Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/809 E. 2023/189 K. 25.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/809 Esas
KARAR NO : 2023/189

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/11/2022
KARAR TARİHİ : 25/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 23/11/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı taraf Bakanlar Kurulu Kararı çerçevesinde özel yetkili bir anonim şirket olduğunu, … hakkı sahibi olduğunu, davalı/borçlu ise işletme hakkı müvekkil şirkette bulunan otoyolları kullanmış olan şahıs olduğunu, işletme hakkı müvekkil şirkette bulunan otoyollardan geçişler, mezkûr madde gereği ücretlendirilmekte olduğunu, ücret ödemeden yapılan geçişlerde geçiş ücreti ile birlikte dört katı tutarında ceza tutarı uygulandığını, müvekkil şirket bir kamu kurumu olmadığı için 6001 sayılı Kanun uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretinin 4 (dört) katı tutarındaki ceza da idari para cezası olmayıp Borçlar Kanunu tahtında özel alacak statüsünde olduğunu, genel hükümlere göre araç sahibinden tahsil edileceği açıkça 6001 sayılı Kanunda düzenlenmiş olduğunu, davalı taraf provizyon listesinde belirtilen tarihler arasında …, … ve …plakalı araçlar ile toplam 30 kez geçiş ücreti ödemeksizin otoyollardan ihlâlli geçiş yaptığını, bedeli ödenmeden yapılan geçiş ücretleri 15 günlük sürede de ödenmediği için davalı hakkında … 18. İcra Müdürlüğünün ..E. sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, ödeme emrinin davalıya 01/04/2022 tarihinde e-tebliğ edildiğini, davalı taraf 07/04/2022 tarihli dilekçesinde ödeme emrine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, takibin durdurulduğunu, müvekkil şirketin mağduriyetine sebep olunduğunu, itiraz dilekçesi davacı tarafa tebliğ edilmediğini, icra dairesinde yapılan kontrol esnasında görüldüğünü, davanın kabulü ile davalının … 18. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız ve hukuki dayanaktan yoksun tüm itirazların iptali ile alacağın faizi ve tüm fer’ileri ile birlikte tahsili için takibin kaldığı yerden ve tüm taleplerle aynen devamına, alacak tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine, karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekilinin 14/12/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkil şirket aleyhine … 18.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davacı tarafa davaya konu takibe ilişkin herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkil şirketin ödemediği geçiş ücreti bulunmadığını, davacı tarafından takibe konu edilen hizmetin müvekkil şirkete sunulduğuna ilişkin olarak dava dosyasına herhangi bir delil sunulmadığını, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davacının %20 tazminata mahkumiyetine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline, karar verilmesini, talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: 1 adet cd, Gelir İdaresi Başkanlığı … Vergi Dairesi Başkanlığının yazı cevabı, … A.Ş. yazı cevabı, Ticaret ve Sanayi Odası yazı cevabı, Türkiye Noterler Birliği yazı cevabı, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonunun yazı cevabı, PTT yazı cevabı, Karayolları Genel Müdürlüğü yazı cevabı, … 18.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının uyap çıktıları, arabuluculuk son tutanak sureti dosya arasında delil olarak mevcuttur.
GEREKÇE: Dava, ihlalli geçiş ceza ücretinin tahsili için yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
… 18.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 432,50 TL geçiş ücreti ve ceza ücreti üzerinden takip başlattığı, davalının hiçbir borcu olmadığından bahisle ödeme emrine süresinde itiraz ettiği, eldeki itirazın iptali davasının yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanunun 30/5. maddesinde; “…(5) 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza genel hükümlere göre tahsil edilir…” hükmü düzenlenmişken 25/05/2018 tarih ve 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16/5/2018 tarih ve 7144 sayılı Kanunun 18. maddesi ile birinci ve beşinci fıkralarında yer alan “on” ibareleri “dört” şeklinde değiştirilmiştir. Aynı Kanunun 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanuna geçici 3. madde ilave edilmiştir.
6001 sayılı Kanuna eklenen Geçici 3. madde de ise; “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce otoyollar ile erişme kontrolünün uygulandığı karayolları için belirlenen geçiş ücretlerini ödemeden yapılmış olan geçişlerde araç sahiplerine bu Kanunun 30. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca tahakkuk ettirilen ancak bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsilatı yapılmamış olan para cezaları hakkında bu Kanunun 30. maddesinde yer alan oranlar uygulanır.” düzenlemesi yapılmıştır.
Kanunun 30. maddesinin, 27/03/2015 tarihli ve 6639 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişiklik yapılan (7) numaralı fıkrasında, geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde ödemesiz geçiş tarihini izleyen on beş gün içinde geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere bu maddenin (1) numaralı ve (5) numaralı fıkralarında belirtilen cezaların uygulanmayacağı öngörülmektedir.
6001 sayılı Kanunun 30/7 maddesinin Anayasa aykırılığı iddiası ile açılan davada, Anayasa Mahkemesi 18.01.2018 tarih, 2017/166 E. 2018/8 Karar sayılı kararında; “… İşletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücreti ödenmeden geçiş yapılması hâlinde yaptırım uygulanmasına sebebiyet veren eylem ücret ödemeden geçiş yapılması anında tamamlanmış olacaktır. Bu durumda, kuralda belirtilen ödemesiz geçiş tarihinden itibaren on beş gün içinde geçiş ücretinin ödenmesi hâlinde cezanın uygulanmayacağına ilişkin düzenleme oluşan neticeyi ortadan kaldırılmakta olup ihlalli geçiş eylemini gerçekleştirenler lehine getirilmiş bir düzenlemedir…. kuralda, cezasızlık hâlinin kapsamı, eylemin sonucu olarak öngörülen yaptırımın hangi hâlde uygulanmayacağı, ödemenin hangi süre içinde yapılması gerektiği açık, anlaşılır, uygulanabilir ve nesnel olarak belirlenmiştir. Geçiş ücretinin ödenmesi şekil ve yöntemlerinin tümünün önceden öngörülmesi ve kanun koyucu tarafından tek tek belirlenerek kanun metninde ifade edilmesi oldukça güçtür. Geçiş ücretinin tahsili yöntemlerinin zaman içinde değişip gelişebileceği ve otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerinin tahsili yöntemlerinin benzerlik arz ettiği hususları dikkate alındığında kuralda belirlilik ilkesine aykırılık bulunmamaktadır…” yönünde karar vermiştir. Bu durumda davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Geçiş esnasında ödeme olmadığında veya HGS veya OGS sisteminden provizyon alınamadığı takdirde gişe çıkışlarındaki bariyerler açılmadığından, davalı ücret ödemeden geçiş yaptığını bilmektedir. OGS ve HGS kartlarından para çekilmemesi halinde davalı geçiş ücretini ödemek zorundadır. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesinin 20/10/2022 Tarih, 2019/1749 Esas ve 2022/1207 Karar sayılı kararı ve yerleşik uygulamaları)
Davacı şirket tarafından geçiş ücretlerinin ve ceza bedellerinin tahsili noktasında uygulanması gereken yasal düzenleme, yasanın 30. maddesinin 5, 6 ve 7. fıkralarıdır. Zira 3. fıkrada düzenlenen tebliğ hükmünün, maddenin birinci fıkrasında belirtilen idari para cezaları ile geçiş ücretleri ve ikinci fıkrasında yer alan idari para cezaları yönünden geçerli olduğu açıkça düzenlenmiş olup, idari para cezalarının ise Genel Müdürlükçe yetkilendirilen personel veya trafik polisi, trafik polisinin görev alanı dışında kalan yerlerde jandarma personeli tarafından verileceği belirtilmiştir.
Davacı şirket tarafından tahsil edilen geçiş ücretleri ve cezalar ise bu kapsamda olmadığından, yasal düzenleme ile tebliğ zorunluluğunun olmadığı ve geçiş tarihinden itibaren 15 günlük süre içerisinde ödenmesi gerektiği açıktır. Ancak bu hükmün uygulanabilmesi için ihlalli geçişin, geçiş anında muhataba bildirilmesi gerekmektedir.
Davacı tarafından ihlalli geçiş esnasında bu bildirimlerin basılarak davalıya ait araç sürücülerine teslim edildiğinin ispatlanması gerekmektedir. OGS cihazı/ HGS etiketi bulunduğu sabit olan davalı araçlarının, gişelerden geçiş yaptığı esnada geçiş ücretlerinin bakiye olmaması yada başka bir nedenle tahsil edilemediğinin, nakit/kart ile ödeme yapılmadığının ve ödeme yapmaksızın geçiş yapılması sebebiyle 15 gün içerisinde cezasız ödeme yapma imkanına sahip olduklarının, davalı tarafça bilindiği ancak ödeme yapılmadığı yönündeki davacı iddiası ile geçiş ücretleri ve cezaların muaccel olduğu tarihin bu şekilde belirlenmesi mümkündür. Yine geçiş anında tahsilat yapılmamış ise bu durumun bankadan mı yoksa davacının kullandığı HGS/OGS sisteminden mi kaynaklandığı, bakiyenin belli bir limit altına düşmesi halinde otomatik yükleme yapılıp yapılmadığı, geçiş anında bakiye yetersiz kalırsa sonradan yapılan yükleme ile geçişten itibaren 15 gün içerisinde tahsilat yapılıp yapılmadığı/tahsilatın mümkün olup olmadığı, sonradan yükleme yapılmış ise geçiş bedellerinin tahsil edilememesinin sebebinin ne olduğunun da belirlenmesi gerekmektedir. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45.Hukuk Dairesinin 14/09/2022 Tarih, 2022/1025 Esas ve 2022/915 Karar sayılı kararı ve yerleşik uygulamaları)
Uyuşmazlık kapsamında davacı vekili tarafından sunulan görüntü ve kayıtlardan davalıya ait ticari aracın ihlalli geçiş yaptığı, geçiş anında HGS/OGS sisteminde bakiyelerinin olmadığı, geçiş sonrasındaki 15 günlük süre içerisinde de tahsilatın yapılmadığı dosya arasındaki kayıtlardan anlaşılmaktadır. Davalı yan aksi yönde savunma yapmış ise de, KGM ve PTT tarafından gönderilen cevabi yazılarda davalıya ait OGS-HGS ürününde bakiye bulunmadığı bildirilmekle, yapılan savunmaya itibar edilmemiştir.
Davalının icra takibine haksız yere itirazda bulunmaları ve alacağın likit olması nedeni ile toplam alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının (İİK md.67/2) davalıdan tahsilde tekerrür olmamak üzere alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlerine göre;
1-Davanın tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla KABULÜNE,
Davalının … 18.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına,
2-İİK mad. 67/2 uyarınca alacak likit ve itiraz haksız olduğundan 432,50 TL alacağın %20’si olan 85,50 TL icra inkâr tazminatının tahsilde tekerrür olmamak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 179,90 TL nispi karar harcından peşin yatırılan toplam 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 99,20 TL harcın ve arabuluculuk ücreti olan 1.540,00 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 432,50 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 33,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı. 25/01/2023

Katip
(e-imza)

Hakim
(e-imza)