Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/333 E. 2023/809 K. 25.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/333 Esas
KARAR NO : 2023/809

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 13/05/2022
KARAR TARİHİ : 25/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin uluslararası hava taşıma hizmeti vermekte olup davalı tarafa da aralarındaki cari hesap ilişkisine istinaden vermiş olduğu taşıma hizmeti sonucu keşide edilen faturalardan toplamda 64 adet fatura borcunun ödenmediğini, davalı tarafın cari hesapta yer alan yukarıdaki fatura bedellerini ödememesi sebebiyle faturalardaki son ödeme tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmak suretiyle davalı hakkında … 29. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın itiraz ettiğini, ancak itirazın kötü niyetli olduğunu ileri sürerek takibe konu 341.902,60-TL asıl alacak ve 11.556,73-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 353.459,33-TL alacaklarından dolayı ilgili borca, faiz ve ferîlerine davalı tarafın yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, takip sonrası asıl alacağa avans faizi uygulanması ile alacağın tahsiline, haksız itiraz için alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatı ödemesine ve yargılama masrafları ile ücret-i vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin işlerinin pandemi döneminde olağan dışı bir şekilde sekteye uğramış olup müvekkilinin, davacı şirkete takip miktarında belirtildiği kadar borcu olmadığı düşüncesinde olduğunu, talep edilen asıl alacak ve faiz oranının sözleşmeye aykırı olarak fazla hesap edildiğini, bu hususun bilirkişi incelemesiyle ortaya çıkacağını beyan ederek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, kötü niyetli davacının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı yana yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… 29. İcra Müdürlüğü … E sayılı uyap dosyası, ticari kayıtlar, bilirkişi incelemesi.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, faturalara dayalı olarak davacının davalıdan alacağı bulunup bulunmadığı, davalının icra müdürlüğünün ve mahkememizin yetkisine yönelik itirazlarının yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
HMK 10 ve TBK 89 maddeleri gereğince icra müdürlüğünün ve mahkememizin yetkisine yönelik yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
İlgili … 29. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı uyap dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 22/02/2022 tarihinde fatura alacaklarından kaynaklanan 341.902,60-TL asıl alacak ve 11.556,73-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 353.459,33-TL alacağın tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun 07/03/2022 tarihli itiraz dilekçesinde özetle; dosya alacaklısına borcunun bulunmadığını ileri sürdüğü, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı, geçerli haciz yolu ile ilamsız genel takip bulunduğu, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde yapılmış ve takibi durdurmuş geçerli bir itiraz olduğu, davanın bir yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK M.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı taraf işlerinin pandemi döneminde olağan dışı bir şekilde sekteye uğramış olup davacı şirkete takip miktarında belirtildiği kadar borcu olmadığını ileri sürdüğünden bu iddiasını ispat ile yükümlüdür.
Deliller toplandıktan sonra ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmak suretiyle mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında rapor düzenlemesi için dosya mali müşavir …’a tevdi edilmiş, bilirkişi kök ve ek raporları, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve denetime elverişli olup hükme esas alınmıştır.
Davacı … Tic. A.Ş. ’ne ait ticari defterler üzerinde yapılan incelemede, 6102 Sayılı TTK.m.64 ve VUK.182 gereğince mecburi olan yukarıda tabloda belirtilen 20212022 yılları ticari defterlerinin tutulduğu, işbu defterlerden Yevmiye ve Kebir defterinin Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 1 Sıra no.lu elektronik defter tebliği gereğince elektronik ortamda edefter olarak tutulduğu, 1 sıra no.lu e-defter tebliği gereğince Ocak ayı beratlarının açılış tasdiki, Aralık ayı beratlarının kapanış tasdiki yerine geçtiği, Ocak ve aralık ayı beratlarının süresi içinde alındığı, aynı zamanda Envanter defterlerinin yasal süresinde onay yenilemesinin yapıldığı, Yevmiye ve kebir defterlerinin birbirini teyit eder ve kanunlara uygun şekilde tutulduğu, birbirini doğruladığı, davacı tarafın 2021-2022 yılına ait ticari defterler ve kayıtlarının (HMK md.222 TTK 64 m/mülga TTK 85 m.) sahibi lehine delil niteliği bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı taraf, 25.04.2023 tarihli defter inceleme günü gelmemiş, yerinde inceleme talebinde bulunmamıştır.
Davacı tarafın davalı tarafa düzenlendiği ve takibe konu ettiği 2021-2022 yılında 64 adet ve KDV dâhil 352.661,95 TL tutarlı faturanın olduğu, davacı tarafın 64 adet ve 352.661,95 TL fatura tutarının 341.902,60 TL bakiye tutarı üzerinden takibe geçtiği, iş bu faturaların açıklama kısmına hizmet bilgilerinin yazıldığı, çıkış, varış, ürün, ağırlık, gönderici, alıcı, miktar ve birim fiyatı bilgilerinin belirtildiği, faturaların e-fatura olduğu ve teslim eden ile teslim alan kısımlarının olmadığı, imza karşılığında teslim edilmediği/alınmadığı, faturaların davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarına işlendiği, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarına işlenip işlenmediğinin tespit edilemediği anlaşılmıştır. Davalı tarafın iş bu faturalara itiraz ettiğine dair belge sunulmamıştır. Türk Ticaret Kanunu Madde 21– (2) gereğince, bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.
Davacı Tarafın Dosya Muhteviyatına Sunduğu Cari Hesap Ekstresinde, 2021 yılı: davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 01.01.2021 tarihli 11.591,09 TL (B) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 31.12.2021 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 334.685,39 TL alacaklı olduğu, 2022 yılı: 01.01.2022 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 334.685,39 TL alacaklı olduğu, 31.01.2022-31.12.2022 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 341.902,60 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Davacı tarafın sunduğu 17.10.2019 tarihli Abone Cari Hesap Anlaşmasında, davacı tarafın DHL, davalı tarafın Müşteri konumunda yer aldığı, konusunun uluslararası kapıdan kapıya doküman ve paket hızlı hava taşımacılığı hizmeti olduğu ve tarafların kaşesi ile imzalandığı, Madde IV-Vergi, Resim, Harç, Noter Ve Diğer Masraflar: “İş bu anlaşmadan dolayı oluşabilecek her türlü vergi, resim, harç, çeşitli fonlar gibi…her türlü gecikme faizi, temerrüt faizi, harç ve avukatlık ücretlerinin tamamı kanunen sorumlu ve yükümlü olan Müşteri tarafından ödenecektir.” denildiği, ayrıca sunulan “Temel Ürün Ve Hizmetler” ile “Ürün ve Hizmetleri ile Ek Ücret Hizmet Bilgileri” belgelerinin davalı tarafın kaşesi ile imzalandığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki abone cari hesap anlaşması Madde II – Tarafların Hak ve Yükümlülükleri alt başlıklı madde “Faturaların ödeme vadesi, fatura tarihinden başlamak üzere on beş (15) gündür. Vadesinde ödeme yapılmaz ise, Müşteri , ayrıca bir ihtar veya ihbara gerek olmaksızın aylık yüzde üç (%3) veya yasal ticari faiz oranından hangisi yüksek ise o oranda vade farkı/gecikme faizi ödeyeceğini beyan, kabul ve taahhüt eder” şeklindedir. Taraflar arasındaki sözleşme gereğince öngörülen ödeme tarihlerinin fatura tarihlerinden itibaren başlamak üzere 15 gün olduğu, takibe konu edilen 341.902,60 TL fatura tutarlarına sözleşmeye konu ödeme tarihleri ve sözleşmeye konu ticari faiz oranları üzerinden takip tarihine kadar 11.445,23 TL faiz işlediği hesaplanmıştır.
Davalının ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı dolayısıyla işlerinin pandemi döneminde olağan dışı bir şekilde sekteye uğramış olup davacı şirkete takip miktarında belirtildiği kadar borcu olmadığı yönündeki itiraz nedenini kanıtlayamadığı dikkate alınarak davalı tarafından İstanbul 29. İcra Müdürlüğünün 2022/6129 E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 341.902,60 TL asıl alacak ve 11.445,23 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam ‭353.347,83‬ TL yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, davalı tarafından … 29. İcra Müdürlüğünün… E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 341.902,60 TL asıl alacak ve 11.445,23 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam ‭353.347,83‬ TL yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 24.137,19 TL ilam harcından peşin yatırılan 4.268,91 TL harcın mahsubu ile bakiye 19.868,28 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacı tarafından yatırılan 4.268,91 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14.maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul / ret oranına göre 1.559,50 TL’sinin davalıdan, 0,50 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 55.002,17 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 111,50 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvuru harcı, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 254,50 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 2.335,20 TL yargılama giderlerinden davanın kabulü oranında 2.334,46 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/10/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır