Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/148 E. 2023/354 K. 03.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/148 Esas
KARAR NO : 2023/354

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/09/2017
KARAR TARİHİ : 03/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin LPG dağıtım şirketi olarak faaliyet gösterdiğini ve davalı ile arasında … adresinde kaim, 14 pafta, 3896 parsel sayısında kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan LPG otogaz satış istasyonunun … kurumsal kimliği ile marka ve amblemleri altında işletilmesi amacıyla 5 yıl süreli 19.11.2013 tarihli LPG İle Çalışan Karayolu Taşıtları İçin İkmal İstasyonu Bayilik Sözleşmesi ve LPG İle Çalışan Karayolu Taşıtları İçin İkmal İstasyonu Bayilik Sözleşmesine Ek Protokol imzalanarak davalı şirkete bayilik hakkının tesis edilerek davalıya mal/hizmet satışı yapıldığını, taraflar arasındaki ticari ilişki dolayısıyla, müvekkili şirketin, davalıdan 26.274,76 TL cari hesaptan kaynaklı borcunun ödenmemesi sebebiyle davalı yana … 25. Noterliği’nin … tarih-… yevmiye sayılı ihtarnamesi keşide edilerek tahakkuk eden cari hesap borcunun ödenmesinin talep edildiğini, davalı tarafından borç ödenmeyince … 21. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının icra müdürlüğünün yetkisine, takibe, borca, faize ve fer’ilerine itiraz ettiğinden icra müdürlüğünce icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini ileri sürerek itirazının iptaline, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkememizin 2017/796 E – 2019/42 K sayılı dosyasından 28/01/2019 tarihinde verilen “Davanın kabulü ile, davalı tarafından … 21. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin aynı şartlarda devamına, asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine…” ilişkin kararı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2019/1603 E – 2022/80 K sayılı 03.02.2022 tarihli kararı ile; “…LPG İle Çalışan Karayolu Taşıtları İçin İkmal İstasyonu Bayilik Sözleşmesi isimli belgenin incelenmesinde, sözleşmenin 19.11.2013 tarihinde imzalandığı, …’in bayi sıfatının bulunduğu anlaşılmaktadır. Yine aynı taraflar arasında “Lpg İle Çalışan Karayolu Taşıtları İçin İkmal İstasyonu Bayilik Sözleşmesine Ek Protokol” isimli belgenin imzalandığı, söz konusu protokolün az yukarıda bahsi geçen protokole ek protokolü niteliğinde olduğu, protokolde açık adrese yazılı bayiye ait akaryakıt ve LPG ikmal istasyonuna yürütülen LPG bayiliği ve LPG satışıyla ilgili hususlarda …’ın tek ve mutlak yetkili olduğu konusundaki mutabakatları ve taraflara düşen hak ve yükümlülüklerin düzenlendiği anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince yargılama aşamasında alınan 13.09.2018 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; davacı tarafa ait ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış, davacı ticari defterlerine göre davacının 26.274,76 TL alacaklı olduğu, davalının ticari defterleri ise ibraz edilmediğinden incelenemediği belirtilmiştir. Yine bilirkişi tarafından raporda … 21. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası kapsamında değerlendirme yapılmış ve söz konusu dosyada alacaklı tarafından borçlu aleyhine 26.274,76 TL alacak talebiyle ilamsız icra takibi başlatmış olduğunu raporunda belirtmiştir. Sonuç olarak 2015 yılında davacının davalıdan 113,35 TL alacaklı olduğu, 2015 yılı içerisinde taraflar arasında sadece iki adet faturaya ilişkin ticari iş yapıldığı, 2016 yılında ise davacı tarafın davalıya 18 adet fatura karşılığı toplamda 188.082,68 TL tutarlı fatura kestiği, davalının banka havalesi yoluyla 161.807,92 TL ödediği, sonuç olarak 31.12.2016 tarihi itibariyle davacının davalıdan 26.274,76 TL alacaklı olduğu yönünde kanaat bildirilmiştir. Dava dilekçesinde davalı şirketin adresi; … adresi olarak görülmekle, …’ın 27.08.2018 tarihli dilekçesi ile davalıyı eldeki davada ve duruşmalarda temsil ettiğine ilişkin vekaletname ibraz etmiş olduğu görülmektedir. Dosya içerisinde …’nın yetkilendirilmiş olduğuna ilişkin 27.01.2019 tarihli yetki belgesi mevcuttur. 16.04.2018 tarihli duruşma gün ve saati bildirir meşruhatlı davetiyenin davalı asilin adresine tebliğe çıkarıldığı, duruşmada davacı vekilinin mazeret dilekçesi verdiği, davalı asilin hazır bulunmadığı, davacı vekilinin mazeretinin kabulüne ve yeni duruşma gününü UYAP’tan öğrenmesine karar verildiği, bir sonraki celse olan 16.07.2018 tarihli celsede ön inceleme duruşmasının yapıldığı anlaşılmıştır. Davalı asil ve /veya vekilinin duruşmada hazır olmadığı, aynı tarihli celsenin beş nolu ara kararı ile taraf defter ve belgeleri üzerinde 09.10.2018 günü saat 14.10 ‘ da bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği ve sözkonusu duruşma zaptının davalı asilin …adresine 03/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, HMK’nın 147. maddesi gereğince tahkikat için duruşma gün ve saatini bildirir davetiye tebliğ edilip tahkikata başlanmadan, esasen tahkikat işlemi olan bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği görülmektedir. 13.09.2018 tarihli bilirkişi raporu dosya içerisine sunulmakla; davalı şirket vekili 10.12.2018 tarihli dilekçesinde davalı şirketin ticari defterlerinin yer aldığı adres bilgilerini dosyaya ibraz ederek, müvekkilinin ticari defterlerinin incelenmesine karar verilmesi yönünde talepte bulunulmuştur. 28.01.2019 tarihli celsenin 1 numaralı ara kararıyla davalı tarafa defterlerinin ibraz edilmesi, aksi halde ibrazdan kaçırmış sayılacağı konusu hususunda 03.09.2018 tarihinde tebligat yapıldığından, davalı vekilinin müvekkilinin defterlerinin incelenmesi konusunda karar verilmesi talebi reddedilerek, davanın kabulü yönünde hüküm verilmiştir. Her iki tarafın da tacir olması nedeniyle, HMK’nın 222.maddesi uyarınca, taraf defterlerinin karşılıklı olarak incelenmesi gerekir. Zira taraf defterlerinin, sahipleri lehine delil değerinin bulunup bulunmadığı buna göre belirlenebilecektir. İlk derece mahkemesince ticari defterlerin incelemesine ilişkin ara karar oluşturulup bu ara kararın davalı yana tebliğe çıkarıldığı, dosyaya sonradan vekaletname vermek suretiyle dahil olan davalı vekilinin karar celsesi öncesi bu yöndeki eksikliğin ikmalini talep ederek davalının ticari defterlerinin bulunduğu adres bilgilerini ibraz ederek incelenmesini talep ettiği anlaşılmaktadır. Bu bağlamda, davalının ticari defterlerinin bulunduğu yer mahkemesine talimat yazılması gerekmektedir. Buna rağmen ilk derece mahkemesince usule aykırı şekilde karar verildiği anlaşılmaktadır. TTK’nın 83 ve HMK’nın 222. maddeleri uyarınca ticari defterler ticari davalarda delil olup, usulünce her iki tarafın defterlerini sunmasına olanak tanınmalıdır. İlk derece mahkemesince, davanın çözümünde önemli bir delil olan ticari defterlerin incelenmesi usulüne uygun olarak yapılmamıştır… ” ifadelerine yer vererek kaldırılmıştır.
Mahkememizce yargılamaya devam edilerek, davalı tarafın ticari defterleri üzerinde de bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, davalıya ve vekiline tebligat çıkartılmak suretiyle ticari defter ve belgelerini ibraz etmesi, ibrazında müşkülat var ise bulundukları yerin bildirilmesinin istenmesi ve SMMM bilirkişi … vasıtası ile (gerektiğinde mahallinde inceleme yetkisi de verilerek) ” taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi ve ek protokol nedeni ile davacının davalıdan cari hesaba dayalı alacağı bulunup bulunmadığı, alacağı var ise miktarı ” hususlarında rapor aldırılması yolunda talimat yazılmıştır.
Talimat mahkemesince dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, … sınırları içerisinde bulunmak ve iş yeri açılış tarihinde Belediye teşkilatı bulunması nedeniyle bu Belediye tarafından ruhsatlandırılan davalıya ait iş yerinin … Mahallesinde daha yakın olup … yolu üzerinde bulunmakta ve halen terk edilmiş boş metruk bir vaziyette olduğu, yetkili bir kişi bulunmadığı, ruhsatı veren eski Belediye Başkanı …’un da olayı doğruladığı, aynı davalıya ait olduğu söylenen ve davalının mustafi avukatı tarafından da adresi belirtilen … sınırları içerisindeki istasyonun da metruk olduğu, bu nedenle de resimlenerek tespit yapıldığı, … 75 ile 110 km uzaklıktaki bu tesislerde yetkili bulunmadığı gibi bilen de bulunmadığı, 0 242 999 14 77 telefon numarasına sahip ve dosyada yazılı adreste babasının iş yerinde çalışan SMMM yetkisi olmayan …’dan öğrenildiği üzere davalı ile mali müşavirlik ilişkisi olan asıl kişinin babası olduğunu onun da yaklaşık 2 ay kadar önce vefat ettiğini, babası zamanında olan ilişkileri içinde rahatsız olan babası adına tutulan belge ve bilgileri savcılık soruşturması sırasında babası adına bildirdiğini, şimdi ise davalı elemanları tarafından tüm muhasebe dosyalarının kendilerinden alınarak başka bir mali müşavire muhtemelen Burdur Bucak ilçesindeki bir SMMM’ye götürüldüğünü duyduğunu beyan ettiği, bu tespitlerden sonra yapılacak işlemin sadece dosyada mevcut belgelere itibar edip muhasebe tekniği ve tutarlılığı yönünden incelemeye başlandığı, önceden alınan ayrıntılı rapor da dikkate alınarak davacının şirket olması ve cari hesap ekstresi maddi hata, resmi belge olup olmaması yönlerinden incelendiği, dosyada bulunan SMMM bilirkişi detaylı raporu, davacının dosyaya sunduğu resmi e-defter kayıtları ve davacı dava dönemi muavin defter kayıtlarının etrafınca incelendiği, davalı ile ilgili davacı resmi cari hesap ekstresinde 01/01/2015 ile 12/12/2016 tarihleri arasında 16 adet faturalı satış ile davalı adresine toplam 188.082.68 TL satış işlemi yapıldığı, yine aynı dönemde 161.807.9276 TL banka kanalıyla ödeme alındığı beyan edilmiş işbu cari hesap belgesine göre 12/12/2016 tarihi itibariyle davalının 26.274.76 TL borçlu olduğu, davacının resmi ve denetimli defter kayıtları karşısında davacının dava tarihinde 26.274.76 TL alacaklı olduğu beyan edilmiştir.
Bilirkişi …’ün değerlendirmeleri de dikkate alınarak davacının usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerinin/cari hesap dökümünün incelenmesi sonucunda düzenlenmiş olan bilirkişi …’nın raporu doğrultusunda, davacının 26.274,76 TL alacağı olduğu kabul edilerek davalı tarafından … 21. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin aynı şartlarda devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın kabulü ile, davalı tarafından … 21. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın iptaline ve takibin aynı şartlarda devamına, asıl alacağın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 1.794,82 TL ilam harcından peşin yatırılan 317,34 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.477,48 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvuru harcı, 317,34 TL peşin harç, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 375,55 TL tebligat ve müzekkere giderlerinden oluşan toplam 2.224,29 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/05/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır