Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/472 E. 2022/580 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/420 Esas
KARAR NO : 2022/579

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/08/2020
KARAR TARİHİ : 28/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarffların tacir olduklarını, davalının temerrüde düştüğünü, müvekkilinin faturadan kaynaklanan alacağının tahsili amacı ile icra takibi başlattığını, davalının itiraz dilekçesinde borcunun bulunmadığını ileri sürdüğünü, ancak davalının bu itirazının haksız olduğunu, 10/04/2018, 14/05/2018, 12/06/2018, 10/07/2018 ve 07/08/2018 tarihli faturalara ilişkin borcunu ödemediğini, dava açılmadan önce arabuluculuk yoluna başvurulsa da sonuç alınamadığını ileri sürerek davalının … 5. İcra Müdürlüğünün …E sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderlerinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; İcra takibinin durması üzerine davacı işbu davayı ikame etmiş olsa da, müvekkilinin davaya konu bir borcunun bulunmadığını, davacının müvekkilinin temerrüde düştüğüne dair beyanlarının mesnetsiz ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkili bakımından temerrüt koşulları gerçekleşmediğinden icra takibinden önce alacağa işletilmiş olan faizlerin de hukuka aykırılık teşkil ettiğini, buna göre kabul anlamına gelmemekle birlikte bir borcun borçlusu ancak alacaklının ihtarı ve ihtar beyanının kendisine ulaştığı tarihten itibaren mütemerrit olduğunu, icra takibinden önce alacağa faiz işletilebilmesi için temerrüt koşullarının gerçekleşmiş olmasının gerektiğini, davacı tarafça bu hususta müvekkiline herhangi bir ihtarname vs. Gönderilmediğini beyan ederek davanın reddine, davacı taraf aleyhine %20 sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
… 5. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası, ticari kayıtlar, bilirkişi incelemesi.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE:
Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalıdan faturalara dayalı alacağı bulunup bulunmadığı, alacağı varsa miktarı hususlarındadır.
İlgili … 5. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasına ait takip talebinin ve itiraz dilekçesinin incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine fatura alacağından kaynaklanan 29.500.00 TL Asıl Alacak ve 8.010.00TL İşlemiş Faiz olmak üzere Toplam 37.510.00 TL alacağın tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun 13/01/2020 tarihli dilekçesi ile dosya alacaklısının müvekkilinden hiçbir hak ve alacağının olmadığını ileri sürdüğü ve takibin durduğu, davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, itirazın iptali davasının koşullarının oluştuğu anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davası yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir. İspat yükü kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda ön görülen istisnalar dışında karşı taraf kanuni karinenin aksini ispat edebilir. (HMK M.190). İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı genel ifadelerle borca itiraz etmekle beraber işlemiş faiz yönünden temerrüt koşullarının gerçekleşmediğini ileri sürdüğünden asıl alacağı ispat yükü davacıda, işlemiş faiz uygulanamayacağı yolundaki iddianın ispat yükü davalıdadır.
Mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konularında aldırılan bilirkişi kök raporu ve terditli olarak faiz hesabını da içeren terditli ek rapor, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı, açıklayıcı ve denetime elverişli olup hükme esas alınmıştır.
Dava konusu yıllara ait davacı ve davalı tarafa ait ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yaptırıldığı, kayıtların düzenli olduğu ve defterlerin birbirlerini doğruladığı görülerek 6102 sayılı TTK nın 64/3 ve HMK nın 222 md uygun olduğu, sahipleri lehine delil teşkil ettiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafın düzenlediği faturaları kayıtlarına aldığı, davalının bağlı bulunduğu vergi dairesine verdiği BA-BS formlarının 4.sayfasında bu faturaların kaydının göründüğü, tarafların ticari defter kayıtlarının bitribirilerini doğruladığı, davacı taraf işlemiş faiz talep etmiş ise de, işlemiş faizi 2018 yılındaki faturalara uyguladığı, davalı cari hesabından 2018 yılı faturalarının ödemelerinin süresinde yapıldığının ve ödenmeyen faturaların 2019 yılına ait olduğunun tespit edildiği, dolayısıyla davacı tarafın temerrüt faizi uygulamayacağı, takip tarihi itibari ile davacı alacağının 29.500.00 TL olacağı anlaşılmış, davacının asıl alacağın varlığını kanıtladığı, davalının ise işlemiş faiz uygulanamayacağını kanıtladığı dikkate alınarak davalı tarafından … 5. İcra Müdürlüğü’nün …E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 29.500 TL asıl alacak yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, geçerli bir ilamsız genel icra takibinin varlığı, borçlunun yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmiş olması, bir yıl içinde açılmış bir itirazın iptali davası bulunması, davacı alacaklının tazminat istemini dava dilekçesinde açıkça talep etmiş olması ve takip konusu alacağın miktarının belli (likit) olması dikkate alınarak borçlunun itirazının haksız olması nedeniyle asıl alacağın % 20’si oranında icra ve inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan yasal, gerektirici nedenlere göre;
Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, davalı tarafından … 5. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 29.500 TL asıl alacak yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağın % 20’si oranında icra ve inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununca alınması gerekli 2.015,15 TL ilam harcından peşin yatırılan 453,03 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.562,12 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
Davacı tarafından yatırılan 453,03 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince hesaplanan 8.010,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan 100,00 TL yargılama giderlerinden 21,35 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvuru harcı, 900,00 TL bilirkişi ücreti, 73,00 TL tebligat ve müzekkere giderlerindne oluşan toplam 1.027,40 TL yargılama giderlerinden davanın kabulü oranında 808,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süresi içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/09/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır