Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/732 E. 2023/671 K. 03.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/732 Esas
KARAR NO : 2023/671

DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/12/2018
KARAR TARİHİ : 03/05/2023

İstanbul 27. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/49 E sayılı dosyası ile açılan ve görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi edilen Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin …’da mukim deniz taşımacılığı ile iştigal eden şirket olduğunu, deniz taşımacılığı konusunda dünya çapındaki ticareti bakımından son derece önemli bir konumda olduğunu, müvekkilinin işletmesinde bulunan … isimli geminin …’in … limanına 27/12/2016 tarihinde yapacağı seferle ilgili tahliye limanı acentesi olarak hizmet vermek üzere … Şti.’nin atandığını bu doğrultuda 17 Aralık 2016 akşam 09.04 ‘ te gönderilen geminin varışının akabinde yanaştırılmasıyla ilgili acenteden bilgi istendiğini, verilen cevapta geminin limanda yapacağı masraflara ilişkin proforma fatura ve acentenin banka detaylarının iletilmesi üzerine müvekkili şirketin bir önceki mesajda yer alan hususlarla ilgili açlıklama talebine verilen cevabı mesajda ise proforma faturanın revize edildiğini, paranın gönderilmesi için yeni banka detayları ilettiklerini, iletilen banka detayına ödemenin % 100’ünün ödenmesi istenilmiş olması üzerine davacı şirket liman masrafları ile birlikte toplam 40.452 ABD dolarının revize edildiği bildirilen banka hesabına havale ettiğini, havale yapıldıktan sonra 29 Aralık 2016 tarihinde müvekkili şirket çalışanı ile … arasında yapılan telefon görüşmesinde havalenin …’e ulaşmadığını, paranın gelmemesi halinde geminin tutulması için gerekli hazırlıkların yapıldığının bildirilmesi üzerine davacının bankadan araştırması sonucu, …’in banka hesabına 40,452 ABD Doları tutarındaki havalenin ulaşmadığı ve havalenin gönderildiği hesabın … ile bir ilgisinin bulanmadığı, ödemenin başka bir hesaba yapıldığı, havale için son alınan hesap bilgisinin …’a ait hesaba ödeme yapıldığı, banka detaylarının değiştirilmiş olduğunun anlaşılması üzerine davacı şirket … limanında tahliye işlemi tamamlanan … gemisinin gecikmemesi adına Türkiye’de ki münhasır yetkili acentesi vasıtası ile paranın ödeneceğini teyit ederek bir süre sonra …’e 40.452, USD gönderildiğini, müvekkili şirket tarafından mükerrer ödeme yapılmasından sonra …tarafından verilen bilgiler doğrultusunda hileli davranış ile … hesabına havale edilmesini sağlayan … ile irtibata geçilerek yapılan ödemenin iadesi talep edilmiş olup davalı … söz konusu paranın iadesi yönünde açıklama yapmasına rağmen bugüne kadar bir ödeme yapmadığını, … hesabı yerine … bilgilerinin yer aldığı elektronik postanın müvekkili şirkete gönderilmesini sağlayan davalı tarafından müvekkilinin aldatıldığını, davalının kendisine yarar sağladığını, müvekkili şirketin dolandırıcılık suçunun mağduru olduğunu, bu konuda C.Savcılığına suç duyurusunda bulunduklarını ileri sürerek söz konusu tutarın ödemenin yapıldığı 21 Aralık 2016 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte müvekkili şirkete ödenmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili 28.03.2023 tarihli yazısı ile davalı tarafından 6.000,00 ABD Dolarının iade edildiğini bildirmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin bilgisi dışında bildirildiği belirtilen hesaba borcun ifası amacıyla dava konusu paranın havale edildiğini, davacı ile hiçbir zaman bir ticari ilişki içinde olmadığını, … ile de hiç bir zaman mevcut hukuki bir ilişkisinin olmadığını, dava dışı …’un kendisine olan borcu nedeniyle ve kendi hesaplarında hacizlerin bulunması nedeniyle kendisine ait banka hesap bilgilerini sonradan … adlı kişiye bildirdiğini, …”un karakolda ve savcılıkta ikrar niteliği taşıyan ifade verdiğini, hesap numarasının bilgisi dışında kullandığını, havale edilen parayı da …’un kendisinin aldığını açık bir şekilde ifade ettiğini, müvekkilinin Borçlar Kanunu md. 78 ve 79 /1 gereğince iyi niyetli bir kişi konumunda olduğunu bildirerek davanın pasif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Banka ekstreleri, … C.Savcılığı Bilişim Suçları Bürosu yazı cevabı, … 21.Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, bilirkişi raporu.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, davalı hesabına havale edilen paranın iadesi istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının ticari ilişkisi nedeni ile davalının hesabına mükerrer ödeme yaptığını ileri sürdüğü paranın davalı tarafından davacıya iadesinin gerekip gerekmediği, davacının davalı tarafından dolandırıldığı iddiasının yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
… 27. Asliye Hukuk Mahkemesinin …E sayılı dosyasından bilirkişi raporu aldırılmış, bilirkişi raporu, dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli olup hükme esas alınmıştır.
