Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/279 Esas
KARAR NO : 2023/804
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/04/2021
KARAR TARİHİ : 25/10/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 13.04.2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalının abonesi olduğunu, davalı şirketin müvekkili olduğu şirkete düzenlediği faturalar ile kayıp-kaçak bedelleri adı altında 14.588,81 TL ve 14.848,34 TL olmak üzere toplam 29.437,15 TL haksız ve hukuka aykırı olarak davacı şirketten tahsil ettiğini, taraflarınca 29.07.2019 tarihinde güç arttırım taleplerinde bulunduklarını, ancak güç arttırım talepleri ile ilgili her ne kadar başvuruya ilişkin dosyanın davalı tarafça kaybedildiğini, davalı şirketin taraflarınca başvuru yapılmadığına ilişkin belgelerin olmasına rağmen öncelikle başvurunun yapılmadığını iddia ettiğini, sonrasında evrak gösterilince evrakı birimde bulamadıklarını söyleyerek farklı farklı birimlerine yönlendirdiklerini, söz konusu başvuruya istinaden trafodan güç yüklemesi yapıldığını, yük bölüm işi tamamlanmışsa da taraflarına başvuru dosyası kurum hatası ile kaybedildiğinden taraflarına güç yüklemesinin yapıldığını, işlemlerinin tamamlanması gerektiğine ilişkin de hiçbir bilgilendirme mesajı gelmediğini, bu sebeple kaçak ceza yazılmaya devam edildiğini, davalı kuruma 2. Kez başvuru yapmak zorunda kaldıklarını, açıklanan bu nedenlere haklı davalarının kabulünü, davalı yanın hatasından kaynaklı olarak taraflarına tahsil edilen haksız ve hukuka aykırı toplam 29.437,15 TL bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile taraflarına ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 06.05.2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; 29.01.2021 ve 06.01.2021 tarihinde davalı şirket yetkilileri tarafından davacı tarafın kaçak elektrik kullanıldığının tespit edildiğini, tespite istinaden tarih sırasına göre … ve… seri numaralı zabıtlar düzenlendiğini, taraflarında kaçak elektrik kullanım tahakkukunun hesaplamasında kanun ve yönetmeliğe uygun davranıldığını, davacı tarafından açılan işbu davanın tamamen hukuki dayanaktan yoksun, mesnetsiz ve yersiz olduğunu, davacı tarafça davalı kurumca hesaplanan borç miktarının inkar edildiğini fakat dosyasına iddiasını ve tutanakların aksini kanıtlar gerçekçi bir delil ve elle tutulur bir belge sunamadığını, açıklanan bu nedenlerle; haksız ve mesnetsiz davanın reddini yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Bilirkişi kök ve ek raporu, Ticaret Sicil Kayıtları, sözleşme ve kayıt tutanakları, kaçak elektrik tutanağı ve faturalar, Arabuluculuk Anlaşamama Tutanağı, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
01.12.2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Sunulan belgelerden davadı tarafça davalı kuruma 25/07/2019 tarihli güç artırım talebi bulunmaktadır. Dava konusu edileri tutanaklar, 06.01 .2021 ve 29.01.2021 tarihlidir. Davacı tarafça güç artırım işlemlerinin müracaata rağmen bitirememe sebebi evrakların davalı kurumda kaybolması olarak belirtilmiştir. İddiayı ispatlar belge (yeni başvuru talebi veya tutanak farihleri öncesinde durumu belirtir davalı kuruma müracaat yazısı vb) görülememiştir. Güç artırım talep tarihi ile tutanak tarihleri arasında 5-6 aylık zaman dilimi, işlemlerin bitirilebilmesi için oldukça uygun bir zaman sürecidir. 06.01.2021 tarihli tutanak gerekçesi BORCUNDAN ÖTÜRÜ kesilen elektriğin açılarak kaçak elektrik kullanım gerekçelidir. Davacı ödemeleri 16.02.2021 ve 04.03.2021 olduğu anlaşılmakla 29.01.2021 ikinci tutanak tarihinde de davacının gecikmiş borcu olduğu anlaşılmaktadır. Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği MADDE 42 “Dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin ilgili mevzuata uygun olarak kestiği elektrik enerjisini, mücbir sebep halleri dışında açması” kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmesi gerekmektedir. (her 2 tutanak için) Üstelik, Dava konusu her iki tutanakta tespit edilen güç değerleri (46 kw. ve 62,3 kw), davacı tarafından talep edilen 40 kw. toplam güç değerinin de üzerindedir. Davacı taraf, faturaların tamamından sorumlu olmadığını zaten talep edemez. Davalı kurumca davacının sayacının bu dönemde kayıt ettiği sayaç tüketimleri üzerinden, fakat 2 kat ceza bedeli dahil edilerek faturalandırma yapılmıştır. Fatura incelendiğinde aktif birim fiyat ve dağıtım bedeli birim fiyatının normal faturanın 2 katı olarak hesaplamalara dahil edildiği tespit edilmiştir. Yapılan işlem kaçak tahakkuk işlemine uygundur. Davalı kurum, davacı tüketilen elektriğin sayaçtan girilerek kullanıldığını kabul etmektedir. Bu nedenle davacı kurumun bu uygulaması ELEKTRİK PİYASASI TÜKETİCİ HİZMETLERİ YÖNETMELİĞİ hükmünde geçen “tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç değerine göre hesaplama yapılır hükmüne uygundur. Açıklanan gerekçelerle, Her iki tutanak doğrultusunda tahakkuk ettirilen kaçak elektrik tüketim faturalarının mevzuata uygun şeklide tahakkuk ettirilmişleri olduklarına kanaat getirilmiştir.” sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
30.05.2023 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “Her ne kadar davalı kurumca davacı şirket elektriğinin kesildiği hususu belgelendirilememişse de özellikle kök raporumda tespiti yapılan “…dava konusu her iki tutanakta tespit edilen güç değerleri (46 kw. ve 62,3 kw), davacı tarafından talep edilen 40 kw. toplam güç değerinin de üzerindedir.” şeklindeki tespit ve bu tespitin yukarıdaki ELEKTRİK PİYASASI “ÜKETICI HİZMETLERİ YÖNETMELİĞİ madde 48 — d hükmündeki USULSÜZ ELEKTRİK kullanım şartını sağladığından ayrıca özellikle kabul şartında bahsi geçen 4 aylık … tesis etme süresinin başlamasına şart olan bağlantı anlaşmasının sunulamamış olması nedeniyle, KÖK RAPORUMDAKİ KANAATİMİN AYNEN DEVAM ETTİĞİNE İLİŞKİN” sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, haksız olarak tahakkuk ettirildiği iddia olunan 29.437,15 TL bedelli iki adet fatura nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir.
Dosya kapsamında sunulan 06.01.2021 – 29.01.2021 tarihli kaçak elektrik tespit tutanakları içeriklerinden, davacı tarafça borcundan dolayı elektriği kesilmiş tesisatta kullanıma devam edildiği gerekçesi ile kaçak elektrik tespit tutanakları düzenlenmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Kaçak elektrik tespit tutanaklarına binaen; 06.01.2021 tarihli tutanak için 14.848,34 TL ve 29.01.2021 tarihli tutanak için 14.579,63 TL bedelli fatura olmak üzere toplamda 29.427,97 TL kaçak elektrik tüketim tahakkukunun fatura edildiği anlaşılmaktadır.
Davacı vekili … hizmet numaralı aboneliklerine ilişkin davalı şirkete güç artırım talebinde bulunduklarını, bir takım işlemler sonrasında … anlaşması yapıldığını ancak buna rağmen şirketlerine herhangi bir güç artırım işlemi yapılmadığımı ve aksine kaçak kullanım bedeli tahakkuk edildiğini, buna ilişkin davalı şirkete başvursalar da başvuru evraklarının şirketleri uhdesinde kaybolduğunu ve bu sebeple işlem yapılmadığını iddia ve beyanla tahakkuk edilen kaçak kullanım bedellerinin iadesini talep ettiği görülmektedir.
Davalı vekili ise davacı şirkette yapılan incelemeler sonucunda davacı tarafından kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini, 29.01.2021 ve 06,01.2021 tarihlerinde davalı şirket ekipleri tarafından yapılan kontrolde, tüketicinin kurum tarafından kesilen enerjiyi açarak enerji kullanımı yaptığının tespit edildiğini, tespite istinaden tarih sırasına göre …ve …seri numaralı zabıtlar düzenlendiğini, şirket yetkilileri tarafından yapılan işlemlerin, tutuları tutanak ve tahakkuklarda herhangi bir hata bulunmadığını, yönetmelik hükümlerine de uygun olduğunu savunmuştur.
Dava dosyamızda uyuşmazlık kapsamında hazırlanan bilirkişi kök ve ek raporunda; dava konusu her 2 tutanak içeriğinde tesisata … marka … seri nolu sayacın takılı vaziyette bulunduğu, 06.01.2021 tarihli tutanak tarihindeki işaretinin 178644 kwh; 29.01.2021 tarihli tutanak tarihindeki işaretinin 185528 kwh olduğu tespit edildiği belirtilmiştir.
Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Tüketimi bölümünün Kaçak elektrik enerjisi tüketimi halleri başlıklı 42.maddesinde; “(1) Gerçek veya tüzel kişinin kullanım yerine ilişkin olarak;
a) Perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşma olmaksızın dağıtım sistemine müdahale ederek elektrik enerjisi tüketmesi,
b) Perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşması mevcutken ayrı bir hat çekmek suretiyle dağıtım sistemine müdahale ederek sayaçtan geçirilmeksizin elektrik enerjisi tüketmesi,
c) Perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşması mevcutken sayaçlara veya ölçü sistemine müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçirilerek, mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketmesi,
ç) Dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin ilgili mevzuata uygun olarak kestiği elektrik enerjisini, mücbir sebep halleri dışında açması, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilir.” düzenlemesi yapılmıştır.
Bilirkişi raporunda devamla; “dava konusu 29.01.2021 tarihli tutanakta davacı şirketin 62,30 kw. Güç çektiği tespit edilmiştir. Dava konusu 06.01.2021 tarihli tutanakta davacı şirketin 46,00 kw. Güç çektiği tespit edilmiştir. Dava konusu 14579,63 TL. tutarındaki fatura incelendiğinde, davacının kurulu gücünün 26,66 kw. olduğu tespit edilebilmektedir. Zaten bu hususu davacı taraf da kabul etmektedir. Güç artırım talebinin olduğunu belirtmekle dosya kapsamına sunulan 25/07/2019 tarihli belgeden 16 kw mevcut * 24 kw. talep 7 40 kw. takat artırmalı güç talep edilmektedir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, Dava konusu har iki tutanakta tespit edilen güç değerleri, davacı tarafından talep edilen 40 kw. güç değerinin de üzerindedir. Açıklanan nedenlerle, Davacı tarafça her iki tutanak döneminde güç aşımı yapıldığı hususu sabittir. Davacının YETERLİ OLMASI GEREKEN güç artırım talebinde bulunmaksızın elektrik tüketimine devam etmesi, davalı kurumun bölgedeki güç planlamasına da olumsuz etki sağlayacaktır. Ayrıca davacının kompanze sistemi yetersiz. kalarak bölgede gerilim yükselmelerine sebebiyet verilebilecektir. Tutanak tarihlerinden önce davacının 25/07/2019 tarihinde takat artırım talebinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Tutanak tarihleri 06.01.2021 – 29.01.2021 olduğu hususu gözetildiğinde aradan geçen 6 aylık sürenin, takat artırım işlemlerinin tamamlanması bakımından oldukça uzun bir süreç olduğu kanaatine varılmıştır. Güç aşımı yapıldığı hususu tutanak tarihleri itibariyle davacının bilinci dahilindedir.” tespitlerinin yapıldığı görülmektedir.
Bu kapsamda bilirkişi tarafından raporun sonuç kısmında;
01.12.2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Sunulan belgelerden davacı tarafça davalı kuruma 25/07/2019 tarihli güç artırım talebi bulunmaktadır. Dava konusu edileri tutanaklar, 06.01.2021 ve 29.01.2021 tarihlidir. Davacı tarafça güç artırım işlemlerinin müracaata rağmen bitirememe sebebi evrakların davalı kurumda kaybolması olarak belirtilmiştir. İddiayı ispatlar belge (yeni başvuru talebi veya tutanak farihleri öncesinde durumu belirtir davalı kuruma müracaat yazısı vb) görülememiştir. Güç artırım talep tarihi ile tutanak tarihleri arasında 5-6 aylık zaman dilimi, işlemlerin bitirilebilmesi için oldukça uygun bir zaman sürecidir. 06.01.2021 tarihli tutanak gerekçesi borcundan ötürü kesilen elektriğin açılarak kaçak elektrik kullanım gerekçelidir. Davacı ödemeleri 16.02.2021 ve 04.03.2021 olduğu anlaşılmakla 29.01.2021 ikinci tutanak tarihinde de davacının gecikmiş borcu olduğu anlaşılmaktadır. Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği madde 42 “Dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin ilgili mevzuata uygun olarak kestiği elektrik enerjisini, mücbir sebep halleri dışında açması” kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmesi gerekmektedir. (her 2 tutanak için) Üstelik, Dava konusu her iki tutanakta tespit edilen güç değerleri (46 kw. ve 62,3 kw), davacı tarafından talep edilen 40 kw. toplam güç değerinin de üzerindedir. Davacı taraf, faturaların tamamından sorumlu olmadığını zaten talep edemez. Davalı kurumca davacının sayacının bu dönemde kayıt ettiği sayaç tüketimleri üzerinden, fakat 2 kat ceza bedeli dahil edilerek faturalandırma yapılmıştır. Fatura incelendiğinde aktif birim fiyat ve dağıtım bedeli birim fiyatının normal faturanın 2 katı olarak hesaplamalara dahil edildiği tespit edilmiştir. Yapılan işlem kaçak tahakkuk işlemine uygundur. Davalı kurum, davacı tüketilen elektriğin sayaçtan girilerek kullanıldığını kabul etmektedir. Bu nedenle davacı kurumun bu uygulaması ELEKTRİK PİYASASI TÜKETİCİ HİZMETLERİ YÖNETMELİĞİ hükmünde geçen “tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç değerine göre hesaplama yapılır hükmüne uygundur. Açıklanan gerekçelerle, Her iki tutanak doğrultusunda tahakkuk ettirilen kaçak elektrik tüketim faturalarının mevzuata uygun şeklide tahakkuk ettirilmişleri oldukları,” kanaatine ulaşılmıştır.
Rapor doğrultusunda taraflara enerji tüketiminin arttırılmasına yönelik başvuru evraklarının sunulması için süre verilmiş ancak dosyamıza sunulan evraklar ve ek rapordan da anlaşılacağı üzere davacının enerji tüketiminin artırımına yönelik başvuru evraklarının olmadığı, bu kapsamda tahakkuk ettirilen faturaların usulüne uygun olduğu anlaşılmakla açılan davanın reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmnuştur.
HÜKÜM: Açıklanan yasal gerektici nedenlere göre;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 210,55 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye İrad Kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13 ve 14. Maddeleri ile Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince reddolunan kısım üzerinden hesaplanan 1.000,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde bakiye kısmının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/10/2023
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır