Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/824 E. 2023/995 K. 05.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/824 Esas
KARAR NO : 2023/995

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/12/2022
KARAR TARİHİ : 05/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkilinin davalı ile olan ticari ilişkisi nedeniyle faturaya dayalı alacaklarının davalı tarafından ödemediğinden, aleyhine … 1. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı icra dosyası ile takip başlatıldığını, davalı borçlunun süresinde itiraz ettiğinden takibin durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına, ödeme emri ile talep olunan asıl alacağa, işlemiş faize, işleyecek faize, faiz oranına, takip dayanağına, ezcümle borcun tamamına, tüm ferilerine, icra takibine, ödeme emrine ve eklerine itiraz edilen takibe haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; Davacı tarafından açılan dava ile davacı şirketin cari hesap ekstresinden kaynaklanan 98.650,00-TL alacağı bulunduğunu, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle beraber davacı tarafın alacaklı olduğunu iddia ettiğini ve icra takibine konu edilen alacağın zamanaşımına uğradığını, bu sebeple, davaya karşı zamanaşımı def’inde bulunduklarını bu nedenle davanın reddi gerektiğini, davacı tarafından, her ne kadar cari hesaptan kaynaklanan 98.650,00-TL alacağı bulunduğunun iddia edilse de bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını, iddiaların ispat yükünün davacıda olduğunu, davacı tarafça, dosyaya iddialarını ispat eder hiçbir delil sunulmadığını, davacı tarafın söz konusu ürünlerin ne şekilde teslim edildiğine dair de herhangi bir delil sunmadığını, davacı tarafın faturaya konu malların teslim edildiğine yönelik ispat yükünün davacı tarafta olduğunu, davacı tarafça ispat edilemeyen alacağa yönelik açılan davanın reddi gerektiğini, davanın reddine, haksız ve kötü niyetli takip nedeniyle %20 tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Mahkememizin 20/01/2023 tarihli ara karar gereği, “İhtiyati haciz talebinin bu aşamada haklılığı hususunda yaklaşık ispat koşulları oluşmadığından reddine” karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce tarafların bildirdiği deliller toplanmış, icra dosyasının UYAP kayıtları, bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık, cari hesap alacağına dayalı … 1. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası kapsamında davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı ve miktarı, alacağın zamaaşımına uğrayıp uğramadığı ve hak düşürücü süre yönündeki itirazın yerinde olup olmadığı hususunda toplanmaktadır.
Davaya ve takibe konu alacağın fatura alacağından kaynaklandığı, takip ve dava tarihi itibariyle zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin dolmadığı anlaşıldığından itiraz yerinde görülmeyerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davaya konu … 1. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının UYAP kayıtları dosyamız arasına alınıp incelendiğinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 96.373,00-TL cari hesap bakiyesi, 2.277,00-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 98.650,00 TL’lik ilamsız takipte bulunduğu, ödeme emrinin borçluya 16/10/2020 tarihinde tebliğ olduğu, davalı borçlu vekili 17/10/2020 havale tarihli dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Taraflarca bildirilen delillerin toplanmasının ardından dosyamız rapor hazırlanmak üzere Mali Müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 23/06/2023 tarihli raporda özetle;
“Taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmamaktadır. Davacı ve davalı şirketin tarafıma ibraz ettiği, elektronik fatura fotokopileri ile yevmiye defteri muavin hesap dökümünde takip tarihi ile her iki tarafın ticari defterlerinde davalının 96.373,00 TL borcunun kayıtlı olduğu,
Celbedilen … vergi dairesi … vergi kimlik numaralı …Tic. Ltd.Şti. beyan ettiği mal/alımlarına göre 2022 yılı mal alış listesinde yer alan … vergi kimlik numaralı davacı …Ltd.şti.’den 20 adet fatura ile KDV hariç 164.878 TL tutarlı, mal/hizmet alımı yapıldığının beyan edildiği,
Yargıtay karalarında BA-BS beyannameleri ile verilen bir içtihatta;
“…BA BS Davalının BA formunda davacıdan satın aldığı mal/hizmet faturalarını vergi olarak bildirmiş olması karşısında davacı tarafça da faturaya konu alacağın varlığının ispat edilmiş olduğunun kabulü gerekir.(Yargıtay 19.HD.’nin 10/04/2017 tarihli 2016/7490 E., 2017/2932 K.sayılı emsal kararı).
Bu durumda tarafların ticari defterlerinin birbirini teyit ettiği, davaya konu faturaların borçlu ve alacaklı tarafça bilinebilir olduğu, davalının faturaları tebliğ almış olduğu değerlendirildiği,
Davacının, davalıdan … 1. İcra Müdürlüğü … E Sayılı Dosyası ile başlattığı ilamsız takipte,
96.373,00 TL asıl alacak
2.277,00 TL takip öncesi işlemiş faiz
98.650,00 TL alacak talep ettiği,
Yapılan incelemede davacının 2.277,00 TL işlemiş faiz talebinin fazla ve yersiz talep olduğu ve reddinin gerekeceği,
Davacının 6102 sayılı TTK 1530. Maddeleri gereğince takip öncesi işlemiş faiz talep edebileceğine dair mahkeme kararı halinde de talep edilecek faizin 2.277,00 TL hesaplanmış olduğu,
Davacının ve davalının vergi dairesine beyanları ile Yargıtay 19.HD.’nin 10/04/2017 tarihli 2016/7490 E., 2017/2932 Sayılı emsal kararı ile ticari defter kayıtlarının birbirini teyit etmesi doğrultusunda, davacının, davalıdan 96.373,00 TL alacaklı olabileceği ve bu alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereği yıllık %15,75 oranından başlayacak değişen oranlarda avans faiz işletilmesi gerekeceği” yönünde görüş ve tespitlerde bulunulduğu, raporun dosya kapsamına uygun, denetime elverişli nitelikte düzenlendiği, hüküm kurmaya elverişli tespit ve değerlendirmeler içerdiği anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davalarında kural olarak ispat yükü alacaklı olduğunu iddia eden davacı taraf üzerinde ise de ileri sürülen savunmaya göre ispat yükünün yer değiştirmesi söz konusu olabilmektedir. Davalı taraf, cevap dilekçesinde davacının iddialarını inkar etmiştir.. Buna göre eldeki davada takip konusu faturalar ve cari hesap alacağı nedeniyle alacaklı olduğunu ispat yükü davacı alacaklı üzerinde bulunmaktadır.
Bu kapsamda alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ve davalı şirketin ibraz ettiği ticari defter ve kayıtlara göre takip tarihi ile her iki tarafın ticari defterlerinde davalının 96.373,00 TL borcunun kayıtlı olduğu, celbedilen davalının BA kayıtlarının da incelenmesiyle davacı tarafından fatura konusu mal/hizmetin davalıya teslim edildiği, ancak davacı tarafça edimin yerine getirilmesine rağmen davalı tarafından edimin fatura karşılığının ödenmemiş olduğu, takip yapmakta haklı olduğu kanaatine varılarak hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, asıl alacak miktarı likit olduğundan icra inkar tazminatına da hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın kabulü ile, davalının … 1. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 96.373,00-TL asıl alacak üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereği yıllık %15,75 oranında başlayacak değişen oranlarda avans faizi işletilmek suretiyle devamına,
2-Asıl alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihine göre alınması gereken 6.583,24 TL harçtan peşin alınan 1.152,56 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭ 5.430,68 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14. Maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 3.120,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvuru harcı, 11,50-TL vekalet harcı, 1.152,56 TL peşin harç, 2 .000,00 TL bilirkişi ücreti, 139,00 TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 3.383,76‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı ve davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 05/12/2023

Katip Hakim
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır