Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/206 E. 2021/950 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/206 Esas
KARAR NO : 2021/950

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/04/2015
KARAR TARİHİ : 16/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı … Sigorta A.Ş. arasında 30.04.2013- 30.04.2014 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … no’lu poliçe ile Kredi Sigortası sözleşmesi akdedildiğini, iş bu sözleşme ile davacı şirketin ticari ilişki içinde bulunduğu bir kısım şirketlere yaptığı triko kazak üretimi ve satışından doğan risklerin teminat altına alındığını, bu risklerin kapsamında olan şirketlerden birininde … A.Ş.olduğunu, davacı şirketin, …A.Ş.’ye keşide tarihleri 05.10.2012-04.07.2013 arasında olan ve vade tarihleri de 03.04.2013- 31.12.2013 tarihleri arasında olan toplam 26 adet fatura keşide ettiğini, bu faturaların teminatı olarak da …Tic. A.Ş.’den vade tarihleri 30.06.2013 – 05.03.2014 tarihleri arasında değişen teminat çekleri alındığını, … Tic. A.Ş.’nin teminat olarak verdiği çeklerin ilki olan, 50.000TL tutarlı ve 30.06.2013 tarihli çekleri ve akabinde bir çok çekin karşılıksız çıktığını, bunun üzerine davacı şirket tarafından Kredi Sözleşmesi hükümleri gereğince ve süresi içinde müdahale talebinde bulunulduğunu ve 530.000,00TL tutarındaki teminat çeklerinin karşılıksız çıkması nedeniyle yasal işlem başlatıldığının bildirildiğini, davacı şirketin aracı şirket … A.Ş. aracılığıyla sigorta teminat bedelini talep ettiğini, ancak tüm yazılı ve sözlü başvurulara rağmen sigorta teminat bedelinin davacıya ödenmediğini, davacıya sigorta teminat bedelinin ödenmeme gerekçesi olarak aracı şirket … A.Ş. tarafından, sigorta sözleşmesinin özel şartlar bölümünün, teminat dışı durumlara ilişkin düzenlenmiş bulunan 1.2.3-IV. maddesinden dolayı (ödenmemiş olan bir borç ile ilgili olarak sigortalının olumsuz bilgi bildirimi veya vadesi geçmiş borç bildiriminde bulunmuş olduğu veya bulunmuş olması gereken alıcılara yapmış olduğu sevkiyat, teslimat veya hizmet sağlamadan doğan zararlar) ödenmediğinin bildirildiğini, oysa davacı şirketin teminat kapsamındaki firma … A.Ş.’ye keşide ettiği son faturanın keşide tarihi 04.07.2013 olup karşılıksız çıkan ilk çekin keşide tarihinin ise 30.06.2013 olduğunu, dolayısıyla şirketin en son keşide ettiği faturanın, karşılıksız çekin ibraz süresi ve düzeltme süresi içinde olduğunu, bu tarihten sonra da fatura keşide edildiğini, başka bir deyişle firmanın ödememe durumu ortaya çıktıktan sonra davacı şirket tarafından bu firmaya sevkiyat, teslimat yapılmadığını, bu nedenle davalı … şirketinin sigorta teminat bedelini ödememesinin kabulünün mümkün olmadığını, davacı şirketin, sözleşme hükümlerine uygun olarak yasal süresi içinde bildirimde de bulunduğunu, kaldı ki davalının aracısı olan … A.Ş. firması tarafından … A.Ş. firmasının ancak 09/07/2013 tarihinde riskli firma statüsüne sokulduğunu, yani bu tarihe kadar … A.Ş. ve ticari riski riziko kapsamında olduğunu, davacı şirketin zararının daha fazla olmasına rağmen, uygulanan kredi limitinin 400.000,00TL’ olduğunu, davacı şirketin risk gerçekleştikten ve müdahale talebinde bulunduktan sonra sigorta şirketine başvurduğu halde sigorta bedelinin ödenmediğini, davacı şirketin sigorta teminat bedelinin ödenmesi için davalıya … 3. Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye no’1u ihtarnamesini keşide ettiğini, ancak davalının ihtarname üzerine de sigorta teminat bedelini ödemediğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 400.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren başlayacak reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili Davaya Cevabında:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davalı şirket ile akdettiği 30.04.2013 – 30.04.2014 tarihleri arasında süreli … Poliçe no.lu Kredi Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, kredi sigortası genel anlamda sigortalının ticari mal veya hizmet satışlarının fatura karşılıklarının tahsil edilememesi halinde poliçe şartları dâhilinde hasar bedeli tazmin edilmek üzere düzenlendiğini, sigortalının satış yaptığı veya yapacağı her müşterisi için sigortacıya gerekli bilgileri vererek kredi limitleri talep ettiğini, sigorta tarafından da ön görülen onaylar içersinde satış/hizmet bedellerinin sigortalandığını, davacının; ticari ilişki içinde bulunduğu … A.Ş. için ısrarlı talepler ile 400.000,00 TL limit talep ettiğini ve bu talebi karşılanmadığı halde poliçenin kabul edilemeyeceğini belirttiğini, davacının ısrarlı talepleri karşında bu limitin davalı şirket tarafından onay görerek poliçe tanzim edildiğini, davacı sigortalının 23.07.2013 tarihinde, 1.153.552,66TL tutarında müdahale talebinde bulunduğunu, yapılan inceleme sonunda davacının poliçe şartlarına aykırı işlem yaptığının tespit edilerek davacının hasar tazmin talebinin davalı şirket tarafından kabul görmediğini, taraflar arasındaki uyuşmazlıkta tatbiki gereken;
01.02.2009 Yürürlük tarihli Kredi Sigorta Sözleşmesinin Genel Şartları:
A.3- Sigorta Sözleşmesinin Kapsamı başlığı altında
Teminat, sigortalının muhtelif alıcılarla yaptığı sözleşmelere göre faturalandırılan ve bedeli özel şartlarda belirlenen süre içinde ödenmesi kararlaştırılan mal ve hizmet satışlarına uygulanır. Aksi kararlaştırılmadıkça sigortalı ile alıcılar arasında düzenlenen satış sözleşmelerine göre yapılan tüm satışların sigorta kapsamında bulunması esastır. Sigortalı bu amaçla, söz konusu satış sözleşmeleriyle ortaya çıkan cirosunu özel şartlarda belirlenen usullere göre sigortacıya beyan eder.
A.4 Sigorta Sözleşmesinin Süresi ve Teminat Başlaması başlığı altında
“Aksi kararlaştırılmadıkça teminat sigorta sözleşme süresi içinde olması ve faturaların azami faturalandırma dönemi içinde düzenlenmiş olması kaydıyla ihracat satışlarında malların sevk edilmesi ve hizmetlerin sunulması, yurt dışı satışlarda ise malların teslim edilmesi ve hizmetlerin sunulması ile başlar.” şeklinde düzenlendiğini, iş bu nedenle davacının poliçe tanzim tarihi olan 30.04.2013 tarihinden önceki döneme ait satış ve hizmetlerden kaynaklanan fatura bedellerinin tazmin talebinin sigorta poliçesi ile bağdaşmadığını, dava dilekçesi ile kabul edildiği üzere davacının borçlusu …A.Ş’den teslim aldığı 30.06.2013 günlü çeklerin karşılıksız kalmasına rağmen mal ve hizmet vermeye devam ettiğini, 03.07.2013 gün ve 101.602,28TL bedelli faturası ile 04.07.2013 gün ve 110.513,00TL bedelli faturayı düzenlediğini, poliçe genel şartları uyarınca, ibraz edilen çeki karşılıksız kalan, ödeme güçlüğü içine düştüğü sabit borçlusuna mal/hizmet sevkiyatına devam eden davacının karşılıksız kalan çek sonrası düzenlenen fatura bedellerinin tazminine dair talebinin davalı şirket tarafından reddinin yerinde olduğunu, uyuşmazlıkta tatbiki gereken Kredi Sigortası Genel Şartlarının; A. 7- Teminat Dışında Kalan Haller başlığı altında ;
A.7.1.6.’da “Ödenmemiş olan bir borç ile ilgili olarak sigortalının olumsuz bilgi bildirimi veya vadesi geçmiş borç bildiriminde bulunduğu veya bulunmuş olması gereken alıcılara yapılmış olan sevkiyat, teslimat veya hizmet sağlamadan doğan zararlar “
A.7.1.7.’de belirtilen sigortalının ödeme güçlüğü içine düştüğünü bildiği alıcılara yapılmış olan sevkiyat, teslimat veya hizmet sağlamadan doğan zararlar” teminat dışı zararlar olarak kabul edildiğini,
B.l- Muhtemel Zarar Hali ve Rizikonun Ağırlaşması başlığı altında;
“Sigortalı, bir alıcının ticari veya mali durumu ile ilgili herhangi bir olumsuz bilgiden veya teslimat veya ödeme belgelerinin tevdiinde herhangi bir zorluk veya olağan dışı bir durumdan veya sözleşmenin ifası ile ilgili teminatlan tesisinden veya sigorta sözleşmesinin kapsadığı bir zarara yol açabilecek herhangi bir olaydan veya borç ile ilgili bildirimlerden veya açılan davalardan haberdar olur olmaz durumu sigortacıya bildirmekle yükümlüdür.
Muhtemel zarar halinin sigortalı tarafından sigortacıya bildirilmesi ya da sigortacının diğer kaynaklar aracılığıyla böyle bir durumu saptaması halinde, sigortacı, C.6 maddesinde belirtilen esaslara uygun olarak ve gerekçelerini belirterek bildirim yapmak suretiyle, bir veya birden fazla alıcı ile ilgili veya bazı sözleşme tipleri ile ilgili teminatı azaltabilir veya kaldırabilir.
Sigortacının bu şekilde teminatı azaltması veya kaldırmasını takiben, son altı ay içinde düzenlenen satış sözleşmelerine ilişkin olarak, sigortalının belirlenence üç aylık süre içinde yapmaya mecbur olduğu teslimatlar için, daha önce yürürlükte olan teminat ek sözleşmeyle kapsama alınabilir.
Borç ile ilgili herhangi bir temerrüt hali, sigortalı tarafından vade tarihinden veya uzatılmış vade tarihinden itibaren 60 gün içinde sigortacıya bildirilir. Bu süre özel şartlarda belirtilmek kaydıyla uzatılmış vade tarihinden itibaren 30 güne indirilebilir.
Bu bildirim yapılmadığı takdirde sigortalı teminattan yararlanma hakkını kaybeder.
Alıcının iflası başlamış veya tasfiye memuru, yediemin veya ilgili makam tayin edilmişse ya da vade tarihinden veya uzatılmış vade tarihinden itibaren 30 gün içinde borcun tam olarak ödenmemiş olması durumunda, sigortacı tarafından açıkça yetki verilmedikçe, sigortalı söz konusu alıcı ile ilgili olarak herhangi bir teslimat yapamaz veya vade tarihinin uzatılmasını kabul edemez.
Muhtemel zarar bildiriminden sonra yapılacak herhangi bir tahsilat derhal sigortacıya bildirilir.” düzenlemelerinin bulunduğunu, yine taraflar arasında düzenlenmiş Kredi Sigorta Poliçesinin 1.2.3. hükmü uyarınca teminat dışında kaldığı belirtilen zararlar arasında;
• ödenmemiş olan bir borç ile ilgili olarak sigortalının olumsuz bilgi bildirimi veya vadesi geçmiş borç bildiriminde bulunmuş olduğu veya bulunmuş olması gereken alıcılara yapmış olduğu sevkiyat teslimat veya hizmet sağlamadan doğan zararlar
• sigortalının aciz hali içinde olduğunu bildiği alıcılara yapmış olduğu sevkiyat teslimat veya hizmet sağlamadan doğan zararlar ” yer aldığını, söz konusu yasal düzenleme ve poliçe şartları göz önüne alındığında davacının müşterisinin 30.06.2013 günlü karşılıksız çeklerine rağmen poliçe şartlarına aykırı olarak mal ve hizmet sağlamaya devam ettiğini ve bu çerçevedeki fatura bedellerinin poliçe teminat kapsamında olmadığının sabit olduğunu, davacının Kredi Sigortası Genel Şartlarında belirlenen tüm yükümlülüklerine rağmen dava dilekçesi ile de kabul ve beyan edildiği üzere davalı şirkete sunduğu 27.07.2013 günlü müdahale talebi ile keşide tarihi 05.10.2012 ve 04.07.2013 arasında olan 26 adet fatura için ödeme vadelerinin 03.04.2013-31.12.2013 arasında olduğu belirtmesine rağmen, ilki 30.06.2013 günlü karşılıksız kalmış çeklerin alındığının beyan edildiğini, davacının esasen borçlusunun temerrüt içinde bulunduğunu, 6 ay olarak kararlaştırılmış vadeye rağmen alınan/ötelenen çeklerle borçlusuna 8 ayı aşan vadeler tanıdığını ikrar ettiğini, keza davacının müdahale talebine konu ettiği poliçe tanziminden sonraki 03.05.2013 gün ve … nolu ilk faturasının vade farkına dair olup iş bu fatura bedelinin Genel şartlar A. 7.1.8 uyarınca poliçe teminat kapsamında olmadığını, iş bu faturanın aynı zamanda Kredi Sigorta Poliçesi düzenlendiği ve … için 400.000,00 TL Limit tahsis edildiği tarihte, poliçelinin borçlusu şirketten vadesi geçmiş borçlarının bulunduğunun bir göstergesi olduğunu, uyuşmazlıkta tatbiki gereken 01.02.2009 yürürlük tarihli Kredi Sigortası Genel Şartlarının Limit tahsisine dair A.5 hükmünde, Zarar ve tazminata dair B1f.2 ve B7 hükümleri birlikte değerlendirildiğinde sigortacının teminatı azaltma ve kaldırma hakkını sigortalının beyanları çerçevesinde kullanabileceğini, ancak sigortalının vade farkı faturalarına rağmen borçlusunun ödeme güçlüğünü ve gecikmelerini davalıdan gizlediğinin açık olduğunu,
Taraflar arasında düzenlenmiş Kredi Sigortası Özel Şartları 9.2. maddesi ile;
“Sigortalı tarafından iş bu sözleşme konusu kredi sigortası ile ilgili yapılan herhangi bir talep esnasında veya herhangi bir zarar ile ilgili yapılan beyan esnasında sigortacıya verilen bilgilerin ve yapılan beyanın yanlış veya eksik olduğu anlaşıldığında iş bu sözleşmeyi sona erdirme, bir tazminat talebi ile ilgili ödemeyi reddetme ve daha önce sigortalıya ödenmiş olan tazminatların geri iadesini talep etme hakkına sahiptir. “
9.3 maddesi ile;
“Sigortalının iş bu sözleşme hüküm ve şartlarına aykırı davranması ve sözleşme şartlarını ihlal etmesi borç ile ilgili teminat haklarından feragat anlamını taşıyacak ve bu borç için yapılmış olan tazminat ödemesi var ise bunu sigortacıya faizi ve tüm ferileri ile birlikte geri ödemek zorunda kalacaktır ” düzenlendiğini, davacının, poliçe şartlarına aykırı olarak borçlusu hakkındaki olumsuz bilgi bildirimini gizleyerek, mevcut borçlarını ödeyemeyen borçlusunun ödemelerini öteleyerek, bir yandan vade farkı faturası düzenleyip diğer taraftan da satış/hizmet faturası düzenlemeye devam ettiğini, akabinde zararının poliçe kapsamında olduğundan bahisle tazminini talep ettiğini, ancak sözleşme kapsamına göre davacının zarar ve ziyanının poliçe teminat kapsamında olmadığını bu nedenle dava haksız ve mesnetsiz olarak açılan davanın reddine karar verilmesini iş bu taleplerinin reddi halinde ise Kredi Sigortası Genel Şartlarının A 9. Muafiyet hükmü ile poliçe teminat oranının %90 olarak kararlaştırıldığı göz önüne alınarak davalının sorumluluğunun Limit olarak kararlaştırılan 400.000,00TL değil, %90 olarak kararlaştırılan teminat uyarınca 360,000,00TL ile sınırlı olduğundan bunu aşan talebin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER;
Kredi Sigorta Sözleşmesi, poliçe, ticari defter ve kayıtlar, faturalar, çekler, bilirkişi incelemesi, taraf açıklamaları ve tüm dosya içeriği.
GEREKÇE :
Dava, taraflar arasında yapılan Kredi Sigortasından kaynaklanan sigorta bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Davacı ile davalı arasında 30.04.2013 başlangıç, 30.04.2014 bitiş tarihli triko kazak üretim ve satışı konusunda kredi sigorta sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşme ile davacı şirketin ticari ilişki içinde bulunduğu bir kısım şirketlere yaptığı triko kazak üretimi ve satışından doğan risklerin teminat altına alınmıştır. Dava dışı …A.Ş bu risklerin kapsamında olan şirketlerden biridir.
Poliçede Sigortalı: ….Ticaret A.Ş., Poliçe No:…, vadesi 30.04.2013-30.04.2014 olduğu, Kredi limitinin 400.000,00.- TL. Olduğu, teminat oranının net borcun %901 (KDV) dahil olarak belirlendiği, azami Kredi süresinin … için 180 gün olduğu, kredi süresinin satılan mal veya verilen hizmetin fatura tanzim tarihinden itibaren başlayacağı düzenlenmiştir.
Davacı tarafından 30.04.2013- 09.07.2013 tarihleri arasında düzenlenen faturalar incelendiğinde, dava konusu poliçenin düzenleme tarihi olan 30.04.2013 tarihinden sonra kredi limit iptal tarihi olan 09.07.2013 tarihine kadar davacının poliçe kapsamında düzenlediği faturaları toplamının 415.286,15.- TL olduğu belirlenmiştir.
Davacı 19 adet faturadan kaynaklı alacağını tahsil edememiştir. Bu faturalardan 7 adeti sigorta sözleşmesi ile güvence verilen süre içerisinde düzenlenmiştir. Davacı tarafından düzenlenen 03.07.2013 ve 04.07.2013 tarihli faturaların borçlunun aciz halde olduğunun bilinmesinden sonra düzenlenmiş olması sebebiyle, faturalardan birinin ise mal ve hizmetten kaynaklanmayan vade farkı faturası olması sebebiyle sigorta güvencesinde kapsamında bulunmamaktadır.
… A.Ş tarafından dava dışı … firmasının kredi limiti 09.07.2013 kredi limitinin kötü ödeme sebebiyle iptal edildiği, bütün sevkiyatlar, teslimatlar ve hizmetlerin bundan sonra, bu bildirim öncesindeki sözleşmelerden kaynaklananlar dahil olmak üzere kapsam dışında kalacağı belirtilerek … şirketinin 09.07.2013 tarihi itibariyle riskli şirket olarak kayıt altına alındığı görülmektedir. Dolayısı ile davalı sigortacının sorumluluğu 30.04.2013- 09.07.2013 tarihleri arasında olacaktır.
Davacı tarafından bankaya ibraz olunan 30.06.2013 tarihli çekin bankaya 01.07.2013 tarihinde ibraz edilerek karşılıksız çıktığı belirlenmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları gözetilerek hesaplama yapılmak üzere dosya 3 kişilik bilirkişi heyetine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişi heyeti tarafından 03.11.2017 tarihinde ibraz edilen raporda; davacının, alıcı … Tekstil AŞ’ne hitaben düzenlediği faturalardan sigorta korumasının başladığı 30.04.2013 tarihinden önceki tarihli olanların sigorta kapsamında olmadığı, alıcı … Tekstil AŞ’nin davacı lehine düzenlediği 30.06.2013 düzenleme tarihli çekin 01.07.2013 tarihinde ibraz edilerek karşılıksız olduğunun tespit edilmesi üzerine … Tekstil AŞ, sigorta sözleşmesi anlamında “hakkında olumsuz bilgi bildiriminde bulunulması gereken alıcı” statüsünde olacağından 10.07.2013 tarihinden sonra bu alıcıyı yapılan sevkiyatlardan doğan alacakların sigorta teminatı dışında kalacağı, bu nedenle 03.07.2003 ile 04.07.2013 tarihli faturalara konu alacakların sigorta kapsamında bulunmadığı, sigorta dönemi içinde yapılan diğer sevkiyatlardan doğan alacaklar bakımından ise, bu sevkiyatlar yapıldığı sırada alıcı … Tekstil AŞ’nin hakkında olumsuz bilgi bildirimi yapılması gereken alıcı konumunda bulunması ve davacının sigorta sözleşmesi hükümlerine aykırı olarak sigortacının yazılı onayı olmaksızın alıcıdan sözleşmede kararlaştırılan azami kredi süresini aşan şekilde çekler kabul etmesinin sigorta teminatının kaybına neden olduğu, davacının sigorta tazminatı alacağı talebinin hukuken kabul edilebilir olmadığı belirtilmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan rapora davacı tarafça itiraz edilmesi üzerine, davacı taraf itirazlarını değerlendirecek şekilde sigorta konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi tarafından ibraz edilen 16.04.2018 tarihli raporda; dosyada mevcut bilirkişi heyeti tarafından ibraz edilen rapordaki, fatura tarihlerine göre 30.04.2013 tarihinden önce satışları gösteren faturaların sigorta poliçesi kapsamında olmadığı tespitlerine aynen iştirak edildiği, yine 03.07.2013 ve 04.07.2013 tarihli faturalar konusunda da bilirkişi heyeti raporunda yer alan değerlendirmelere iştirak edildiği, ancak dosya kapsamında toplam 4 adet ve 27/05/2013-13/06/2013 dönemlerinde düzenlenen fatura ve sevk irsaliyeleri ile teyit edilen alacak miktarları bakımından davacı açısından sigorta konusu riskin gerçekleştiği, davacının sigorta sözleşmesi süresince sunduğu hizmetler dolayısıyla tahsil edemediği faturalar kaynaklı toplam zararının 203.170,76 TL hesaplandığı, sigorta poliçesinde kabul edilen %90 teminat oranı gözetilerek davacının 182.853,68 TL sigorta tazminatını davalıdan talep edebileceği belirtilmiştir.
Mahkememizce 16.04.2018 tarihli rapor hükme esas alınarak davanın kısmen kabulü ile 182.853,68 TL tazminatın dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine hükmedilmiştir.
Mahkememizin 2015/421 Esas – 2018/614 Karar sayılı hükmüne karşı davalı taraf istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2019/797 Esas, 2021/269 Karar sayılı ilamı ile;
“Bu durumda mahkemece; alınan bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi için, yeniden konunun uzmanlarından oluşturulacak bilirkişi kurulundan, tarafların, iddia, savunma ve önceki raporlara itirazlarını da karşılar biçimde, önceki bilirkişi raporlarını da irdeleyen ve çelişkiyi giderecek mahiyette, kanunyolu ve taraf denetimine elverişli rapor alınarak varılacak sonuca göre ve/veya davacının dava dilekçesinde sigorta teminatı kapsamında olduğunu beyan ettiği her bir fatura yönünden deliller ayrı ayrı değerlendirilerek ve denetime elverişli gerekçelerle varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir.” gerekçesi ile mahkememizin 2015/421 Esas – 2018/614 Karar sayılı ilamının kaldırılmasına karar vermiştir.
İstinaf sonrası yapılan yargılamada istinaf kararında işaret edilen bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi için sigorta hukuku, ticaret hukukundan kaynaklanan hesaplamalar ve SMMM bağımsız denetçiden oluşan 3 lü bilirkişiden rapor alınmıştır. Bilirkişi heyeti 01.06.2021 tarihli raporda;
“… Sigorta A.Ş. nin 09.07.2013 tarihli Kredi Limit İptali başlıklı yazısında; Kredi limitinin kötü ödeme sebebiyle iptal edildiği, bütün sevkiyatlar, teslimatlar ve hizmetlerin bundan sonra, bu bildirim öncesindeki sözleşmelerden kaynaklananlar dahil olmak üzere kapsam dışında kalacaktır şeklinde belirtildiği, karar tarihinin 09.07.2013 olduğu yazılmıştır. Bücürük şirketinin 09.07.2013 tarihi itibariyle riskli şirket olarak kayıt altına alındığı görülmektedir. Dolayısı ile davalı sigortacının sorumluluğu 30.04.2013- 09.07.2013 tarihleri arasında olacağı,
Özel şart hükmünde belirtilen “Vade gecikme bildirim süresinin, ödememe sebebi ne olursa olsun sigortalı, asıl vade tarihinden itibaren 60 gün içerisinde ödenmeyen borcu gecikmeksizin sigortacıya bildirmesi gerektiği” hükmüne uygun olarak karşılıksız çıkan çek sebebiyle süresi içerisinde bildirimde bulunduğu değerlendirilmektedir. Poliçe özel şartları 1.2.2. maddesinde; ix) Faiz, geç ödeme ücreti, cezai şart veya zarar ziyan taleplerine ilişkin olarak oluşan zararları kapsamayacağı düzenlenmiştir. Bu kapsamda davacı şirketin Bücürük firması ile poliçe tanzimi öncesi dönemde cari hesap ilişkisinin bulunduğu, 30.06.2013 keşide tarihli ve 50.000,00.- TL. bedelli çekin poliçe tanziminden önce düzenlenen faturalı alacağın ödenmemesi sebebiyle uygulanan vade farkına ilişkin olması sebebiyle teminat kapsamında bulunmayacağı,
Poliçe özel şartlar 1.1. maddesinde; teminat başlangıcının, malların teslimatına yada sevkiyatına veya hizmet verilmesine ilişkin edimlerin sigorta sözleşmesinin süresi içerisinde ifa edilmiş olmaları, faturaların azami faturalama dönemi içerisinde kesilmiş olmaları kaydı ile teminatın başlayacağı düzenelenmiş olması sebebiyle;
Yapılacak değerlendirmelerde Kredi Sigortası Genel Şartları ve özel şartlar gereğince fatura döneminin esas alınması gerekeceğinden dolayı, çek keşide tarihleri dikkate alınmaksızın fatura dönem tarihleri dikkate alınarak değerlendirme yapılacağı,
Mali kayıtlarda dava konusu poliçenin düzenleme tarihi olan 30.04.2013 tarihinden sonra kredi limit iptal tarihi olan 09.07.2013 tarihine kadar davacının poliçe kapsamında düzenlediği faturaları toplamının 415.286,15.- TL olduğu,
Davacının zararının poliçe vade süresi içerisinde meydana geldiği,
Davalı şirketin poliçe vade başlangıcı olan 30.04.2013 tarihi ile 30.06.2013 tarihli çekin bankaya ibraz edilerek karşılıksız kaydının düşüldüğü 01.07.2013 tarihi arasında düzenlenen fatura bedellerine ilişkin zarardan sorumlu olacağı,
Poliçede teminat miktarının %90 ından davalı şirketin sorumlu olacağının düzenlenmesi sebebiyle zarar bedelinin %90 ı olan 182.853,68.- TL. tutarla davacının tazminat talep hakkı bulunacağı” belirtilmiştir.
Davalı tarafın rapora itirazları üzerine bilirkişi heyetinden vade farkı faturalarının düzenlenmesi ve bunun davalı şirketten gizlendiği itirazı ile 180 günü aşan vadelere itirazının değerlendirilmesi için ek rapor alınmıştır. Bilirkişiler 13.09.2021 tarihli ek raporunda;
“…kök raporda ve diğer raporlarda vade farkı faturalarının teminat dışı kaldığı belirtilmiş olup, davalının vade farkı faturalarının değerlendirmediği yönündeki itirazı yerinde değildir. Yine kök raporda dikkate alınan faturaların vadelerinin de 180 gün olduğu belirtilmiş durumdadır. Kök raporda ayrıca dava dışı … firmasının aciz halinden sonraki faturaların teminat kapsamında dışında kalacağı ifade edilmiştir…
Davacı sigortacının dava dışı Bücürük firmasının borçlarını ödemede temerrüt içinde olup olmadığı bilgisini davalı … şirketinden gizleyip gizlemediği dosya kapsamında kesin, net ve tartışmasız olarak tespit edilecek bir durum olmadığı söylenebilir. Ayrıca bir tacirin mal ve hizmet sattığı kişilerden bunun bedelini tam ve zamanında tahsil etmesi, başka bir anlamında ödemelerini tahsil hususunda riskli bir durum görmemesi halinde sigorta yaptırma ihtiyacı hissetmeyecektir. Bir şirketin bir borcunu herhangi bir nedenle ödememesi veya ödeyememesi de tek başına o firmanın durumunun olumsuz olduğunu ve ona herhangi bir mal ve hizmet satışı yapılmaması gerektiğini söylemek bakımından da yeterli değildir. Bunun yanında sigorta poliçesi tanzim edilirken, sigortalı davacı şirketin mali durumu, kime ne kadar mal sattığı ve ne kadar tahsilat yaptığı gibi hususların davalı … şirketince araştırılması ve/veya bu yönde bir taahhüt alınmasının gerip gerekmediği de Sayın Mahkemenizin takdirindedir. Netice itibariyle dosya kapsamından davacı şirketin dava dışı Bücürük firmasının borçlarını ödemede temerrüt halinde olduğu bilgisini davalı … şirketinden gizlediği ve bu sebeple poliçe döneminde kesilen tüm faturaların teminat dışında kaldığını söylemek zor gözükmektedir”
Görüşü açıklanmıştır.
Dava dışı Bücürük firmasının borçlarını ödemede temerrüt içinde olup olmadığı bilgisini davalı … şirketinden gizlediği ispat yükü davalı üzerindedir. Davalı dava dışı … firmasının borçlarını ödemede temerrüt içinde olduğunu kesin olarak ispatlayamamıştır. Poliçe tanziminden önceki ticari ilişki nedeni ile 30.04.2013 tarihli poliçe tanziminden hemen sonra 03.05.2013 tarihli 3.352,00 TL vade farkı faturası düzenlenmiş ise de, şirketin vade farkından kaynaklanan düşük meblağlı bir borcunu herhangi bir nedenle ödememesi veya ödeyememesi de tek başına o firmanın durumunun olumsuz olduğunu göstermeye yeterli olmaması ve dava dışı Bücürük firmasının poliçe tanziminden ve vade farkı faturasından sonra birden çok çeki ödemesi ile borçlarını ödemede temerrüt içinde bulunmadığı anlaşılmıştır.
Poliçe özel şartlar 1.1. maddesinde; teminat başlangıcının, malların teslimatına yada sevkiyatına veya hizmet verilmesine ilişkin edimlerin sigorta sözleşmesinin süresi içerisinde ifa edilmiş olmaları, faturaların azami faturalama dönemi içerisinde kesilmiş olmaları kaydı ile teminatın başlayacağı düzenelenmiş olması, çeklerin mal ve hizmet alacağına faturaya dayalı olması ve poliçe dönemini kapsaması sebebiyle, fatura döneminin esas alınması gerekeceğinden dolayı, çek keşide tarihleri dikkate alınmaksızın fatura dönem tarihleri dikkate alınarak değerlendirme yapılmıştır.
Ayrıntılarına 01.06.2021 tarihli raporun 11. sayfasında yer verilen 27.05.2013 tarihli, 31.05.2013 tarihli, 05.06.2013 tarihli, 13.06.2013 tarihli toplam 203.170,76 TL tutarlı faturaların sigorta poliçesi dönemini kapsadığı, vade sürelerinin poliçeye uygun olarak 180 gün olduğu, riskin gerçekleştiği ve fatura bedellerinden davalı şirketin poliçeden kaynaklı sorumluluğunun bulunduğu, poliçede belirtilen muafiyet hükmüne göre davalı şirket zarar bedelinin %90 ından 203.170,76.-TL.x %90 = 182.853,68.- TL tutarla sorumlu olacağı kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-)Davanın kısmen kabulü ile 182.853,68 T Lnin dava tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-). Alınması gereken 12.490,73 TL harçtan, peşin alınan 6.831,00.TL harcın mahsubu ile kalan 5.659,73 TL harcın davalıdan alınarak (Daha önce 04/10/2018 tarihinde harç tahsil müzekkeresi yazıldığından tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla) hazineye İrat kaydına,
3-)Davacı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 21.249,76.TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-)Davalı vekili lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince red olunan kısım üzerinden hesaplanan 23.650,24 TL. nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafça yatırılan 6.831,00 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-)Davacı tarafından yatırılan 25,20.TL.başvuru, 3,80.TL vekalet harcı 10.000.TL bilirkişi ücreti ve 616,00.TL posta giderinden ibaret toplam 10.645,00TL yargılama giderinin kabul ve redoranları dikkate alınarak 4.866,19.TL.sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa bakiyesinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına;
7-)Taraflarca yatırılan kullanılmayan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karara karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.. 16/12/2021

Başkan …
(e-imza)

Üye …
(e-imza)

Üye …
(e-imza)

Katip …
(e-imza)