Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/485 Esas
KARAR NO : 2023/1088
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/07/2022
KARAR TARİHİ : 19/12/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkilinin 09.08.2021 günü … plakalı motosikletiyle … yönünde kendi şeridinde kurallara uygun olarak seyrederken Seyrantepe kavşağında dönüş yapacağı sırada sinyal vermesine ve dönüş cebine giriş yapmasına rağmen arkasından gelen davalı … ait ve … yönetimindeki … plakalı ticari taksinin müvekkiline dönüş cebi içinde arkadan çarptığını, davalıların kusurlu olduğundan zarardan sorumlu olduklarını, olayda müvekkilinin motosikletinin hurdaya döndüğünü ve kullanılamaz hale geldiğini, davalıya başvurularına cevap verilmediğini, kazada davalı sürücünün kusurlu olduğunu, davalının arkadan çarpmaktan kusurlu olduğunu, olay yerinde keşif düzenlendiğinde müvekkilinin kusursuz olduğunun anlaşılacağını, davalıların birlikte ve müteselsilen sorumlu olduğunu, işleten ve araç işleticisinin hukuki sorumluluklarının olduğunu, motosikletin halen … adresinde pert hasar halinde olduğunu, araç üzerinde bir ekspertiz incelemesi yaptırılmadığından hasarlı halde durduğunu, davalı şirketin inceleme yapmaması nedeniyle serviste beklediğinden müvekkilinin binlerce lira zararının olduğunu, aracın gerçek değerinin tespitinin, çekici ücretinin belirlenmesinin gerektiğini, bunların belirlenerek davalılardan tahsilini istediklerini, alacağının ticari avans faiziyle birlikte davalılardan tahsil edilmesi gerektiğini, ihtarnamenin KEP adresine noter kanalıyla gönderildiğini ancak ödeme yapılmadığını, davalılardan çekici ücreti talebi ile birlikte 100,00 TL motosiklet pert bedelinin, 1.000,00 TL otopark ücretinin, 140,00 TL çekici ücretinin ve 10,00 TL aksesuar bedelinin davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıların uhdesinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; kaza tarihinde geçerli teminat limitine kadar sorumlu olduklarını, hesaplamaların kaza tarihine göre yapılması gerektiğini, davacının kazada asli kusurlu olduğunu, koruyucu ekipman kullanmadığını, davacının ancak yasal faiz talep edebileceğini, davacı maluliyet hesabının aktüer bilirkişi tarafından yapılması gerektiğini, tüm hakları saklı kalmak kaydıyla, Doğan Aslan’ın açmış olduğu davanın reddine, yargılama harç ve giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve…’a dava dilekçesi ve tensip tutanağı tebliğ edilmiş, davalı tarafça davaya cevap verilmemiştir.
Mahkememizce tarafların bildirdiği deliller toplanmış, … 50. Asliye Ceza Mahkemesinin… esas sayılı dosyasının UYAP kayıtları, bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık, 09/08/2021 tarihli trafik kazasının meydana gelmesinde kazanın taraflarının kusur durumu, davacının kaza nedeniyle davalılardan araç hasar bedeli, otopark ücreti, çekici ücreti ve aksesuar hasar bedeli tazmini taleplerinin yerinde olup olmadığı, öyle ise miktarı hususunda toplanmaktadır.
… 50. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının UYAP kayıtlarının incelemesinde; sanık … hakkında yapılan yargılama neticesinde “Her ne kadar sanık … hakkında taksirle yaralamaya neden olma suçundan 5237 sayılı TCK’ nun 89/1,2-b maddeleri gereğince cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de, mahkemece yapılan yargılama neticesinde yüklenen suç yönünden sanığın taksirinin bulunmadığı anlaşılmakla CMK’ 223/2-c fıkrası gereğince BERAATİNE” dair karar verildiği ve kararın istinaf edildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Mahkemesinin 2023/2152 esas 2023/4598 karar sayılı ilamı ile 20/11/2023 tarihinde istinaf başvurusunun reddine karar verildiği görülmüştür.
Taraflarca bildirilen delillerin toplanmasının ardından kusur, hasar ve sigorta teminatı yönünden rapor hazırlanmak üzere dosyamız kusur-hasar bilirkişisi ve sigortacılık alanında uzman bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından ibraz edilen 05/09/2023 tarihli raporda özetle;
“KUSUR YÖNÜNDEN YAPILAN İNCELEME VE KANAAT:
Davacı vekili dosyadaki değişik dilekçelerinde, kazanın TAM ARKADAN ÇARPMA şeklinde meydana geldiğini ifade etmiştir.
DAVACIYA AİT ARACIN ARKADAN GÖRÜNÜŞÜ
Yukarıdaki fotoğrafta davacıya ait aracın arkadan görünüşü mevcuttur. Yapılan incelemede, aracın arka kısmından bir darbe almadığı, böyle bir darbede plastik plaka yuvasının kırılıp dökülmesi gerekirken dökülmediği, egzoz ucunun hasarsız olduğu, aracın şasisinde bir darbe olmadığı görülmektedir. Dolayısıyla kazanın davacıya ait motosiklete arkadan çarpma şeklinde meydana gelmediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle davacı vekilinin “TAM ARKADAN ÇARPMA” iddialarına katılmak mümkün olamamış; kaza anında davacının sola dönüş manevrası yapmakta olduğu anlaşılmaktadır.
Dolayısıyla olaya ilişkin olarak Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen rapordaki kanaate katılmaktayız.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre:
Karayollarında trafiğin akışı
MADDE 46- Karayollarında trafik sağdan akar.
Aksine bir işaret bulunmadıkça sürücüler;
a) Araçlarını, gidiş yönüne göre yolun sağından, çok şeritli yollarda ise yol ve trafik durumuna göre hızının gerektirdiği şeritten sürmek,
b) Şerit değiştirmeden önce gireceği şeritte, sürülen araçların emniyetle geçişini beklemek,
c) Trafiği aksatacak veya tehlikeye sokacak şekilde şerit değiştirmemek,
d) Gidişe ayrılan en soldaki şeridi sürekli olarak işgal etmemek,
e) İki yönlü trafiğin kullanıldığı dört veya daha fazla şeritli yollarda aksine bir işaret bulunmadıkça, motosiklet, otomobil, kamyonet ve otobüs dışındaki araçları kullananlar, geçme ve dönme dışında en sağ şeridi izlemek,
Zorundadırlar.
Ayrıca:
Şerit izleme, gelen trafikle karşılaşma, araçlar arasındaki mesafe, yavaş sürme ve geçiş kolaylığı sağlama:
Madde 56 ürücüler aşağıdaki kurallara ve yasaklara uymak zorundadırlar.
a) Şerit izleme :
1. Sürücülerin; geçme ,dönme, duraklama, durma ve park etme gibi haller dışında şerit değiştirmeleri veya ikişeridi birden kullanmaları,
2. Kavşaklara yaklaşırken, yerleşim yerleri dışında 150 metre, yerleşim yerlerinde ise 30 metre mesafe içinde ve kavşaklarda şerit değiştirmeleri,
3. Araçların cinsine ve hızına uygun olmayan şeritten gitmeleri,
4. İşaret vermeden şerit değiştirmeleri,
Yasaktır.
Dava konusu olayda davacı sürücü …, sola dönüşe geçmeden en az 30 m önce döneceği yöne en yakın şerit olan en sol şeride geçmesi ve sola dönüş manevrasını en sol şeritten yapması gerekirken bu kurallara uymadığından, kavşak içinde hatalı şekilde sola doğru şerit değiştirdiğinden olayda % 100 oranında tamamen kusurludur.
Kaza yerinin yerleşim yerleri içi olduğu, yoğun bir araç trafiğinin olduğu, kazanın sabah mesai saatleri başlangıcında olduğu dikkate alındığında, davalı sürücünün olay anında yerleşim yerleri hız sınırının üzerinde bir hızla gittiği yönünde bir kanaat oluşmadığından davalı sürücüye 2918 sayılı KTKnın 52/a maddesine aykırı davrandığından bahisle kusur yüklenmesi uygun bulunmamıştır.
DAVALILARDAN … A.Ş.NİN SORUMLULUĞU YÖNÜNDEN İNCELEME VE KANAAT:
Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Karayolları Trafik Kanununun 91.maddesinde düzenlenmiş olup buna göre işletenlerin aynı yasanın 85.maddesinde olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunlu tutulmuştur.
Sözleşme şartı niteliğinde olan ve T.C. Hazine Müsteşarlığınca belirlenen trafik poliçesi genel şartlarının 1.maddesinde sigortanın kapsamı belirtilmiş olup buna göre; sigortacı poliçede tanımlanan aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu poliçede yazılı olan limitlerle kadar karşılamaktadır.
Davalı şirketçe temin edilen ZMMS Poliçesinin araç başına limiti 41.000,00 TLdir.
2918 sayılı KTKnın 90. Md. hükmüne göre ; “Maddi tazminatın biçimi ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.„ Şeklindeki düzenleme ile trafik kazasından kaynaklanan tazminat taleplerinin değerlendirilmesinde BK haksız fiile ilişkin hükümlerine atıf yapılmıştır.
6098 TBK 49 ve müteakip maddeleri gereğince meydana gelen kaza sebebiyle zarar görenin mal varlığında meydana gelen eksilme zararlarını isteyebileceği gibi, dolaylı olarak uğradığı zararlar da zarar verenden istenebilecektir.
Davalılardan araç maliki ve sürücüsü, KTK 85. mad. Düzenlemesi dikkate alındığında, tehlike sorumluluğu nedeniyle zarardan sorumlu olacaktır. Madde hükmüne göre; Değişik 1. fıkra: 4199 – 17.10.1996) Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.
KTK 85/5 maddesine göre; “(Değişik 4. fıkra: 4199 – 17.10.1996) İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” Düzenlemesi gereğince araç maliki ve işleticisi olan davalı …Ltd. Şti. meydana gelen zarardan araç maliki olmasından dolayı tehlike sorumluluğu bulunması sebebiyle kusursuz olarak, araç sürücüsünün kusuru ile sebebiyet verdiği zarardan sorumluluğu bulunmaktadır.
Davalı … A.Ş.,… plakalı aracın, kaza tarihini kapsayan ZMM (Trafik) sigorta poliçesini düzenlemesi sebebiyle davada taraf olarak yer almaktadır. KTK 91 ve devamında araçlar için trafik poliçesi yaptırma zorunluluğu düzenlenmiştir. KTK 91. mad. gereğince sigorta şirketleri, işletenlerin KTK 85/1 maddesi gereğince olan maddi ve hukuki sorumluluklarını teminat altına almaktadırlar. Araç hasarına ilişkin talep sigortalının KTK 85/1 md. Kapsamında ödemekle yükümlü olduğu gerçek zarar olmakla, sigorta şirketi bu talep yönünden araç maliki ve sürücüsü ile birlikte, hasar tazminatından sonra bakiye poliçe teminatı limitine kadar sorumludur. (KTK 88/1. Md.)
ZMS sigortası bir kusur sorumluluğu sigortası olduğundan, davalı şirkete sigortalı … plakalı araç sürücüsü olayda kusursuz olduğundan davalı şirketin de poliçeye dayalı bir sorumluluğu doğmamıştır.
SONUÇ:
Yukarıda açıklandığı üzere dava konusu olayda:
1.Davacı sürücü … % 100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu,
2.Davacının davalılardan tazminat talep hakkının doğmadığı” yönünde tespitlerde bulunulduğu, raporun ayrıntılı, gerekçeli, dosya kapsamına uygun nitelikte düzenlenmiş olduğu, hüküm kurmaya elverişli tespit ve değerlendirmeler içerdiği görülmüştür.
Aynı kazaya ilişkin ceza dosyasında sanığın taksirinin bulunmadığı gerekçesiyle beraat kararı verildiği, ceza dosyasının istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği, kural olarak Türk Borçlar Kanununun 74. maddesi gereği hukuk hakimi, ceza mahkemesince verilen beraat kararı ile bağlı değil ise de kesinleşen ceza mahkemesi kararındaki maddi olgu ile bağlı olacağı, ceza dosyasında alınan ATK kusur raporu ile Mahkememizce alınan raporun uyumlu olduğu, aynı yönde değerlendirmeler içerdiği anlaşıldığından yeniden kusur raporu alınması yönündeki talebinin reddine karar verilmiştir.
Bu doğrultuda yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; dava konusu kazanın meydana gelmesinde davacının % 100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, davalı sürücünün kusursuz olduğu, davacının tam kusurlu davranışı neticesinde kaza ve zararın meydana geldiği, buna göre sürücü, işleten ve sigorta şirketinden maddi tazminat talep şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın reddine,
2-Karar tarihine göre alınması gereken 269,85 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 189,15 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14. Maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.600,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 1.250,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile müştereken ve müteselsilen davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı ve davalılar tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 19/12/2023
Katip Hakim
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır