Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/253 E. 2023/908 K. 15.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/253 Esas
KARAR NO : 2023/908

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/04/2023
KARAR TARİHİ : 15/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … şirketine sigortalı … plakalı araç ile müvekkiline ait … plakalı araçların çarpışması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, davaya konu kazada davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, bu durumun eksper raporu ile sabit olduğunu, TBK 49. Maddeye göre müvekkilinin zararının davalı sigorta şirketince karşılanması gerektiğini, ancak ihtarnameye rağmen hasar onarım bedelinin halen ödenmediğini ileri sürerek kaza sebebiyle oluşan hasar onarım alacaklarının ve araçta meydana gelen değer kaybı bedellerinin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4.maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5.maddesinin 2. fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4.maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
Bir hukuki işlemin veya fiilin TTK’nun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekir.
Somut olayda, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 19/06/2023 tarihli yazısından, ” … yabancı kimlik numaralı …’in 01/09/2021 tarihinden itibaren … Vergi Dairesi Başkanlığı … Vergi Dairesi Müdürlüğünün faal mükellefi olduğu, bu mükellefiyetine ilişkin bildirimde bulunduğu 2022 yılı gelir vergisi beyannamesinden işletme hesabı esasında defter tuttuğu, başka bir vergi mükellefiyeti, şirket ortaklığı, yöneticilik ve sorumlu faaliyetinin bulunmadığı ” tespit edilmiş, davacının işletme hesabı defteri tuttuğu ve tacir olmadığı, esnaf olduğu anlaşılmış, görev hususunun mahkemece resen her aşamada değerlendirilebileceği, davanın niteliği itibari ile 6102 Sayılı Kanunun 4-5.md kapsamında kalmadığı bu haliyle 6100 Sayılı Kanunun 2.maddesinde yer alan ”Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesidir.” hükmü gereğince davaya bakma görevi Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğundan davanın görev nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;.
Davanın görev nedeni ile reddine, HMK 20. Maddesi gereğince kararın kesinleşmesinin ardından iki haftalık yasal süresi içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın resen açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Harç, yargılama gideri, arabuluculuk ücreti ve vekalet ücretlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/11/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır