Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/482 E. 2023/378 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/482 Esas
KARAR NO : 2023/378
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/07/2022
KARAR TARİHİ : 10/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı tarafın metropol yemek kartı ile müşterilerine kafe, restoran ve diğer mağazalardan bu kart aracılığıyla hizmet almasını sağladığını, davalı tarafa yemek kartı hizmeti verildiğini, cari hesap ekstresi nedeniyle alacakları olduğunu, ancak alacağın tahsil edilemediğini, bu nedenle davalı taraf aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün 2022/… E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı ile takibin durdurulduğunu, takibe yapılan itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’ den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı taraf usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER :
…. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… E. Sayılı uyap dosyası, sözleşme, ticari kayıtlar, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, faturaya dayalı olarak davacının davalıdan alacağı bulunup bulunmadığı hususlarındadır.
İlgili …. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… E. Sayılı uyap dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 06/06/2022 tarihinde cari hesaptan kaynaklanan 9.024,70 TL asıl alacak, 554,46 TL faiz olmak üzere toplam 9.579,16 TL alacağın asıl alacağa işleyecek yıllık %17,25 ticari temerrüt faizi ve değişen oranlardaki faizi ile, icra harç masrafları ve vekalet ücretiyle tahsili talebi ile (Türk Borçlar Kanunun 100.maddesi uyarınca yapılacak kısmi ödemelerin öncelikli faiz ve masraflara mahsubuyla) ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun itiraz dilekçesinde dosya alacaklısına borcunun bulunmadığını ileri sürdüğü, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK M.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Davalı borçlu icra takibine itirazında genel ifadelerle borca itiraz etmiş, özel bir itiraz nedenine dayanmamıştır. Bu nedenle ispat yükü davacı alacaklı üzerindedir. Davacı alacağının varlığını ve miktarını ispat ile yükümlüdür.
Deliller toplandıktan sonra ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında bilirkişi raporu düzenlemesi için dosya mali müşavir Seyit Say’a tevdi edilmiş, bilirkişi raporu, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve denetime elverişli olup hükme esas alınmıştır.
Davacı tarafın 2021-2022 yılına ait ticari defterler ve kayıtlarının (HMK md.222TTK 64 m/mülga TTK 85 m.) sahibi lehine delil niteliği bulunmaktadır. Davalı taraf 24.01.2023 tarihli defter inceleme günü gelmemiş, yerinde inceleme talebinde bulunmamış, bu nedenle davalı tarafın ticari defter kayıtları veya belgeleri üzerinden inceleme yapılamamıştır. HMK 222 (5) maddesinde “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” ifadesi yer almıştır. Davacı taraf delilleri içerisinde ticari kayıtlar ifadesi ile hem kendi defterlerine hem de davalı defterlerine dayandığını deyimlemiştir.
Davacı tarafın davalı tarafa düzenlediği ve takibe konu ettiği cari hesaba ait 2022 yılında 1 adet KDV dâhil 9.060,18 TL tutarlı faturanın olduğu, 27.01.2022 tarihli … numaralı KDV dahil 9.060,18 TL tutarlı faturanın, açıklama kısmına Yemek Bedeli diye yazıldığı, miktar ve birim fiyatlarının belirtildiği, faturanın e-fatura olduğu ve teslim eden ile teslim alan kısımlarının olmadığı, imza karşılığında teslim edilmediği ve teslim alınmadığı, iş bu faturanın davacı tarafın yasal defterlerine usulüne uygun olarak işlendiği, davalı tarafın yasal defterlerine işlenip işlenmediğinin tespit edilemediği, davalı tarafın iş bu faturaya itiraz ettiğine dair edici belge sunulmadığı anlaşılmıştır. Türk Ticaret Kanunu’nun MADDE 21– (2) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.
Davacı defterlerinde, davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 01.01.2021 tarihli 9.767,68 TL (A) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 31.12.2021 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 9.514,52 TL alacaklı olduğu, 01.01.2021 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 9.514,52 TL alacaklı olduğu, 27.01.2022-06.06.2022 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 9.024,70 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davacı defterleri ile alacağının varlığını ve miktarını kanıtlamıştır.
Davacı tarafın sunduğu Müşteri Hizmet Satış Sözleşmesinin 04.09.2019 tarihli olduğu, davacı ve davalı tarafın kaşesi ile imzalandığı, Sözleşme Konusunun, davacı tarafından “Akıllı Kart Ödeme Sistemleri” ile alışverişin gerçekleşmesine yönelik hizmet ve bu hizmet bedelinin ödenmesine ilişkin şartlar olduğu, netice itibariyle, davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle 9.024,70 TL alacağı talep edebileceği anlaşılmıştır. Davacının 27.01.2022 tarihi ile 07.06.2022 takip tarihi arasında 9.024,70 TL asıl alacak üzerinden, %17,25 temerrüt faizi ve 365 gün ile 554,46 TL olarak hesaplanan işlemiş faiz ve takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi de talep edebileceği dikkate alınarak davalı tarafından … İcra Müdürlüğünün 2022/… E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın kabulü ile davalı tarafından …. İcra Müdürlüğünün 2022/… E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin devamına, asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 654,35 TL ilam harcından peşin yatırılan 115,69 TL harcın mahsubu ile bakiye 538,66 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14.maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 80,70 başvuru harcı, 115,69 TL peşin harç, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 147,50 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 2.343,89 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair kesin olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/05/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır