Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/905 E. 2023/362 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/905 Esas
KARAR NO : 2023/362

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/03/2017
KARAR TARİHİ : 09/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; davalı borçlunun itirazda kabul ettiği üzere taraflar arasında 26.11.2015 tarihinde protokol imzalandığını, söz konusu protokole göre davacı müvekkili PV modül taşıyıcı masa imalat ve montajını tamamlayıp davalı borçluya teslim edecek, davalı borçluda ifa edilen iş karşısında 10.920,- USD bedel ödeyeceğini taahhüt ettiğini, protokolün taraflarca imzalanmasından sonra ifa edilen iş sırasında davalı borçlu yetkilisi tarafınca ilave iş talebinde bulunulduğunu, bu hususun davacı yetkililerce yazılı olarak e posta ile davalı tarafa ihtar edilip bilgilendirildiğini, davacı müvekkilince maliyeti açısından ilave işin aciliyeti defaatle e-posta ile bildirilmesine karşın davalı borçlu tarafça geç cevaplandığını, karşı taraftan gelen yanıta istinaden ifa edilen ilave işin maliyeti ve mahiyeti ifa sonunda tarafların imzalarının da olduğu 26.12.2015 tarihli rapor hazırlandığını, taraflarca mutabık kalınan rapor sonunda müvekkili tarafından ek iş nedeniyle oluşan 4.030,00 TL bedelli maliyet e posta ile davalı tarafa gönderildiğini, ancak davalı borçlu tarafça tamamen hukuka ve dürüstlük kurallarına aykırı şekilde sunulan bedele ve ek işin mahiyetine itiraz edildiğini, müvekkili tarafça yapılan işlerin maliyeti olarak … tarihli … sıra no’lu 12.885,60 USD bedelli fatura davalı borçlu şirkete gönderildiğini, davalıya … tarihinde gönderilen … 5. Noterliği’nden … yevmiye numaralı ihtar ile; davalı tarafından … tarihli … sıra no’lu, 1.665,76 USD bedelli ayıplı mal iadesi ibareli faturaya mutabık olmadıklarını, davalı borçlu firmaya iade ettiklerini beyan ettiklerini, davalı borçlu tarafınca iddia edilen ayıplı ifaların varlığı haksız olduğunu, davalı şirketçe beyan edilen bu iddiaya itiraz ettiklerini, taraflarca imzalanan protokole uygun bir şekilde davacı üstüne düşen ifasını hukuka ve sözleşmeye uygun şekilde icra ettiğini, ayrıca sözleşmede var olmayan şekilde taraflarca gelen ilave iş talebinde fazladan mesai ve maliyet harcayarak en uygun şekilde yerine getirdiğini, yapılan işler sonra davalı tarafça gönderilen e postalarda da herhangi bir ayıbın varlığı veya memnuniyetsizlik beyan edilmediğini, 31.12.2015 tarihli 12.885,60 USD bedelli faturadan bakiye bedel olan 1.966,60 USD alacak bedelini tahsil için … 33. İcra Müdürlüğü …E. Sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibine geçme zarureti hasıl olduğunu, davalı takibe itiraz edip takip durdurduğunu, bu nedenle borçlu itirazlarının kaldırılmasına ve takibin devamına, davalı borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmadaki beyanında özetle; müvekkili şirket ile davacı şirket arasında 26.11.2015 tarihli Protokol imzalandığını, işbu protokol gereği davalı müvekkili şirket tarafından tasarlanmış ve teknik çizimi davacı şirket tarafından yapılarak müvekkili şirket tarafından kabul edilmiş olan PV modül taşıyıcı masa imalat ve montajı konusunda anlaştıklarını, davacı şirket işbu protokol konusu ürünleri protokol’e aykırı olarak aşağıda yazılı ayıpları ile ayıplı bir şekilde teslim ettiğini, buna göre; Konstrüksiyon çizimlerine aykırı olarak Clamp delikleri yanlış yerlere açılmış ve modül ayaklarının bağlantıları yanlış yerlere yapıldığını, kaynak yerleri galvaniz sürülmeden boyandığını, profiller tek parçadan oluşması gerekirken eklerle birleştirildiğini, tüm sorumluluğun davacı şirkete ait olduğu taraflarca düzenlenen Protokol, ek raporlarda, elektronik posta yazışmasında ve ilgili faturalarla açık bir şekilde belirtildiğini, bunun üzerine müvekkili şirket de işbu ayıplara ilişkin olarak Türk Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu ilgili maddeleri gereğince davacı şirketi bilgilendirdiğini, söz konusu ayıplara ve ayıplı ürünlere ilişkin olarak müvekkili şirket tarafından Türk Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu ilgili maddeleri doğrultusunda seçimlik hak kullanılarak bedelde indirim yapılmış ve 31.12.2015 tarihli, … Seri A Sıra No’lu ve 1.965, 60 USD (Amerikan Doları) miktarlı fatura düzenlendiğini, işbu fatura müvekkili şirket tarafından davacı şirkete gönderildiğini, davacı Şirket işbu faturayı … 5. Noterliği … Tarih … Yevmiye numaralı keşide edilen ihtarname ile iade ettiğini, söz konusu ihtarname müvekkili şirket tarafından 02.02.2016 tarihinde tebellüğ edildiğini, işbu ihtarname konusunun ve içeriğinin kabul edilmediği ve itiraz edildiği hususu ile birlikte bir kez daha ayıplar müvekkili şirket tarafından … 17.Noterliği … Tarih, .. Yevmiye numaralı ihtarname ile davacı şirkete bildirildiğini, işbu ihtarname davacı şirket tarafından 08.02.2016 tarihinde tebellüğ edilmiş ve gerek ihtarnameye gerek ihtarname eki faturaya karşılık yasal süresi içerisinde herhangi bir itiraz ileri sürülmediğini, bunun da ötesinde müvekkili şirket tarafından keşide edilen … 17.Noterliği… Tarih, … Yevmiye numaralı ihtarname ile fatura aslı davacı şirkete gönderildiğini, işbu ihtarnamede müvekkili şirket tarafından işbu faturanın muhasebe gereklilikleri açısından kayıtlara geçirildiği ve hakkında işlem yapıldığı ve davacı şirket tarafından da bu doğrultuda işlem yapılması hususu davacı şirkete ihtar olunmuş ve işbu ihtarname davacı şirket tarafından 17.03.2016 tarihinde tebellüğ edildiğini, davacı şirket işbu ihtarnameye karşılık herhangi bir itiraz ileri sürmemiş ve beyanda bulunmadığını, bu nedenle açılan davanın reddine, davacının icra inkâr tazminatı taleplerinin reddine, masraf ve avukatlık ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davaya konu … 33. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası getirtilip dosya arasına konulmuştur,incelendiğinde;davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 18/03/2016 tarihinde fatura alacağından kaynaklı 1.966,60 USD’ lik ilamsız takipte bulunulduğu, ödeme emrinin borçluya 28/03/2016 tarihinde tebliğ olduğu,davalı borçlu şirket vekilinin 29/03/2016 tarihli dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Mahkememizin 25/09/2018 tarihli ara kararı gereğince Dava konusu ürünler üzerinde inşaat mühendisi bilirkişi marifeti ile keşfen inceleme yapılarak dava konusu malın sözleşmeye uygun teslim edilip edilmediği, ürünün ayıplı olup olmadığı, üründe ayıp var ise ayıbın açık ayıp mı yoksa gizli ayıp mı olduğu, ayıp var ise bu ayıbın giderilip giderilmediği hususunda inceleme yapılarak iddia, savunma ve dosya kapsamına göre rapor alınması için … Nöbetçi AHM’ye talimat yazılmasına karar verildiği, … 4. AHM ‘nin … Talimat sayılı dosyası ile alınan bilirkişi raporunda özetle; dava konusu dosyada bulunan taraflar arasında 26/11/2015 tarihinde imzalanan protokol, davalı firmanın vekili Av. … tarafından, proje sorumlusu Murat Aldemir tarafından imzalanarak 16/11/2018 tarihinde yapılan keşfe ilişkin dosyaya sunulan proje teknik çizimlere göre, keşfen inceleme yapılarak hatalı imatların, dava konusu malın sözleşmeye uygun olarak teslimi kısmen edilmemiş, yapılan ürünler kısmen ayıplı olup, ayıbın açık ayıp olduğu, olan ayıbın giderilmediği keşfen yerinde inceleme yapılarak tespit edildiği yönünde görüş ve kanaatte bulunmuştur.
Talimat Mahkemesince alınan Bilirkişi raporu davacı vekiline ve davalı vekiline HMK 281 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Mahkememizin 18/01/2019 tarihli ara kararı gereğince dosya rapor hazırlanmak üzere mali müşavir, İnşaat Mühendisi ve Borçlar Hukukçusu bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 15/04/2019 teslim tarihli raporda özetle; Yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu, her türlü delilin takdiri ve nihai karar Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; Davacı şirket e-defterlerinin kayıtlarını yasal sürede Gelir İdaresi sistemine aktararak E-Defter beratlarını aldığı, e-defter kapsamında olmayan Envanter Defterlerinin de noterde açılış tasdiki süresinde yapıldığı ve her üç defter kayıtları birbirini teyit ettiği tespit edilmiş olduğundan, davacı şirket ticari defterlerinin kendi açısından delil niteliği taşıdığını, Davalı şirket e-defterlerinin kayıtlarını yasal sürede Gelir İdaresi sistemine aktararak E-Defter beratlarını aldığı, e-defter kapsamında olmayan Envanter Defterlerinin de noterde açılış ve kapanış tasdiki süresinde yapıldığı ve her üç defter kayıtları birbirini teyit ettiği tespit edilmiş olduğundan, davalı şirket ticari defterlerinin kendi açısından delil niteliği taşıdığını, davacı şirket, 18.03.2016 takip tarihi itibariyle ticari defterlerinde 1.966,60 USD alacaklı olduğu, davacı şirketin, davalı şirket ticari defterinde ise alacağı bulunmadığı, Davalı şirket, davacı şirket adına düzenlediği “ AYIPLI MAL İADESİ” açıklamalı 31.12.2015 tarih ve 1.966,60 TL tutarındaki fatura ile ticari defterlerinde borcunu kapattığı, yani borcunu sıfırladığı, söz konusu davalı şirket faturasına davacı şirket ticari defterlerinde rastlanılmadığı, taraf şirketlerin ticari defterleri arasındaki farkın da bu fatura olduğu, davacı şirketin davalı şirketten; takip tarihi olan 18/03/2016 itibari ile 5.609,00 TL alacaklı olacağı, icra inkar tazminatı gibi istemlerin sayın Mahkemenin değerlendirmesi içinde kalacağı yönünde görüş ve kanaatte bulunmuşlardır.
Bilirkişi raporu davacı vekiline ve davalı vekiline HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Mahkememizin 21/06/2019 tarihli duruşmasının ara kararı ile davalı vekilinin rapora karşı beyan dilekçesindeki itirazları karşılar nitelikte ek rapor alınması için dosya bilirkişilere tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından ibraz edilen 12/07/2019 teslim tarihli raporda özetle; Davacı şirket e-defterlerinin kayıtlarını yasal sürede Gelir İdaresi sistemine aktararak E-Defter beratlarını aldığı, e-defter kapsamında olmayan Envanter Defterlerinin de noterde açılış tasdiki süresinde yapıldığı ve her üç defter kayıtları birbirini teyit ettiği tespit edilmiş olduğundan, davacı şirket ticari defterlerinin kendi açısından delil niteliği taşıdığını, Davalı şirket e-defterlerinin kayıtlarını yasal sürede Gelir İdaresi sistemine aktararak E-Defter beratlarını aldığı, e-defter kapsamında olmayan Envanter Defterlerinin de noterde açılış ve kapanış tasdiki süresinde yapıldığı ve her üç defter kayıtları birbirini teyit ettiği tespit edilmiş olduğundan, davalı şirket ticari defterlerinin kendi açısından delil niteliği taşıdığını, Davacı şirket, 18.03.2016 takip tarihi itibariyle ticari defterlerinde 1.966,60 USD alacaklı olduğu, Davacı şirketin, davalı şirket ticari defterinde ise alacağı bulunmadığı, Davalı şirket, davacı şirket adına düzenlediği “AYIPLI MAL İADESİ” açıklamalı 31.12.2015 tarih ve 1.966,60 TL tutarındaki fatura ile ticari defterlerinde borcunu kapattığı, yani borcunu sıfırladığı, söz konusu davalı şirket faturasına davacı şirket ticari defterlerinde rastlanılmadığı, taraf şirketlerin ticari defterleri arasındaki farkın da bu fatura olduğu, davacı şirketin davalı şirketten; takip tarihi olan 18/03/2016 itibari ile 5.609,00 TL karşılığı 1.926,44 (1.966,60 $- 40,16 $ (117 TL/2,9128 Kur)) USD alacaklı olacağı, icra inkar tazminatı gibi istemlerin sayın Mahkemenin değerlendirmesi içinde kalacağı yönünde görüş ve kanaatte bulunmuşlardır.
Bilirkişi ek raporu davacı vekiline ve davalı vekiline HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Dava, fatura alacağından kaynaklı takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde Mahkememizin 2017/201 Esas 2019/859 karar sayılı kararı ile “1-Davacının davasının kısmen kabul kısmen reddine, davalının … 33 İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın 1.907,82 USD asıl alacak açısından iptali ile takibin aynı şartlarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, 2-Alacak likit olmadığından icra inkar tazminat talebinin reddine” dair hüküm kurulmuştur.
Mahkememiz kararına karşı istinaf yoluna başvurulması nedeniyle dosyamız İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi’nin 2019/2187 esas 2022/1912 karar sayılı ilamı ile;
“Somut olayda, davacı, taraflar arasında imzalanan 26.11.2015 tarihli protokol gereğince PV modül taşıyıcı masa imalat ve montajı işi sebebiyle iş bedelinin tahsili için 1.966,60 USD bedelin tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edilmesi üzerine durmasından dolayı itirazın iptali davası açılmıştır. Davacı, itirazın iptali davasında davalının icra dosyasına yapılan itirazın iptalini talep etmiş, ancak 1.000,00 TL üzerinden peşin nisbi harç yatırmıştır. Oysa ki, davacının itirazın iptali davası tüm icra dosyasındaki itirazın kaldırılması istemli olduğundan 1.966,60 USD bedel üzerinden nispi peşin harç yatırması gerekmektedir. Mahkemece, eksik harcın tamamlanması için yukarıda değinilen şekilde usuli işlem yapılmaksızın yargılamaya devamla hüküm kurulması hatalı olmuştur.
Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf talebinin esasa ilişkin yönleri incelenmeksizin usul yönünden kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapılıp, harç eksikliği de tamamlandıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.” değerlendirmesiyle kaldırılmakla Mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizin 03/01/2023 tarihli tensip zaptının 2 nolu ara karar gereğince “Davanın 1.966,60 USD bedelin tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edilmesi üzerine durmasından dolayı itirazın iptali davası açıldığı, ancak 1.000,00 TL üzerinden peşin nisbi harç yatırıldığı görülmekle; davacı tarafa 1.966,60 USD bedel üzerinden nispi peşin harç yatırması için 2 haftalık kesin süre verilmesine” dair karar verildiği ve davacı vekilince harç ikmalinin sağlandığı görülmüştür.