Davacı mail yoluyla aldatılarak asıl ticari ilişkisi olan … firmasına yerine davalının hesabına 40.452,00 ABD doları para göndermek suretiyle zarara uğramıştır. İşlemin gerçekleşme tarihi 21/12/2016 tarihidir. Davalı banka hesabına gelen havale ile ilgili herhangi bir araştırma yapmadan, parayı kullanmış ve sebepsiz zenginleşmiştir.
TBK md 77 ” Haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşen, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür. Bu yükümlülük, özellikle zenginleşmenin geçerli olmayan veya gerçekleşmemiş ya da sona ermiş bir sebebe dayanması durumunda doğmuş olur ” demektedir. Sebepsiz zenginleşmeden bahsetmek için, bir edimin ifası veya başka bir yolla geçerli bir sebebe dayanmaksızın başkasının fakirleşmesi sayesinde bir zenginleşmenin meydana gelmesi gerekmekte olup, sebepsiz zenginleşen bakımından iradeyi sakatlayan bir davranışta bulunması koşulu aranmaktadır. Somut olayda, davacı yanlış bilgilendirilerek ödeme yapmıştır. Bu durum davalının da kabulündedir. Davacı ile davalı arasında herhangi bir hukuki ilişki bulunmadığından sebepsiz zenginleşmeye neden olan tutarın davacıya iade edilmesi gerekmektedir.
TBK md. 78 ” Borçlanmadığı edimi kendi isteğiyle yerine getiren kimse, bunu ancak, kendisini borçlu sanarak yerine getirdiğini ispat ederse geri isteyebilir. ” demektedir. Somut olayda, davacı borçlu olduğunu düşündüğü hesaba ödeme yapmıştır. Bu nedenle sebepsiz zenginleşme sonucu geri isteme hakkı doğmuş olmaktadır.
TBK md 80 ” Zenginleşen iyiniyetli değilse, zorunlu giderlerinin ve yararlı giderlerinden sadece geri verme zamanında mevcut olan değer artışının ödenmesini isteyebilir. Zenginleşen, iyiniyetli olup olmadığına bakılmaksızın, diğer giderlerinin ödenmesini isteyemez. Ancak, kendisine karşılık önerilmezse, o şey ile birleştirdiği ve zararsızca ayrılması mümkün bulunan eklemeleri geri vermeden önce ayırıp alabilir.” demektedir. Somut olayda, davalı dolandırıcılık suçundan delil yetersizliğinden beraat etmiş ise de, davalının kendi hesabını …’a kullandırıyor olması, hesabına gelen paranın nereden geldiğini yeterince sorgulamaması nedenleri ile iyi niyetli olmadığı kabul edilmiştir.
Dava açıldıktan sonra davalı tarafça davacıya 6.000 USD ödeme yapılmış olup dava 6.000 USD yönünden konusuz kaldığından bu miktara ilişkin esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, davanın 34.452,00 USD yönünden kabulü ile bu miktarın 21/12/2016 tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasanın 4/a maddesi gereğince işleyen faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı dava açılmasına sebebiyet verdiğinden dava değerinin tamamı üzerinden davacı lehine vekalet ücretine ve yargılama giderlerinin tamamının davacı üzerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
1-Dava 6.000 USD yönünden konusuz kaldığından bu miktara ilişkin esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına,
2-Davanın 34.452,00 USD yönünden kabulü ile bu miktarın 21/12/2016 tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasanın 4/a maddesi gereğince işleyen faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanununca alınması gerekli 12.637,84 TL ilam harcından peşin yatırılan 3.708,32 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.929,52 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 33.400,49 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 3.708,32 TL peşin harç, 600,00 TL bilirkişi ücreti, 610,90 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 4.955,12 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/05/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır