karara bağlanmasına,
3-HMK 20/1 maddesi gereğince, mahkememiz kararının kesinleşme tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde, dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi durumunda DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
4-Davacı tarafından, HMK 20/1 maddesi gereğince işlem yapılmaz ve davanın açılmamış sayıl-masına karar verilirse; davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakıl-masına, alınması gerekli harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
5-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde, davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılma-yan kısmın davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahke-mesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/10/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır