Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/136 E. 2023/205 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/136 Esas
KARAR NO :2023/205

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:05/09/2022
KARAR TARİHİ:09/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin uzun yıllardır meyve ve sebze alım işleriyle uğraştığını, halden aldığı meyve ve sebzelerin satışını gerçekleştirdiğini, müvekkil şirket yetkilisinin başka şirketlerde de faaliyet yürütmekte olduğundan şirkette işlerin yürüyebilmesi adına davalı …’ü 01/02/2022 tarihinde işe aldığını, halden mal alış ve zincir marketlere satışın gerçekleştirilmesi işlerini yürütme yetkisini tamamen davalıya devrettiğini, …’ün şirketin fiili müdürü olarak çalışmaya başladığını, müvekkil şirketin en büyük müşterilerinden … zincir marketleri ile düzenli bir ticareti bulunduğunu, … yetkililerince müvekkil şirketten haftalık sipariş verildiğini, bunun üzerinde davalı …’ün halden ürün aldığını, tekrar … şirketine faturasıyla teslim ettiğini, şirketin sürekli zarar etmesi üzerine hesapları kontrol eden şirket sahibinin davalı …’ün şirketin bünyesinden kendi bünyesine kayıt dışı ürün transferi sağlayıp şirketi zarara uğrattığını fark ettiğini, …’nın siparişi üzerine halden alınan ürünlerin faturaları ve davacı şirketin …’ya kesinlen faturaları kıyasladığında davalının verilen siparişlerin çok çok üzerinde mal aldığını ancak yalnızca müşteriye verilen sipariş miktarı kadar mal teslim ettiğini ortaya çıkardığını, davalının aradaki farkı şirket stoklarına da işlemeyip haricen bünyesine geçirdiğini, sadece Şubat 2022 – Nisan 2022 dönemleri arasında müvekkil şirketin sipariş üzerine halden aldığı faturalı ürünlerin ve dava dışı … şirketin kestiği faturaların arasındaki miktar incelendiğinde dahi davalının müvekkil şirketi uğratmış olduğu zararın büyüklüğünün ortaya çıkacağını, bütün bunların yanında müvekkil şirkletin davalıya tahsis ettiği araca yakıt alıyor gibi gösterip şahsi aracına yakıt alındığına ilişkin benzinlik kamera görüntüleri de ellerinde mevcut olduğunun, söz konusu zararın ortaya çıkmasından sonra davalı … ile şirket yetkilisinin ve muhasebe kayıtlarını tutan …’ın bir araya gelip …’e yapmış olduğu haksız eylemler sorulduğunda şirketten mal kaçırarak uhdesine para geçirdiğini ve şirkete zarar verdiğini kabul ettiğini, açıklanan bu nedenlerle; davanın kabulünü, müvekkil şirketin uğramış olduğu zararın tespit edilerek şimdilik 5.000 TL maddi tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, haksız fiil nedenine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı …’ ün 01/02/2022 tarihinde davacı şirkette işe başladığını ve şirketin fiili müdürü (tam yetkili) olarak çalışmaya başladığını, davacının halden mal alış ve zincir marketlere satışın gerçekleştirilmesi işlerini yürütme yetkisini tamamen davalıya devrettiğini, ancak davalının kendisine olan güvenini kötüye kullanmış ve şirkete ait ürünleri, şirket haricinde şahsen satarak menfaat elde ettiğini ileri sürmüştür.
4857 sayılı kanunun 1. maddeleri uyarınca, İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarına bakmaya İş Mahkemeleri görevlidir.
İddianın ileri sürülüş biçimine göre davacı ile davalı arasında işçi işveren ilişkisi bulunmaktadır. Davacının da kabulünde olduğu üzere davalı şirketin müdürü olmayıp, şirketin bir kısım işlerini iş akdi ile yürüten çalışanıdır. İTO kayıtlarına göre de davacı şirket müdürü …’ dır.
Somut olayda davacı kendisine ait ait işyerinde davalının uhdesine geçirmiş olduğu para nedeniyle uğramış olduğu zararın tazminini talep etmiştir. Taraflar arasında işçi-işveren ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlığın iş mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmekle 6100 sayılı HMK md. 114/1-c, 115/2 uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın, Mahkememizin görevsiz olması nedeniyle 6100 sayılı HMK md. 114/1-c, 115/2 uyarınca dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren ya da kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde taraflarca müracaat edildiğinde dosyanın görevli İstanbul İş Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, belirtilen süre içerisinde taraflarca başvuruda bulunulmadığı takdirde HMK md. 20 uyarınca dosyanın resen ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-HMK md. 331/2 uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-Kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için başvurulmadığı taktirde harç ve yargılama gideri konusunda ek karar yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 09/03/2023

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır