Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/75 E. 2022/68 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/75 Esas
KARAR NO : 2022/68

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/12/2013
KARAR TARİHİ : 01/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) )davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; l2.11.2011 tarihinde Ticari olarak (…) Plakalı, Özel olarak (…) plakalı araç işleteni ve sürücüsü … … ilinden …’a seyahat ederken … ilçesinde tek taraflı meydana gelen kaza sonucu araç içinde yolcu olan davacının yaralanarak sakat kaldığını dava konusu minibüsün Zorunlu Ferdi kaza Koltuk Sigortası yaptırmadan şehirler arası taşımacılık yapması sebebiyle davalı … Hesabının davacının uğradığı Maddi zarardan sorumlu olduğundan fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı tutularak şimdilik 2.500,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsili talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; Zorunlu Koltuk Ferdi kaza Sigortası yaptırma mecburiyetinin bulunması için taşımacının 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanununa istinaden verilen Taşımacı Yetki Belgesuine sahip olması. Yolcu Taşımacılığının Karayolu Taşıma Kanunu çerçevesinde yaptırılmasının şart olduğunu, oysa somut olayda tamamen özel amaçlı bir seyahat söz konusu olduğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 10/06/2014 tarihli ara kararı gereğince dosya kusur raporu alınmak üzere İstanbul ATK ‘ya gönderilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 17/10/2014 tarih ve 6671 Sayılı Raporunda özetle;1- Davacı …’un olay anında yolcu olarak bulunduğu minibüs sürücüsü …, idaresindeki araç ile gece vakti, aydınlatması mevcut olmayan meskun mahal sınırları dışındaki yolda seyrini sürdürürken yola gereken dikkatini vermemiş, görüş alanın kontrol altında bulundurmamış, direksiyon hakimiyetine gerekli özen ve önemi göstermeyip sevk ve idare hatasıyla aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek kazanın meydana gelmesine sebebiyet vermiştir. Olayda, dikkat ve özen yükümlüğüne aykırı hareketleriyle asli ve tam kusurludur.2- Kendi yaralanması ile neticelenen oluşu üzerinde herhangi bir hatalı davranışının olmadığı anlaşılan davacı yolcu …, olayda kusursuzdur. SONUÇ İTİBARİYLE: 1- Davacının olay anında yolcu olarak bulunduğu minibüs sürücüsü …’in %100(yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, 2-Davacı yolcu …’un kusursuz olduğu, belirtilmiştir.
Mahkememizce 10/11/2014 tarihli ara karar gereği davacının maluliyet raporu alınmak üzere dosyanın İstanbul ATK ya gönderildiği, İstanbul Adli Tıp Kurumu 3 İhtisas Kurulu’nun 11/03/2015 tarih ve 2205 Sayılı Raporunda özetle;Hasan kızı 01/01/1950 doğumlu …’un 12/11/2011 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen arızası, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak:Gr1 VIII (4a……….49)A %53×0.8=%42.4(sol taraf)x 2/3 =%25.44,E cetveline göre %31.2 (yüzdeotuzbirnoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,İyileşme süresinin 12/11/2011 tarihinden itibaren 12(oniki) aya kadar uzayabileceği yönünde oy birliği ile karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizin ara kararı gereği dosyanın aktüer bilirkişine verilmesine karar verildiği ve aktüer bilirkişi tarafından ibraz edilen 06/08/2015 havale tarihli raporda özetle;12.11.2011 tarihinde meydana gelen Trafik kazası sonucu %31.2 oranında Malul kalan davacı …’un Zorunlu Ferdi Kaza Koltuk Sigorta Poliçesi kapsamında Maluliyetiyle orantılı Nihai ve Gerçek Maddi zararının (39.000,00)TLden (Otuzdokuzbin TLden) İbaret bulunduğunu belirtmiştir.
Bilirkişi raporu davacı vekiline ve davalı vekiline HMK 281 madde meşruatlı davetiye ile tebliğ edilmiştir.
Davacı vekilinin uyaptan 18/08/2015 havale tarihli ıslah dilekçesi gönderdiği, ıslah harcını yatırdığı, ıslah dilekçesinin davalı tarafa tebliğe çıktığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili ıslah dilekçesinde özetle;dava değerini 2.500,00 TL. den 39.000,00 TL.ye çıkarılmasına ve temerrüt tarihi olan 31/12/2012 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda 22/12/2015 tarih ve 2014/1142 Esas, 2015/939 Karar sayılı kararımız ile davanın kabulüne, dava ve ıslah dilekçesine göre 39.000,00 TL ‘nin 31/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen 2014/1142 Esas, 2015/939 Karar sayılı kararın temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay’a gönderilmiş olup Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 14/03/2019 tarih ve 2016/5349 esas, 2019/2998 karar sayılı bozma ilamı ile “Davalıya dava konusu aracın zorunlu koltuk sigorta poliçesi olmadığı için başvurulmuş olup zorunlu koltuk poliçesi ile belli tip yaralanmalar için belli oranlarda likit teminatlar verilmiş olduğuna göre davacının yaralanmasının hangi teminat dilimine girdiği konusunda uzman doktor bilirkişisinden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir. O halde, mahkemece yapılacak iş, temyiz edenin sıfatına göre usuli kazanılmış haklara da dikkat edilerek yukarıda açıklananlar ışığında uzman doktor bilirkişisinden rapor alınarak sonucuna göre karar vermek olacaktır.” değerlendirmesiyle mahkememizce verilen karar bozularak dosya mahkememize gönderilmiş olup mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun olan Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 14/03/2019 tarih ve 2016/5349 esas, 2019/2998 karar sayılı bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda Mahkememizin 06/07/2021 ve 30/11/2021 tarihli ara kararı gereğince dosyamız rapor hazırlanmak üzere doktor bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından ibraz edilen 17/12/2021 teslim tarihli raporda özetle; “Davacı …’un kaza sonrası döneme ait vücudunda kalan hasar nedeniyle hangi teminat dilimine girdiğinin sorulması üzerine yapılan hesaplamalarda; Ferdi Kaza Sigortası, Meslekte Kazanma Güçlüğü, Engellilik ve Maluliyet kavramlarının birbirinden tamamen farklı değerlendirmeler olduğu ve farklı yönetmeliklerle irdelendiği cihetle saptanan değerler birbiri ile ilişkilendirilmemelidir. Davacının durumu Ferdi Kaza Sigortası kapsamında değerlendirileceğinden kişinin vücudundaki yaralanmaların sonucu % 30’luk dilime girmektedir. …’un yaralanmasının Ferdi Kaza Sigortası’nın % 30’unu hak ettiği cihetle 125,000 TL’nin % 30’u olan 37,500 TL tazminat hakkı olduğu olduğu” yönünde görüş ve tespitlerde bulunulmuştur.
Bu kapsamda Yargıtay bozma ilamı, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; doktor bilirkişiden alınan 17/12/2021 tarihli raporun Yargıtay ilamında belirtilen hususları karşıladığı, mahkememizce yeterli görülüp itibar edilebilir bulunduğu, buna göre davacının uğramış olduğu kaza nedeniyle maluliyete dayalı 37.500,00 TL tazminat talep hakkının olduğu sonucuna ulaşılarak davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın kısmen kabulü ile 37.500,00 TL maddi tazminatın 31/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alırarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2-Karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince hesaplanan ‭2.561,62 TL harçtan peşin alınan 148,97 TL harcın mahsubu ile bakiye ‭2.412,65‬ TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 148,97 TL harç masrafının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar yönünden hesaplanan 5.625,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ret edilen miktar yönünden hesaplanan 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacının yapmış olduğu toplam: 2.331,3‬0 TL yargılama giderinin davanın red/kabul oranına göre ‭2.241,63 TL ‘sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
8-Davalı tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 01/02/2022

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)

MASRAF BEYANI
24,30 TL Harç Masrafı
600,00 TL ATK Faturası
1.350,00 TL Bilirkişi Ücreti
357,00 TL tebligat ve müzekkere gideri
TOPLAM : ‭2.331,3‬0 TL