Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/13 E. 2023/379 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/13 Esas
KARAR NO : 2023/379

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/01/2023
KARAR TARİHİ : 10/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin Temmuz 2021 tarihine kadar yayıncılık yapan bir şirket olduğunu, davalı şirketin almış olduğu ürünlerin bedelini ödemediği ve iade etmediği mal bedellerinden dolayı borçlu olduğunu, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete Bakırköy …Noterliğinin 14 Mart 2022 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile “Vadesi geçmiş cari hesabın kapatılması ve ödeme talebini” içerir ihtarda bulunulduğunu, 06.4.2022 tarihinde davalı şirket ile yaptıkları malileşme ile hesaplarına göre 31.3.2022 tarihi itibariyle güncel borcun 40.852,48 TL + 554,63 TL de noter masrafı olmak üzere toplam 41.407,11 TL olduğunu, davalı şirket tarafından verilen cevapta taraflarına davalı şirketçe hazırlanan cari hesaba göre 31.03.2022 tarihinde 38.330,53 TL üzerinde mutabık olduklarının, 01.01.2022 başı devir farkının 2.437,82 TL olduğunun belirtildiğini, davalı tarafından iletilen 06.04.2022 tarihli cari hesap ekstresi dayanak yapılarak İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasıyla ilamsız takip başlatıldığını, davalı şirket tarafından 29.4.2022 tarihinde, borcunun ödeme emrindeki miktar kadar olmadığından bahisle takip konusu borcun 38.418,11 TL’lik kısmına ve ferilerine itiraz edilmiş olup, itiraz edilen kısım bakımından takibin durduğunu, davalı şirketin borcun 441,13 TL’sini kabul ettiğini ve bu rakama oranla dosya hesabı yapılarak kısmi ödeme yaptığını, iş bu ödeme neticesinde taraflarına 814,88 TL reddiyat yapıldığını, davalı şirketin icra takibine yapmış olduğu itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itiraz edilen kısım olan 38.418,11 TL bakımından itirazın iptaline ve takibin kaldığı yerden devamına, haksız itirazından dolayı davalı şirket aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında akdedilen sözleşme ile ödemelerin; ürünlerin satışa dönmesi halinde ilgili fatura bedelini TL olarak şirkete ödeneceği yönünde anlaşmasına rağmen, davacının müvekkil şirketteki stoklarına karşı ödeme talep etmesinin kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirket nezdindeki stoklar sebebiyle davacı tarafa takip tarihi itibari ile 38.458,11 TL borçlu olunması gibi bir durum söz konusu olmadığını, müvekkili şirket muhasebe birimi ile davacı tarafın Mart 2022’de yapmış olduğu yazışmada cari hesap ekstresi konusunda karşılıklı mutabakata varıldığını, bilindiği üzere firmaların belirli aralıklarla muhasebe bilgileri konusunda teyitleşmeleri ve mutabakata varmaları gerektiğini, alacağın doğması için burada dikkate alınması gereken hususun yalnızca tarafların cari hesap ekstreleri değil stok/satış durumunu gösterir kayıtları olduğunu, zira icra takibine itiraz edilmesinin başlıca sebebi iddia edilen 38.458,11 TL alacağa karşılık müvekkili şirket nezdinde ürün stoğu bulunduğunu, cari hesaplara göre 38.458,11 TL değerinde ürün teslim alındığı yönünde mutabık kalınmasının davacının alacağının muaccel olması için yeterli olmadığını, sözleşmeye göre stokların satılması halinde alacak doğacağından, stoklar satılmadan başlatılan icra takibinin haksız ve mesnetsiz olduğunu beyan ederek davanın reddine, alacaklı olmadığını bilen ve bilebilecek durumda olan davacı taraf aleyhine takip çıkış miktarının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası, ticari kayıtlar, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, cari hesaba dayalı olarak taraflar arasındaki sözleşme nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, davacının taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı davranıp davranmadığı hususlarındadır.
İlgili İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine cari hesaptan kaynaklanan 37.969,53 TL asıl alacak, 376,83 TL takip öncesi faiz, 552,88 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 38.899,24 TL alacağın asıl alacağa işleyecek yıllık avans faizi ile, icra harç masrafları ve vekalet ücretiyle tahsili talebi ile (Türk Borçlar Kanunun 100.maddesi uyarınca yapılacak kısmi ödemelerin öncelikli faiz ve masraflara mahsubuyla) ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun 29/04/2022 tarihli vekili vasıtası ile sunduğu itiraz dilekçesinde özetle; Takip tarihi itibariyle ana para borcu nun sadece 441,13 TL olduğundan fazladan istenen 38.458,11 TL alacağa ve bu tutar üzerinden talep edilen faize, faiz oranına ve tüm ferilerine ayrıca ve açıkça itirazlarını ileri sürdüğü, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK M.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı, taraflar arasındaki sözleşmeye göre stokların satılması halinde alacak doğacağından, alacağın doğmadığı yönündeki itiraz nedenini ispat ile yükümlüdür.
Tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmak suretiyle mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında rapor düzenlemesi için dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi raporu, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı, denetime elverişli olup hükme esas alınmıştır.
Tarafların ticari defterler ve kayıtlarının (HMK md.222TTK 64 m/mülga TTK 85 m.) sahibi lehine delil niteliği bulunmaktadır.
Davacı şirketin davalı şirkete düzenlediği ve takibe konu ettiği cari hesap ekstresine ait 2019-2020-2021-2022 yılına ait faturaların olduğu, faturaların açıklama kısmında mal-hizmet bilgilerinin yazıldığı, miktar ve birim fiyatlarının belirtildiği, iş bu faturaların davacı ve davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarına işlendiği anlaşılmaktadır. Faturalara davalı tarafın itiraz ettiğine dair ihtarname, evrak ya da tevsik edici belge sunulmamıştır. Türk Ticaret Kanunu Madde 21–(2) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.
Davacı tarafından Bakırköy … Noterliğinin 14.03.2022 tarihli …numaralı ihtarnamesinde, muaccel alacağını ihtarnamenin tebliğinden itibaren 7 gün içinde talep edildiği, ihtarnamenin 21.03.2022 tarihinde davalının işyeri daimi çalışanı hukuk işleri uzmanı…’a teslim/tebliğ edildiği, İhtarname Noter Makbuzunun… numaralı ve 14.03.2022 tarihli olduğu, açıklama olarak …-ihtarname diye yazıldığı, iş makbuzun KDV dahil 552,88 TL olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu cari hesap ekstresinde, davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 01.01.2019 tarihli 31.241,82 TL (B) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 10.04.2022 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 58.232,62 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu cari hesap ekstresinde, davacı taraf ile cari hesap ilişkisinin 31.12.2016 tarihi itibariyle başladığı, 07.04.2022 tarihinde davalı tarafın davacı tarafa 37.969,53 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir.
Davacı tarafın takip tarihi itibariyle davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olan 37.969,53 TL asıl alacağını talep edebileceği, davalı tarafın borcu olmadığını ispat etmesi gerektiği, davacı tarafından asıl alacak olarak talep edilen bir diğer kalemin 552,88 TL ihtarname noter makbuzu tutarı olduğu, noter masrafı yaptığı tespit edilen davacının bu tutarı da davalıdan talep edebilecektir.
Davalı tarafın 28.03.2022 tarihinde temerrüde düşmüştür. İşlemiş faiz 37.969,53 TL asıl alacak için takip tarihine kadar yıllık reeskont avans faiz oranları ile 278,53 TL olarak hesaplanmış olup davacı davalıdan işlemiş faiz de talep edebilecektir.
Sonuç olarak, davalı tarafından İstanbul…İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 38.418,11 TL yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın (37.969,53 TL) % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın kabulü ile, davalı tarafından İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 38.418,11 TL yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağın (37.969,53 TL) % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 2.624,34 TL ilam harcından peşin yatırılan 461,59 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.162,75 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14.maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvuru harcı, 461,59 TL peşin harç, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 105,00 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 2.647,29 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.

10/05/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır