Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/673 E. 2022/626 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/673 Esas
KARAR NO : 2022/626

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/10/2021
KARAR TARİHİ : 13/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 12/06/2021 günü saat 21:54 sıralarında müvekkillerinin kızı … ve arkadaşı … … Üzerinde yolun karşısına geçmek üzere yaya geçidinde yürürlerken …. plakalı aracısın sürücüsü davalı … arasın ön kısmıyla … ve …’a çarpması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, bu elim kazana müvekkilinin kızının hayatını kaybettiğini, kazanın oluşumunda araç sürücüsünün kusurlu bulunduğunu, davalılardan sürücü …’ın kaza sonrası kaçtığını, kolluk kuvvetlerince yakalandığını, davalı sürücüye kaçması için yardımda bulunanlar hakkında …. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldığını, müvekkilin kızının kazada herhangi bir ihmali bulunmadığını, bu durumun kaza sonrasında ki tutanaklarda da yer aldığını, sürücünün kaza tutanaklarına göre asli kusurlu bulunduğunu, davalılardan sürücünün hız sınırının 50 km olduğu yolda 108 km civarında hızla müteveffaya çarptığını, müteveffaya çarpan ticari aracın davalı sigorta şirketinin KTK zorunlu mali sorumluluk sigortası olduğunu, bu nedenle sigorta şirketine 30/06/2021 tarihinde ihtarname gönderilerek kazan yapan aracın sigortalı olduğu poliçe sebebiyle 430.000,00 TL ölüm kişi başına bedeli teminat bedelinin ilgili poliçedeki teminattan karşılanarak müvekkile ödenmesi isteminde bulunulduğunu, sigorta şirketinin 15/07/2021 tarihi itibariyle temerrüte düştüğünü, davalı sigorta şirketinin destekten yoksun kalma taleplerine karşılık süresi içerisinde hiçbir ödeme yapmadığını, akabinde yapılan arabuluculuk görüşmelerinin de anlaşmazlıkla sonuçlandığını, kaza yapan aracın …’a ait olduğunu, kendisinin işleten sıfatı taşıdığından kazada meydana gelen tüm maddi manevi zarardan sorumlu olduğunu, 07/07/1993 doğumlu …’ın vefatından önce öğretmenlik mesleğini icra ettiğini, ek derslerle birlikte 7.000 TL maaş aldığını, annesi ve baBASINa maddi destek sağladığını, müvekkillerin destekten yoksunluk ve manevi zararlarının doğmuş olduğunun açıkça ortada olduğunu, ölüm tarihi itibariyle müvekkillerinin maddi ve manevi tazminat alacaklarının muaccel hale geldiğini, açıklanan bu nedenlerle; trafik kazasında hayatını kaybeden müvekkiller için fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkillerden … için 100-TL, … için 100-TL destekten yoksun kalma tazminat tutarının, toplanacak delillere göre, 6100 sayılı Yasa’nın 107 maddesi uyarınca belirlenmesinden sonra, davalı sigorta şirketinden poliçe teminat limiti ile sınırlı olarak temerrüt tarihinden (15.07.2021 ), diğer davalılardan olay tarihinden (12.06.2021) itibaren işleyecek avans faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsilini, müvekkillerden müteveffanın babası … için 250.000-TL, annesi … için 250.000-TL, kardeşi … için 50.000-TL, kardeşi … için 50.000-TL ,kardeşi … için 50.000-TL,kardeşi … için 50.000-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle sigorta şirketi haricindeki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, müvekkillerin muaccel hale gelmiş olan maddi ve manevi zararların tahsilini teminen halen mal kaçırmakta olan davalılardan trafik kazasına sebebiyet veren araç sürücüsü … ve araç maliki …’ın menkul ve gayrimenkul mallarının tümünün kaydına ihtiyati haciz niteliğinde ihtiyati tedbir şerhi konulmasına, Sayın sayın mahkemeniz aksi kanaatte olur ise davalı şoför ve sürücünün menkul ve gayrimenkullerinin kaydına “İhtiyati Tedbir” şerhi konulmasını, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte müşterek ve müteselsilen davacılara ödetilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılar tarafından ikame edilmiş olan davada müvekkil …’ın sevk ve idaresindeki …plakalı aracın …’a çarpması neticesinde vefat eden …’ın ölümünden dolayı müvekkilin kusurlu olduğu gerekçesiyle 750.000 TL manevi ve 200,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmalarının usul ve yasaya aykırı olduğunu, haksız fiilden doğan davalarda haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğunu, davaya konu kazanın … ili … ilçesinde olduğunu, bu nedenle yetkili mahkemenin … Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, söz konusu trafik kazasından dolayı müvekkil ve ailesinin de derinden etkilenmiş olduğunu, kazadan dolayı müvekkilinin tutuklanmasına karar verildiğini, tutukluluğunun halen devam ettiğini, davacı tarafça talep edilen manevi tazminatın miktarının çok yüksek olduğunu, ağır bedensel zarar veya ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir olduğunu, bu nedenle mahkemece manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olması gerektiğini, her ne kadar dava dilekçesinde müteveffanın baBASINa ve annesine maddi destek sağladığı belirtilmişse de buna ilişkin bir belge sunulmadığını, davacıların müteveffanın maddi desteğine ihtiyaçları olmadığının açıkça anlaşıldığını, açıklanan bu nedenlerle; davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı …A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya sebep olan olayda öncelikle kusuru durumunun net ve kesin olarak tespiti gerektiğini, davacının sigortalı olduğu araç sürücüsüne raci kusurunu kanıtlaması gerektiğini, kusurun kanıtlanamaması halinde müvekkil şirketin sorumluluğunun da bulunmadığını, davaya konu olan kazaya karışan aracın davalı müvekkil şirket nezdinde zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi ile 11/03/2021 – 11/03/2022 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, Zorunlu Mali Sigortası gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak müvekkil şirketin sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında meydana gelen zarar nispetinde olduğunu, poliçe limiti üzerindeki zararlardan müvekkil şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası sorumluluk sigortası olup bu nedenle bu sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararın karşılanmasının amaçladığını, anılan gerçekler ışığı altında henüz bir kusur tespiti yapılmadığından sigortalı araç sürücüsünün sorumluluğunun sabit olmadan davalı müvekkil sigorta şirketinin talep edilen tazminat kalemlerini ödemek gibi bir sorumluluğunun da olmadığını, davacı tarafından sunmuş olunan dava dilekçesinde kaza ile ilgili olarak … 5. ACM …Esas sayılı dosya kapsamında yapılan yargılamada sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunun tespit edildiği ifade edildiğini, ancak özel hukuk yargılaması bakımından ceza hukukunda yapılan yargılama herhangi bir bağlayıcılık taşımadığını, müteveffa açısından destekten yoksun kalma tazminatı talep eden davacıların müteveffanın ölmeden önceki sürekli ve düzenli desteğini maddi olgularla iptal etmek zorunda olduğunu, davacı tarafın müteveffanın gelir durumunu somut belgelerle ispat etmesi gerektiğini, gelir durumuna ilişkin olarak somut belge ve delil sunulması halinde yasal asgari ücret esas alınarak hesaplama yapılması gerektiğini, ayrıca müteveffanın herhangi bir sosyal sigorta kurumuna bağlı olup olmadığının araştırılması gerektiğini, müteveffanın bir sosyal sigorta kurumuna bağlı olması halinde bu kurum tarafından yapılan ödemelerin şirketten talep edilemeyeceğini, davacı yanın iddia ve taleplerinin mahkemece haklı bulunması halinde müvekkil şirketin sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü dava tarihinde muaccel hale geldiğini, bu sebeple sayın mahkemece faize hükmedilmesi halinde hükmedilecek faiz dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz olması gerektiğini, açıklanan bu nedenlerle; esasa ilişkin verdiğkleri cevaplar neticesinde favacı tarafın tüm talepleriyle birlikte davanın esastan reddini, davacı yanın iddia ve taleplerinin sayın mahkemece haklı bulunması durumunda, faize hükmedilmesi halinde hükmedilecek faizin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz olmasını, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
… 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … esas ayılı dosyası, SGK yazı cevabı, desteğin gelirine ilişkin görev yaptığı okula yazılan yazı cevabı, nüfus kayıt örnekleri, aküerya raporu, yazılan müzekkere cevapları, taraflarca sunulan tüm deliller, taraf açıklamaları ve tüm dosya kapsamı.
Davacılar vekili 05.07.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile talep ettiği tazminat miktarını bilirkişi raporunda hesaplanan miktara göre artırmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava haksız fiil nedeniyle destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
Destekten yoksun kalma tazminatı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 53/3. maddesinde düzenlenmiş olup; “Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar” şeklinde hükme bağlanmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesine göre, işletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
Davalı sigorta şirketi işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenmiştir.
2918 sayılı KTK madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlusundan isteyebilir. Yine zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.
Dava konusu olayda,
Davacı … ve … destekten yoksun kalma tazminatı taleplerini tüm davalılara yöneltmiştir. Tüm davacılar manevi tazminat taleplerini davalı gerçek kişilere yöneltmiştir.
12/06/2021 tarihinde meydana gelen kaza neticesinde vefat eden …’ın ölümü nedeniyle mirasçılarına aylık bağlanıp bağlanmadığı, ödeme yapılıp yapılmadığı, aylık bağlandı ise peşin sermaye değerinin ve 5510 sayılı Kanun ‘un 39. maddesi gereği rücuya tabi olup olmadığı SGK’ ya sorulmuştur. Verilen cevabi yazıda mirasçılarına her hangi bir aylık ve gelir bağlanmadığı belirtilmiştir.
Desteğin (…) çalıştığı… İlkokulu na yazı yazılarak okuldan 1 yıl içerisinde aldığı ek ders ücretlerini gösterir belge ve aylık maaşına ilişkin belgeler celp edilmiştir.
… 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin …esas ayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilerek incelenmiştir. Anılan dosyada Adli Tıp Kurumundan alınan raporda;
“Dosya kapsamı, ifadeler, Trafik kazası tespit tutanağı, kroki, CD’ ye kayıtlı kaza anı görüntüsü ile birlikte, tümü ile tetkik edildiğinde kazanın olay kısmında anlattığımız şekilde meydana geldiğinin anlaşıldığı, olaydaki asli ve tek kusurlunun sanık sürücü … olduğu, maktül yayaların kusurlarının olmadığı, başka da kusur izafe edilecek kişi ya da unsur bulunmadığı, Soruşturma aşamasında alınan 04.07.2021 tarihli trafik bilirkişisi raporunun isabetli olduğu kanaatine varan heyetimiz kusur gerekçelerini de aşağıdaki şekilde tanzim etmiştir. Buna göre;
-Sanık sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonetle seyri sırasında yola gereken dikkatini vermesi, hızını mahal şartlarına göre ayarlaması, yaya geçidinin olduğu yere aracını her an durdurabileceği hız düzeyinde ve müteyakkız bir şekilde yaklaşması, zamanında güvenli bir şekilde aracını durdurarak ilk geçiş hakkını yaya geçidini kullanarak geçmekte olan yayalara vermesi gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmemiş, yaya geçidi ve kavşağa rağmen yüksek hızını sürdürmüş, mevcut hızı ile yayalara çarpmış olup neden olduğu olayda asli ve tam kusurludur.
-Maktül yayalar … ile …, kurallara uygun bir şekilde ve nizami olarak yaya geçidi üzerinden karşı tarafa geçmeye çalıştıkları sırada aşırı hızlı bir şekilde üzerlerine gelen sanık idaresindeki aracın sadmesi ile öldükleri olayda, olayın oluş şekli itibarı ile alacak önlemleri olmadığından atfı kabil kusurları yoktur.”
Tespitlerine yer verilmiştir.
Soruşturma dosyasının incelenmesinde;
CD İzleme Tutanağında, … ile …’ın yolun karşısını geçmek için yaya geçidine 21:54:55’te iniş yaptıkları ve 21:54:58’de de kazanın meydana geldiği, şahıslardan birinin aracın altında sürüklendiği, diğerinin ise çarpmanın tesiri ile orta reflüjde bulunan ağaca çarptığı,
Kaza Tespit Tutanağında, şüphelinin yaya ve okul geçitlerine yaklaşırken yavaşlamadığı, ilk geçiş hakkını yayalara vermediği, merhumların ise yaya geçidinden normal bir şekilde geçiş yaparak herhangi bir kuralı ihlal etmedikleri,
Tespit edilmiştir.
Soruşturma aşamasında alınan 04.07.2021 tarihli bilirkişi raporunda;
Kazanın meydana geldiği yaya geçidinin gerisinde bulunan yaya geçidinden-kameranın görüş açısının sonlandığı alana kadar olan bölümü (21:54:58-21:54:59) 1 saniyede kat ettiği tespit edilmiş, bu bölümün 30 metre olduğu ölçülmüştür.
1 saniyede 30 metre giden aracın hızını hesaplayalım;
30 metre x 3,6 (saniye) = 108 km/sn. bulunur.
Yani 108 km/sn hızla giden bir araç 1 saniyede 30 metre yol alır.
Kara Yolları Trafik Kanunları 46/2.c., 47/1.c., 52/1-a ve 74/b maddelerini ihlal ederek yüksek hızlı bir şekilde yaya geçidine yaklaşırken hızını azaltmayarak ve ilk geçiş hakkını tanımayarak asli ve tam kusurlu olduğu ve öyle ki çarpma anında hızının 100 ile 108 civarında olduğu, çarptıktan ancak 67-68 metre sonra durabildiğini, böylece …’ın aracın altında 67 metre sürüklendiği, …’ın ise çarpmanın etkisi ile havada savrularak 21 metre ilerideki palmiye ağacının gövdesine çarparak orta reflüje düştüğü, yayalar … ve …’ın herhangi bir ihlal kuralında bulunmayarak soldan gelenlere kontrol etmek suretiyle yaya geçidinden karşıya geçmelerinden meydana gelen kazada kusursuz olduklarının tespit olunduğu,
Yaya … ve yaya …’ın, kurallara uygun olarak yaya geçidinden karşıdan karşıya geçişi sırasında, soldan gelen araçları kontrol ettiklerinde, sağ ve sol şeritten kurallara uygun yavaş bir şekilde gelen araçları görmüş, yani yaklaşan araçların uzaklık ve hızını göz önüne alarak güvenli şekilde karşıya geçebileceklerini öngörerek karşıya geçmeye devam ettikleri, bu kurallara uygun araçlar arasından kavşak içerisinde hatalı şerit değiştirerek (sağ şeritten sol şeride geçerek) mahal şartlarına uymayan yüksek hızla ilerleyen şüpheli idaresindeki aracın sol şerit üzerinde geçişini tamamlamak üzereyken kendilerine çarparak yaralanmaları, sonrasında ölümleriyle sonuçlanan kazada KUSURSUZ OLDUKLARI,
Tespitlerine yer evrilmiştir.
Kazaya karışan …plakalı araç sürücüsü davalı … 13.06.2021 tarihli ifade tutanağında “Kollukta vermiş olduğum ifadede belirttiğim gibi olay tarihinde …plaka sayılı araç benim sevk ve idarem altındaydı. Olay esnasında aracın içerisinde … ve … vardı. Ben olay sırasında araç içerisinde bulunan mp3 çalar ile uğraşırken hızımın da kaç olduğunu hatırlamıyorum. Bir anda bir gürültü duydum ve bir şeye çarptığımı fark ettim. Daha sonrasında heyecanla frene bastım. Ben araçtan indim. Ancak şoka girmiştim. Kaç kişiye çarptığımı bilmiyorum. Sadece yerde yatan yaralı şahsı gördüm…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Aşağıda açıklanan nedenlerle bilirkişi incelemesi yapılmayarak kusur oranı mahkememizce belirlenmiştir.
Sürücünün araç içerisinde bulunan mp3 çalar ile uğraşırken kazanın meydana geldiğine ilişkin ifadesi ile çarpma anında sürücüNün yola gereken dikkati göstermediği ikrar ile sabittir. Aracın çapmadan sonra 67 metre sonra durması, müteveffanın çarpmanın etkisi ile havada savrularak 21 metre ilerideki palmiye ağacının gövdesine çarpması ve soruşturma dosyasında bilirkişi raporunda aracın hızına ilişkin yapılan tespitler, kazanın yaya geçidinde meydana gelmesi ile olayın kameraya yansıyan oluş biçimi itibarı ile davalı sürücü … sevk ve idaresindeki kamyonetle seyri sırasında yola gereken dikkatini vermesi, hızını mahal şartlarına göre ayarlaması, yaya geçidinin olduğu yere aracını her an durdurabileceği hız düzeyinde ve müteyakkız bir şekilde yaklaşması, zamanında güvenli bir şekilde aracını durdurarak ilk geçiş hakkını yaya geçidini kullanarak geçmekte olan yayalara vermesi gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmemiş, yaya geçidi ve kavşağa rağmen yüksek hızını sürdürmüş, mevcut hızı ile yayalara çarpmış olup neden olduğu olayda asli ve tam kusurlu kabul edilmiştir. Maktül …, kurallara uygun bir şekilde ve nizami olarak yaya geçidi üzerinden karşı tarafa geçmeye çalıştığı sırada aşırı hızlı bir şekilde üzerlerine gelen davalı sürücü idaresindeki aracın çarpması olayında, olayın oluş şekli itibarı ile alacak önlemi olmadığından atfı kabil kusuru bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Destek 27,93 yaşında bekar olarak vefat etmiştir. … verilerine göre destek ortalama evlenme yaşını geçmiştir. Destek yaşasaydı 30 yaşında evleneceği ve 2 yıl ara ile biri erkek biri kız olmak üzere 2 çocuğu olacağı kabul edilmiştir. Dosyaya sunulan belgelerden desteğin öğretmen olduğu maaşın yanı sıra düzenli olarak ek ders ücreti aldığı anlaşılmaktadır. Gelir hesabında süreklilik arz eden ve dosyaya belgesi sunulan gelir kalemleri dikkate alınmış, süreklilik arz etmeyen 124,34 TL toplu sözleşme ikramiyesi dikkate alınmamıştır.
Aktüerya konusunda uzman bilirkişi tarafından TRH2010 yaşam tablosu, progresif rant hesaplama yöntemi, TÜİK 2021 verilerine göre kadınlarda evlenme yaşı, nazara alınarak, yargıtay uygulamalarına, usul ve yasaya uygun hazırlanan rapor hükme esas alınmak suretiyle davacı… için 432.025,41 TL, davacı …için 521.233,41 TL olmak üzere toplam 935.258,82 TL destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanmıştır. Davacı anne babanın toplam poliçe tazminat miktarı 430.000,00 TL olup hesaplanan miktar poliçe limiti aştığından garameten hesapla yapılmıştır. Buna göre Davacı … lehine 194.879,83 TL, davacı …lehine 235.120,36 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmiştir.
TBK md. 49, 53/3 ve 2918 sayılı KTK madde hükümleri uyarınca davalı sigorta şirketi haksız fiil nedeniyle davacı yanın uğradığı zarardan sorumlu tutulmuştur Desteğin kusuru bulunmadığından hesaplanan tazminattan indirim yapılmamıştır.
Davalı… ve … a yöneltilen maddi ve manevi tazminat yönünden;
Davacılar vekili 31.01.2022 tarihli dilekçesi ile davalılar …ve … hakkındaki davayı takip etmediklerini, dosyanın işlemden kaldırılarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
24.02.2021 tarihli ön inceleme duruşması 8 numaralı ara kararı ile 6100 sayılı HMK’nun 150/1 maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına, dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren üç ay içinde yenilenmemesi halinde, üç aylık sürenin dolduğu gün itibariyle 6100 Sayılı HMK’nun 150/5 maddesi uyarınca mahkememizce resen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine, karar verilmiştir.
Davacıların davalılar …ve … hakkındaki davasını işlemden kaldırılma tarihinden itibaren 3 ay içinde yenilemediği anlaşıldığından 24/05/2022 tarihi itibariyle HMK md. HMK 150/5 uyarınca davalılar… ve … haklarındaki davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davacı … yönünden davalı sigorta şirketine yöneltilen davanın kabulü ile 194.879,83 TL destekten yoksun kalma tazminatının 17.07.2021 temerrüt tarihinden itibaren işleyen avans faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden poliçe limiti dahlinde alınarak davacıya ödenmesine,
2- Davacı … yönünden davalı sigorta şirketine yöneltilen davanın kabulü ile 235.120,36 TL destekten yoksun kalma tazminatının 17.07.2021 temerrüt tarihinden itibaren işleyen avans faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden poliçe limiti dahlinde alınarak davacıya ödenmesine,
3- Davacıların davalılar … ve … hakkındaki davasını işlemden kaldırılma tarihinden itibaren 3 ay içinde yenilemediği anlaşıldığından 24/05/2022 tarihi itibariyle HMK md. HMK 150/5 uyarınca davalılar … ve … haklarındaki davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
4-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 29.373,31-TL nispi karar harcından peşin + ıslah yatırılan 3.859,52.-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 25.513,79 TL harcın davalı … Şirketi’ den tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
5-)Maddi tazminat yönünden davacı … lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince 30.231,97 TL, davacı … lehine 35.916,85 TL nispi vekalet ücretinin davalı … Şirketi’ den tahsili ile davacılara verilmesine,
6-) Davalılar … ve … lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince her bir davacıdan maddi tazminat talebi yönünden ayrı ayrı 9.200,00 TL, manevi tazminat talebi yönünden her bir davacıdan ayrı ayrı 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin alınarak iş bu davalılara verilmesine,
7-)Davacı tarafından aşağıda dökümü yapılan toplam 6.053,77-TL yargılama giderinin davalı sigorta şirketinden alınarak davacı … ve …’a verilmesine,
8-)Davalılar … ve …’a çıkarılan tebligatların ücreti olan 60,50-TL posta masrafı giderinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
9-) Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı … ŞİRKETİ’nden alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
10-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 13/10/2022

Başkan
¸e-imzalıdır

Üye
¸e-imzalıdır

Üye
¸e-imzalıdır

Katip
¸e-imzalıdır

Peşin Harç : 2.391,54,- TL
Başvuru Harcı : 59,30 .- TL
Islah Harcı : 1.467,98.TL
Vekalet Harcı : 8,50 .- TL
Bilirkişi Ücreti: 2.000,00.-TL
Posta Giderleri: 126,45.- TL
Toplam : 6.053,77.- TL