Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/588 E. 2023/39 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/588 Esas
KARAR NO : 2023/39

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/09/2021
KARAR TARİHİ : 18/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 10/09/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket, ülke çapında 350 bayisi bulunan sektörünün muteber bir üyesi olduğunu, müvekkil ile davalı arasında akdedilen sözleşmeye binaen ticari faaliyetine başladığını, zamanla davalı borçlarını müvekkile ödemekte gecikmeye ve dahi ödememeye başladığını, müvekkil şirket yetkililerince defalarca kere ihtar edilmesine rağmen davalı sözleşmeden kaynaklanan ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, sonuçta davalı muaccel borcunu ödemekten imtina ettiğini, ve bu sebeple muaccel 1.051,65- Tl alacağın tahsili amacıyla aleyhine … 12. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı Dosyası ile ilamsız icra takibi ikame edildiğini, davalı da icra takibine konu borca haksız ve mesnetsiz itiraz ederek takibi durdurduğunu, İtirazın iptali için öncelikli olarak 01 ocak 2019 tarihinde yürürlüğe giren ticari uyuşmazlıklarda dava şartı olarak yer alan Arabuluculuk Kurumuna başvuru yapılmış olduğunu, arabuluculuk süreci karşı tarafça toplantılara katılım sağlanmaması sebebiyle anlaşmama yönünde sonuçlandığını, taraflar arasındaki sözleşmede “İşbu Sözleşmeden Doğacak İhtilafların Çözümü İçin İstanbul Mahkemeleri Ve İcra Daireleri Yetkili Olacaktır” kaydı bulunduğunu, borçlunun … 12. İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyasına konu itirazının iptali ile fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla takip tarihi itibariyle 1.051,65- TL alacak için takibin devamına, borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasına, yargılama harç ve masrafları ile ücret-i vekâletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Bilirkişi raporu, … 12.İcra Müdürlüğünün … icra dosyası aslı, arabuluculuk son tutanak sureti, ticari kayıtlar, davacı yanca sunulan kayıtlar dava dosyası arasında delil olarak mevcuttur.
Bilirkişi Heyeti tarafından dosyaya sunulan bilirkişi raporu ile; Dosya mevcudu davacı şirketin 2017 yılı ticari defterleri icra ve dava dosyası ile yine bu kayıtların dayanağı belgelerin muhasebesel ve teknik yönden tetkiki sonucunda ve raporun içinde açıklanan nedenlerle; incelenen davacı şirkete ait 2017 yılı ticari defter ve belgelerinin elektronik defter genel tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğunu, elektronik defterler ile envanter defterlerinin yasal süresinde onaylandığı ve davacı şirketin 2017 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığını, dava dosyasına ibraz edilen belgelerin incelenmesi neticesinde davalı şirketin icra takip tarihi olan 14.08.2017 tarih itibariyle davacı yana toplam 3.222,90 TL(10.244,90 TL -7.022,00 TL) borç bakiyesinin bulunduğunu, ancak talebe bağlılık ilkesi gereğince davacı şirketin icra takip tarihi itibariyle davalı yandan 1.051,65 TL alacak talep edebileceğini, yukarıda detayına yer verilen mevzuat ve Emsal ilam, davacı şirkete davalı şirketin ödenmemiş elektrik faturaları nedeniyle elektriğinin kesilmesi bakımından dağıtım şirketine bildirim yükümlülüğü yüklediğini, yine emsal ilam gereği davacı şirket bakımından müterafik kusurun ancak gecikme zammından indirim sağlayacağını, fakat takiplerde takip tarihine kadar faiz talebi bulunmadığından dava konusu talep bakımından davacı şirkete müterafik kusur indirimi atfedilemeyeceğini, asıl alacak bedeli borç bakiyesi gerekçeli olup davalı tarafın faturalara itirazı görülemediğini, sonuç ve kanaatine varıldığını, bu husustaki takdir mahkemeye aittir.
GEREKÇE: Dava, elektrik satım sözleşmesi kapsamında hazırlanan faturaların ödenmemesinden kaynaklı açılan itirazın iptali davasıdır.
Huzurdaki davada taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında bir borç ilişkisi bulunduğu iddia edilmiş, sözleşme kapsamında davacı yanca faturaların hazırlandığı ve davalı yana tebliğ edildiği ve münferiden bu ilişkiden kaynaklı bakiye alacağına dayandığı anlaşılmaktadır.
Bir davada çekişmeli olguların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği konusuna, ispat yükü denir. Her iki taraf da ispat yükünün kime düştüğünü gözetmeden delil göstermişler ise bu halde hâkimin ispat yükünün hangi tarafa düştüğünü araştırmasına gerek yoktur. Çünkü hâkim, ilk önce tarafların gösterdikleri delilleri incelemekle yükümlüdür. İki tarafın (veya bir tarafın) gösterdiği deliller ile davaya ilişkin bütün çekişmeli olgular aydınlanmış ise yine ispat yükünün hangi tarafa düştüğünü araştırmakta bir yarar yoktur. Buna karşılık, gösterilen delillerin hâkime dava hakkında tam bir kanaat vermemesi halinde, ispat yükünün hangi tarafa düştüğünün tespit edilmesinde yarar vardır.
Delillerin davayı etkileyecek çekişmeli hususlarda gösterileceği ve ispat faaliyetinin çekişmeli vakıalar için söz konusu olduğu hususu göz önünde bulundurulmalıdır ( 6100 sayılı HMK m.187/1). TMK 6. maddesinde; “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” denilmiştir. HMK’nun “İspat yükü” başlıklı 190. maddesinde ise bu düzenlemeye paralel bir düzenleme getirilmiştir. Anılan maddede “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.” denilmiştir.
İspat yükü ilk önce kural olarak davacıya düşer; yani davacı davasını dayandırdığı olguları ispat etmelidir. Kendisine ispat yükünün düştüğü taraf, uyuşmazlık konusu olguyu ispat edemezse davayı kaybeder. O taraf davacı ise davası reddedilir, davalı ise mahkûm edilir. Kendisine ispat yükü düşmeyen taraf, karşı (kendisine ispat yükü düşen) tarafın iddiasını (olguyu) ispat etmesini bekleyebilir. Kendisine ispat yükü düşen taraf iddiasını ispat edemezse, diğer (kendisine ispat yükü düşmeyen) tarafın onun iddiasının aksini (hilafını) ispat etmesine gerek yoktur; o olgu ispat edilmemiş (yani dava bakımından yok) sayılır.
Somut olayda davalı yan icra dosyasına yapmış olduğu itirazda sözleşme kapsamında hizmet almadığını değil, davacı yana borçlu olmadığı savunması ile takibe itiraz etmiş, ancak huzurdaki davada cevap dilekçesi ise sunmamıştır. Bu durumda ispat yükü davalı yanda olduğu görülmekle, ticari ilişki karşılığı alınan malların bedelinin ödenip ödenmediği ile bedelin ticari kayıtlara nasıl işlendiği ve davacının alacaklı olup olmadığı hususunda tarafların ticari defter ve kayıtlarının bilirkişi marifetiyle incelenmesine karar verilmiştir.
HMK’nun 222/3 maddesi; “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.” hükmünü içermektedir. Bununla beraber Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E. 2017/425 K. 2021/440 sayılı kararında; “Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatının gerektiği düzenlendiğinden, ticari defterlerin kesin delil olduğu anlaşılmaktadır.” şeklinde belirtildiği üzere HMK’nun 222’deki şartları oluştuğunda ticari defterlerin ispat gücü bakımından sahibi lehine kesin delil niteliği taşıdığı kabul edilecektir. Davalı yan ise ihtarlara rağmen ticari kayıtlarını ibraz etmemiş olmakla davalıya ait ticari kayıtlar incelenememiştir.
Nitekim dosyamıza sunulan 26/09/2022 tarihli bilirkişi raporu ile; davacının 2017 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; davacının takibe konu ettiği faturaların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı şirketin icra takip tarihi olan 14.08.2017 tarih itibariyle davacı yana toplam 3.222,90 TL(10.244,90 TL -7.022,00 TL) borç bakiyesinin bulunduğunu, ancak talebe bağlılık ilkesi gereğince davacı şirketin icra takip tarihi itibariyle davalı yandan 1.051,65 TL alacak talep edebileceğini belirtilmekle, davanın kabulüne yapılan itirazın iptali gerekmiştir.
Davalının icra takibine haksız yere itirazda bulunması ve alacağın fatura alacağından kaynaklı olması sebebiyle likit olması nedeni ile toplam alacağın % 20 oranında icra inkar tazminatının (İİK md.67/2) davalıdan tahsilde tekerrür olmamak üzere alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektirici nedenlerine göre;
G.D.// Gerekçesi HMK 294/4 maddesi gereğince daha sonra yazılmak üzere,
1-Davanın tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla KABULÜNE,
Davalının … 12.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına,
2-İİK mad. 67/2 uyarınca alacak likit ve itiraz haksız olduğundan 1.051,65 TL alacağın %20’si olan 210,33 TL icra inkâr tazminatının tahsilde tekerrür olmamak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihi itibarıyla alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 120,60 TL harcın ve arabuluculuk ücreti olan 1.540,00 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar yönünden hesaplanan 1.051,65 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç, 11,50 TL vekalet harcı, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 135,10 TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 2.265,20‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı.18/01/2023

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)