Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/739 E. 2023/55 K. 25.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/579 Esas
KARAR NO : 2023/54

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/08/2022
KARAR TARİHİ : 30/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 22/08/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalının kendisinin yeğeni olduğunu, şu anda halen imam nikahlı eşi olan birlikte yaşadığı … resmi nikahı olan eşi ile aralarında açılan boşanma davası sırasında boşanma davasının yargılaması izlenecek yol ne yapacağını bilmediği için adı geçen davalı yeğeninin kendisine gelerek kendisinin bir avukatın yanında çalıştığını bilgisinin olduğunu kendisine yardım edeceği söylediğini, ancak yardım etmesi için bazı planlar yapılması ve uygulanması gerektiği söylediğini, ilk defa böyle bir durumla karşı karşıya kaldığı için onun kurduğu plan ne yapacağını onun önerisini kabul edeceğini kabul ettiğini, o da kendisine yengenin kendisine borçlansın sende ondan alacaklı olarak görün buna ilişkin senet düzenlenmesini, boşanma davasının gidişatına göre durumu izlenmesini, boşanma davasında yengenin tazminata mahkum olduğu takdirde senin adına bu senedi icra takibine koymasını, direk yengesinin alacaklı duruma gelirsin onun maaşını her ay düzenli olarak haciz ederiz bende parayı sana teslim ederim dediğini, senedin kendisinde kalmasını söylediğini, böyle bir durumla karşı karşıya kalmadıkları takdirde senedi kendisine iade edeceğini ayrıca beyan ettiğini, bunun üzerine 4 adet her bir senet 25.000,00 TL değerine senetleri düzenlediklerini, şu anda imam nikahlı eşi olan … imzaladığını, fakat davalı yeğenin benim alacaklı olduğuma dair benimde senetlerin arka yüzünü ciro etmesini söylediğini, ilk defa böyle bir durumla karşı karşıya kaldığını, senetlerin arkasını ciro etme borçlu duruma düşeceğini bilmediği için yeğeni olmasını da dikkate alarak ona güvendiğini, ve senetlerin arkasını ciro ederek imzaladığını, senetlerin kendisinde teminat olarak verildiğini, davalı ile anlamasında ve senetleri kendisine teminat olarak verdiği tarih 2022 yılın mart veya şubat ayında bir gün olduğunu, ancak tarihini tam olarak hatırlamadığını, eşi ile kendi resmi eşi olan kişi arasında devam eden boşanma davası tarafların anlaşmaları doğrultusunda 16.03.2022 tarihinde boşanma ile sonuçlandığını, bu arada boşanma gerçekleşmeden önce bir gün davalı kendisine bize yurt dışında ceviz getireceğinin, ticaret yapacağını, onun sermayeye ihtiyacı olduğunu, kendisinden borç para istediğini, eşinin kullandığı kredi kartını verdiğini, kredi kartından 11.000,00 TL kullandığını, eksik olan 1.000,00 TL’yi de davalının kendisine verdiği banka hesabına yatırdığını, boşanma gerçekleşmesi üzerine yeğenini aradığını, kendisine verilen senetlerinin iade etmesini talep ettiğini, ancak davalı yeğenin sen bana borç verdiğini parayı sık benden talep edersen benim hakkında hukuki süreç başlatırsan parasını ödemeyeceğini, senedi de iade etmeyeceğini, senetleri icra takibine koyacağını, yıllarca senetlerde geçen ödemeyi kendisine ödemek zorunda olacağını söyleyerek tehdit ettiğini, bunun üzerine dolandırıldığını anladığını, hemen hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığı’na müracaat bulunak hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, Soruşturma No: …kavuşturma devam ettiğini, davalı yeğenine anlattığı şekilde sözle anlaşmazlık sonucu davalı senetleri iade etmeyeceğini beyan etmesinden sonra davalı elindeki senetlerin vade tarihini kendisi belirleme sureti ile senetleri kullanması veya başka kişileri dolandırması söz konusu olduğundan senetlerin ödemesinin tedbiren durdurulması borçlu olmadığının tespiti için senetlerin iptaline karar verilmesi için iş bu davası açmaya karar verdiğini, davalıya teminat olarak verilmiş ancak tarafına iade etmekte itina edilen 4 adet her her biri 25.000,00 TL değerince vade tarihleri kendisi tarafından belirlenen toplamda 100.000,00 TL değerinde olan senetlere ilişkin borcunun olmadığının tespitine, davalı elinde bulunan ancak kendisine teminat olarak verilen davalı senetleri kullanmaması bir başka kişiye vererek kişi ve kişilerin ve aynı zamanda mağduriyetinin olacağı göz önünde bulundurularak mağduriyetinin önlenmesi bakımından senetlerin ödemesinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesine, menfi tespit talebinin kabulüne, senetlerin iptaline karar verilmesine, kendisine nakit olarak ödemiş olduğu toplam 12.000,00 TL alacağının da davalıdan tahsiline karar verilmesine, tarafından yapılan dava giderleri ve harç masraflarının davalı üzerine bırakılmasına talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 14/01/2023 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil ile davacı arasında sayın mahkemenizde görülmekte olan dava menfi tespit davası olduğunu, bilinmektedir ki menfi tespit davasının açılması için evvela davacının hukuki menfaatinin olması gerektiğini, aynı şekilde böyle bir dava açılabilmesi için öncelikle davalının bir hukuki ilişkinin varlığını iddia etmesi gerektiğini, bu menfi tespit davası açılabilmesi için dava şartlarından biri olduğunu, hal böyle iken davacı tarafın müvekkile verdiğini iddia etmiş olduğu ve vadesini dahi bilmediği 25.000,00 TL değerinde 4 adet toplamda 100.000,00 TL bedelinde senedin varlığına itiraz etmekte olduğunu, lakin müvekkil tarafından davacı veya dilekçesinde bahsettiği imam nikahlı eşinin adına herhangi bir icra takibi yada alacak davası açılmamış, kendilerinden bahsi geçen borca ilişkin bir talepte bulunulmadığını, menfi tespit davalarında genel olarak ispat yükü borcu olmadığını iddia eden taraf üzerinde olduğunu, dolayısıyla borcun olduğu yada olmadığı hususunda müvekkil tarafın bir ispat yükü bulunmadığı gibi müvekkilin kendilerinden almış olduğunu iddia ettikleri bir senette olmadığını, iş bu halde söz konusu davanın hangi niyetle açıldığını bilmemekle müvekkile borç olarak verdiklerini iddia ettikleri borcun konusu ise davacı ve müvekkil arasında değil müvekkil ve davacının eşi olduğunu iddia ettiği … arasında olduğunu, dolayısıyla tarafı olmadığı bir borcun talebinde bulunan davacının iddiasının ne denli ciddiye alınabileceği ortada olduğunu, davacı müvekkili savcılığa şikayet ettiğini beyan etmekle söz konusu kovuşturmanın da devam ettiğini söylediğini, oysaki söz konusu şikayet kendileri tarafından geri çekilmiş müvekkil daha dosyaya ifade vermeden dosya takipsiz kaldığını, davacı vekilinin 13.01.2023 tarihli feragat dilekçesinden de anlaşılacağı üzere müvekkil davacının kendi açtığı davanın konu ve taraflar açısından maddi hatalı olması nedeniyle davadan feragat etmiş huzur da açılan davanın hatalı olduğunu kabul ve beyan ettiğini, davacının söz ettiği gibi davaya konu olan herhangi bir senet bulunmadığını, bu konu ile olarak davalı müvekkili tarafından davacı aleyhine başlatılmış bir icra takibi yada alacak davası da bulunmadığını, herhangi bir borç durumunun oluşmadığı ortada iken tarafımına karşı yöneltilen asılsız durum adına davanın reddine, mahkeme masraflarının ve vekalet ücretlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Elden ve banka kredisinde ödenen ödemeye ilişkin banka kredi kartı harcaması tanık anlatımı, davalı elinde bulunan imzalı 4 adet senede delil olarak dayanılmıştır.
GEREKÇE: Davacı vekili dosyaya sunduğu feragat dilekçesi ile; davadan feragat ettiklerini, işbu sebeple feragat beyanı doğrultusunda hüküm kurulmasını talep ettiği görülmüştür.
6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 307 ve devamı maddelerinde düzenlenen davadan feragat, davacının talep sonucundan kısmen ya da tamamen vazgeçmesidir. Feragat, davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olup sonuç doğurabilmesi için karşı tarafın rızası aranmamaktadır.
Yapılan açıklamalar ışığında, dosya arasında bulunan davacı vekiline ait vekaletname incelendiğinde davacı vekilinin davadan feragate yetkisinin olduğu anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 307. maddesi uyarınca davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir. Davalı yan feragat işleminden sonra cevap dilekçesi ile vekaletnamesini ibraz etmiş olmakla davalı vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi, 7036 sayılı Kanunun 3. maddesinin 14-16. fıkralarında; tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik arabuluculuk ücreti tutarının Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği, Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin yargılama giderlerinden sayılacağı, yine bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderlerin anlaşmaya varılamaması halinde ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacağı düzenlendiği ve feragati nedeniyle davacının haksız çıkması nedeniyle arabuluculuk ücretinin tümünün davacıya yükletilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlerine göre;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Feragat ön inceleme duruşması yapılmadan önce yapıldığı için karar tarihine göre alınması gereken 59,97 TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 20,73 TL harcın davacı yana iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14 ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddeleri gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davalı yanca feragat işlemi sonrası vekaletname ibraz edilmekle lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/01/2023

Katip
(e-imza)

Hakim
(e-imza)