Yapılan yargılama neticesinde; yüklenici davacı firma ile işveren davalı firma arasında 26/11/2015 tarihinde PV Model Taşıyıcı masa imalat ve montaj işine ait potokol yapıldığı, iş bedeli olarak 10.920 USD belirlendiği, buna göre KDV dahil 12.885,60 USD’lik fatura düzenlendiği, ancak işin ayıplı yapıldığından bahisle davalı tarafça KDV dahil 1.965,60 USD’lik 31/12/2015 tarihli fatura düzenlendiği ve bedelde indirim yapıldığı, taraflar arasındaki ihtilafın davalı tarafça yapılan işin ayıplı olmasından ötürü iş bedelinden indirilen ve ödenmeyen bu miktar olduğu, davacının bu yönde yaptığı takibe davalının itiraz ettiği, Mahkememizce yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporuna göre, davacı tarafça açık ayıplı şekilde ifa edildiği ancak taraflar arasında imzalanan ek iş raporu ve bila tarihli iş bitirme raporlarıyla işin açık ayıplı olarak davalı tarafça kabul edilmiş olduğu, bu nedenle bedelden indirim yapılmasının mümkün olmadığı, eserin sözleşme bedeline dahil edilmemek üzere davacı tarafça onarılmak suretiyle kabulünün yapıldığı, bu haliyle davalının bedelden indirim yönünde seçimlik haktan dönmesinin veya değiştirmesinin mümkün olmadığı, ancak olayda Bayındırlık İşleri Genel şartnamesinin kıyasen uygulanması suretiyle % 5 ‘lik kusur ve noksan ile gecici kabul yapılabileceği maddesinin sözleşmede hüküm olmaması nedeniyle kıyasen uygulanması suretiyle 1.877,00 TL nesafet bedeli kesilebileceği, hesaplanan nesafet bedelinden ek iş bedeli mahsup edildiğinde davalı şirketin davacı şirketten 117,00 TL alacaklı olduğu, dava konusu faturada davalı şirket tarafından ödenmeyen KDV karşılığı 1.965,60 USD (5.726,40 TL) davacı şirketin alacaklı olduğu tutardan, davalı şirket alacağı olan 117,00 TL mahsup edildiğinde davacı şirketin 5.609,00 TL karşılığı 1.926,44 USD alacaklı olduğunun tespit edildiği, Mahkememizin 04/10/2017 tarihli kararına ilişkin davacı tarafça istinaf yasa yoluna başvurulmadığı görüldüğünden usuli kazanılmış haklar göz önünde bulundurularak davanın kısmen kabulü ile davalının … 33. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 1.907,82 USD asıl alacak üzerinden kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak miktarının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın kısmen kabulü ile, davalının … 33. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 1.907,82 USD asıl alacak üzerinden kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alacak miktarının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminat talebinin reddine,
3-Karar tarihine göre alınması gereken 474,81 TL harçtan peşin alınan 31,40-TL ile 631,00-TL peşin harç toplamı olan 662,4‬0 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭ 187,59- TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı yana iadesine,
4-Davacı tarafından dava açılırken ve sonradan yatırılan 474,81 TL peşin harç masrafının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
5-Mahkememiz veznesine davacı tarafından 03/10/2018 tarihinde sehven yatırılan 253,80 TL keşif harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 6.950,76 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ret edilen miktar yönünden hesaplanan 214,15 TL ( AAÜT. 13/2 maddesi gereği ) vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvuru harcı, 4,60-TL vekalet harcı, 150,00 TL Taksi Keşif Taşıma Ücreti, 2.600,00 TL Bilirkişi Ücreti + 50,00 TL Bilirkişiye Yol Ücreti, 253,80 TL Keşif Harcı, 246,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 3.336,30 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre takdiren 3.236,58 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, arta kalan masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalının yapmış olduğu toplam 182,00 TL yargılama giderinin davanın red/kabul oranına göre 5,43 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,geri kalan miktarın davalı üzerinde bırakılmasına,
10-Davacı ve davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 09/05/2023

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı