Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/869 E. 2023/108 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/869 Esas
KARAR NO : 2023/108

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/12/2021
KARAR TARİHİ : 08/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 31/12/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davalı şirket arasında geçmişten süre gelen ticari ilişki bulunduğunu, davalı şirket ile mevcut bu ticari ilişkiye istinaden 31.12.2017 tarihinde …Yapım İşi 1 Nolu Hakedişi için vergiler dahil toplam 675.134,64 TL bedelli fatura kesildiğini, müvekkil şirketin tüm taleplerine rağmen davalının bakiye bedelden haberdar olarak temerrüde düşmesine rağmen herhangi bir ödemede bulunmadığı hususları da beyan edilerek, bakiye bedelin ödenmesi hususu ihtar edildiğini, iş bu ihtarnameye rağmen faturanın bakiye borcunun ödenmemesi üzerine, … 5. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası üzerinden 24.03.2021 tarihinde borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı şirket dosyaya sunduğu itiraz dilekçesi ile takip tarihinden önce temerrüde düşürülmedikleri gerekçesiyle takip öncesi faize ve ferilerine itiraz ettiğini, bu itiraz dışında kalan kısmı ise icra dosyasına ödediğini, iş bu dava ikame edilmeden önce 24.09.2021 tarihinde zorunlu arabuluculuk başvurusu yapıldığını, arabuluculuk görüşmeleri de 11.11.2021 tarihinde anlaşamama ile sonuçlandığını, icra dosyasına yapılan faize yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin takip öncesi faiz miktarı olan 9.754,18 TL ve ferilerine değişen oranlarda ticari avans faizi işletilmek suretiyle devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin karşı taraf üzerinde bırakılmasına, dava ve talep etmiştir.
Davalı vekilinin 11/02/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dosyada faize ilişkin itirazın iptaline karar verilebilmesi için müvekkilin temerrüde düşürülmüş olması gerekmekte olduğunu, müvekkil şirketin temerrüde düşürülmediğini, huzurdaki dosyada temerrüt ihtarı bulunmadığını, müvekkil şirkete ödeme emrinin tebliğ edilmesini müteakip kısmi itiraz yapılarak yalnızca işlemiş faizlere itiraz edildiğini, asıl alacağın ödendiğini, huzurdaki dosyada talep edilen faizlere ilişkin itirazın iptali davasının reddi gerektiğini, davanın reddine, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRİLMESİ: Gelir İdaresi Başkanlığı yazı cevabı, … 5. İcra Dairesinin yazı cevabı, ticaret sicil kayıtları dosyamız arasında mevcuttur.
GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında hazırlanan faturadan kaynaklı alacak nedeniyle yapılan takibe karşı işlemiş faiz için açılan itirazın iptali davasıdır.
Davada, taraflar arasında 15/11/2017 tarihli “Taşeron Sözleşmesi” imzalandığı, 31.12.2017 tarihinde …Yapım İşi 1 Nolu Hakedişi için vergiler dahil toplam 675.134,64 TL bedelli fatura kesildiği, fatura bedelinin ödenmediği, bu kapsamda … 5. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığı, davalı yanın takip tarihinden önce temerrüde düşürülmedikleri gerekçesiyle takip öncesi faize itiraz ettiğinden bahisle itirazın iptali talep ettiği, davalının kendilerinin temerrüde düşürülmemiş olduğundan işlemiş faiz talep edemeyeceği yönünde savunma yaptığı görülmektedir.
Alacaklı işlemiş faiz talebinde bulunabilmek için TBK madde 117 hükmünde belirtildiği üzere; muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle borçlu temerrüde düşmüş olacağı belirtilmektedir.
Davacı yanca keşide edilen … 43.Noterliğinin … tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi sözleşme içeriğinde ve faturada davalı adresi: “…” adresine yapılmış, ancak muhatap adreste bulunmadığından tebliğ edilemediği anlaşılmaktadır. Davalı yana ait 04/03/2020 tarihli ticaret sicil gazetesinde adresin “…” olarak tescil edildiği görülmektedir.
Taraflar arasında imzalanan 15/11/2017 tarihli “Taşeron Sözleşmesi”nin “Kanuni İkametgahlar ve Tebligatlar” başlıklı 2.maddesinde; “Taraflar yukarıda yazılı adreslerini kanuni ikametgah olarak göstermiştir. Adres değişiklikleri yazılı olarak bildirilmediği takdirde, yukarıdaki adreslere yapılacak tebligatlar muteber olacaktır. İşbu Sözleşme ile ilgili olarak Taşeron’a yapılacak tüm tebligatlar Taşeron’un yukarıda belirtilen adresine taahhütlü posta veya faks ile gönderilmek veya yetkilisine elden imza mukabili bırakılmak suretiyle yapılacaktır. Taşeron’un işbu Sözleşmede yazılı kanuni ikametgahına yapılan tebligatlar ertesi gün Taşeron’un kendisine yapılmış sayılacaktır.” hükmü yer almaktadır.
Bu kapsamda sözleşme gereğince adres değişikliğinin davacı yana yazılı olarak bildirilmesi gerekirken, davalı yanca adres değişikliğinin bildirilmediği, davalı yanın basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü kapsamında ihtarın yapılamamasında kusuru bulunduğu görülmekle, asıl alacağı ihtilafsız olan davada işlemiş faiz yönünden yapılan haksız itirazın iptali gerekmiştir.
Davalının icra takibine haksız yere itirazda bulunması ve alacağın faturadan kaynaklı olması sebebiyle likit olması nedeni ile toplam alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının (İİK md.67/2) tahsilde tekerrür olmamak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi, 7036 sayılı Kanunun 3. maddesinin 14-16. fıkralarında; tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik arabuluculuk ücreti tutarının Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği, Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin yargılama giderlerinden sayılacağı, yine bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderlerin anlaşmaya varılamaması halinde ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacağı düzenlendiği, bununda tarafların haklılık durumuna göre belirleneceği anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlerine göre;
1-Davanın tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla KABULÜNE,
Davalının … 5.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında işlemiş faize yapmış olduğu itirazın iptali ile 9.754,18 TL işlemiş faiz üzerinden takibin kaldığı yerden devamına,
2-İİK mad. 67/2 uyarınca alacak likit ve itiraz haksız olduğundan 9.754,18 TL alacağın %20’si olan 1.950,84 TL icra inkâr tazminatının tahsilde tekerrür olmamak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 666,31 TL nispi karar harcından peşin yatırılan toplam 166,58 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 499,73 TL harcın ve arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 70,50 TL posta ve tebligat ücreti, 59,30 TL başvuru harcı, 8,50 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 138,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan, kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı.08/02/2023

Katip
(e-imza)

Hakim
(e-imza)