Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/635 E. 2023/875 K. 09.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/635 Esas
KARAR NO : 2023/875

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/09/2022
KARAR TARİHİ : 09/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı … A. Ş. davalı … A.Ş.’ye düzenli aralıklarla para gönderdiğini ve söz konusu paraların her iki şirketin de kayıtlarına işlendiğini, söz konusu bedelin süreç içerisinde ödenmediğini, borçlu/davalı … aleyhine … 30. İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun müvekkiline olan borcu nedeniyle başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafından itiraz edildiğini, davalı hakkında başlatılan icra takibinin durdurulduğun, davalının itirazının iptali, icra inkar tazminatı ve takip fer’ilerinin tahsili amacıyla ilk olarak arabuluculuğa başvurulduğunu ancak yapılan müzakereler sonucunda davalı ile anlaşma sağlanamadığını, arz edilen nedenler ve yargılama aşamasında tespit edilecek nedenlerle davanın kabulü ile davalı borçlunun … 30. İcra Müdürlüğü … esas sayılı takip dosyasında ileri sürdüğü itirazlarının iptaline ve duran icra takibinin işlemiş ve işleyecek ticari faizi, icra giderleri, icra vekalet ücreti vs. tüm fer’ileri ile birlikte devamına, davalının, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın müvekkili şirket aleyhine haksız olarak … 30. İcra Dairesi’nde …esas sayısı ile ilamsız icra takibi başlattığnı, söz konusu ödeme icra emrinin taraflarına tebliğ edilmesine müteakip süresi içerisinde asıl alacağa ve faiz dahil asıl alacağın tüm ferilerine itiraz edildiğini, davacı tarafından davaya konu takip talebi ekinde cari hesap ekstresi olduğu ve müvekkilinin davacı şirkete bakiye 2.900.000 TL borcu olduğu iddia edilmişse de tek başına cari hesap ekstresi adı altında düzenlenen belgenin varlığının borcun mevcudiyetine delalet etmediğini, taraflar arasında cari hesap ilişkisinin varlığı gerekçe gösterilerek müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinin dayanağı olan cari hesap belgesinin alacağın varlığını gösteren bir delil niteliğinde olmadığını, yazılı şekilde kurulması gereken bir cari hesap sözleşmesine dayanmayan cari hesap ekstresinin borcun varlığını tek başına kanıtlayamayacağını ayrıca davacı tarafın iddia olunan borca dayanak alım satım ilişkisini kanıtlar nitelikte bir sözleşme, satış ilişkisini gösterir fatura ya da herhangi bir surette borcun dayanağı yazılı belge ya da senede davaya konu icra takibinde dayanmadığını, davacının herhangi bir imza içermeyen bir cari hesap belgesini dayanak göstererek başlattığı icra takibinin müvekkili şirketin borçlu olduğu anlamına gelmediğini, davacının ilamsız takipte faiz olarak talep ettiği feri nitelikteki alacakların muacceliyet kaydı olmadığını, açıklanan ve mahkemece resen gözetilecek nedenlerle, davacının davasının reddini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Tarafların ticari defter ve kayıtları, hesap mutabık formu, bilirkişi raporu, … 30. İcra Dairesi’nde … esas sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Dava, ticari ödünçten kaynaklanan alacağın tahsili istemi ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davacı … A. Ş. nin davalı … A.Ş.’ye düzenli aralıklarla para gönderdiğini ve söz konusu paraların her iki şirketin de kayıtlarına işlendiğini, söz konusu bedelin süreç içerisinde ödenmediğini, borçlu/davalı … aleyhine … 30. İcra Müdürlüğü… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun müvekkiline olan borcu nedeniyle başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafından itiraz edildiğini, davalı hakkında başlatılan icra takibinin durdurulduğun, davalının itirazının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında cari hesap ilişkisinin varlığı gerekçe gösterilerek müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinin dayanağı olan cari hesap belgesinin alacağın varlığını gösteren bir delil niteliğinde olmadığını, yazılı şekilde kurulması gereken bir cari hesap sözleşmesine dayanmayan cari hesap ekstresinin borcun varlığını tek başına kanıtlayamayacağını, davacı defterlerindeki kayıtların fiktif kayıtlar olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İstinabe yolu ile davacı ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır. 06.06.2023 tarihli bilirkişi raporunda davacı ile davalı şirketin ticari ilişkilerinin 2018 yılı öncesinde başladığı, davacı defter ve kayıtlarına göre davalının davacıya 2.136.408,37 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce davalı ticari defter ve kayıtları, istinabe yolu ile alınan bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre bilirkişi incelemesi yapılmıştır. 19.09.2023 tarihli bilirkişi raporunda davacı ve davalı yanın 31.12. 2023 tarihi itibariyle borç/ alacak bakiyesinde mutabık oldukları, davalı yanca borç içerir faturalara itiraz edilmediği ve iade faturası düzenlenmediği, davalının davacıya takip tarihi itibariyle 2.136.408,37 TL borçlu olduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Dosyada mevcut 31.12.2021 tarihli hesap mutabakatında davacı tarafça “31.12.2021 tarihi itibariyle şirketimizdeki cari hesabınız; 2.136.408,37 TL alacak bakiyesi vermektedir.” denilmiş, davalı taraf “2.136.408,37 TL bakiye ile mutabık olduğumuzu bildiririz” ifadeleri ile bildirilen alacak bakiyesinde mutabık olduklarını kabul etmiştir.
Davalı bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde kayıtların fiktif olduğunu iddia etmiş ise de bu iddiasını somut deliller ile ispatlayamamıştır. Takip tarihi 05.05.2022 olup davaya konu faturalar ise Aralık 2021 de davalı tarafa tebliğ edilmiş olmakla takibin TBK md. 392 de belirtilen süreden evvel açıldığına ilişkin davalı itirazı kabul görmemiştir.
Davacı taraf kendi ve davalı tarafın defter ve kayıtları, her iki tarafın kabulünde olan 31.12.2021 tarihli hesap mutabakatı ile davalıdan 2.136.408,37 TL alacağı bulunduğu ispatlamıştır. Bundan sonra borcun ödendiğinin ispat yükü davalı üzerindedir. Davalı hesap mutabakat tarihi olan 31.10.2021 tarihinden sonra ödemeye dair herhangi bir yazılı (makbuz ve dekont örnekleri vb) delil sunmadığından davanın kabulüne hükmedilmiştir.
Davalının icra takibine haksız yere itirazda bulunması ve alacağın likit olması nedeni ile toplam alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının ( İİK md.67/2) davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne, davalının … 30. İcra müdürlüğünün …esas sayılı icra takibine itirazın iptaline, takibin takip talebinde yazılı şartlarla kaldığı yerden devamına,
2-Alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 145.938,05 TL nispi karar harcından peşin yatırılan toplam 25.802,48 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 120.135,57 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Taraflar arabuluculuk görüşmesine katılmış olmakla Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 242.912,67 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 25.802,48 TL peşin harç, 80,70 TL başvuru harcı, 11,50 TL vekalet harcı, 5.000,00 TL bilirkişi ücreti 239,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 31.133,68 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan, kullanılmayarak artan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2023

Başkan
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Katip
e-imzalıdır