Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/83 E. 2023/251 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/83 Esas
KARAR NO : 2023/251

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 04/02/2022
KARAR TARİHİ : 22/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin yurtiçi ve yurt dışı kargo taşımacılığı hizmetleri ile iştigal ettiğini, davalının talepleri üzerine kendilerine verilen muhtelif kargo hizmetleri neticesinde davalıdan 10.177,42 TL alacaklarının bulunduğunu, davalı tarafın bu borcu ödemediğinden aleyhine … 22. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, davalı şirketin kendisine tebliğ edilen ödeme emrine rağmen borcunu ödemediğini ve borca itiraz ederek aleyhine açılan icra takibini durdurduğunu, takibe yapılan itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibinin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıya ödettirilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı tarafça usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER :
… 22. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı uyap dosyası, ticari kayıtlar, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan taşıma ilişkisi sonucu davacının davalıdan alacağı olup olmadığı, alacağı varsa miktarı hususlarındadır.
İlgili … 22. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 31/10/2018 tarihinde 10.177,42 TL alacağının, asıl alacağına takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 oranda işleyecek avans faizi ile tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun süresinde sunduğu itiraz dilekçesinde dosya alacaklısına borcunun bulunmadığını ileri sürdüğü, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK M.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı takibe itirazında genel olarak borca itiraz ettiğini ileri sürmüş olup özel bir itiraz nedenine dayanmadığından ispat yükü davacı alacaklı üzerindedir. Davacı alacaklı, alacağının varlığını ve miktarını kanıtlamakla yükümlüdür.
Deliller toplandıktan sonra ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında bilirkişi raporu düzenlemesi için dosya mali müşavir Turgay Portakalcı’ya tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve denetime elverişli olup hükme esas alınmıştır.
Davacı şirkete ait ticari defterlerin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varılmıştır. Davalı taraf ise ticari defterlerini ibraz etmemiştir.
Taraflar arasında 15.05.2018-16.05.2019 tarihli 1 Yıl Süreli Özel Kargo Taşımacılığı Sözleşmesi akdedilmiş olup Sözleşmenin Konusu “… Müşterinin TNT yurt içi ve yurt dışı taşıma servisi verdiği bölgelere TNT’nin hizmetlerinden yararlanarak gönderi yapmak…” olarak düzenlenmiştir.
Davacının ticari defterlerinde kayıtlı, davalı ile olan cari münasebetine göre, davacı tarafından davalıya gönderilmiş dava konusu ödenmediği beyan edilen 2 adet 10.177,42 TL bedelli fatura bulunduğu, bu faturaların davanın konusunu teşkil ettiği, faturalar nedeniyle davacının yevmiye defterinde kayıtlı davalı şirketten 10.177,42 TL alacağının kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. Davalı taraf ticari defterlerini sunmadığından cari hesap özeti anlamında tarafların kayıtlarını karşılaştırma olanağı bulunamamıştır.
Davacı tarafından davalıya kesilen tüm faturalar elektronik ortamda Temel fatura olarak kesilmiştir. Temel fatura senaryosunda düzenlenen faturalara e-fatura uygulaması üzerinden red yanıtı ile dönülme imkanı bulunmaz. Bunun anlamı fatura davalıya kesin olarak tebliğ edilmiştir. Temel fatura senaryosunda düzenlenen faturalara e-fatura uygulaması üzerinden red yanıtı ile dönülememesi ve faturanın karşı tarafa tebliğ edilmesi halinde, alınan Türk Ticaret Kanununun 18. maddesinde belirtilen harici yöntemlerle (noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile) itiraz edilebilmesi, faturayı iade etmesi mümkündür.
Somut olayda, davalı şirketin bu faturaları kabul etmeyip itiraz ettiğinde dair hiçbir delil sunulmamıştır. Bu sebeple davalı tarafın davacı tarafından kendisine gönderilen dava konusu faturayı kabul ettiği ve Türk Ticaret Kanununun 21. maddesinde belirtilen 8 (sekiz) günlük süre içerisinde itiraz etmediği kabul edilerek davacının 10.177,42 TL asıl alacak talep edebileceği, davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanun gereği yıllık %19,50 oranından başlayacak değişen oranlarda avans faiz oranından faiz işletilmesi gerekeceği anlaşılmış, davacı icra takibine konu ettiği alacağının varlığını kanıtlamış olup davalı tarafından … 22. İcra Müdürlüğünün …E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın kabulü ile, davalı tarafından … 22. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin devamına, asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 695,21 TL ilam harcından peşin yatırılan 122,92 TL harcın mahsubu ile bakiye 572,29 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14.maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvuru harcı, 122,92 TL peşin harç, 1.250,00 TL bilirkişi ücreti, 207,50 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 1.661,12 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/03/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır