Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/250 E. 2023/668 K. 19.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/250 Esas
KARAR NO : 2023/668

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/11/2020
KARAR TARİHİ : 19/09/2023

İstanbul 18. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/463 Esas, 2020/373 Karar sayılı görevsizlik kararı verilmesi üzerine, Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; müvekkilinin aleyhine davalı tarafından … 31. İcra Dairesinin Merkez Takip Sistemi …sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin aleyhine yapılan haksız icra takibinin kesinleştiğini, müvekkilinin davalıya hiçbir borcunun bulunmadığını, müvekkili şirketin … A.Ş. İle yapmış olduğu hiçbir sözleşmenin olmadığını, eğer müvekkili adına bilgisi dışında sahte evrak düzenlenerek sözleşme yapılmışsa iş bu sözleşmenin geçersizliğine karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkili şirketin tek yetkilisinin … olduğunu, davalı ile şirket yetkilisinin yapmış olduğu herhangi bir sözleşmenin olmadığını hiçbir hizmet almadığını, sözleşmede sahte imza olması takdirde imza inkarında bulunacaklarını ve imzaya itiraz edeceklerini, abonelik sözleşmesi ve bu sözleşmeye dayalı olarak düzenlenmiş faturalara ilişkin borçlarının bulunmadığını, davalıdan hiçbir hizmet almadıklarının tespitine karar verilmesini, haksız yere icra takibinin başlatıldığını, müvekkili hakkında haksız yere başlatılan icra takibinden dolayı müvekkilinin çok fazla mağdur olduğunu, öncelikle teminatsız olarak teminatsız olarak konulmaz ise teminat karşılığında başlatılan icra takibinin durdurulması yönünden İhtiyati Tedbire karar verilmesini, açıklanan bu sebeplerden dolayı iş bu menfi tespit davasının açılmasının zorunlu olduğunu, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, haksız icra takibinin iptaline, davalının kötü niyetli olmasından dolayı %20 tazminata mahkum edilmesine, vekalet ücretinin ve yargılama giderlerinin davalıya bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve duruşmalarda özetle; Davacı tarafın HMK madde 194 hükmü uyarınca somutlaştırma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, müvekkili şirket tarafından düzenlenen faturaların davacı tarafından iade edilmediğini, faturalara itiraz edilmediğini, bu nedenle davacı tarafın faturalarda yazan borcu ödemekle yükümlü olduğunu, buna rağmen müşteri memnuniyeti çerçevesinde ilgili faturaların müvekkili şirket tarafından iptal edildiğinden bu davanın reddi gerektiğini, davanın usule ilişkin sebeplerle reddine, mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
… 18. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas, …Karar sayılı dosyasında “Davacının ihtiyati tedbir talebi incelendiğinde; dava İİK 72 madde hükmü gereği icra takibinin kesinleşmesinden sonra açılan menfi tespit davası olup, İİK 72 madde hükmü gereği “….İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.” şeklinde düzenleme bulunmakta olup dolayısıyla tedbir yolu ile de olsa icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında takibin durdurulamayacağı yönündeki kanun hükmü açık olduğundan, davacı aleyhine yapılan ve kesinleşen dava konusu icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebinin reddine” dair karar verildiği görülmüştür.
… 18. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı dosyasında verilen 05/11/2020 tarihli karar gereği “Görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olması sebebi ile dava dilekçesinin GÖREV YÖNÜNDEN REDDİNE”dair karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce tarafların bildirdiği deliller toplanmış, icra dosyalarının UYAP kayıtları dosyamız arasına alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, takibe konu edilen fatura bakımından borçlu olunmadığının tespiti ve istirdatı istemine ilişkindir.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık, taraflar arasında elektronik ortamda güvenlik sistemi hizmet sözleşmesi akdedilip akdedilmediği, öyle ise tarafların üzerlerine düşen yükümlülükleri yerine getirip getirmediği, davalı tarafından sözleşmeye uygun bir şekilde davacıya hizmet verilip verilmediği, davacının takip dosyası kapsamında davalıya borçlu olup olmadığı ve miktarı hususlarında toplanmaktadır.
Davaya konu … 31. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasının UYAP kayıtları dosyamız arasına alınıp incelendiğinde; davalı tarafından davacı aleyhine 4.833,24-TL 15/09/2020 son ödeme tarihli fatura için takip talebinde bulunduğu görülmüştür.
Tarafların bildirmiş olduğu delillerin toplanmasının ardından uyuşmazlığın çözümü için tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda ilgili belgeler ve kayıtlar da karşılaştırılarak değerlendirme yapılması özel uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yapılması yönünde 24/05/2023 tarihli ara karar kurulmuş, bu doğrultuda davacı vekiline bilirkişi incelemesi ve tebligat giderlerine esas olmak üzere ek delil avansı yatırması için 2 haftalık kesin süre verilmiş, avansın yatırılmaması durumunda bilirkişi incelemesinden vazgeçmiş sayılacağı ve mevcut delil durumuna göre karar verileceği ihtarını içerir 24/05/2023 tarihli ara kararımız 06/06/2023 tarihinde davacı vekiline tebliğ edilmiş olmasına rağmen verilen süre içerisinde gerekli delil avansının yatırılmadığı görülmekle eldeki davadaki ispat yükünün davalı tarafça sunulan kayıtlar ve HMK m.190 nazara alındığında davacı taraf üzerinde olduğu, ispat için bilirkişi incelemesinin zorunlu olmasına rağmen bilirkişi ücretinin yatırılmadığı, bu nedenle mevcut dosya kapsamına göre davacının davasını ispatlayamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Açıklanan gerekçeye göre;
1-Davanın ispatlanamadığından Reddine,
2-Harçlar Kanununca alınması gerekli 269,85-TL harcın peşin olarak yatırılan 87,13-TL harçtan mahsubu ile eksik yatırılan 182,72‬ TL harcın davacıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan …Ü.T gereğince nispi 5.101,48-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usülen anlatıldı. 19/09/2023

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı