Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/796 E. 2023/22 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/796 Esas
KARAR NO : 2023/22

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 09/12/2021
KARAR TARİHİ : 17/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; Davalı/borçlular ile banka arasında imzalanan 19.03.2019 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi uyarınca borçlu …’ya … nolu kredi kullandırıldığını, kredi geri ödemesinin yapılmaması üzerine, müvekkili banka tarafından … 1.Noterliğinin … tarihli, … yevmiye nolu ihtarnamesi ile borçluya kullandırılan kredilerin kat edildiğini, ihtarlara rağmen borçlular tarafından, müvekkili bankaya herhangi bir ödeme yapılmaması üzerine, … 19.İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasından davalılar aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalıların haksız ve kötü niyetli itirazları üzerine icra takibinin durduğunu, bu nedenlerle; öncelikle, davalıların yetki itirazlarının kabul edilmeyerek, İstanbul İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunun kabulüne, davanın kabulü ile davalı/borçluların icra takibine ilişkin haksız ve kötü niyetli tüm itirazlarının iptaline ve takibin devamına, davalı/borçluların takip miktarı alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmelerine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı/borçlulara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; Öncelikle somut olayda, müvekkili …’nın kefil sıfatıyla sorumlu olmasını gerektirir geçerli bir kefalet akdinin bulunmadığını, TBK’nun 583. maddesinde kefalet sözleşmesinin şekil şartlarının düzenlendiğini, ilgili maddeye göre; Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini, kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesinin şart olduğunu, somut olayda, kefil sıfatıyla sorumlu olduğu iddia edilen müvekkili …’nın sorumlu olduğu azami miktarın kendi el yazısıyla yazmış olduğu bir kefalet sözleşmesi bulunmadığını, ilgili (geçersiz) kefalet sözleşmesi incelendiğinde, sözleşmede müvekkilinin sorumlu olduğu azami miktarın sadece rakamla 300.000 TL şeklinde belirtilmiş olduğunu, müvekkil el yazısıyla kendi sorumlu olduğu azami tutarı (yazıyla) yazmamıştır. bu nedenle mezkur kefalet sözleşmesinin, TBK 583. Maddesinde hüküm altına alınan şekil şartlarına aykırı olarak düzenlenmiş olduğundan yasa gereği geçersiz olduğunu, kefilin takibi usulünün düzenlendiği TBK m. 590/3 gereğince asıl borcun muaccel olması, alacaklı ya da borçlunun önceden süre içeren bildirimde bulunmasına bağlı ise, bu bildirim kefile yapılmadan kefil asıl borcun ifasında gecikmeden söz edilemeceğini, borcun muaccel olmadan borçluya ihtar gönderilmesi halinde ihtar şartının yerine getirilmiş olamayacağını, hem borçluya hem kefile aynı anda ödeme ihtarı gönderilmesi halinde, borçlunun borcu ödeyip ödemeyeceği belirli olmadığından bu ihtarın müteselsil kefile başvurma açısından geçersiz olacağını, müvekkili … yönünden öncelikle usul ve yasaya aykırı şekilde düzenlenmiş olan ödeme emrine ödeme emri ile müvekkilinin borca muttali olması ve bu kapsamda ödeme yapmasının mümkün olmadığını, zira ilgili ödeme emrinde alacak kalemlerinin sırasıyla “154.070,53 TL Diğer Asıl Alacağı, 1.616,85 TL Diğer Asıl Alacağı, 32.337,08 TL Diğer Faiz Alacağı, 316,14 Diğer Masraf Alacağı olmak üzere 188.340,60 TL toplam alacak” olmak üzere müvekkilinden talep edildiğini, ilgili ödeme emrinin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu, ilgili ödeme emrinde müvekkilinden hangi tutarın hangi borca istinaden talep edildiğinin anlaşılmadığını, ödeme emrindeki “Diğer asıl alacaklar”, “diğer faiz alacağı”, ” gibi ibarelerin anlaşılmadığını, muğlak ibareler olduğunu, bu ödeme emrine istinaden müvekkilinden ödeme beklemenin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenle bu davanın müvekkiline usul ve yasaya uygun gönderilmiş bir ödeme emri bulunmaması nedeniyle de reddedilmesi gerektiğini, bu davaya konu … 19. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından başlatılan icra takibinde, davacı tarafından usul ve yasaya aykırı şekilde fahiş miktarda faiz talep edildiğini, müvekkili …’nın davacı tarafça temerrüte düşürülmemiş olduğunu, davacı tarafından müvekkilinden temerrüt faizi talep edilmesinin TBK m.117 gereği mümkün olmadığını, müvekkili …’ya gönderilen hesap kat ihtarının temerrüt ihbarı olmadığını, davacı yanca usul ve yasaya aykırı şekilde açılmış olan davanın reddini, karşı yanın %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, müvekkillerinin malları üzerindeki ihtiyati hacizlerin İİK 264 maddesi uyarınca hükümsüz kaldığından kaldırılmasına ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tarafların bildirmiş olduğu deliller toplanmış, icra dosyası, bilirkişi raporu dosyamız arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık, asıl borçlu ve müteselsil kefil olarak imza atılan kredi sözleşmesinden kaynaklı başlatılan … 19 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasında takibe konu miktar yönünden davacı bankanın davalılardan alacaklı olup olmadığı ve öyle ise miktarı noktasında toplanmaktadır.
Davalı tarafça mahkememizin görevine ilişkin itirazda bulunulmuş ise de mahkememizin GKS ve TTK m.4 gereğince uyuşmazlığın çözümünde görevli ve yetkili olduğu anlaşıldığından görev itirazı yerinde görülmeyerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davaya konu … 19 İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasının UYAP kayıtları dosyamız arasına alınıp incelendiğinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine 154.070,53-TL Diğer Asıl Alacağı, 1.616,85-TL Diğer Asıl Alacağı, 32.337,08-TL Diğer Faiz Alacağı, 316,14-TL Diğer Asıl Alacağı olmak üzere toplam 188.340,60-TL’lik takipte bulunduğu, ödeme emrinin borçlulara tebliğ olduğu, davalı borçlular vekili tarafından 20/10/2021 havale tarihli dilekçesi ile borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Taraf delillerinin toplanmasının ardından uyuşmazlığın çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden Mahkememizin 19/04/2022 tarihli ara kararı gereğince dosyamız rapor hazırlanmak üzere bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 20/06/2022 tarihli raporda özetle;
“Davacı banka ile davalı aıl borçlu … arasında 19.03.2019 tarihinde 300.000.00 TL limitli, GENEL KREDİ SÖZLEŞMESİ imzalandığı,
Davalı kefil iş bu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığı,
Taraflar arasındaki sözleşmenin 54. maddesi hükümleri delil anlaşması mahiyetinde olduğundan davacı banka kayıtlarına dayanılmıştır.
Davalı kefil tarfından sözleşmenin sonunda eş muvafakatnamesi verdiği,. Davalı 19.03.2019 tarihli 300.000.00 TL limitli sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatı ile imza etmiş olduğu sabittir. Ortada hukuken geçerli kefaletin olup olmadığı hususu hukuki konu olarak Mahkemenin takdirleridir.
Temerrüt; Davalı asıl borçluya keşide edilen ihtarnamenin tebliğ edilmesi nedeniyle temerrüdünün ihtarname ile verilen 7 günlük sürenin sonunda 25.09.2021 tarihi itibarı ile başlayacağı,
Tebligat: Davalı kefile gönderilen ihtarnamenin İADE edildiği,
Temerrüt: Davalı kefile ihtarnamenin tebellüğ edilmemesi karşısında, Yasa ve emsal Yargıtay kararlarına göre, temerrüdünün 05.10.2021 takip tarihi itibarı ile gerçekleşmiş sayılabileceği
Davacı banka KREDİ alacağına ilişkin, davalı ASIL BORÇLUNUN … 19.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasına yapımış olduğu itiraz nedeniyle yapılan hesaplamalar neticesinde davacı bankanın davalıdan sayın mahkemenizce de kabul edilmesi halinde 05.10.2021 takip tarihi itibarı ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 154.070.53 TL asıl alacak 28.496.46 işlemiş fniz 1.424.82 TLBSMV 316.14 TL masraf olmak üzere toplam 184.307.95 TL alacaklı olduğu,
154.070.53 asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 31.92 oranında temerrüt faizi ve %5 BSMV davalıdan istenebileceği,¸
Davacı banka KREDİ alacağına ilişkin, davalı ASIL BORÇLUNUN … 19.İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı takip dosyasına yapımış olduğu itiraz nedeniyle yapılan hesaplamalar neticesinde davacı bankanın davalıdan sayın mahkemenizce de kabul edilmesi halinde 05.10.2021 takip tarihi itibarı ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 154.070.53 TL asıl alacak 27.015.14 işlemiş faiz 1.350.76TLBSMV 316.14 TL masraf olmak üzere toplam 182.752.57 TL alacaklı olduğu,
154.070.53 asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 31.92 oranında temerrüt faizi ve %5 BSMV davalıdan istenebileceği” yönünde görüş ve tespitlerde bulunulmuştur.
Bilirkişi raporu davacı vekiline ve davalılara HMK 281 ve 186 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiş, davalıların rapora ilişkin itirazlarını bildirmesi üzerine Mahkememizin 18/10/2022 tarihli ara kararı gereğince dosyamız itirazları karşılar mahiyette ek rapor hazırlanmak üzere bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 05/01/2023 tarihli ek raporda; kök rapordaki tespit ve değerlendirmeler yinelenmiştir.
Türk Borçlar Kanununun kefalet sözleşmesine ilişkin hükümleri aşağıdaki şekildedir:
TBK m.581, “Kefalet sözleşmesi, kefilin alacaklıya karşı, borçlunun borcunu ifa etmemesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği sözleşmedir.”
TBK m.583/1, “Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.”
TBK m.586, “Kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir.”
Anılan yasal düzenlemeler ışığında yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davalıların asıl borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla 19/03/2019 tarihli Genel Kredi Sözleşmesini yasaya uygun olarak geçerli şekilde imzaladığı, sözleşmede, çıkabilecek uyuşmazlıklarda banka defter ve kayıtlarının münhasır delil olacağının düzenlendiği, davalı asıl borçluya gönderilen kat ihtarnamesinin 17/09/2021 tarihinde tebliğ edildiği, diğer davalı kefile gönderilen ihtarnamenin ise iade edildiği göz önünde bulundurulduğunda asıl alacak, işlemiş faiz ve diğer alacak kalemlerine ilişkin bankacı bilirkişi vasıtasıyla yapılan inceleme neticesinde düzenlenen raporun dosya kapsamına uygun, hüküm kurmaya elverişli nitelikte olduğu, mahkememizce itibar edilebilir bulunduğu, raporda elde edilen tespitler nazara alındığında davalıların asıl borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla doğan borçtan sorumlu olduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabul kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre;
Davanın kısmen kabul, kısmen reddine,
1-Davalıların … 19. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazlarının aşağıda belirtilen miktarlar üzerinden iptali ile takibin tahsilde tekerrür olmamak üzere;
a-Davalı … yönünden; 154.070,53-TL asıl alacak, 28.496,46-TL işlemiş faiz, 1.424,82-TL BSMV, 316,14-TL masraf alacağı üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek %31,92 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5 BSMV si ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b-Davalı … yönünden; 154.070,53-TL asıl alacak, 27.015,14-TL işlemiş faiz, 1.350,76-TL BSMV, 316,14-TL masraf alacağı üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek %31,92 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5 BSMV si ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Toplam alacağın %20 oranında icra inkar tazminatının (İİK madde 67/2) davalılardan -tek olarak- tahsilde tekerrür olmamak üzere davacıya ödenmesine,
3-Karar tarihine göre alınması gereken 12.590,08 TL (Davalı … yönünden tamamı, Davalı … yönünden 12.483,83-TL) harçtan peşin alınan 2.274,69 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭10.315,39-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14. Maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360,00-TL arabuluculuk ücretinin kabul ve red oranına göre takdir edilen 1.330,88-TL nin davalılardan, geriye kalan 29,12-TL nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri gereğince hesaplanan 28.646,19 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvuru harcı, 8,50-TL vekalet harcı, 1.100,00 TL bilirkişi ücreti, 106,20 TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 1.274,00 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre takdiren 1.246,72 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, arta kalan masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı ve davalılar tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliyesi ( İstinaf Mahkemesi ) nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 17/01/2023

Katip
✍e-imzalı

Hakim
✍e-imzalı