Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/389 E. 2022/862 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/389 Esas
KARAR NO : 2022/862

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/06/2021
KARAR TARİHİ : 28/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 03/06/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı … Sigorta A.Ş. Tarafından … poliçe numarası ile sigortalanmış olan … Ltd. Şti.’ye ait … plakalı araç tarafından 06.04.2020 tarihinde müvekkile ait … plakalı araca çarpılması sonucu … ilinin … ilçesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davalının sigortalısı olan araç sürücüsü kazanın oluşumunda %100 kusurlu olduğunu, söz konusu kaza neticesinde müvekkilinin aracında meydana gelen hasar onarım bedelinin tazmini amacıyla 20.11.2020 tarihinde Sigorta Tahkim Komisyonuna … sayılı dosya ile başvuruda bulunduğunu, 28.03.2021 tarih ve … sayılı karar ile sayın hakem başvurunun “hasar bedeli talebinin reddine, değer kaybı talebinin usulden reddine” karar verdiğini, işbu sebeple usulden reddedilen değer bakımından huzurdaki davayı açma zorunluluğu hasıl olduğunu, değer kaybı; oluşan kaza sebebiyle aracın objektif değerinden meydana gelen düşüştür başka bir deyişle aracın söz konusu kazadan önceki değeri ile kazadan sonraki değeri arasındaki farktır değer kaybı olarak ifade edilen bu farkın Yargıtay kararları ve değeri arasındaki fark olduğunu, değer kaybı olarak ifade edilen bu farkın; Yargıtay kararları v e mevzuat uyarınca kazaya sebebiyet veren taraftan tahsili mümkün olduğunu, somut olayda kazaya sebebiyet veren tarafın rizikosu davalı sigorta şirketince üstlenildiğinden bu değer azalması talebi de sigorta şirketince karşılanması gerektiğini, bu kaza sonucu müvekkilin aracında meydana gelen değer kaybı bağımsız eksper … tarafından hazırlanmış olan ekspertiz raporu ile 7.750,00- TL tespit edildiğini, düzenlenen ekspertiz raporunu ekte sunduğunu, söz konusu değer kaybı alacağı için şimdilik fazla ilişkin hakkının saklı kalmak kaydıyla 10,00-TL değer kaybı bedeli talebinde bulunacağını, arz ve izah edilen sebeplerle fazlaya ilişkin hakların saklı kalmak kaydıyla; kaza sebebiyle oluşan değer alacağın şimdilik 10,00- TL’sinin ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazminine, delil listesinde belirttiği ve celbini talep ettiği delillerin usul ekonomisi de gözetilerek tensiben celbine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Bilirkişi raporları, arabuluculuk son tutanak sureti, ihtarname sureti, kaza tespit tutanağı sureti, araç ruhsat örneği,…Emniyet Müdürlüğü yazı cevabı, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi yazı cevabı, kazaya ait fotoğraflar dosya arasında delil olarak mevcuttur.
Dosyaya sunulan bilirkişi raporu ile; davacı şirkete ait … plakalı araçtaki hasarın, 06.04.2020 tarihli tutanakta belirtilen yer ve koşullarda meydana gelmesinin mümkün olmadığını, davacı şirketin aracındaki hasarın neden olduğu değer kaybını davalı şirketten talep etme şartlarının oluşmadığını,… plakalı aracın davalı … Sigorta A.Ş. tarafından 17/04/2019-17/04/2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı olduğunu, uyuşmazlık konusu kaza 06/04/2020 tarihinde meydana gelmiş olmakla kaza tarihi itibariyle … nolu poliçe yürürlükte olduğundan tazminat şartları sağlandığı takdirde davalı sigorta şirketinin zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı sunma yükümlülüğünün mevcut olduğunu, yukarıda teknik kısımda belirtildiği şekilde davacı şirketin aracındaki hasarın neden olduğu değer kaybını davalı şirketten talep etme şartlarının oluşmaması nedeniyle davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığı kanaatine varıldığı görülmüştür.
Dosyaya sunulan bilirkişi raporu ile; dava konusu olayın karayolları trafik kanunu kapsamında maddi hasarlı trafik kazası olduğunu, meydana gelen olayda kaçınılmazlık faktörünün etkisinin olmadığını, önlenebilir bir kaza niteliğinde olduğunu, dosya munteviyatına sunulmuş olan fotoğrafların incelenmesi sonucunda söz konusu kaza ile hasar durumunun uyumlu olmadığını, dosyadaki fotoğraflara göre davacı şirkete ait … plakalı araçtaki hasarın görüntüsünün incelenmesinden aracın ağır hasar gördüğünü, bu derece ağır hasar oluşabilmesi için çarpan aracın hızının 80-90 KM/h mertebesinde olan bir aracın çarpması halinde … tarafından tespit edilen 27.148,39 TL lik bu hasarın oluşamayacağını, dolayısıyla davacıya ait araçtaki hasarın tutanakta belirtilen koşullarda meydana gelmesinin mümkün olmadığını, bu kapsamda dosya muhteviyatına sunulmuş olan bilgi belge ve dokümanlar arasındaki çelişki nedeni ile davacısını iddiasını ispatlayabildiğinden söz edilmeyeceğini, ancak sayın mahkemenin muhteviyatına sunulmuş olan fotoğraflara itibar edilmesi şeklinde kanaat oluşması durumunda dava konusu araçta 4.505,95 TL (KDV hariç işçilik dahil) hasar meydana gelmiş olduğunu, ayrınca kaza tespit tutanağı ile … tarafından tanzim edilmiş olan Ekspertiz raporunda kazanın oluş şeklinin aynı olmadığını, dolayısıyla kazanın oluş şekli ile sol ön çamurluktaki hasar izinin uyumsuz olduğunu, sayın mahkemede kazanın kaza tespit tutanağında belirtildiği şekilde oluştuğu yönünde kanaat oluşması durumunda davaya konu trafik kazası kapsamında; … plaka sayılı araç sürücüsü …’in asli ve tam kusurluğu olduğunu, dava konusu kazanın park halinde iken meydana gelmiş olduğunun kabulü ile … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın kusursuz olduğunu, dava konusu kusur durumunun tüm hukuki değerlendirmesi ve takdiri ile 6754 sayılı bilirkişi kanunu 6. Maddesi kapsamında Bakanlık tarafından 07.09.2020 tarihli bilirkişilerin uyacağı rehber ilkeleri 27. Maddesi gereği (asli kusurlu tali kusurlu kusur oranı) tespiti hakim yetkisinde olduğunu, dava konusu araçta yapılan hesaplama ile kaza tarihi itibariyle genel şartların baz alınması durumunda aracın modeli km bilgisi hasar geçmişi vb. Etkenlerin birlikte baz alınması ile 1.558,18 TL değer kaybı oluşacağını, ancak dava konusu aracın sigorta genel şartlarına göre parça bazında yapılan hesaplamada daha önce aynı bölgeden hasarlanmış olması ve aynı parçaların hasar görmüş olması nedeni ile daha önce değer kaybetmiş araç için tekrar değer kaybı oluşmayacağını (menfi), dava konusu aracın Yargıtay’ın istikrar bulmuş olan karalı ile anayasa mahkemesinin 09.10.2020 tarihli iptal kararı doğrultusunda aracın modeli markası özellikleri hasarı yapılan onarım işlemleri kilometresi olay tarihindeki yaşı davacı tarafın iddiaları davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın dava konusu kaza öncesi kazalı ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybı zararının belirlenmesi kararına göre ise; dava konusu aracın kazadan önceki kazalı 2. El piyasa rayiç değerinin 205.000,00 TL civarında olacağını, (dava konusu kaza haricinde 2(iki) adet geçmiş hasar kaydı mevcuttur), kazadan sonraki onarılmış hali ile piyasa rayiç değerinin ( modeli markası özellikleri hasarı yapılan onarım işlemleri kilometresi olay tarihindeki yaşı vb. Etkenler baz alınmıştır) yaklaşık 200.000,00 TL civarında olacağını, bu kapsamda değer kaybının 205.000,00-200.000,00 TL=5.000,00 TL civarında olacağını, nihai takdir mahkemede olduğunu, bu kapsamda tarafların sorumluluğunun kusur oranı nispetinde olacağını, hukuki münakaşasının ve nihai takdirin mahkemeye ait olmak üzere davacının arasında bir değer kaybı zararının oluştuğuna karar verilmesi durumunda davalı sigorta şirketinin ZMM Sigortası Genel Şartları dahilinde sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında v e azami teminat limiti ile sorumlu olduğundan söz edilebileceğini, uyuşmazlık ile ilgili heyetçe sadece görüş bildirildiğini, kanaatine varıldığı görülmüştür.
Dosyaya sunulan bilirkişi ek raporu ile; dosya muhteviyatına sunulmuş olan resimlerin katalog fotoğrafları olduğu ve kaza yapan aracın gerçek durumunu yansıtmasının mümkün olmadığını, dosyadaki fotoğraflara göre davacı şirkete ait … plakalı araçtaki hasarın görüntüsünün incelenmesinden aracın ağır hasar gördüğünü, bu derecede ağır hasar oluşabilmesi için çarpan aracın hızının 80-90 Km/h mertebesinde olması gerektiğini, ancak dar bir ara sokakta keskin dönemeçte dönüş yapan ve hızı 10-15 Km/h mertebesinde olan bir aracın çarpması halinde … tarafından tespit edilen 27.148,39 TL’lik bu hasarın oluşamayacağını, dolayısıyla davacıya ait araçtaki hasarın tutanakta belirtilen koşullarda meydana gelmesinin mümkün olmadığını, bu kapsamda dosya muhteviyatına sunulmuş olan bilgi belge ve dokümanlar arasındaki çelişki nedeni ile davacısını iddiasını ispatlayamamış olduğunu, ancak mahkemenin dosya muhteviyatına sunulmuş olan fotoğraflara itibar edilmesi şeklinde kanaat oluşması durumunda dava konusu araçta 4.505,95 TL(KDV hariç işçilik dahil) hasar meydana geldiğini, ayrıca kaza tespit tutanağı ile … tarafından tanzim edilmiş Ekspertiz raporunda kazanın oluş şeklinin aynı olmadığını, dolayısıyla kazanın oluş şekli ile sol ön çamurluktaki hasar izinin uyumsuz olduğunu, dosya kapsamında hasar tespit çizelgesinde KDV eklenmiş hali ile hasa miktarının belirtilmiş olduğunu, bu kapsamda KDV ödenmesi hususundaki takdirin mahkemeye ait olduğunu, dosya muhteviyatı değer kaybı hesaplamasının Sigorta Genel Şartları ile Anayasa Mahkemesi iptal kararları ve Yargıtay içtihatları baz alınarak nihai takdiri sayın mahkemede olmak üzere terditli olarak değerlendirme yapılmış olduğunu, yukarıda belirtilen hususların sayın mahkeme tarafından değerledirmeye alınmasını bunun haricindeki kök rapor görüş ve kanaatlerinin aynen devam ettiği kanaatine varıldığı görülmüştür.
GEREKÇE: Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle değer kaybı tazminatı istemine ilişkindir.
Dava konusu olaya ilişkin olarak kazaya karışan sürücüler arasında düzenlenen Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre 06.04.2020 tarihinde saat 12.15 sıralarında … ilçesi … sokakta sürücü …yönetimindeki … plakalı … marka .. tipi kamyoneti ile seyrederken aracının sağ ön kısımlarıyla yolun sağında park halinde bulunan … plakalı … marka.. tipi otomobilin sol ön çamurluk kısımlarına çarptığı, sigorta şirketine yapılan başvuruya rağmen ödemenin yapılmadığı, kaza kapsamında araçta meydana gelen zararın tazmini amacıyla açıldığı anlaşılmaktadır.
Haksız fiillere dayalı tazminat davalarında mahkemece araştırılması ve hükme esas alınması gereken zarar “gerçek” zarardır. Bu tip kazalarda hasara uğrayan araç işleteni değer kaybı talebinde bulunabileceği gibi aracın pert olması durumunda da buna yönelik tazmin talebinde bulunabilir. Aracın değer kaybının hesaplanması yöntemi Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik ve istikrara kazanan içtihatlarında ayrıntılı şekilde belirtilmiştir. Buna göre aracın kazadan önceki 2. el değeri ile kazalı halindeki 2. el değeri arasındaki fark değer kaybına esas alınacaktır.
Mahkememizce alınan 2 farklı bilirkişi kök ve ek raporunda; dosya muhteviyatına sunulmuş olan resimlerin katalog fotoğrafları olduğu ve kaza yapan aracın gerçek durumunu yansıtmasının mümkün olmadığını, dosyadaki fotoğraflara göre davacı şirkete ait…taki hasarın görüntüsünün incelenmesinden aracın ağır hasar gördüğünü, bu derecede ağır hasar oluşabilmesi için çarpan aracın hızının 80-90 Km/h mertebesinde olması gerektiğini, ancak dar bir ara sokakta keskin dönemeçte dönüş yapan ve hızı 10-15 Km/h mertebesinde olan bir aracın çarpması halinde … tarafından tespit edilen 27.148,39 TL’lik bu hasarın oluşamayacağını, dolayısıyla davacıya ait araçtaki hasarın tutanakta belirtilen koşullarda meydana gelmesinin mümkün olmadığını, bu kapsamda dosya muhteviyatına sunulmuş olan bilgi belge ve dokümanlar arasındaki çelişki nedeni ile davacısını iddiasını ispatlayamamış olduğunu, kaza tespit tutanağı ile … tarafından tanzim edilmiş Ekspertiz raporunda kazanın oluş şeklinin aynı olmadığı, dolayısıyla kazanın oluş şekli ile sol ön çamurluktaki hasar izinin uyumsuz olduğu, belirtilmiştir.
TTK’ nun 1278. maddesine göre sigortacı poliçede aksine hüküm olmadıkça sigorta ettirenin kusurlarından doğan hasarları tazmin ile mükelleftir. Sigorta sözleşmeleri gerek kuruluşları sırasında, gerek devamlarında, gerekse rizikonun gerçekleşmesinden sonraki ihbar yükümlülükleri bakımından iyi niyet esasına dayalı sözleşme türlerindendir. Taraflar arasında geçerli bir sigorta ilişkisi kurulduktan sonra oluşan rizikolardan sigortacı sorumlu olduğu gibi, TTK’nun 1281’nci maddesi hükmüne göre, kural olarak rizikonun teminat dışında kaldığına ilişkin iddianın sigortacı tarafından kanıtlanması gerekmekte ise de, aksi yönde dava dosyasına delil sunulmadığı anlaşılmakla, açılan davanın reddi yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Açıklanan yasal gerektici nedenlere göre;
1-Davanın REDDİNE;
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13,14. Maddeleri ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davalı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddolunan kısım üzerinden hesaplanan 10,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/12/2022

Katip
(e-imza)

Hakim
(e-imza)