Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/61 E. 2022/625 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/61 Esas
KARAR NO : 2022/625

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle)
DAVA TARİHİ : 12/01/2016
KARAR TARİHİ : 12/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’un 02/10/2015 tarihinde … sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketine zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı aracın sebep olduğu kaza sonucu yaralandığını, müekkilinin kaza sonrası tedavi gördüğünü ve sakat kaldığını, müvekkilinin söz konusu kazada kusurunun bulunmadığını, davalının müvekkiline tazminat ödemekle yükümlü olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 4.000 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili bu talebini 15/03/2019 tarihli dilekçesi ile 8.068,62 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 2.564,84 TL geçici iş göremezlik tazminatı olarak ıslah etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu aracın 16/09/2015-2016 tarihleri arasında müvekkili şirkete zmms poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçede teminat limitlerinin kişi başı 290.000,00 TL olduğunu, davacı vekilinin geçici iş göremezlik tazminatı talebinin teminat dışında olduğunu, tedavi giderleri yönünden sorumluluğunun bulunmadığını, sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalısının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, bu nedenle dosyada önce kusur tespiti yapılması gerektiğini, maluliyet durumunun Adli Tıp Kurumunca veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlıklarınca tespitinin gerektiğini, maluliyetin tazminat gerektirip gerektirmediği, davacının çalışıp çalışamayacak durumda olup olmadığının ve maluliyet sebebi ile mesleğini yerine getirip getiremediğinin araştırılması gerektiğini, maluliye var ise maluliyet sebebi ile çıkan zararların uzman bilirkişilerce hesap edilmesi gerektiğini beyan ederek müvekkili şirket aleyhine hüküm kurulması halinde yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 2016/47 E sayılı dosyasından verilen, “Dava ve ıslah dilekçelerine göre davanın kabulü ile 8.068,62 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 2.564,84 TL geçici iş göremezlik tazminatı toplamı 10.633,46 TL’nin dava tarafından itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine…” ilişkin kararı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. HD’nun 2019/3051 E – 2021/2117 K sayılı 09/12/2021 tarihli kararı ile ” …Trafik kazası nedeniyle açılan tazminat davalarında maluliyete ilişkin alınacak raporların nasıl düzenleneceğine ilişkin ne Karayolları Trafik Kanun’un da ne de Türk Borçlar Kanunu’nda düzenleme yapılmamış, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin içtihatları ile kaza tarihine göre dönemsel olarak uygulanması gereken Yönetmelikler açıklanmıştır. Buna göre maluliyete ilişkin alınacak raporların 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine, 01.09.2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine, 01.06.2015 tarihinden sonra da Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. (Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 2021/3010 E. ve 2021/1556 K., 2021/768 E. ve 2021/2172 K., tarih, 2020/835 E. ve 2021/2735 K., 2018/3614 E. ve 2020/3544 K., 2018/3470 E. ve 2020/153 K.sayılı kararları). Somut olayda, İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Kurulunun maluliyet raporu, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre düzenlenmiş olup, kaza tarihine göre uygulanması gerken Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmediği anlaşıldığına göre davalı vekilinin istinaf itirazı yerindedir. O halde İlk Derece Mahkemesince yapılması gereken, ATK’dan ya da başka bir Üniversite Hastanesinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümünden oluşturulacak aralarında adli tıp uzmanı da bulunan uzman doktor heyetinden, kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliği” hükümlerine uygun olarak davacıda var olduğu ileri sürülen yaralanmaya bağlı geçici iş göremezlik oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise süresi, kalıcı işgöremezlik durum ve oranının ne olduğu ve tespit edilecek maluliyetin kaza ile illiyeti bulunup bulunmadığı konularında, dosya içerisinde bulunan tedavi evrakları ile dosyada mevcut olan taraflarca sunulan delilleri de irdeler biçimde denetime elverir nitelikte maluliyet raporu alınması; Tespit edilecek maluliyet oranına göre ilk rapor tarihi itibariyle aktüer bilirkişiden ek rapor alınması ve sonucuna göre usuli kazanılmış haklarda gözetilerek karar verilmesi olmalıdır… ” ifadelerine yer verilerek kaldırılmıştır.
Mahkememizce BAM kararı doğrultusunda yargılamaya devam edilmiş, davalı vekilinin 29/09/2022 tarihli dilekçe sunarak davacı ile sulh olunduğunu, davacı taraftan yargılama giderleri ve avukatlık ücreti talepleri olmadığını bildirdiği, davacı vekilinin ise 04/10/2022 tarihli dilekçe sunarak, davalı tarafla sulh olunduğunu, karşılıklı olarak vekalet ücreti ve yargılama giderleri taleplerinin bulunmadığını bildirdiği anlaşılmış, taraflar sulh olduğundan dava konusuz kalmış olup esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 80,70 TL ilam harcından peşin yatırılan 29,20 TL harç ile 25,00 TL tamamlama harçlarının mahsubu ile bakiye 26,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Tarafların lehine ve aleyhine avukatlık ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına, kullanılmayan bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluklarında verilen karar açıkça okundu. 12/10/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır