Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/393 E. 2023/417 K. 22.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/393 Esas
KARAR NO : 2023/417
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/06/2022
KARAR TARİHİ : 22/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, davalı ile olan ticari münasebetinde 17.12.2021 Tarihinde ” …” ürün için 312.231,30-TL fatura keserek, fatura içeriğini davalıya teslim ettiğini, davalı şirketten de 31.12.2021 tarihinde 66.906,71-TL faturalı cihaz alınarak alınan cihazın fatura alacağından mahsup edildiğini, davalının 27.01.2022 tarihinde 11.000-Euro ödeme, 25.03.2022 tarihinde de 1.980-Euro ödeme yaptığını, (Kur; 16,2825 – ödeme TL çeviri 32.239,35-TL ödeme alacaktan mahsup edilmiştir) kesilen fatura nedeniyle davalının 44.399,14-TL borcu kaldığını, davalının, müvekkiline ürün alımından kaynaklanan 44.399,14-TLyi ödemek yerine, 28.03.2022 Tarihinde 44.399,14-TLlik “kur farkı” faturası kestiği ve müvekkiline gönderdiğini, müvekkili tarafından fatura aynı gün “kur farkı iade faturası” şeklinde iade edildiğini Kur Farkı faturasını ancak kur farkından kaynaklı olarak “gelir elde eden taraf”ın kesebileceğini, davalının, müvekkiline “kur farkı” faturası kesmesinin mümkün olamayacağını ve ayrıca tarafların olağan bir şekilde Türk Lirası olarak alım satım gerçekleştirdiklerini, faturanın TL olarak kesildiğini, davalı tarafından gerçekleştirilen ödemelerinde TL olarak alacaktan mahsup edildiğini, davalının bakiye borcunu ödemediğinden aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, takibe yapılan itirazın haksız olması nedeniyle itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gider ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davacı arasındaki satış sözleşmesinin Euro para birimi üzerinden kurulduğunu ve müvekkilinin borcunu eksiksiz olarak ödediğini, Müvekkilinin fabrikasındaki soğutma sistemleri için davacı taraftan çeşitli mal ve hizmet alımı yaptığını, davacıdan satın alınan … modeli soğutma cihazının bedeli olarak 11.000 Euro +KDV bedelli mal satımına ilişkin olduğunu, müvekkilinin elindeki başka bir soğutma cihazının davacı tarafa 3.540 Euro bedel ile satılması ve bu satım karşılığında dava konusu takibe konu satıştaki ürünün 11.000 Euro+KDV olarak müvekkili firmaya satılmasının kararlaştırıldığını, müvekkilinin, elindeki ürünü davacıya satıp bedelini tahsil ederek 11.000 Euro’luk ödemeyi ve kdv bedeli olan 1980 Euro’luk ödemeyi yapıp davacıya borcunu sona erdirdiğini, TBK md 99 uyarınca “Ülke parası dışında başka bir para birimiyle ödeme yapılması kararlaştırılmışsa, sözleşmede aynen ödeme veya bu anlama gelen bir ifade bulunmadıkça borç, ödeme günündeki rayiç üzerinden Ülke parasıyla da ödenebilir” yabancı para ile anlaşmalarda ödemenin şartları belirlendiğini, Müvekkili şirketin, taraflar arasında içeriği öneri ve kabul ile kurulmuş olan sözleşme şartlarına uygun olarak yabancı para olarak kararlaştırılan ürün bedelini yabancı para ile ödemesi ile borcun ifası tamamlanmış ve borç sona erdiğini, davacının anlaşmaya aykırı olarak faturayı TL cinsinden 312.231,30 TL olarak kestiğini, müvekkilinin ise taraflar arasındaki anlaşma uyarınca döviz cinsinden olan anlaşma gereğince 27.01.2022 tarihinde 11.000 Euro olarak gerçekleştirdiğini, davacı tarafın faturayı anlaşmaya aykırı olarak kesmesi sebebi ile müvekkili firmanın 28.03.2022 tarihinde 44.399,14 TL bedelli kur farkı faturası kestiğini beyan ederek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
…. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı dosyası, ticari kayıtlar.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, fatura ve cari hesaba dayalı olarak davacının davalıdan alacağı bulunup bulunmadığı, alacağı var ise asıl alacak ve işlemiş faiz miktarları hususlarındadır.
İlgili … İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 06/04/2022 tarihinde fatura ve cari hesap bakiyesinden kaynaklanan, borcun sebebinin 312.231,30 TL faturanın bakiye alacağı olarak gösterildiği, 44.399,14 TL asıl alacak, 305,62 TL işlemiş faiz, 1.820,06 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 46.524,82 TL alacağın asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %15,75 avans faizi ile birlikte tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun itiraz dilekçesinde borcunun bulunmadığını ileri sürdüğü, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Davacı ve davalı tarafından sunulan defterlerin e-defter olduğu 13.12.2011 tarih 28141 sayılı resmi gazetede, elektronik ortamda defter tutulmasına imkân sağlayan Elektronik Defter Genel Tebliğinin yayınlanmış olduğu, elektronik defter tutanlar için hesap döneminin ilk ayının beratının alınması açılış onayı, son ayının beratının alınmasının ise kapanış onayı yerine geçtiğinden yevmiye ve kebir defterinin beratlarını zamanında yapmış olduğundan ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu anlaşılmıştır.
Davacının ticari defterlerinde davalı ile olan cari ilişkisi: Taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmamaktadır. Taraflar arasında yazılı olmayan cari hesap benzeri bir ticari münasebet bulunmaktadır. Taraflar arasındaki ticari ilişkide dava konusu fatura öncesi başlamıştır. Davacıya ait yevmiye defter kayıtlarında davalı ile karşılıklı fatura alışverişine girdikleri ve dönem sonunda kendi kayıtlarında davalıdan icra takip tarihi ile 44.399,14 TL alacağının kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
Davalının ticari defterlerinde davacı ile olan cari ilişkisi: Davalı kayıtları davacının kayıtları ile birebir örtüşmektedir. Davalı şirket kayıtlarında davacıya 44.399,14 TL borcu var iken davacıya 28.03.2022 tarihinde 44.399,14 TL tutarlı kur farkı faturası kesmiş, borç/alacak bakiyesini sıfırlamıştır.
Davalı şirket davacıya 44.399,14 TL kur farkı faturasını kestiğinden ve borç/alacak bakiyesini kendi ticari defterlerinde sıfırladığından, taraflar arasındaki itilafın nedeni olan 17.12.2021 tarihli 312.231,30 TL bedelli faturanın ayrıntılı detayının incelenmesi gerekmektedir. Çünkü taraflar arasında çözümlenmesi gereken temel problem 312.231,30 TL tutarlı faturadan kaynaklanmakta olup, bu faturanın Euro ve/veya TL cinsi parayla düzenlenip düzenlenmediğinin tespit edilmesi gerekmektedir.
Davacının, davalıya kestiği 312.231,30 TL tutarlı fatura TL olarak kesilmiştir. Fatura üzerinde Döviz ile kesildiğine dair hiçbir işaret bulunmamaktadır. ( Döviz olarak kesilen faturalarda mal bedeli TL olarak gösterilmesine rağmen, bunların Döviz/TL paritesi gösterilmekte ve döviz tutarı fatura üzerinde gösterilmektedir.)
312.231,30 TL tutarlı faturanın Euro para biriminden kesilmiş olması halinde ise davalı taraf borcunu Euro para ile ödemiş ve sıfırlamış gözükmektedir.
Türk Vergi sisteminde Vergi Usul Kanunu’nun 215/2-a maddesine göre ticari defterlerde Kayıt ve belgelerde Türk para birimi kullanılır. Ticari defterlere kayıtlar TL olarak işlenir. Bu bağlamda davalı taraf her ne kadar 16.520 Euro olarak kabul ettiği faturaya, 16.520,00 Euro ödeme yapmış olsa da, ticari defterlerinde davacıya 44.399,14 TL borcu halen kayıtlıdır. Aynı kayıt davacı tarafta da alacak olarak 44.399,14 TL’dir.
Davalı şirket ticari defterlerinde, davacıya borç olarak kayıtlı olan 44.399,14 TL’yi kapatmak için, davacıya 28.03.2022 tarihinde 44.399,14 TL “ kur farkı” açıklamalı fatura kesmiş ve borcu kapatmıştır. Davalı taraf “ kur farkı “ faturasını TTK ve VUK mevzuatında kapattığını ifade etmektedir. Kur farkı faturasını tebliğ alan davalı taraf aynı gün faturayı yine elektronik ortamda iade faturası ile davalıya iade etmiştir. İade ile yine ticari defterlerinde davalıdan 44.399,14 TL alacağı devam ederken, davalı ise davacının iade faturasını kayıtlarına işlememiştir. Ticari defterlerinde davacıya borcunun olmadığı kayıtlıdır.
Davacı tarafından, davalıya teklif sözleşmesi düzenlenmiştir. Teklif sözleşmesinde satılacak ürün özellikleri açıklanmış ve parça olarak “… ” içerikli malı 11.000 Euro + KDV = (12.980 Euro) olarak teklif edilmiştir. Davalı teklifi kabul etmiş ve teklif üzerinde peşinatın üstü çizilerek “altı aylık çek ile ödeme yapılacaktır” yazmıştır. Teklif miktarı KDV dahil 12.980 Euro olup, fatura içeriği aynı ürün olmasına rağmen, diğer cüzleri ile 16.520,00 KDV dahil Euro olarak kesildiği görülmektedir.
Teklif içeriği mallar 11.000 Euro + KDV olmasına rağmen, (diğer cüzleri ile) 14.000 + KDV 16.520,00 Euro olarak kesilmiştir. Faturanın 264.602,80 TL + KDV olarak kesildiği, fatura üzerinde Euro döviz kurunun yazılmadığı ve faturanın Euro para cinsi ile ödeneceğine dair yine fatura üzerinde hiçbir not, belirti, iz vs. bilgi bulunmadığı anlaşılmaktadır. Fatura üzerinde yabancı para ile ödeneceğine dair herhangi bir yazı not bulunmamasına rağmen, yine taraflar arasında faturanın yabancı para ile ödeneceğine dair yazılı bir sözleşme de bulunmamaktadır. Döviz olarak düzenlenen faturalarda mutlaka ve mutlaka fatura üzerinde anlaşılan döviz cinsinin TL paritesinin veya döviz toplam tutarının fatura üzerine yazılması zorunludur. Faturanın döviz olarak ve/veya “kur farkı” alacağının istenebilmesi için tarafların arasında kurulan sözleşmede hükmün bulunması ya da faturaya konu malların döviz karşılığı satımının yapılmış olması gerekir (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/3549 Esas, 2018/4033 Karar)
Dava konusu 312.231,30 TL tutarlı fatura üzerinde döviz cinsi para ile düzenlendiğine dair hiçbir işaret olmadığından, davalının fatura bedelini TL para ile ödemesi gerektiği kabul edilmiştir.
Davacı alacaklı takip talebinde takip tarihi itibariyle 2.125,68 TL işlemiş faiz talep etmektedir. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığından davacının faiz talep edebilmesi için davalıyı temerrüde düşürmesi gerekir. Davacı fatura bedelinin ödenmesini içerir ihtarname sunmadığından davacının dava öncesi faiz talebi yerinde değildir.
Sonuç olarak, taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi ve/veya yazılı bir sözleşmenin bulunmadığı, davacının, davalıya 11.000 +KDV Euro bedel ile mal satış teklifi sunduğu ve davalının bu teklifi kabul ettiği, ancak faturanın 11.000 Euro’dan fazla 14.000 Euro olarak düzenlendiği, bu teklifin sözleşme olarak kabul edilemeyeceği, davacı ve davalının ticari defterlerinde 44.399,14 TL davacı lehine kayıt bulunduğu, davacının, davalıya kestiği ve bakiyesi de dava konusu olan fatura içeriğinin TL olarak düzenlendiği, 312.231,30 TL tutarlı faturanın üzerinde döviz cinsi para ile düzenlendiğine dair hiçbir işaret olmadığından davalının fatura bedelini TL para ile ödemesi gerektiği, davalının, davacıya düzenlediği Kur farkı faturasının geçerli kabul edilemeyeceği, davalının ticari defterinde kayıtlı olduğu üzere davacıya 44.399,14 TL ödemesi gerektiği anlaşılmış, davalı tarafından … İcra Müdürlüğünün 2022/… E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 44.399,14 TL asıl alacak yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, davalı tarafından … İcra Müdürlüğünün 2022/… E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 44.399,14 TL asıl alacak yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 3.032,90 TL ilam harcından peşin yatırılan 561,91 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.470,99 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacı tarafından yatırılan 561,91 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14.maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul / ret oranına göre 1.488,72 TL’sinin davalıdan, bakiye 71,28 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 2.125,72 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvuru harcı, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 46,00 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 1.626,70 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde … Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/05/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır